2008-02-28 - 21:00
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 76 maddelik Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda değişiklik yapılmasını öngören tasarının toplam 16 maddesi kabul edildi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 76 maddelik
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda değişiklik
yapılmasını öngören tasarının toplam 16 maddesi kabul edildi.
Komisyonda görüşmelerine önceki gün başlanan tasarının kabul edilen
maddelere göre, emekli aylıklarının hesaplanmasında kullanılan
güncelleme katsayısı, her yılın aralık ayında açıklanan TÜFE ile o yılın
GSYİH gelişme hızının yüzde 30'unun toplamına bir tam sayının ilave
edilmesiyle bulunacak.
Harp ve terörle mücadele malullerinin sigortalı veya kendi namına
çalışmaya başlamaları durumunda aldıkları aylıkları kesilmeyecek.
Aylıkları kesilmeden devlet memuru olarak çalışan maluller hakkında uzun
vadeli sigorta kolları, sigortalı ve kendi namına çalışanlar hakkında
ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanmayacak,
genel sağlık sigortası primi alınmayacak.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra devlet memuru olanlar,
sigortalı sayılacak ve genel sağlık sigortası kapsamına alınacak.
Köy muhtarları, tarım sigortalısı sayılacak.
İşsizlik Sigortası Kanunu gereğince, işsizlik ödeneği ve kısa çalışma
ödeneğinden yararlandırılan kişiler, işsizlik ve kısa çalışma ödeneği
süresince, uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacak.
Türkiye ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde işverenler
tarafından çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri hakkında, kısa
vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanacak.
Bu kişiler, uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak istemeleri halinde,
haklarında isteğe bağlı sigorta hükümleri uygulanabilecek. Bu kapsamda
isteğe bağlı sigorta hükümlerinden yararlananlardan ayrıca genel sağlık
sigortalı primi alınmayacak.
-EMZİRME ÖDENEĞİ-
Hastalık ve analık sigortasından sigortalıya, hastalık veya analık
hallerine bağlı olarak ortaya çıkan iş görememezlik süresince, günlük iş
görememezlik ödeneği verilecek.
Emzirme ödeneğinden sigortalı kadın, sigortalı erkeğin çalışmayan eşi
ile BAĞ-KUR'lular da yararlanacak. Bu kişilere, çocuğun yaşaması
şartıyla doğum tarihinde geçerli olan asgari ücretin 3'te biri tutarında
(202 YTL) emzirme ödeneği verilecek. Emzirme ödeneğinden yararlanmak
için doğumdan önceki bir yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta
kolları primi bildirilmiş olma şartı aranacak. Genel sağlık sigortası
primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borcunu ödemeyen
BAĞ-KUR'lu, emzirme ödeneğinden yararlanamayacak.
İş görememezliğine neden olan rahatsızlık ve hastalık nedeniyle
sigortalılığı sona erenler, işten ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün
içinde çocukları doğarsa, analık sigortası haklarından yararlanacak.
Doğum tarihinden önceki 15 ay içinde en az 120 gün prim ödeyen bu
kişilere, emzirme ödeneği verilecek.
İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve sigortalı kadının analığı
halinde verilecek iş göremezlik ödeneği, yataklı tedavilerde, günlük
kazancının yarısı, ayakta tedavilerde ise üçte ikisi olacak.
Malullük aylığı bağlanabilmesi için en az 10 yıl sigortalı olma ve
toplam 1800 gün prim ödeme şartı aranacak. Ancak, başka birinin bakımına
muhtaç derecede malul olan sigortalılar b hüküm dışında tutulacak. Bu
kişilerde, 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları bildirilme
şartı aranacak.
-AYLIK BAĞLAMA ORANI-
Tasarıya göre, 50 yaşını doldurmuş ancak erken yaşlandığı tespit edilmiş
sigortalıların diğer koşulları sağlamaları halinde yaşlılık aylığından
yararlanabilmelerini olanak sağlayan yaş sınırı, 50'den 55'e
çıkartılacak.
Aylık bağlama oranı, sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortalarına tabi geçen toplam prim ödeme gün sayısının, her 360 günü
için yüzde 2 olarak uygulanacak. Bu hesaplamada 360 günden eksik süreler
orantılı olarak dikkate alınacak, ancak aylık bağlama oranı, yüzde
90'ı geçemeyecek.
