VEHBİ KOÇ (Trabzon) - Sayın Bakanım, Sayın Bakan Yardımcım, sayın müdürlerim, kıymetli hazırun; hepinizi selamlıyorum.

Şimdi, hatiplerin konuşmalarından şunu görüyoruz: Evet, Türkiye'nin turizmini yurt dışında tanıtmak amacıyla oluşmuş bir yapı var, bunun insan kaynakları açısından oluşmuş olan yönetimi sektörün paydaşları, ihtiyaç duyduğu parayı temin noktasında da yine kamu ve sektörün el birliği; burada herhangi bir sorun yok. Yani, bu "structure" doğru bir "structure" zaman içerisinde ihtiyaç duyduğu şekilde de eksileri, artıları halledilebilir. Benim burada üzerinde ısrarla ve ısrarla duracağım olay şu: Sayın Vekilimin dediği gibi, siz neyi tanıtıyorsunuz? Bugün kamuoyunda çok bilinen, yıllara sari, herkesin bildiği Türkiye'nin değerlerini ama Türkiye'nin değerlerinin envanterine bütün iller bazında bakarsak bu konuda bizim bir çalışmamız var mı, bunu öğrenmek istiyorum.

Yine, bu sorum Bakan Yardımcıma: Biz burada, özellikle yangın faciasından sonra, bir kanuni düzenleme yaptık işletmelerin ruhsatlarıyla ilgili, pek çok ruhsat şu anda iptal, özellikle kırsal kesimde. Daha önce belediyelere harç ödeyerek işletme ruhsatı almış müesseseler teknik sorunlarını çözmüş olsalar bile imar mecburiyeti getirdiğimiz için bugün bulundukları ilçelerde belediyelerden imar alamadıkları için şu anda ruhsatları da yenilenemiyor. Sayın Bakanım, biliyorsunuz, bu konuyu sizin gündeminize de getirdim. Bu, şu anda bir gerçek dolayısıyla bizim bu mevzuyu çözmemiz noktasında da TGA'nın yönetiminden ricam şu: Şimdi, sonuçta Türkiye'deki yatak kapasitesi, her türlü turizm imkânı normalde sizin "asset"leriniz, "asset"lerinizin bir kısmı şu anda işlevsiz, bu sorunu biliyor musunuz? Bu konuda Bakanlığımızla veya yerel yönetimlerle herhangi bir çalışma yapacak mısınız? Çünkü rakamlar sunulduğu zaman şu kadar konaklama, şu kadar şey var diyoruz ama biliyoruz ki bunların bir kısmı maalesef şu anda hizmet dışı. Sururi Bey, özellikle sektörün paydaşı olarak size söylüyorum bunu, bu bizim meselemiz, bizim bunu çözmemiz lazım.

Diğer taraftan, yetkili arkadaşların dediği gibi, var olanların üzerine ne koyacağız? İnanç turizmi, efendim, doğa turizmi, gastronomi turizmi falan filan yani ezberlerin dışına nasıl çıkabiliriz? Bunun için bir çalıştay ihtiyacı var mı? Türkiye'nin turizm envanterinin çıkarılması açısından bir çalışmaya ihtiyaç var mı? Varsa bunu tez zamanda yapalım. Dediğim gibi, Türkiye'nin her tarafında, her ne varsa hepsinin filmlerinin çekilmesi, hazırlıklarının yapılması çünkü burada dış turizm kadar iç turizm de önemli yani biz döviz... Burada ısrarla ve tekraren söylenen: "Kazanılan dövizin yüzde 99'u geri gitmiyor, içerdeki cari dengede kullanılıyor." Doğrudur ama unutmayalım ki iç turizmde de bir hareketin olması, yörelerin, kültürlerin, insanların bir yerden bir yere seyahat etmesi, yeni arkadaşlıklar, yeni komşuluklar, yeni ortamlar görmeleri ruhsal, bedensel, sağlık ve iç ticaretin canlanması açısından da çok kıymetli; bunların hepsi bizim değerlerimiz, bunların da envanterini çıkartalım. Dolayısıyla, bu işleri yönetecek, tanıtımını yapacak bir kurumumuz var, biz bunu her türlü şekilde desteklemeye devam edeceğiz.

Çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Sağ olun, var olun.