2007-11-30 - 12:30
BBP Genel Başkanı ve Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu, Hakim ve Savcılar Kanununda yapılacak olan değişiklikle ilgili kanun teklifi hakkında partisinin görüş ve düşüncelerini açıkladı.
BBP Genel Başkanı ve Sivas Milletvekili Muhsin Yazıcıoğlu, Hakim ve Savcılar Kanununda yapılacak olan değişiklikle ilgili kanun teklifi hakkında partisinin görüş ve düşüncelerini açıkladı.
BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu basın toplantısında; 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununda değişiklik yapılmasın dair kanun teklifinin Anayasa Komisyonundan geçtiğini belirtti. Yazıcıoğlu, "Temelde hakim açığını kapatmak için avukatlardan hakimliğe geçişe imkan tanıyan böyle bir kanuna karşı değiliz, yararlı olacağına inanıyorum, ancak bu kanunun mülakatla ilgili bölümünün e fıkrasında 'Yetenek, kültür ve çağdaş yaşam anlayışının benimsenmiş olması' kriteri konulmuştur" dedi.
"Hakim olacak kişilerde muhakeme, kavrama ve ifade yeteneği, liyakat, bilgi ve ehliyetin esas alınması elbette gerekir, ancak burada "çağdaş yaşam anlayışından" ne kastedilmektedir. Bu son derece subjektif ve muğlak bir bakış açısıdır. Ölçülebilir ve değerlendirilebilir bir objektif kriter değildir. Mesela bir dine inanmak ve onun gereklerini aile hayatında ve şahsen yaşıyor olması çağdaşlığa uygun mudur, değil midir? Bir ideolojik yaklaşım bir başkasına göre çok rahatlıkla çağ dışı kabul edilebilir. Bu korku ve endişe nedendir. Bilim, alan, branş ve teknik sınavları aşmış olan hakimlerimize ve onların sağ duyularına mı inanmıyoruz? Böyle bir kriter kanun metnine konduğunda bu kriter bütün meslek sınavlarında ve memuriyette atamalarda kişilerin karşılarına engel olarak çıkacaktır ve bu kriter istismara açıktır" diyen Yazıcıoğlu, 28 Şubat sürecine de değindi.
"28 Şubat sürecinin subjektif değerlendirmelerle kişilerin aile hayatlarında yapılan incelemeler esas alınarak nasıl giyotine verildiğini hatırlıyoruz. O zaman böyle yasal dayanak yokken yapıldı. Şimdi ise bu kanunla yasal zemin hazırlayarak istismara ve ideolojik yaklaşımlara fırsat verilmektedir" diyen Yazıcıoğlu "İktidar bu değişiklikle neyi amaçlamaktadır ve kime kimlere yaranma çabası içerisindedir?" diye sordu.
Yazıcıoğlu sözlerini şöyle tamamladı; "Ben, tanımı yapılmayan, kapsamı açıklanmayan, niyeti müspet olmayan her türlü şarta ve kavrama karşıyım. Bu kanunda da karşı olduğum işte bu noktadır. Bu hususun genel kurulda düzeltilmesi için milletvekillerini gerekli hassasiyeti göstermeye çağırıyorum."
BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu basın toplantısında; 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununda değişiklik yapılmasın dair kanun teklifinin Anayasa Komisyonundan geçtiğini belirtti. Yazıcıoğlu, "Temelde hakim açığını kapatmak için avukatlardan hakimliğe geçişe imkan tanıyan böyle bir kanuna karşı değiliz, yararlı olacağına inanıyorum, ancak bu kanunun mülakatla ilgili bölümünün e fıkrasında 'Yetenek, kültür ve çağdaş yaşam anlayışının benimsenmiş olması' kriteri konulmuştur" dedi.
"Hakim olacak kişilerde muhakeme, kavrama ve ifade yeteneği, liyakat, bilgi ve ehliyetin esas alınması elbette gerekir, ancak burada "çağdaş yaşam anlayışından" ne kastedilmektedir. Bu son derece subjektif ve muğlak bir bakış açısıdır. Ölçülebilir ve değerlendirilebilir bir objektif kriter değildir. Mesela bir dine inanmak ve onun gereklerini aile hayatında ve şahsen yaşıyor olması çağdaşlığa uygun mudur, değil midir? Bir ideolojik yaklaşım bir başkasına göre çok rahatlıkla çağ dışı kabul edilebilir. Bu korku ve endişe nedendir. Bilim, alan, branş ve teknik sınavları aşmış olan hakimlerimize ve onların sağ duyularına mı inanmıyoruz? Böyle bir kriter kanun metnine konduğunda bu kriter bütün meslek sınavlarında ve memuriyette atamalarda kişilerin karşılarına engel olarak çıkacaktır ve bu kriter istismara açıktır" diyen Yazıcıoğlu, 28 Şubat sürecine de değindi.
"28 Şubat sürecinin subjektif değerlendirmelerle kişilerin aile hayatlarında yapılan incelemeler esas alınarak nasıl giyotine verildiğini hatırlıyoruz. O zaman böyle yasal dayanak yokken yapıldı. Şimdi ise bu kanunla yasal zemin hazırlayarak istismara ve ideolojik yaklaşımlara fırsat verilmektedir" diyen Yazıcıoğlu "İktidar bu değişiklikle neyi amaçlamaktadır ve kime kimlere yaranma çabası içerisindedir?" diye sordu.
Yazıcıoğlu sözlerini şöyle tamamladı; "Ben, tanımı yapılmayan, kapsamı açıklanmayan, niyeti müspet olmayan her türlü şarta ve kavrama karşıyım. Bu kanunda da karşı olduğum işte bu noktadır. Bu hususun genel kurulda düzeltilmesi için milletvekillerini gerekli hassasiyeti göstermeye çağırıyorum."
