2007-11-19 - 11:37
Kültür ve Turizm Bakanlığının 2008 yılı bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Bakan Ertuğrul Günay, ''(Türkiye temizdir, Türk insanı dürüsttür) imajının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda önümüzdeki dönemde bir kampanya açacağız'' dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığının 2008 yılı
bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Bakan Ertuğrul
Günay, ''(Türkiye temizdir, Türk insanı dürüsttür) imajının çok önemli
olduğunu düşünüyorum. Bu konuda önümüzdeki dönemde bir kampanya
açacağız'' dedi.
Komisyonda, milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Günay,
kültür politikalarının amacının, birey ve toplumun yaşam kalitesini
yükseltmek olduğunu söyledi.
''Kültür ve turizmin iki ayrı bakanlık olarak ayrılması gerektiği''
yönündeki görüşlere katılmadığını ifade eden Günay, belli
fonksiyonlarının örtüşmesi nedeniyle iki bakanlığın birleştiğini
anlattı. Belli alanların ayrı bakanlıklarda bölüşüldüğü zaman yetki
sürtüşmesi, verimsizlik, zaman kaybı gibi sorunlar yaşandığını anlatan
Bakan Günay, ''Bütün bunların bir çatı altında koordinasyonu, işimizi
zorlaştıran değil, kolaylaştıran bir şey'' dedi. İki bakanlığın
fonksiyonlarının birbirini tamamladığını ifade eden Günay, ''İtiraf
etmeliyim ki zaman içinde birleşip ayrıldıkları için bir kopuş yaşanmış.
Yeniden kaynaşma yaşanıyor. Yeniden kopuşa dönüştürmek sanırım, idareyi
verimsizliğe terk etmek olur'' diye konuştu.
Anadolu'nun bir zenginlik, engin bir tarih kaynağı ve açık hava müzesi
olduğunu anlatan Günay, bu zenginliğin yeni farkına varıldığını, nere
kazılırsa kazılsın altından bir medeniyete ait eserler çıktığını
belirtti. ''Anadolu'da binlerce yıl öncesinden gelen resimlerin,
isimlerin, medeniyetlerin hepsi bizimdir'' diyen Bakan Günay, şöyle
konuştu:
''Geçenlerde yüreğimi çok coşturan bir şey oldu. Anadolu'nun dört bir
tarafından Anadolu kentini savunmaya gelen insanların folklorik
yürüyüşlerini temsil eden sanat çalışmasını gördüm. Truva'yı
kastediyorum. Biliyorsunuz biraz ihmal edilmişti meşhur Truva
filminde... Anadolu'nun bütün kavimleri Hititler, Frigyalılar,
Likyalılar, hepsi yardıma gitmişlerdir oraya. Düşündüm ki Anadolu
topraklarına girerken aslında Ege'den gelen her geminin göreceği 100
metre, abartmayayım 50 metre Hector anıtı olmalıdır. Ve demeliyiz ki
dünyaya biz 1915'de 1918'de Çanakkale'den beri değil, tarihin başından
beri bu topraklardayız ve burayı savunuyoruz. Böyle sahip çıkmalıyız. Bu
topraklarda ne varsa, cumhuriyet dahil, Osmanlı dahil, Selçuklu dahil,
bin yıllardır ne varsa, hepsi bizimdir.''
-MÜZE VE KÜTÜPHANELER-
Küçük küçük müzeler yerine, bölge müzeleri fikrini desteklediğini
belirten Kültür ve Turizm Bakanı Günay, ''Anadolu uygarlıklarını
kapsayan, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin 5-10 katı büyüklüğünde, belki
dünyadan birilerinin sadece o müzeyi gezmek için gelecekleri... Neden
böyle bir müzemiz yok? Böyle bir şey yapmamız gerekir. Bu, en çok
Türkiye'ye yakışır. Sınırlı tarihi olan ülkeler bunu yaparken, on
binlerce yıl tarihi olan Türkiye de bunu yapmalıdır. Bunun yeri de
Ankara olmalıdır. Böyle bir hayalimiz var müzeler konusunda...'' dedi.
Günay, geçen dönemde küçük kütüphanelerin yerel yönetimlere devredilmesi
konusunda çalışma yapıldığını, bunu değerlendirdiğini ifade ederek, müze
ve kütüphanelerin yerel yönetimlere devredilmesinden yana olmadığını
kaydetti.