Tarımsal faaliyette bulunanlar hariç, yaşlılık aylığı alırken yeniden
çalışmaya başlayan BAĞ-KUR'lulardan, yüzde 15 oranında sosyal güvenlik
destek primi alınacak.
-''2 MİLYON 135 BİN EMEKLİ KAYIT DIŞI ÇALIŞIYOR''-
Milletvekillerinin tasarının maddelerine ilişkin eleştirilerini
yanıtlayan çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, çalışmayı
teşvik eden bir sistem getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Çalışmayı öncelemeyen bir sosyal güvenlik sisteminin ayakta kalmasının
mümkün olmadığını dile getiren Çelik, ''Kayıt dışı ile mücadele etmemiz
isteniyor. İnsanları hızlı bir şekilde sistemin dışına çıkartırsak kayıt
dışı ile mücadele zorlaşır. TÜİK'in rakamlarına göre 2 milyon 135 bin
kişi emekli olmasına rağmen kayıt dışı çalışıyor. Şu anda iş arayan
işsiz sayısı ise 2 milyon 350 bin kişi'' diye konuştu.
Çelik, aylık bağlama oranının yüzde 2 olarak belirlenmesinin
uluslararası düzeyde anormallik yaratmadığını, insanların uzun süre
sistemde tutulması nedeniyle ileride bu durumun avantaj haline
dönüşeceğini bildirdi.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
mülkü idare amirlerinin kömür dağıtımında vatandaşın ayağına gitmesi
konusunda ifadelerde bulunduğunu dile getirerek, ''Ne kadar yoksul, o
kadar kömür, ne kadar kömür o kadar oy. Artık millete altın bile
dağıtsanız, size oy vermeyecek'' dedi.
Bakan Çelik, devlet-millet kaynaşmasından kimsenin rahatsız olmaması
gerektiğini ifade ederek, ''Nasıl siyasiler kapı kapı dolaşıyorsa,
kaymakam ve mülkü idare amirlerinin de vatandaşların ayağına gitmesinde
bir mahsur görmüyorum'' dedi.
Çelik'in konuşmasının ardından komisyon bugünkü çalışmalarını tamamladı.
Tasarının maddelerinin görüşülmesine 4 Mart Salı günü devam edilecek.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda değişiklik
yapılmasını öngören tasarının toplam 16 maddesi kabul edildi.
Komisyonda görüşmelerine önceki gün başlanan tasarının kabul edilen
maddelere göre, emekli aylıklarının hesaplanmasında kullanılan
güncelleme katsayısı, her yılın aralık ayında açıklanan TÜFE ile o yılın
GSYİH gelişme hızının yüzde 30'unun toplamına bir tam sayının ilave
edilmesiyle bulunacak.
Harp ve terörle mücadele malullerinin sigortalı veya kendi namına
çalışmaya başlamaları durumunda aldıkları aylıkları kesilmeyecek.
Aylıkları kesilmeden devlet memuru olarak çalışan maluller hakkında uzun
vadeli sigorta kolları, sigortalı ve kendi namına çalışanlar hakkında
ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanmayacak,
genel sağlık sigortası primi alınmayacak.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra devlet memuru olanlar,
sigortalı sayılacak ve genel sağlık sigortası kapsamına alınacak.
Köy muhtarları, tarım sigortalısı sayılacak.
İşsizlik Sigortası Kanunu gereğince, işsizlik ödeneği ve kısa çalışma
ödeneğinden yararlandırılan kişiler, işsizlik ve kısa çalışma ödeneği
süresince, uzun vadeli sigorta kollarına tabi olacak.
Türkiye ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde işverenler
tarafından çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri hakkında, kısa
vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanacak.
Bu kişiler, uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmak istemeleri halinde,
haklarında isteğe bağlı sigorta hükümleri uygulanabilecek. Bu kapsamda
isteğe bağlı sigorta hükümlerinden yararlananlardan ayrıca genel sağlık
sigortalı primi alınmayacak.
-EMZİRME ÖDENEĞİ-
Hastalık ve analık sigortasından sigortalıya, hastalık veya analık
hallerine bağlı olarak ortaya çıkan iş görememezlik süresince, günlük iş
görememezlik ödeneği verilecek.
