Meclis Başkanvekili Karaca, gündeme geçmeden üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına Türkiye'nin müdahil olma kararına ilişkin konuştu.
Bu kararın tarihi olduğunu vurgulayan Yüksel, müdahillik kararıyla dava sürecinin etkili şekilde yürütülmesinin amaçlandığını belirtti. Yüksel, Türkiye'nin, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyeleri arasında soykırım davasına müdahil ilk ülke olacağını söyledi.
Yürütülen hukuki çalışmaların tamamlanmasının ardından resmi başvuruda bulunulacağını bildiren Yüksel, bu kararın bölgede akan kanın durdurulmasını amaçlayan tüm ülkelere cesaret aşılayacağına işaret etti.
Cüneyt Yüksel, "Türkiye, Uluslararası Adalet Divanı Statüsü'nün 62 veya 63. maddesi uyarınca davaya müdahale başvurusunda bulunacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi insanlık vicdanında mahkum olan İsrail'in hukuk önünde de mahkumiyetinin sağlanması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz." diye konuştu.
İsrail'in hukuk önünde mahkumiyetinin sağlanması için tüm imkanları kullanacaklarının altını çizen Yüksel, İsrail'in Filistin'e yönelik 75 yıllık "apartheid", 56 yıllık "işgal" ve 16 yıllık abluka politikalarının, Filistin topraklarının sömürgeleştirilmesi ve ilhak edilmesi amacını güttüğünü söyledi.
Yüksel, İsrail'in soykırım niyetini açığa vurduğunu ve 1948 tarihli Soykırım Sözleşmesi'ni açıkça ihlal ettiğini dile getirdi.
Uluslararası Adalet Divanı'ndan, İsrail'in işlediği soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarının ortaya konmasını, esasa dair yargılama sürecinin bir an önce başlatılmasını beklediklerini anlatan Yüksel, uluslararası hukukun, hiçbir istisnaya izin verilmeksizin her koşulda herkese eşit bir şekilde uygulanması gerektiğine dikkati çekti.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel, Gazze'nin Filistin toprağı olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanı'mızın Filistin meselesi konusunda son derece önem arz eden beyanlarını bütün dünyaya yeniden hatırlatmak istiyoruz; Gazze halkının topraklarından sürgün ettirilmesi yönündeki girişimler, bizler için yok hükmündedir. Gazze'nin insansızlaştırılması hiçbir şekilde kabul edilemezdir. Türkiye, Filistinli kardeşlerimizin haklarını uluslararası platformlarda sonuna kadar savunmaya devam edecektir."
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Demir "Alevilerin sorunları"; CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent de "Sakarya'nın sorunları" hakkında konuştu.
TBMM Genel Kurulunda, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Refah kentine saldırılarda bulunduğunu hatırlattı.
Türkiye'nin, İsrail'in saldırılarına "dur" diyebilecek sert tedbirler alması gerektiğini dile getiren Kaya, İsrail'le ticaret konusunda alınan kararı önemsediklerini, üçüncü ülkeler üzerinden İsrail'le ticaretin devam edeceğine yönelik endişelerin bulunduğunu dile getirdi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, İstanbul'da özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan'ın yabancı uyruklu öğrencinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybettiğini anımsattı. Cinayet şüphelisinin Türk vatandaşlığı aldığını söyleyen Kavuncu, "Bugün bir ülke, vatandaşlığını satılığa çıkarıyorsa o ülkenin milli birlikteliği tehdit altında demektir." dedi.
Milli Eğitim Bakanlığının "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" adını taşıyan yeni müfredatı açıkladığını söyleyen Kavuncu, yeni bir sistemsizliğin getirilmek istendiğini savundu.
Buğra Kavuncu, hastanelerde randevu sistemlerinde sorunlar yaşandığını ifade ederek, "Sağlığından dolayı sorun yaşayan vatandaşımızın sağlıklı şekilde muayene olabilmesi, doktorun da hastayla ilgilenebilmesi mümkün değil. Sağlık sistemimizdeki tıkanıklık ve kriz aşama aşama çöküşe gidiyor. Doktorların üzerindeki iş yükü artık korkunç bir boyuta ulaşmış durumda." diye konuştu.
- "Kararı destekliyoruz"
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, İsrail'in Gazze'de katliamlarına devam ettiğini belirtti.