-DEVLET TİYATROLARI-
Devletin sanat alanındaki girişimlerini değerlendiren Günay, yeni
düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirtti. ''Belki balede çalışan, belki
operada çalışan, belki tiyatroda çalışan, belki halk oyunlarında çalışan
arkadaşlarımızın normal devlet memurları gibi 65 yaşına kadar emekliliği
beklememesi lazım'' diyen Günay, bu kişilerin mağdur olmayacakları bir
emeklilik yapısına ve yerlerine yeni yeteneklerin alınacağı bir sisteme
ihtiyaç olduğunu söyledi. Günay, ''Bu alanlarda geçmiş dönemlerde
hazırlıklar yapılmış, yarım kalmış. Yapılmış bu hazırlıkları gözden
geçirme ihtiyacı hissediyorum. Çünkü bu alanda bir tıkanma var'' diye
konuştu.
''Devlet tiyatrolarının özelleştirilmesinden değil,
yaygınlaştırılmasından söz ediyorum'' diyen Günay, devlet tiyatrolarını
yaygınlaştırmaya Beykoz'dan başlayacaklarını, Ümraniye ve Kadıköy ile
devam edeceğini söyledi.
Devlet tiyatrolarının ve kültür faaliyetlerinin Taksim ve çevresinde
olmasını da eleştiren Bakan Günay, ''Ümraniye, Kartal, Pendik, Üsküdar
da tiyatro seyretmelidir'' dedi.
Anadolu'ya yönelik turne faaliyetlerini çoğaltacaklarını anlatan Günay,
''Devletin elinde bu imkanlar varsa, bütçeden ciddi payı operaya, baleye
ayırıyorsak, bu faaliyetler doğrudan Anadolu insanının ayağına
gitmelidir. Bu bir elitin anladığı iş olmaktan çıkmalıdır'' diye konuştu.
-DEVLETİN KADROLU ELEMANLARI-
''Devletin kadrolu elemanları olmalı mıdır' diye sorguladığı alanlar
olduğunu kaydeden Bakan Günay, halk, klasik müzik koroları olduğunu,
halk oyuncuları bulunduğunu söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, şöyle konuştu:
''Bunlardan çok dahi iyisini gönüllü musiki dernekleri, başka kurum ve
kuruluşlar yapıyor. Bunların devlet memuru olması gerekmez. Bunlar halka
mal olmuş sanatlardır. Bunu, çok daha güzelini yapanlar var. Bu
alanlarda devlet aynen kalmalı mıdır? Hayır, bunu tekrar
değerlendireceğiz. Bunu, daha etkili, daha verimli, topluma daha açık
hale getirmeye çalışacağız. Devlet, sanattan elini çeksin değil bu.
Devlet, sanata daha etkin katkı yapsın, daha yararlı, daha halka ulaşan
katkı yapsın. Bazıları sırtını bir imtiyaz gibi devlete dayayıp, memur
mantığı içinde sanat yapmaya çalışmasınlar.''
Günay, özel tiyatrolarla ilgili yönetmeliğin yeniden değerlendirilmesi
gerektiğini de söyledi.
-TURİZMDE TANITIM KAMPANYASI-
Turizmle ilgili değerlendirmeler de yapan Bakan Günay, turizmde sektörle
işbirliğinin önemini vurguladı.
Belediyelere yapılan yardımlar konusunda ''kötü kişi'' olacağını
söyleyen Günay, kültür faaliyetleriyle öne çıkmış olan belediyelerin
bazı faaliyetlerinin destekleneceğini, ancak şarkıcı türkücü getirmeleri
için belediyelere kaynak aktarılmayacağını belirtti. Günay, ''Bu konuda
partizanlık olmayacak'' dedi.
Türkiye'nin imajını bütün halkın katılacağı bir tanıtım kampanyasının
güçlendireceğine işaret eden Günay, ülkenin tanıtımın birinci adımının
temizlikten, insan ilişkilerinde dürüstlükten geçtiğinin anlatabilmesi,
davranış kuralı haline getirebilmesi durumunda, bunun çok önemli bir
tanıtım olacağının altını çizdi. Günay, ''(Türkiye temizdir, Türk insanı
dürüsttür) imajının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda da
önümüzdeki dönemde ilgili bakanlıklarla işbirliği yaparak, bir kampanya
açma konusunda bir niyetimiz, gayretimiz var'' diye konuştu.
