Avrupa, Afrika ve Orta Doğu etkisindeki Akdeniz bölgesi tarihi ve kültürel çeşitliliğin izlerini taşımaktadır. Ancak, bölgedeki ortak köklere sahip olması nedeniyle bütün halklar herkesçe bilinmesi ve değer verilmesi gereken aynı aile mirasını, tarihini ve anılarını paylaşmaktadır.
Parlamentolararası Birlik (PAB) 30 yılı aşan bir süre boyunca Akdeniz bölgesi ile ilgili sorunlara özel önem vermiştir. Parlamentolararası Birlik 70'li ve 80'li yıllarda Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (CSCE) adıyla yedi parlamentolararası konferans düzenlemiştir. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği konferanslarının yarattığı etkiyi sürdürmek ve bölge sorun ve tehditlerine tepkide bulunmak üzere Parlamentolararası Birlik 1990 yılında Akdeniz Güvenlik ve İşbirliği Konferansı (CSCM) oluşturulmasını önerdi. Akdeniz Güvenlik ve İşbirliği Konferansı bölgede dengeli bir büyümenin geliştirilmesini sağlamak üzere tasarlanmış güvenlik ve istikrar ortamında gerçek kültürel diyalog ve ortaklık bir süreç haline gelmiştir. Akdeniz Güvenlik ve İşbirliği Konferansı onüç yılı aşkın tarihinde,1992 yılında İspanya'nın Malaga kentinde, 1995 yılında Malta'nın Valetta kentinde, 2000 yılında Fransa'nın Marsilya kentinde ve 2005 yılında Yunanistan'ın Nafplion kentinde olmak üzere dört parlamentolararası toplantı düzenlenmiştir. Aynı zamanda, Akdeniz Güvenlik ve İşbirliği Konferansı üyeleri bölge için önemli olan konularda düzenli diyalogun sürdürülmesini temin etmek amacıyla Parlamentolarası Birlik genel kurul toplantıları sırasında iki kez toplanmıştır.
Akdeniz Güvenlik ve İşbirliği Konferansı süreci üyeleri dördüncü ve son toplantılarında Akdeniz Parlamenter Asamblesi'nin kurulmasını onaylamış ve böylelikle, bölgeye Akdeniz parlamentolarının eşit düzeyde katılabileceği ve ortak bir şekilde ilgi duyulan hususları ifade etmek üzere benzersiz bir parlamenter forum oluşturulmaktadır.
Ürdün'de, kuruluş toplantısında toplanan Akdeniz Parlamenter Asamblesi katılımcıları bu tür bir platformun siyasi diyalog için önemini bir kez daha teyit etmekte ve Akdeniz Parlamenter Asamblesi'nin oluşturulması kültürel, ekonomik ve sosyal kalkınma ve beşeri mübadele yoluyla demokrasi ve hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygının güçlendirilmesi ve geliştirilmesine ve Akdeniz bölgesinde kültürler, medeniyetler ve dinler arasında bir diyalog ortamı oluşturulmasına yardımcı olacaktır
Bu itibarla, Asamble'nin:
- Siyasi ve Güvenlikle İlgili İşbirliği Komitesi; Bölgesel İstikrar
- Ekonomik, Sosyal ve Çevre İşbirliği komitesi; Eş Kalkınma ve Ortaklık
- Medeniyetler ve İnsan Hakları arasında Diyalog Komitesi
olmak üzere üç daimi komitesi olacaktır. Söz konusu daimi komitelerin yapacağı çalışmalarla Akdeniz Parlamenter Asamblesi kalkınma, göç, güvenlik, kendi geleceğini tayin hakkı ve müşterek doğal kaynakların paylaşımı ve yönetimi gibi bölgenin önde gelen meseleleri ve bunlara karşı yapılacak itirazlar ile meşgul olacaktır.
Katılımcılar aşağıdaki hususlar üzerinde durmuştur:
- Uzun dönemi dikkate alan Akdeniz ilişkileri kısa süreli çıkarlardan önce gelmelidir. Bütün Akdenizli katılımcılar arasında sürekli siyasi diyalogun gerekliliğinin yanında gerçekleştirilmesi mümkündür.
- Akdeniz bölgesi çeşitli kavşakların özünde bulunmakta, etki ve değişimlere ,dolayısıyla işbirliğine ve güvenlik yanında çatışma ve gerilimlere de açıktır. İşbirliği ve güvenlik imkan dahilinde ve çok gereklidir, ancak bölgede geçmişteki ve günümüz olaylarında da görülebildiği gibi doğal karşılanamaz. Bu nedenle, çatışmanın bütün tarafları görüşmelerin yeniden tesisi hususunda cesaretlendirilmeli ve teşvik edilmelidir. Akdenizlilerin güvenini kazanmak ve dünyanın nazarında bu ortaklığa itibar kazandırmak üzere Akdeniz Parlamenter Asamblesi adil dünya barışı ve bölgedeki halklar arasında barış ve güvenliğin tesisi ve böylelikle bölgedeki her türlü işgale son verilmesi için gayret etmelidir. Halkın temsilcileri, yasama meclisi üyeleri olarak çatışan taraflar arasında diyalogu güçlendirerek menfaatlerini artırmak amacıyla tayin edildi. Kökünden ortadan kaldırarak ve sebeplerine çözüm bularak şiddetin artışının tersine çevrilmesi ve sonunda barışa dönülmesine imkan tanınması zorunlu bir husustur.
- Bugün, Akdeniz bölgesi her zamankinden daha çok son derece kapsamlı, sürekli ve çeşitli diyaloga gereksinim duymaktadır. Yirminci yüzyıl ‘Demir Perde' ve bölünmüş Avrupa'nın birleştirilmesi mücadelesi ile anılsaydı, yirmibirinci yüzyılın ilk yıllarının amacı Akdenizin tarihimizde henüz daimi bir çatlak hat olmaması nedeniyle, kendi sahillerinde yaşamakta olan halklar arasında bir köprü işlevi görecektir.
Katılımcılar, günümüz ve geleceğin hatasız bir şekilde dokunduğu bir yerde Ürdün Parlamentosuna konukseverlikleri ve Akdeniz Parlamenter Asamblesi'nin kuruluş oturumunun mükemmel organizasyonundan dolayı şükranların ifade etmektedir.