2005-10-20 - 14:10
Komisyon Başkanı Çağlayan;Başkanvekili Kaya ve Katip Üye Erdoğan'la düzenlediği basın toplantısında, ''Olay çözülmelidir. Kötü niyetli kişi ve gruplara cesaret verilmemelidir. Failler, elini kolunu sallaya sallaya gezmemelidir."
dedi.
Eski Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör'ün milletvekili lojmanlarında öldürülmesinin aydınlatılması ve sorumluların belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Başkanı Ahmet Çağlayan, Komisyon Başkanvekili Yılmaz Kaya ve Katip Üye Mehmet Salih Erdoğan ile Parlamento'da basın toplantısı düzenleyerek, Komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdi. Bugüne kadar 103 kişiyi dinlediklerini, 15 kişinin daha bilgisine başvuracaklarını belirten Çağlayan, çalışmalara ışık tutabileceği düşüncesiyle Erol Güngör'ün Meclis'te yaptığı konuşma ve verdiği soru önergelerinin de araştırıldığını söyleyerek, ''iğneyle kuyu kazarcasına'' her türlü bilgi ve belgeyi inceleyerek delillere ulaşmaya çalıştıklarını bildirdi.
''Olay çözülmelidir. Kötü niyetli kişi ve gruplara cesaret verilmemelidir. Failler, elini kolunu sallaya sallaya gezmemelidir. Yapanın yaptığı, yanına kar kalmamalıdır. Bu nedenle olayla ilgili bilgisi ve görgüsü olanların tanıklığına ihtiyaç vardır. Olay, 14 yıldır çözülememiştir. Modern ve teknik imkanları gelişmiş dünyada çok iyi korunan bir yerde böyle bir olayın işlenmesi ve faillerin bulunmaması, Türkiye'nin Emniyet güçleri ve yargı mercilerinin ayıbıdır. Bugün şahit olduğunu söylemeyenler, yarın bir gün başkasının tanıklığına muhtaç olabilir'' şeklinde konuşan Çağlayan, konuyla ilgili bilgi vermek isteyenlerin Komisyon'a başvurmalarını veya ''lojmancinayeti@tbmm.gov.tr'' internet sitesine iletmelerini istedi.
"ZAMANAŞIMINA KADAR UMUT VAR"
Komisyon Başkanı Ahmet Çağlayan; ''Çok planlı bir olay. Düşünün ki bir bayram günü Meclis'te hiç kimse yok. İşin garibi de çok kısa süre içinde, o gün hükümet ilan edilmiş. Kısa süre içinde de soruşturmaya ilk başlayanların hepsi neredeyse değiştirilmiş. Bu, Türkiye'nin siyasi hayatının da bir sıkıntısıdır; iktidar değişince görevlilerin de değişmesi...'' diye konuştu.
Ahmet Çağlayan, ''Uzun zaman DGM'lerde görev yaptınız. Olayın çözüleceğine dair umudunuz var mı?'' sorusuna, zamanaşımı süresinin sonuna kadar umudun varolduğunu söyleyerek cevap veren Çağlayan, ''Böyle bir olayda 20 yıl, eğer başlanmışsa 30 yıl gibi bir zamanaşımı süresi vardır'' dedi.
Dönemin siyasilerine yönelik bir suçlama olup olmadığını sorusuna Çağlayan, ''Bu olayla ilgili özel, kasıtlı bir tavır şekilde değil ama öyle tesadüf etmiş. Düşünün ki bir hükümet gitmiş, yerine yeni bir hükümet gelmiş. Tam böyle bir zamana isabet etmiş'' karşılığını verdi.
''Olay çözülmelidir. Kötü niyetli kişi ve gruplara cesaret verilmemelidir. Failler, elini kolunu sallaya sallaya gezmemelidir. Yapanın yaptığı, yanına kar kalmamalıdır. Bu nedenle olayla ilgili bilgisi ve görgüsü olanların tanıklığına ihtiyaç vardır. Olay, 14 yıldır çözülememiştir. Modern ve teknik imkanları gelişmiş dünyada çok iyi korunan bir yerde böyle bir olayın işlenmesi ve faillerin bulunmaması, Türkiye'nin Emniyet güçleri ve yargı mercilerinin ayıbıdır. Bugün şahit olduğunu söylemeyenler, yarın bir gün başkasının tanıklığına muhtaç olabilir'' şeklinde konuşan Çağlayan, konuyla ilgili bilgi vermek isteyenlerin Komisyon'a başvurmalarını veya ''lojmancinayeti@tbmm.gov.tr'' internet sitesine iletmelerini istedi.
"ZAMANAŞIMINA KADAR UMUT VAR"
Komisyon Başkanı Ahmet Çağlayan; ''Çok planlı bir olay. Düşünün ki bir bayram günü Meclis'te hiç kimse yok. İşin garibi de çok kısa süre içinde, o gün hükümet ilan edilmiş. Kısa süre içinde de soruşturmaya ilk başlayanların hepsi neredeyse değiştirilmiş. Bu, Türkiye'nin siyasi hayatının da bir sıkıntısıdır; iktidar değişince görevlilerin de değişmesi...'' diye konuştu.
Ahmet Çağlayan, ''Uzun zaman DGM'lerde görev yaptınız. Olayın çözüleceğine dair umudunuz var mı?'' sorusuna, zamanaşımı süresinin sonuna kadar umudun varolduğunu söyleyerek cevap veren Çağlayan, ''Böyle bir olayda 20 yıl, eğer başlanmışsa 30 yıl gibi bir zamanaşımı süresi vardır'' dedi.
Dönemin siyasilerine yönelik bir suçlama olup olmadığını sorusuna Çağlayan, ''Bu olayla ilgili özel, kasıtlı bir tavır şekilde değil ama öyle tesadüf etmiş. Düşünün ki bir hükümet gitmiş, yerine yeni bir hükümet gelmiş. Tam böyle bir zamana isabet etmiş'' karşılığını verdi.