Daha sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel
Müdürlüğü ile Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünün 2008 yılı bütçeleri
kabul edildi.
bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Bakan Ertuğrul
Günay, ''(Türkiye temizdir, Türk insanı dürüsttür) imajının çok önemli
olduğunu düşünüyorum. Bu konuda önümüzdeki dönemde bir kampanya
açacağız'' dedi.
Komisyonda, milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Günay,
kültür politikalarının amacının, birey ve toplumun yaşam kalitesini
yükseltmek olduğunu söyledi.
''Kültür ve turizmin iki ayrı bakanlık olarak ayrılması gerektiği''
yönündeki görüşlere katılmadığını ifade eden Günay, belli
fonksiyonlarının örtüşmesi nedeniyle iki bakanlığın birleştiğini
anlattı. Belli alanların ayrı bakanlıklarda bölüşüldüğü zaman yetki
sürtüşmesi, verimsizlik, zaman kaybı gibi sorunlar yaşandığını anlatan
Bakan Günay, ''Bütün bunların bir çatı altında koordinasyonu, işimizi
zorlaştıran değil, kolaylaştıran bir şey'' dedi. İki bakanlığın
fonksiyonlarının birbirini tamamladığını ifade eden Günay, ''İtiraf
etmeliyim ki zaman içinde birleşip ayrıldıkları için bir kopuş yaşanmış.
Yeniden kaynaşma yaşanıyor. Yeniden kopuşa dönüştürmek sanırım, idareyi
verimsizliğe terk etmek olur'' diye konuştu.
Anadolu'nun bir zenginlik, engin bir tarih kaynağı ve açık hava müzesi
olduğunu anlatan Günay, bu zenginliğin yeni farkına varıldığını, nere
kazılırsa kazılsın altından bir medeniyete ait eserler çıktığını
belirtti. ''Anadolu'da binlerce yıl öncesinden gelen resimlerin,
isimlerin, medeniyetlerin hepsi bizimdir'' diyen Bakan Günay, şöyle
konuştu:
''Geçenlerde yüreğimi çok coşturan bir şey oldu. Anadolu'nun dört bir
tarafından Anadolu kentini savunmaya gelen insanların folklorik
yürüyüşlerini temsil eden sanat çalışmasını gördüm. Truva'yı
kastediyorum. Biliyorsunuz biraz ihmal edilmişti meşhur Truva
filminde... Anadolu'nun bütün kavimleri Hititler, Frigyalılar,
Likyalılar, hepsi yardıma gitmişlerdir oraya. Düşündüm ki Anadolu
topraklarına girerken aslında Ege'den gelen her geminin göreceği 100
metre, abartmayayım 50 metre Hector anıtı olmalıdır. Ve demeliyiz ki
dünyaya biz 1915'de 1918'de Çanakkale'den beri değil, tarihin başından
beri bu topraklardayız ve burayı savunuyoruz. Böyle sahip çıkmalıyız. Bu
topraklarda ne varsa, cumhuriyet dahil, Osmanlı dahil, Selçuklu dahil,
bin yıllardır ne varsa, hepsi bizimdir.''
-MÜZE VE KÜTÜPHANELER-
Küçük küçük müzeler yerine, bölge müzeleri fikrini desteklediğini
belirten Kültür ve Turizm Bakanı Günay, ''Anadolu uygarlıklarını
kapsayan, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin 5-10 katı büyüklüğünde, belki
dünyadan birilerinin sadece o müzeyi gezmek için gelecekleri... Neden
böyle bir müzemiz yok? Böyle bir şey yapmamız gerekir. Bu, en çok
Türkiye'ye yakışır. Sınırlı tarihi olan ülkeler bunu yaparken, on
binlerce yıl tarihi olan Türkiye de bunu yapmalıdır. Bunun yeri de
Ankara olmalıdır. Böyle bir hayalimiz var müzeler konusunda...'' dedi.
Günay, geçen dönemde küçük kütüphanelerin yerel yönetimlere devredilmesi
konusunda çalışma yapıldığını, bunu değerlendirdiğini ifade ederek, müze
ve kütüphanelerin yerel yönetimlere devredilmesinden yana olmadığını
kaydetti.