Emzirme ödeneğinden sigortalı kadın, sigortalı erkeğin çalışmayan eşi
ile BAĞ-KUR'lular da yararlanacak. Bu kişilere, çocuğun yaşaması
şartıyla doğum tarihinde geçerli olan asgari ücretin 3'te biri tutarında
(202 YTL) emzirme ödeneği verilecek. Emzirme ödeneğinden yararlanmak
için doğumdan önceki bir yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta
kolları primi bildirilmiş olma şartı aranacak. Genel sağlık sigortası
primi dahil, prim ve prime ilişkin her türlü borcunu ödemeyen
BAĞ-KUR'lu, emzirme ödeneğinden yararlanamayacak.
İş görememezliğine neden olan rahatsızlık ve hastalık nedeniyle
sigortalılığı sona erenler, işten ayrıldığı tarihten itibaren 300 gün
içinde çocukları doğarsa, analık sigortası haklarından yararlanacak.
Doğum tarihinden önceki 15 ay içinde en az 120 gün prim ödeyen bu
kişilere, emzirme ödeneği verilecek.
İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve sigortalı kadının analığı
halinde verilecek iş göremezlik ödeneği, yataklı tedavilerde, günlük
kazancının yarısı, ayakta tedavilerde ise üçte ikisi olacak.
Malullük aylığı bağlanabilmesi için en az 10 yıl sigortalı olma ve
toplam 1800 gün prim ödeme şartı aranacak. Ancak, başka birinin bakımına
muhtaç derecede malul olan sigortalılar b hüküm dışında tutulacak. Bu
kişilerde, 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları bildirilme
şartı aranacak.
-AYLIK BAĞLAMA ORANI-
Tasarıya göre, 50 yaşını doldurmuş ancak erken yaşlandığı tespit edilmiş
sigortalıların diğer koşulları sağlamaları halinde yaşlılık aylığından
yararlanabilmelerini olanak sağlayan yaş sınırı, 50'den 55'e
çıkartılacak.
Aylık bağlama oranı, sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortalarına tabi geçen toplam prim ödeme gün sayısının, her 360 günü
için yüzde 2 olarak uygulanacak. Bu hesaplamada 360 günden eksik süreler
orantılı olarak dikkate alınacak, ancak aylık bağlama oranı, yüzde
90'ı geçemeyecek.
Tarımsal faaliyette bulunanlar hariç, yaşlılık aylığı alırken yeniden
çalışmaya başlayan BAĞ-KUR'lulardan, yüzde 15 oranında sosyal güvenlik
destek primi alınacak.
-''2 MİLYON 135 BİN EMEKLİ KAYIT DIŞI ÇALIŞIYOR''-
Milletvekillerinin tasarının maddelerine ilişkin eleştirilerini
yanıtlayan çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, çalışmayı
teşvik eden bir sistem getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Çalışmayı öncelemeyen bir sosyal güvenlik sisteminin ayakta kalmasının
mümkün olmadığını dile getiren Çelik, ''Kayıt dışı ile mücadele etmemiz
isteniyor. İnsanları hızlı bir şekilde sistemin dışına çıkartırsak kayıt
dışı ile mücadele zorlaşır. TÜİK'in rakamlarına göre 2 milyon 135 bin
kişi emekli olmasına rağmen kayıt dışı çalışıyor. Şu anda iş arayan
işsiz sayısı ise 2 milyon 350 bin kişi'' diye konuştu.
Çelik, aylık bağlama oranının yüzde 2 olarak belirlenmesinin
uluslararası düzeyde anormallik yaratmadığını, insanların uzun süre
sistemde tutulması nedeniyle ileride bu durumun avantaj haline
dönüşeceğini bildirdi.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
mülkü idare amirlerinin kömür dağıtımında vatandaşın ayağına gitmesi
konusunda ifadelerde bulunduğunu dile getirerek, ''Ne kadar yoksul, o
kadar kömür, ne kadar kömür o kadar oy. Artık millete altın bile
dağıtsanız, size oy vermeyecek'' dedi.
Bakan Çelik, devlet-millet kaynaşmasından kimsenin rahatsız olmaması
gerektiğini ifade ederek, ''Nasıl siyasiler kapı kapı dolaşıyorsa,
kaymakam ve mülkü idare amirlerinin de vatandaşların ayağına gitmesinde
bir mahsur görmüyorum'' dedi.
Çelik'in konuşmasının ardından komisyon bugünkü çalışmalarını tamamladı.
Tasarının maddelerinin görüşülmesine 4 Mart Salı günü devam edilecek.
