2006-05-18 - 15:42
CHP Grup başkanvekilleri Ali Topuz, Kemal Anadol ve Haluk Koç ile Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, TBMM'de düzenledikleri basın
toplantısında, Danıştaydaki silahlı saldırıyı kınadı.
CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, Danıştaydaki saldırının, rejime, devlete, laik, demokratik Cumhuriyete, hukukun üstünlüğüne yapıldığını söyledi.
CHP Grup başkanvekilleri Ali Topuz, Kemal Anadol ve Haluk Koç ile Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, TBMM'de düzenledikleri basın
toplantısında, Danıştaydaki silahlı saldırıyı kınadı.
Topuz, saldırıyı, ''rejime, devlete, laik, demokratik Cumhuriyete, hukukun üstünlüğüne yapılmış bir saldırı'' olarak değerlendirerek, saldırının, Cumhuriyet tarihinin, bu düzeydeki ilk örneği olduğunu söyledi. Topuz, ''Cumhuriyetin birikim ve değerlerine karşı açılan saldırıyı'' kınadıklarını ifade etti.
Saldırı sonucunda hayatını kaybeden Danıştay İkinci Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin için bugün törenler düzenlendiğine işaret eden Topuz, TBMM'nin böyle bir günde, herhangi bir konuyu müzakere edebilecek moraliteyi kendisinde bulmaması gerektiğini kaydetti.
Topuz, ''CHP'liler olarak, Cumhuriyetin en temel dayanağı, mabedi olan TBMM'nin üyelerinin, başta başkanı olmak üzere bu törenlerde acımızı içimize gömerek, görevimizi yerine getirmemiz gerekir diye düşündük. Bu nedenle, bugünkü Meclis çalışmalarına katılamayacağız'' diye konuştu.
''AÇSIN DAVAYI DA GÖRELİM''
Kemal Anadol ise saldırıyı düzenleyen kişinin, ''İkinci Dairenin türban kararı nedeniyle bu eylemi yaptığı'' nı söylediğine yönelik haberlerin yayınlandığını, ardından TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, ''Türban için olamaz çünkü sanık, muhalif kalan üyeye de kurşun sıkmış'' dediğini kaydetti.
Anadol, kendisinin de ''Meclis Başkanı, avukatlık günlerini hatırlamış, sanığa mesaj gönderiyor'' dediğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''Sanık eylemine sahip çıkıyor, Meclis Başkanı 'eylemin sebebi bu olamaz' diyor. Meclis Başkanı'nın, içtüzüğün kendisine verdiği görevlerin çoğunu ihmal ettiği, görevini zaman zaman savsakladığı düşünülürse, bu açıklamanın nedenini anlamak çok zor veya çok kolaydır. Hem 'yargıya müdahale etmeyin' diyecekler, hem de devam eden ilk soruşturma sırasında sanki bir avukat gibi ifade yönlendirmeye çalışacak. Meclis Başkanı, açsın davayı da görelim, yargı önünde hesaplaşalım, bekliyorum.''
''BU DENLİ AYMAZLIK, SAFLIK''
Haluk Koç, herkesin özeleştiri yapması gereken bir günde, yürütmenin başının Antalya'da kavşak açılışı yaptığını ifade etti.
Bunun sorgulanması gerektiğini kaydeden Koç, yürütmenin başının, dün ''her zamanki takiye'' içerisinde, zoraki ''Cumhuriyete karşı sıkılan kurşundur'' açıklaması yaptıktan sonra, bugünkü törenlerde yer almadığını söyledi.
Koç, ''Bir takiye, maskeli, makyajlı iktidar... Demokratik kurallar içerisinde daha ne kadar sabredilecek. Maske her gün düşüyor, makyaj her gün akıyor, daha hala görmek istemeyenler var. Bu denli aymazlık, artık saflık oluyor'' diye konuştu.
Konunun, Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılan saldırı olduğunu belirten Koç, bunun silahla, siyasi tutumla ve aymazlıkla olabileceğini kaydetti. Bugün taraf olunacak gün olduğunu dile getiren Koç, ''Türkiye'den yana mısınız, yoksa bütün bu olayları hazırlayanların yanında mısınız?'' diye sordu.
''YA BUNLARA TESLİM OLACAĞIZ...''
Mustafa Özyürek de Başbakanın, Antalya'da, şarkılı-türkülü kavşak açılışlarına katıldığını, kendilerinin ise yarınki CHP Genel Merkez binası açılışını iptal ettiklerini söyledi.
Türkiye'nin dün itibariyle başka bir Türkiye olduğunu ifade eden Özyürek, ''siyasi cinayetlerin ve yargı organlarına karşı silahlı saldırının başladığı döneme girildiğini'' öne sürdü. Özyürek, bu saldırılarda bulunan ve planlayanların esas amacının, laik demokratik Cumhuriyete inananları sindirmek olduğunu kaydederek, ''Ya bunlara teslim olacağız, ya bunlar Türkiye'yi diledikleri gibi, bir şeriat devletine doğru alıp götürecekler veya bunlara karşı direneceğiz'' dedi.