-DEVLET TİYATROLARI-
Devletin sanat alanındaki girişimlerini değerlendiren Günay, yeni
düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirtti. ''Belki balede çalışan, belki
operada çalışan, belki tiyatroda çalışan, belki halk oyunlarında çalışan
arkadaşlarımızın normal devlet memurları gibi 65 yaşına kadar emekliliği
beklememesi lazım'' diyen Günay, bu kişilerin mağdur olmayacakları bir
emeklilik yapısına ve yerlerine yeni yeteneklerin alınacağı bir sisteme
ihtiyaç olduğunu söyledi. Günay, ''Bu alanlarda geçmiş dönemlerde
hazırlıklar yapılmış, yarım kalmış. Yapılmış bu hazırlıkları gözden
geçirme ihtiyacı hissediyorum. Çünkü bu alanda bir tıkanma var'' diye
konuştu.
''Devlet tiyatrolarının özelleştirilmesinden değil,
yaygınlaştırılmasından söz ediyorum'' diyen Günay, devlet tiyatrolarını
yaygınlaştırmaya Beykoz'dan başlayacaklarını, Ümraniye ve Kadıköy ile
devam edeceğini söyledi.
Devlet tiyatrolarının ve kültür faaliyetlerinin Taksim ve çevresinde
olmasını da eleştiren Bakan Günay, ''Ümraniye, Kartal, Pendik, Üsküdar
da tiyatro seyretmelidir'' dedi.
Anadolu'ya yönelik turne faaliyetlerini çoğaltacaklarını anlatan Günay,
''Devletin elinde bu imkanlar varsa, bütçeden ciddi payı operaya, baleye
ayırıyorsak, bu faaliyetler doğrudan Anadolu insanının ayağına
gitmelidir. Bu bir elitin anladığı iş olmaktan çıkmalıdır'' diye konuştu.
-DEVLETİN KADROLU ELEMANLARI-
''Devletin kadrolu elemanları olmalı mıdır' diye sorguladığı alanlar
olduğunu kaydeden Bakan Günay, halk, klasik müzik koroları olduğunu,
halk oyuncuları bulunduğunu söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, şöyle konuştu:
''Bunlardan çok dahi iyisini gönüllü musiki dernekleri, başka kurum ve
kuruluşlar yapıyor. Bunların devlet memuru olması gerekmez. Bunlar halka
mal olmuş sanatlardır. Bunu, çok daha güzelini yapanlar var. Bu
alanlarda devlet aynen kalmalı mıdır? Hayır, bunu tekrar
değerlendireceğiz. Bunu, daha etkili, daha verimli, topluma daha açık
hale getirmeye çalışacağız. Devlet, sanattan elini çeksin değil bu.
Devlet, sanata daha etkin katkı yapsın, daha yararlı, daha halka ulaşan
katkı yapsın. Bazıları sırtını bir imtiyaz gibi devlete dayayıp, memur
mantığı içinde sanat yapmaya çalışmasınlar.''
Günay, özel tiyatrolarla ilgili yönetmeliğin yeniden değerlendirilmesi
gerektiğini de söyledi.
-TURİZMDE TANITIM KAMPANYASI-
Turizmle ilgili değerlendirmeler de yapan Bakan Günay, turizmde sektörle
işbirliğinin önemini vurguladı.
Belediyelere yapılan yardımlar konusunda ''kötü kişi'' olacağını
söyleyen Günay, kültür faaliyetleriyle öne çıkmış olan belediyelerin
bazı faaliyetlerinin destekleneceğini, ancak şarkıcı türkücü getirmeleri
için belediyelere kaynak aktarılmayacağını belirtti. Günay, ''Bu konuda
partizanlık olmayacak'' dedi.
Türkiye'nin imajını bütün halkın katılacağı bir tanıtım kampanyasının
güçlendireceğine işaret eden Günay, ülkenin tanıtımın birinci adımının
temizlikten, insan ilişkilerinde dürüstlükten geçtiğinin anlatabilmesi,
davranış kuralı haline getirebilmesi durumunda, bunun çok önemli bir
tanıtım olacağının altını çizdi. Günay, ''(Türkiye temizdir, Türk insanı
dürüsttür) imajının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda da
önümüzdeki dönemde ilgili bakanlıklarla işbirliği yaparak, bir kampanya
açma konusunda bir niyetimiz, gayretimiz var'' diye konuştu.
Daha sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel
Müdürlüğü ile Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünün 2008 yılı bütçeleri
kabul edildi.
