AHMET ERBAŞ (Kütahya) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Bakanı, değerli milletvekilleri, kıymetli bürokratlar; şimdiden Bakanlığımız bütçesi hayırlı uğurlu olsun.

Sayın Bakanım, yüzde 60'ı ormanlarla kaplı bir vilayetin Milletvekiliyim. Öncelikle, Kütahya'da 2 kuruluşunuz çok önemlidir; birincisi Orman Genel Müdürlüğü, diğeri de DSİ. DSİ için Simav Barajı, Örenli Barajı ve Dağardı Göleti; bunlar Simav için olmazsa olmazlarımız Sayın Bakanım. Özellikle bu 2 baraj ve gölet diye kastettiğim Dağardı Göleti'nde bugün 35'e yakın köyümüzde maalesef çok ciddi bir şekilde içme suyu sıkıntısı var. Diğerleri sulama için kullanılıyor. Bu konudaki, 2026 yılındaki, Kütahya'yla ilgili, özellikle DSİ'yle ilgili planlarınızı projelerinizi, haritalarınızı bize açıklarsanız seviniriz.

Tabii ki biz damlama usulüyle sulamayı teşvik ediyoruz ve damlama usulüne bir an önce geçelim diyoruz. Şu gördüğünüz aparatı benden iyi biliyorsunuz Sayın Bakanım, damlama usulü kullanılan borulardaki bir aparattır bu. Türkiye'de bunun yüzde 60'ı İsrail ve Yunan firmalarının elinde Sayın Bakanım. Eğer biz damlama usulüne geçeceksek, şu aparatı da artık yapmak için teşvik etmeliyiz, yerli üreticiyi teşvik etmeliyiz. Şu anda Türkiye'de bu aparatın pazarı İsrail ve Yunanlıların elinde.

Sayın Bakanım, biraz önce söylediğim gibi, yüzde 60'ı orman köylerinden oluşan bir ilden bahsediyorum. Bu yılki yangınlardan yüreğimiz ne kadar yandıysa Kütahya'da yangın çıkmamasına da bir o kadar sevindik. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Orman köylüleri iki şey istiyor efendim: Biri, köylerini bırakmak istemiyorlar. Malum tarım yapan insan sayısı artık azaldı ve yaşlandı. Orman köylülerinin beklediği kesim ücretlerinin artırılması. Biz birçok şeyi teşvik ediyoruz. Biz orman köylülerinin de köylerinde kalmasını ve ormanlarımıza sahip çıkmasını istiyorsak bu konuda da teşvike ihtiyaç var. Artı, bu köylerimize mutlaka tanker yardımı yapmalıyız. Bazı beldelerimiz var Sayın Bakanım, ormanın içinde. İster Belediyeler Birliğine gidelim, ister Çevre Bakanlığına, tabii ki ilk önce nüfusa bakıyorlar, o nüfusa göre de itfaiye verilmiyor. Mesela Balıköy diye bir beldemiz var, ormanın içinde, Tavşanlı'ya kırk beş dakika oraya ne Çevre Bakanlığından ne de Belediyeler Birliğinden bir itfaiye istediğimiz kadar alamıyoruz. Bu tip beldelere sizin yardım yapmanız lazım Sayın Bakanım çünkü sonuçta bunlar orman köylüsü ve buradan elde edilen ürünlerle bir katma değer sağlıyorlar hem Bakanlığınıza hem kendilerine.

Sayın Bakanım, deprem bölgesiyiz. Sındırgı'daki deprem yani memleketimizde geçen yılki 25 bin depremde en çok etkilenen vilayetlerden biriyiz.

3 tane ilçemiz var; Altıntaş, Gediz ve Simav. Bunları büyütemiyoruz Büyük Ova Projesi'nden dolayı. Bunları büyütemeyince müteahhitler veya ev sahipleri kat alarak yukarıya çıkmak istiyor, belediye bunu vermiyor. Ben, tarım arazilerinin hepsini şehirleşmeye açın demiyorum ama bu 3 ilçemiz de bu Büyük Ova Projesi'nde biraz esneklik sağlayamazsak çok katlara dönecekler. Allah göstermesin, ilk depremde de bu acıları yaşayacağız. Bu konuda gerekli yetkililerinizi gönderip bir kere daha çıplak gözle bunları inceleyip bir bakarlarsa çünkü şehir tıkandı kaldı. Bu konuda bir hassasiyetinizi rica ediyoruz.

Şimdiden Bakanlık bütçesi hayırlı uğurlu olsun. Hepinize saygılarımı sunarım.

Sağ olun Başkanım.