Hamas'ın ateşkes önerilerine onay verdiğini duyurmasına rağmen İsrail'in, Refah kentine saldırılarını sürdürdüğünü aktaran Akçay, Türkiye'nin ateşkesin sağlanması için her türlü çabayı gösterdiğini vurguladı.
Akçay, "Türkiye'nin, Uluslararası Adalet Divanındaki soykırım davasına müdahil olma kararı önemli bir karardır. Geçen hafta İsrail'le ticaret de durdurulmuştur. Bu kararı da desteklediğimizi ifade ediyorum." diye konuştu.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 15. Zirvesi'ne katılan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın "İsrail'i durdurmalıyız, ya barışla ya da zorla" ifadelerini kullandığını anlatan Akçay, bu sözlerin, Türk milletinin soykırıma karşı haykırışı olduğunu kaydetti.
Birleşmiş Milletlerin (BM) acilen devreye girmesi gerektiğinin altını çizen Akçay, Gazze'deki insanlık faciasının son bulması, İsrail askerlerinin işgal ettiği bölgeleri ön şartsız terk etmesi gerektiğini ifade etti.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, yapılan bazı operasyonlarda partisinin üyelerinin gözaltına alındığını söyledi.
Operasyonları eleştiren Koçyiğit, Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesindeki seçimin yenilenmesinin de halkın iradesine darbe olduğunu savundu.
Birecik Belediye Başkanı Mehmet Begit'in partilerinden istifa ettiğini hatırlatarak bu istifaya karşı halkın tepki gösterdiğini belirten Koçyiğit, partilerinden belediye başkanı seçilen Begit'in görevinden istifa etmesi gerektiğini dile getirdi.
- "Bizim gündemimiz eğitim, sağlık, tarım"
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Genel Kurulda uluslararası anlaşmalara yönelik kanun tekliflerinin görüşüldüğünü, iktidarın gündeme getirecek kanun teklifinin bulunmadığını söyledi.
"Getirin memleketin yararına yasal düzenlemeleri, biz bu uluslararası sözleşmeleri yarım saatte geçiririz." diyen Günaydın, iktidarın Meclis'i çalıştıramadığını savundu.
İstanbul'da özel bir lisenin müdürü Oktugan'ın hayatını kaybettiği olaya ilişkin de açıklamalarda bulunan Günaydın, bu olayın arkasındaki nedenlerin araştırılması gerektiğini belirtti.
Günaydın, cinayet şüphelisinin çok sayıda sabıka kaydının bulunduğunu ifade ederek, "Bu insan nasıl oluyor da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına alınıyor?" sorusunu yöneltti.
Türkiye'nin yönetilemediğini dile getiren Günaydın, sahte diploması olanların atamalarının yapıldığını söyledi. Gökhan Günaydın, sağlık sisteminde sorunlar bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Devlet hastanesine gitmek zorunda kalan vatandaş randevu alamıyor, randevu alırsa 2 dakikada muayene oluyor, biz buna 'sağlık sistemi' diyoruz öyle mi? 21 yıldan sonra memleketi getirdiğiniz sağlık sistemi bu mudur? Bizim gündemimiz eğitim, sağlık, tarım. Çiftçinin bankalara borcu bir yılda yüzde 65 arttı."
- "Aile belediyeciliği diye yeni bir kavram gelişti"
AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, İzmir'de bir çiftin nikah töreninde dua edilmesine müsaade edilmediğini belirterek konuşmasına bir duayı okuyarak başladı.
Hamas'ın ateşkes teklifini kabul etmesine rağmen İsrail'in Refah kentine saldırılarda bulunduğunu anlatan Usta, gelinen noktanın katliam ve soykırım olduğunu ifade etti. Leyla Şahin Usta, soykırımın durdurulması için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.
Uluslararası sözleşmelere yönelik kanun tekliflerinin de Meclis'in görevi olduğuna işaret eden Usta, bu sözleşmelerin hafife alınmaması gerektiğini söyledi. Usta, "Komisyonlarımız çalışıyor, kanunlarımız geliyor, ülkenin ve milletin sorunlarıyla ilgili her türlü çalışmamızı devam ettiriyoruz." diye konuştu.
CHP'li belediyelerde yapılan bazı atamaları anımsatan Usta, "Aile belediyeciliği diye yeni bir kavram gelişti." ifadesini kullandı.
