2008-06-05 - 14:45
MHP'li milletvekilleriyle birlikte buğday fiyatlarındaki artış ile ilgili TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, gazetecilerin gündeme dair sorularını da yanıtladı. Şandır, "Tüm insanların özel yaşamları ve haberleşme hürriyetleri ihlal edilmektedir. MHP'ye göre bu, yüz kızartıcı bir haldir, Türkiye'ye yakışmamaktadır."dedi.
-TBMM Haber Sitesi- MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, MHP'li milletvekilleriyle birlikte buğday fiyatlarındaki artış ile ilgili TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
MHP Hatay Milletvekili Süleyman Turan Çirkin, "buğday alım fiyatının 65 YKR'dan aşağı olmamalıdır" diyerek, hükümetin konuyu acilen değerlendirmesi ve TMO'nun desteklenmesi ve bir an önce piyasaya girmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.
GÜNDEME DAİR?
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı.
Türkiye-Suriye sınırındaki arazilerin mayından temizlenmek üzere İsrail ve Amerikalılara verileceği iddiasının hatırlatılması üzerine Şandır, mayınlı arazilerin temizlenerek üretime kazandırılmasını çok önemsediklerini, bu işin hızla bitirilmesi ve bu toprakların organik tarıma tahsis edilerek ülke ekonomisine ve bölge halkının kalkınmasına destek vermesini talep ettiklerini söyledi.
Kanunun henüz çıkmadığına işaret eden Şandır, kanunun çıkmasının ardından şeffaflık içinde bir sürecin takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Şandır, "Bir takım ülkelere yap-işlet-devret modeliyle tahsis edilerek verileceği dedikodularını biz de duyuyoruz. Bunun kabul edilemez olduğunu düşünüyoruz. Bu topraklar Türkiye'nin ve Türk toplumunun ortak malıdır ve hudutlarımızdır. Özel bir muameleye tâbi tutulması gerekir" diye konuştu.
Rusya'nın Türkiye'den yaş sebze ve meyve ithalatını durduracağı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine de Şandır, bu dedikoduların her sene konuşulduğunu ve bunun çiftçiye zarar verdiğini belirtti. Hükümetin bu konuda gereken tedbirleri de almasını isteyen Şandır, bu tür dedikoduların, yaş sebze ve meyve üreticilerinin ürünlerinin ellerinde kalması ve değer fiyatının altında satılmasına neden olduğuna işaret ederek, bu dedikodulara fazla itibar etmemek gerektiğini bildirdi.
ŞANDIR: "HÜKÜMET ACZ İÇİNDE?"
Yargıtay'ın, jandarmanın teknik takip yetkisine onay veren mahkeme kararını bozmasının ardından Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, kararın hem MİT'i, hem emniyeti kapsaması gerektiği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Şandır, hükümetin bu konuda acz içinde olduğunu söyledi.
Hükümetin yaşadığı aczin Türkiye'ye yüz kızartıcı bir olay yaşattığını öne süren Şandır, güvenlik güçlerinin talebiyle çok yaygın ve uzun süreli izleme yapıldığının resmen ortaya çıktığını belirtti.
Şandır şunları söyledi:
"Türk Telekom'dan tüm elektronik postaların, mesajların 3 ay süreyle izlendiği, kayıt altına alındığı resmen açıklanmıştır. Bu konuda yaşanan hukuki işlemde bugün yeni bir aşamaya gelinmiştir. Yargıtay bu noktadaki kararı iptal etmiştir. Bu da göstermektedir ki Türkiye'de hukuk içi ve hukuk dışı çok yaygın bir izleme, dinleme, dosya tutma, takip etme hadisesi yaşanmaktadır. Adeta Türkiye gözaltında tutulmaktadır. Tüm insanların özel yaşamları ve haberleşme hürriyetleri ihlal edilmektedir. MHP'ye göre bu, yüz kızartıcı bir haldir, Türkiye'ye yakışmamaktadır. Bunun sorumlusu da siyasi iktidardır. Suçluları bir an önce ortaya çıkartarak yargıya teslim etmesi, bu noktada ihmali olması halinde de suçu üstüne alması gerekmektedir. Türkiye'ye bunu yaşatan siyasi iktidarın siyasi sorumluluğu üstlenerek gereken tedbirleri alması gerektiğini düşünüyoruz."
BAŞÖRTÜSÜ?
Şandır, Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsü ile ilgili Anayasa değişikliğini görüştüğünün hatırlatılması ve karardan sonra YÖK Kanunu'nun ek 17. maddesiyle ilgili nasıl bir yol izleneceğinin sorulması üzerine gelişmeleri takip ettiklerini söyledi.
Şandır, bu konuda varılan mutabakatın AK Parti tarafından ihlal edildiğini kaydetti.