CHP Grup başkanvekilleri Ali Topuz, Kemal Anadol ve Haluk Koç ile Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, TBMM'de düzenledikleri basın
toplantısında, Danıştaydaki silahlı saldırıyı kınadı.
Topuz, saldırıyı, ''rejime, devlete, laik, demokratik Cumhuriyete, hukukun üstünlüğüne yapılmış bir saldırı'' olarak değerlendirerek, saldırının, Cumhuriyet tarihinin, bu düzeydeki ilk örneği olduğunu söyledi. Topuz, ''Cumhuriyetin birikim ve değerlerine karşı açılan saldırıyı'' kınadıklarını ifade etti.
Saldırı sonucunda hayatını kaybeden Danıştay İkinci Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin için bugün törenler düzenlendiğine işaret eden Topuz, TBMM'nin böyle bir günde, herhangi bir konuyu müzakere edebilecek moraliteyi kendisinde bulmaması gerektiğini kaydetti.
Topuz, ''CHP'liler olarak, Cumhuriyetin en temel dayanağı, mabedi olan TBMM'nin üyelerinin, başta başkanı olmak üzere bu törenlerde acımızı içimize gömerek, görevimizi yerine getirmemiz gerekir diye düşündük. Bu nedenle, bugünkü Meclis çalışmalarına katılamayacağız'' diye konuştu.
''AÇSIN DAVAYI DA GÖRELİM''
Kemal Anadol ise saldırıyı düzenleyen kişinin, ''İkinci Dairenin türban kararı nedeniyle bu eylemi yaptığı'' nı söylediğine yönelik haberlerin yayınlandığını, ardından TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, ''Türban için olamaz çünkü sanık, muhalif kalan üyeye de kurşun sıkmış'' dediğini kaydetti.
Anadol, kendisinin de ''Meclis Başkanı, avukatlık günlerini hatırlamış, sanığa mesaj gönderiyor'' dediğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''Sanık eylemine sahip çıkıyor, Meclis Başkanı 'eylemin sebebi bu olamaz' diyor. Meclis Başkanı'nın, içtüzüğün kendisine verdiği görevlerin çoğunu ihmal ettiği, görevini zaman zaman savsakladığı düşünülürse, bu açıklamanın nedenini anlamak çok zor veya çok kolaydır. Hem 'yargıya müdahale etmeyin' diyecekler, hem de devam eden ilk soruşturma sırasında sanki bir avukat gibi ifade yönlendirmeye çalışacak. Meclis Başkanı, açsın davayı da görelim, yargı önünde hesaplaşalım, bekliyorum.''
''BU DENLİ AYMAZLIK, SAFLIK''
Haluk Koç, herkesin özeleştiri yapması gereken bir günde, yürütmenin başının Antalya'da kavşak açılışı yaptığını ifade etti.
Bunun sorgulanması gerektiğini kaydeden Koç, yürütmenin başının, dün ''her zamanki takiye'' içerisinde, zoraki ''Cumhuriyete karşı sıkılan kurşundur'' açıklaması yaptıktan sonra, bugünkü törenlerde yer almadığını söyledi.
Koç, ''Bir takiye, maskeli, makyajlı iktidar... Demokratik kurallar içerisinde daha ne kadar sabredilecek. Maske her gün düşüyor, makyaj her gün akıyor, daha hala görmek istemeyenler var. Bu denli aymazlık, artık saflık oluyor'' diye konuştu.
Konunun, Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılan saldırı olduğunu belirten Koç, bunun silahla, siyasi tutumla ve aymazlıkla olabileceğini kaydetti. Bugün taraf olunacak gün olduğunu dile getiren Koç, ''Türkiye'den yana mısınız, yoksa bütün bu olayları hazırlayanların yanında mısınız?'' diye sordu.
''YA BUNLARA TESLİM OLACAĞIZ...''
Mustafa Özyürek de Başbakanın, Antalya'da, şarkılı-türkülü kavşak açılışlarına katıldığını, kendilerinin ise yarınki CHP Genel Merkez binası açılışını iptal ettiklerini söyledi.
Türkiye'nin dün itibariyle başka bir Türkiye olduğunu ifade eden Özyürek, ''siyasi cinayetlerin ve yargı organlarına karşı silahlı saldırının başladığı döneme girildiğini'' öne sürdü. Özyürek, bu saldırılarda bulunan ve planlayanların esas amacının, laik demokratik Cumhuriyete inananları sindirmek olduğunu kaydederek, ''Ya bunlara teslim olacağız, ya bunlar Türkiye'yi diledikleri gibi, bir şeriat devletine doğru alıp götürecekler veya bunlara karşı direneceğiz'' dedi.