Mardin Büyükşehir Belediye Meclisinin açılışında İstiklal Marşı'nın okutulmadığını, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisinin açılışında ise Türk bayrağının kaldırıldığını söyleyen Usta, "TBMM'den, dinimize, inancımıza, bayrağımıza, kutsallarımıza saygısızlık yapılmasına, iftira atılmasına müsaade etmeyeceğimizi bildirmek istiyorum." dedi.
Genel Kurulda Saadet Partisi'nin "hububat fiyatları", İYİ Parti'nin "emeklilerin sorunları", DEM Parti'nin "geri gönderme merkezlerindeki sorunlar" ve CHP'nin "çay üretimindeki sorunlara" ilişkin grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerileri üzerine konuşan Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, mazot, gübre, arazi kiraları ve işçi maliyetleri gibi temel giderlerdeki artışların çiftçileri köşeye sıkıştırdığını kaydetti.
Kılıç, "Buğday hasadı beklenenden erken başladı. Çiftçiler ne kadar kazanacaklarını bilmiyor ama hükümetten ses seda yok. Bu durum çiftçilerimizi büyük bir belirsizliğe itiyor. Geçen yıl da aynı şeyi yaşadık, fiyatlar çok geç açıklandı, çiftçilerimiz hasat zamanı ne yapacaklarını şaşırdı. Her yıl aynı senaryo tekrarlanıyor ve çiftçimiz mağdur oluyor. Çiftçilerimiz emeklerinin karşılığını alamadıkça bu ülkenin tarımı da sürdürülebilir olmaktan uzaklaşıyor." diye konuştu.
TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Vahit Kirişci, Türkiye'nin ilk defa AK Parti iktidarları döneminde Tarım Kanununa kavuşarak tarım gibi riske açık bir sektöre sigorta uygulaması getirildiğini söyledi.
AK Parti döneminde yapılan hizmetleri anlatan Kirişçi, "İlk defa bu ülkede lisanslı depoculuk uygulaması hayata geçirildi. Üretim için elzem olan, vazgeçilmez olan topraklar ve bu toprakların korunmasıyla ilgili Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hayata geçirildi. Biz, iktidara geldiğimizde tarımsal gayrisafi hasıla 25.1 milyar dolar iken bugün 62 milyar dolar mertebesine ulaştı. 2002 yılında 3,8 milyar dolarlık tarımsal ihracat gerçekleştirirken, bu rakam 31 milyar dolara yaklaştı." ifadelerini kullandı.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, her geçen gün artan hayat pahalılığı ve enflasyon nedeniyle emeklilerin en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldiğini kaydetti.
Hükümetin haksız ve adaletsiz tutumu yüzünden 16 milyon emeklinin büyük bir kısmının 10 bin liranın altında maaş aldığını dile getiren Kocamaz, "Emekli maaşları hem açlık sınırının hem de yoksulluk sınırının altında kalmıştır. 2018 yılında emekliler maaşıyla 8 gram altın alabilirken, bugün 10 bin liralık maaşıyla neredeyse 4 gram altın bile alamaz hale gelmiştir." dedi.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş Altın ise Orta Doğu'daki gelişmeler nedeniyle Türkiye'ye milyonlarca mültecinin geldiğini söyledi.
Türkiye'de bazı çevrelerin mültecilere düşmanlık konusunda birbiriyle yarıştığını dile getiren Altın, "Herhalde bu nedenle olsa ki geri gönderme merkezleri mülteciler için bir işkence merkezine, hukukun gözetilmediği bir kara deliğe dönüşmüştür." şeklinde konuştu.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı ise Karadeniz Bölgesi'ndeki çay üreticilerinin girdi maliyetleri nedeniyle sorunlar yaşadığını belirtti.
Çay Kanunu'nun yeniden revize edilmesi için kanun teklifi verdiklerini ancak iktidarın bu teklifi reddettiğini aktaran Ocaklı, "Son beş yılda petrol fiyatları 7 kat artmış, yaşam giderleri 14 kat artmış ama çayın artışı 4 katta sınırlı kalmış. Dünyada yaş çay fiyatının en düşük olduğu ülkelerden biri olduk. Çay üreticisini eziyorsunuz, çay üreticisi bu durumdan çok rahatsız." dedi.
AK Parti Rize Milletvekili Harun Mertoğlu da AK Parti iktidarlarından önceki yılların çay üreticilerinin en zor yılları olduğunu, AK Parti'nin iktidara gelmesiyle çay üreticilerinin altın yıllarını yaşadığını, bir çay üreticisi olarak bunun en yakın şahidi olduğunu kaydetti.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisi'nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
