2006-03-07 - 12:00
BAŞBAKAN ERDOĞAN: "TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE KARŞI DARBE TERTİP ETMEK, BÖYLE BİR İDDİAYI ÖNE SÜRMEK KİMİN HADDİNE DÜŞMÜŞ?"
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ''Açık ve net söylüyorum; Bir çok köşe yazarının köşelerinden adeta hükümetle ordumuzu karşı karşıya getirme gayretlerini de huzurlarınızda telin ediyorum, lanetliyorum'' dedi.
AK Parti Grup toplantısında konuşan Erdoğan, "Türkiye'nin en köklü kurumlarından olan gözbebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri ile demokrasimizin vazgeçilmez kurumu olan bağımsız yargı arasında çatışma oluşturmaya çalışmak bu ülkenin birliğine hizmet etmez" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Şemdinli olaylarını soruşturan Van Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt hakkında suç duyurusunda bulunulmasını, "Orduya karşı darbe girişimi tertibi" şeklinde değerlendiren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı "Kriz müteahhitliğine soyunmakla" eleştirdi.

AK Parti Grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tekstil üreticilerinin sorunlarına değindi. Tekstil sektörünün sorunlarını hükümet olarak el attıklarını belirten Başbakan Erdoğan, tüm tekstil ürünlerinde KDV oranının yüzde 18'den yüzde 8'e indirildiğini açıkladı.

Konuşmasında Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Şemdinli olayları ile ilgili hazırlanan iddianame ve sonrasında yaşanan tartışmalara değinen Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı eleştirdi. Henüz alınmış bir yargı kararı bulunmadığına dikkat çeken Erdoğan, "Kimse bu ülkenin değerli siyasetçileri, değerli hakim ve savcıları ve değerli komutanları üzerinden siyasi menfaat devşirmeye kalkışmasın. Özellikle de ülkemizin saygın komutanları üzerinden, Türk Silahlı Kuvvetlerini zaaf içerisinde göstermek kimseye bir şey kazandırmaz, bugüne kadar da kazandırmamıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, sağlam gelenekleri ve hiyerarşik disiplini olan önemli bir kuruluşumuzdur. Türkiye'nin en köklü kurumlarından olan gözbebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri ile demokrasimizin vazgeçilmez kurumu olan bağımsız yargı arasında çatışma oluşturmaya çalışmak bu ülkenin birliğine hizmet etmez.
Anamuhalefet partisi lideri diyor ki; 'Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı darbe tertip ediliyor ve yargı buna alet ediliyor.' Bunu bırakın Anamuhalefet Partisi liderinin söylemesini, bu ülke hakkında birazcık hassasiyeti olan demokratik rejimin unsurlarını birazcık içine sindirmiş olan hiç kimsenin ağzından böyle bir söz çıkmaz, çıkamaz" dedi.

Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı darbe tertip etmek, böyle bir iddiayı öne sürmenin kimsenin haddi olamayacağını belirten Başbakan Erdoğan, "Türkiye'nin bütün kurumları kanunlar ve kurallar dairesinde hizmet yapması bu ülkenin bekasının teminatıdır. Yasama bunun içindedir, yürütme bunun içindedir, yargı bunun içindedir. Silahlı kuvvetlerimiz bu noktada kendisine karşı tertiplenecek oyunları, özellikle bertaraf edecek kadar kuvvetli ve köklü bir kurumdur. Yargı kurumunun adının böyle bir duruma bulaştırılması da gerçekten çok daha vahimdir" diye konuştu.

Adalet Bakanı ve Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek'in, 'Her kurumun yedeği vardır. Ordunun ve Yargının yedeği yoktur' tespitine katıldığını açıklayan Erdoğan, "Silahlı kuvvetlerimize dönük bu tür, özellikle medyanın girişimlerini, açık ve net söylüyorum, bir çok köşe yazarının köşelerinden adeta hükümetle ordumuzu karşı karşıya getirme gayretlerini de huzurlarınızda telin ediyorum, lanetliyorum. Hal böyleyken, Sayın Baykal'ın sözlerini nasıl yorumlamalıyız? Çok açık! Sayın Baykal, Türkiye'nin kurumları arasında bir çatışma var görüntüsü vererek altını çiziyorum, kriz müteahhitliğine soyunmaktadır. Siyasi anlamda siyaset üretme vasfını kaybetmiş ve kendi görevlerini başarıyla yapamayan bir siyasetçinin kendi ülkesinde kaos mühendisliği yapmak, kriz mühendisliği yapmak istemesine en hafif deyimiyle biz üzülüyoruz" dedi.

Cumhuriyetin tüm kurum ve kurallarıyla dimdik ayakta olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Ordumuzla ilgili, hiyerarşik yapısı içerisinde kimin ne zaman nerede hangi göreve geleceği noktasında yürütme, yani Bakanlar Kurulu kendi görevini gayet iyi bilmektedir. Bu görevini yerine getirirken, birkaç köşe yazarının yazdığına takılıp, ne dediğine takılıp vereceğimiz kararı belirlemeyiz. Bu kararı verirken hiyerarşik yapıyı gayet iyi değerlendirir, gerilimlere fırsat vermeden bu ülkede bütün kurumlar dayanışma içerisinde, el ele, omuz omuza adımlarımızı atarız. Kimse de bunu bozmanın gayreti içerisine lütfen girmesin. Bu konuda kim kafaları bulandırmak istiyorsa, biz asıl onların niyetinden şüphe ederiz. Böyle mesnetsiz tartışmalarla kafaları bulandırmak, siyasi menfaat devşirmeye kalkışmak, istifham üretmeye yönelik açıklamalarda bulunmakta en hafif tabirle ölçüsüzlüktür, sorumsuzluktur. Herkesi kendi üzerine düşen sorumluluğu hakkıyla taşımaya, bu ülkeyi kendi vehimleri ile meşgul etmekten men etmeye çağırıyorum."

AK Parti TBMM grup toplantısında tekstil, hazır giyim ve deri sektörünün beklentilerine de değinen Başbakan Erdoğan, dün Bakanlar
Kurulu'nda, sektöre yönelik alınan kararları açıkladı.

''AK Parti hükümeti, milletimizin yüzünü güldürmeye devam etmektedir. Geçmişte cesur kararlar aldık, cesur kararlar almaya da
devam edeceğiz'' diyen Erdoğan, bütün adımları ince hesaplarla attıklarını, sosyal faydası en yüksek adımları öne aldıklarını
söyledi.

Daha önce Kurumlar Vergisi oranını yüzde 33'ten yüzde 20'ye, Gelir Vergisi'ni önce yüzde 45'den yüzde 40'a, ardından da yüzde 35'e
indirdiklerini anımsatan Erdoğan, gıda ürünlerinde ise yüzde 18'den yüzde 8, yüzde 1'e varana kadar KDV indirimi yaptıklarını kaydetti.

Erdoğan, ''Aile bütçesini en çok etkileyen kalemlerde; eğitimde, sağlıkta, ilaç sanayiinde KDV'yi yüzde 18'den yüzde 8 indirdik. Şimdi
de yapmış olduğumuz son Bakanlar Kurulu toplantısıyla birlikte, tekstil, hazır giyim ve deri sektöründe KDV'yi yüzde 18'den yüzde 8'e
indiriyoruz'' diye konuştu.