2007-04-26 - 12:00
HYP GENEL BAŞKANI YAŞAR NURİ ÖZTÜRK: "AKP CUMHURBAŞKANLIĞINI PARTİ İÇİ BİR MESELE GİBİ ALGILIYOR"
Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyerek partisinin Cumhurbaşkanlığı seçimi konusundaki görüşlerini açıkladı.
Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, partisinin Genel Başkan yardımcısı Mustafa Ağaoğlu ve HYP Genel Sekreteri Behzat Özel 'in de katılımıyla TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, HYP'nin, cumhurbaşkanlığını, bir milli mutabakat meselesi olarak gördüğünü belirtti. Öztürk, iktidar partisinin ise durumu parti içi bir mesele gibi algıladığını savunarak, bunun antidemokratik baraj sistemi nedeniyle ortaya çıkan bir tablo olduğunu söyledi.


"BU FEDAKARLIK DEĞİL, İŞBÖLÜMÜDÜR"

HYP Genel Başkanı Öztürk, anamuhalefet partisinin 'uzlaşma' tabirinin meseleyi iki partinin meselesi haline getirdiğini savunarak, "uzlaşma tabiri isabetli değildir, çünkü cumhurbaşkanlığı meselesi, milletin, milli mutabakatın meselesidir" dedi.

Öztürk çözümün ise, AKP'nin dışından biri ismin teklif edilmesi olacağını söyledi. Öztürk: "AKP demokrasiyi ve halka saygısını öne çıkararak bir fedakarlık yapmalı ve cumhurbaşkanı adayını AKP dışından bir isim olarak teklif etmeliydi. İşte demokrasi ve millet huzuru için fedakarlık budur. AKP içinde bazıları lehine aday olmamak kamuoyunu ilgilendiren bir fedakarlık değildir. Ama AKP Genel Başkanı, fedakarlığı parti için fedakarlık olarak düşünüyor, işin kamusal yanını hiç dikkate almıyor. Bu fedakarlık değil, işbölümüdür."

Öztürk: "AKP %24.5 oyla %67 sandalye sahibi olmuş bir partidir. Bu milli mutabakat ifadesi değildir. Bu demokrasi defosudur. Defolu demokrasiyle göreve başlayan bir hükümet şimdi milli birlik ve beraberliği temsil edecek cumhurbaşkanını belirleyecek. İşte halkın huzursuzluğunun nedeni budur" diyerek, gelecekte bu sıkıntıların iyice artacağı iddiasında bulundu.

"BİZİM HALKIMIZ UNUTKAN DEĞİL, ZAMANINI BEKLİYOR"

"Siyasal İslam üzerinden siyaset yapmış ve bu yüzden üç partisi kapatılmış, üç temel şahsiyet devletin üç temel görevine getiriliyor, halk bunu derhal değerlendirdi" diyen Öztürk sözlerine şöyle devam etti: "Devletin üç büyük makamı; Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı ve Başbakanlık, siyasal İslam üzerinden siyaset yapan üç isim tarafından bölüşülmüş olacaktır. Sayın Başbakan, 24 Nisan'daki Grup toplantısında adım adım gerçekleştirdikleri sessiz devrimden söz ediyordu, bu da halkın kaygısını teyit eden bir ifadedir. Gerçek şu ki Türkiye'nin tek parti diktasına doğru gideceği yolunda kamuoyunda ciddi bir kaygı belirmiştir."

Öztürk, cumhurbaşkanlığına adaylığı açıklanan Abdullah Gül'ün, Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile beraber zimmet suçundan dolayı yargılandığını söyleyerek: "Sayın Gül, milletvekilliği dokunulmazlığı nedeniyle yargılanmadı. Ancak dava devam ediyor, Cumhurbaşkanı seçildiğinde dokunulmazlığı olmayacağı için yargılama başlayacaktır. Cumhurbaşkanının zimmet suçundan yargılanması kabul edilemez bir durumdur" dedi.

Öztürk, Türkiye nüfusunun %53'ünün kadın olduğuna dikkat çekerek, kadın haklarının kazanımlarının tahrip edileceğine dair kaygıların da, halkın düşüncelerinde önemli yer tuttuğunu söyledi.

"SADECE BU TAVIR BİLE ANAYASA İHLALİDİR.."

Öztürk, grup kararı alınamayan ve gizli oyla yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi için, bir partinin genel başkanına görev verilmiş olmasının Anayasa'ya aykırı bir tavır olduğunun altını çizerek: "Sayın Erdoğan'ın '11. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için yaptığım son değerlendirmeler, bütün araştırmalar neticesinde bir isim ortaya çıkarmıştır' ifadeleri bile bir Anayasa ihlalidir. Dün Abdullah Gül'e söyledim, şimdi de size tekrarlayayım, keşke halkın önünde adaylığını kendisi ilan etseydi. Vesayet altında gibi biri elinden tutarak getirmeseydi. Seçime üç gün kala milletin önüne konan tablo budur" dedi.

HYP CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNE KATILMIYOR

HYP Genel Başkanı Öztürk, bütün bu gelişmeler ışığında Gül'ün cumhurbaşkanlığıyla başlayacak sürecin bir karmaşa ve çekişme süreci olacağını düşündüklerini söyleyerek; "Halkın Yükselişi Partisi olarak tedirginliğe katkı vermiş olmamak için cumhurbaşkanlığıyla ilgili Meclis oturumlarına katılmama kararı almış bulunuyoruz" dedi.


"ERKEN SEÇİME İHTİYAÇ YOK"
Öztürk, bir gazetecinin erken seçim ile ilgili görüşünü sorması üzerine de: "Anamuhalefet bunu öteden beri telaffuz ediyor. Bu ancak sine-i millete dönülürse faydalı olabilir ancak bu noktada her şey siyasi şova dönüyor. Türkiye'de bizim partimiz HYP dışında yeni olan bir şey yok, seçimi erkene almanın faydasına inanmıyorum. Seçim zamanında yapılmalı" şeklinde yanıt verdi.