Anayasa Mahkemesi'nde devam eden bir yargı sürecine ilişkin bir yorum yapmanın doğru olmadığını söyleyen Şandır, "Ama türban Türkiye'nin sorunudur. Yalnız siyasetin, yalnız yönetimin değil Türkiye'nin sorunudur. Çözümü noktasında herkes üzerine düşeni sağduyuyla yapmak durumundadır. MHP olarak samimiyetle ve dürüstçe bu sorunun çözümüne katkı vermeye çalıştık. Bu noktada AK Parti ile oluşturulan mutabakat, AK Parti'nin endişeleri sonucunda akim kalmıştır. Sürecin nasıl işleyeceğini şu anda bilemiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
MHP Hatay Milletvekili Süleyman Turan Çirkin, "buğday alım fiyatının 65 YKR'dan aşağı olmamalıdır" diyerek, hükümetin konuyu acilen değerlendirmesi ve TMO'nun desteklenmesi ve bir an önce piyasaya girmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.
GÜNDEME DAİR?
MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı.
Türkiye-Suriye sınırındaki arazilerin mayından temizlenmek üzere İsrail ve Amerikalılara verileceği iddiasının hatırlatılması üzerine Şandır, mayınlı arazilerin temizlenerek üretime kazandırılmasını çok önemsediklerini, bu işin hızla bitirilmesi ve bu toprakların organik tarıma tahsis edilerek ülke ekonomisine ve bölge halkının kalkınmasına destek vermesini talep ettiklerini söyledi.
Kanunun henüz çıkmadığına işaret eden Şandır, kanunun çıkmasının ardından şeffaflık içinde bir sürecin takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Şandır, "Bir takım ülkelere yap-işlet-devret modeliyle tahsis edilerek verileceği dedikodularını biz de duyuyoruz. Bunun kabul edilemez olduğunu düşünüyoruz. Bu topraklar Türkiye'nin ve Türk toplumunun ortak malıdır ve hudutlarımızdır. Özel bir muameleye tâbi tutulması gerekir" diye konuştu.
Rusya'nın Türkiye'den yaş sebze ve meyve ithalatını durduracağı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine de Şandır, bu dedikoduların her sene konuşulduğunu ve bunun çiftçiye zarar verdiğini belirtti. Hükümetin bu konuda gereken tedbirleri de almasını isteyen Şandır, bu tür dedikoduların, yaş sebze ve meyve üreticilerinin ürünlerinin ellerinde kalması ve değer fiyatının altında satılmasına neden olduğuna işaret ederek, bu dedikodulara fazla itibar etmemek gerektiğini bildirdi.
ŞANDIR: "HÜKÜMET ACZ İÇİNDE?"
Yargıtay'ın, jandarmanın teknik takip yetkisine onay veren mahkeme kararını bozmasının ardından Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in, kararın hem MİT'i, hem emniyeti kapsaması gerektiği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Şandır, hükümetin bu konuda acz içinde olduğunu söyledi.
Hükümetin yaşadığı aczin Türkiye'ye yüz kızartıcı bir olay yaşattığını öne süren Şandır, güvenlik güçlerinin talebiyle çok yaygın ve uzun süreli izleme yapıldığının resmen ortaya çıktığını belirtti.
Şandır şunları söyledi:
"Türk Telekom'dan tüm elektronik postaların, mesajların 3 ay süreyle izlendiği, kayıt altına alındığı resmen açıklanmıştır. Bu konuda yaşanan hukuki işlemde bugün yeni bir aşamaya gelinmiştir. Yargıtay bu noktadaki kararı iptal etmiştir. Bu da göstermektedir ki Türkiye'de hukuk içi ve hukuk dışı çok yaygın bir izleme, dinleme, dosya tutma, takip etme hadisesi yaşanmaktadır. Adeta Türkiye gözaltında tutulmaktadır. Tüm insanların özel yaşamları ve haberleşme hürriyetleri ihlal edilmektedir. MHP'ye göre bu, yüz kızartıcı bir haldir, Türkiye'ye yakışmamaktadır. Bunun sorumlusu da siyasi iktidardır. Suçluları bir an önce ortaya çıkartarak yargıya teslim etmesi, bu noktada ihmali olması halinde de suçu üstüne alması gerekmektedir. Türkiye'ye bunu yaşatan siyasi iktidarın siyasi sorumluluğu üstlenerek gereken tedbirleri alması gerektiğini düşünüyoruz."
BAŞÖRTÜSÜ?
Şandır, Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsü ile ilgili Anayasa değişikliğini görüştüğünün hatırlatılması ve karardan sonra YÖK Kanunu'nun ek 17. maddesiyle ilgili nasıl bir yol izleneceğinin sorulması üzerine gelişmeleri takip ettiklerini söyledi.
Şandır, bu konuda varılan mutabakatın AK Parti tarafından ihlal edildiğini kaydetti.
Anayasa Mahkemesi'nde devam eden bir yargı sürecine ilişkin bir yorum yapmanın doğru olmadığını söyleyen Şandır, "Ama türban Türkiye'nin sorunudur. Yalnız siyasetin, yalnız yönetimin değil Türkiye'nin sorunudur. Çözümü noktasında herkes üzerine düşeni sağduyuyla yapmak durumundadır. MHP olarak samimiyetle ve dürüstçe bu sorunun çözümüne katkı vermeye çalıştık. Bu noktada AK Parti ile oluşturulan mutabakat, AK Parti'nin endişeleri sonucunda akim kalmıştır. Sürecin nasıl işleyeceğini şu anda bilemiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
