2011-10-31 - 11:15
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerinde yapılan görüşmeler tamamlandı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerindeki görüşmeler başladı.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sunumunu Plan Bütçe Komisyonunda 26 Ekimde yapmıştı.
Bütçe üzerinde ilk sözü, CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın aldı.
Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeler, 25 Kasım günü sona erecek. Daha sonra TBMM Genel Kuruluna gelecek bütçe, buradaki görüşmelerin ardından, milletvekillerinin onayına sunulacak.
Görüşmelerde ilk sözü alan CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa atıf yaparak, ''Bu kanuna neden uyulmuyor, madem uymayacaksanız bu kanunu neden çıkardınız, eğer Hükümet kanuna uymazsa, vatandaştan kanuna uymasını nasıl bekleyecek?'' diye konuştu.
Bütçe Çağrısı ve Rehberinin 13 Ekimde yayımlandığını, bütçe tasarısının ise TBMM Başkanlığına 17 Ekimde sunulduğunu anımsatan Ayaydın, ''Demek kamu kurum ve kuruluşları, tüm çalışmalarını 4 gün gibi olağanüstü kısa bir sürede tamamlamış, Maliye Bakanlığına göndermiştir. Bakanlık da aynı 4 gün içinde bütçe kanun tasarısını hazırlayarak, Başbakanlığa göndermiştir. Böylesi hız dünyada sadece bizim Maliye Bakanlığı bürokrasisinde bulunuyor. Anlaşılan, Maliye Bakanlığı, bütçeyi Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunundan tamamen bağımsız, öngörülerini dikkate almadan hazırlamıştır'' dedi.
Ayaydın, Orta Vadeli Program'ın gerçekliklerle ilgisinin bulunmadığını öne sürerek, ''Bütçe, Orta Vadeli Programa göre hazırlandığına göre, madem bu program geç yapılıyor, bari gerçekçi yapsanız da buna değse'' diye konuştu.
ÖTV hasılatının, dahilde alınan KDV hasılatından fazla olduğunu, bunun vergi mantığına ve teorisine ters düştüğünü savunan Ayaydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu dahi, bizim vergi sistemimizin, AKP'nin 9 yıllık iktidarı döneminde ne denli bozulduğunun bir göstergesidir. Dolaylı vergilere bu denli yüklenmek, başarısızlığın ve kolaycılığın göstergesidir. AKP Hükümeti, kümese girme gafletinde bulunan hep aynı kazların tüylerini yolmaya devam etme alışkanlığından vazgeçip, kayıt dışılıkla kararlılıkla mücadele ederek, vergi tabanını genişletmeye çalışsa iyi edecektir. Acilen vergi sisteminin reforme edilmesi gerekiyor. Vergi Konseyi, bakan tarafından pasifize edilmiştir. Acaba neden Bakan'ın teveccühüne mazhar olamadı?''
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşaoğlu da sözlerine, ''Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptal edilmesini kınadığını'' söyleyerek başladı.
Orta Vadeli Programın, Orta Vadeli Mali Programın gecikmesinin nedenini anlayamadığını ifade eden Kuşoğlu, bütçenin kurallarına uyulması gerektiğini belirtti. Kuşoğlu, ''Bunlar neden zamanında çıkmıyor, aksamalar oluyor, 2006'dan beri yasalaştığı halde yerine getirilmiyor?'' diye sordu.
Kuşoğlu, çok derin, yapısal bir kriz yaşandığını, bunun, yapısal sonuçlarının olacağını, olmaya da başladığını öne sürdü. Kuşoğlu, Maliye Bakanlığından başlayarak, yönetim anlayışının, yapısal kriz doğrultusunda değişmesi gerektiğini dile getirdi.
Tasarruf oranlarının çok düşük olduğunu ifade eden Kuşoğlu, cari açığın ilacının, tasarrufların artması olduğu görüşünü savundu.
Kuşoğlu, mükellef sayısında uzun süreden beri artış görülmediğini ifade ederek, bunun nedenini sordu. Kuşoğlu, vergi affının, ''moda olmaya'' başladığını, bunu doğru bulmadığını belirterek, uzun dönemde sıkıntı yaşanabileceğini söyledi.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal de ''Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptalinin'', kendisini şaşırttığını ifade ederek, birlik ve beraberlik gösterilmesi gerektiğini belirtti.
''Alacağınız ne tür tedbirler varsa, birlik içinde yapalım, dışardan destek alacağız diye uğraşmayın. 9 yıldır çözüm olmadığını gördünüz'' diye seslenen Günal, ''Hükümetin, çözümün, BOP eş başkanlığından değil, Türk milletinin has başkanlığından, has başbakanlığından geçtiğini düşünmesi lazım'' dedi.
Günal, güncellemelerin, yeniden değerlendirmelerin ÜFE'ye göre, memur zammının ise TÜFE'ye göre yapıldığını anımsatarak, ''Üretici fiyatları, tüketici fiyatlarına birden yansımaz, sektörüne göre belli süre sonra yansır. Burada garabet var. 12 aylık ortalamaya bakıyorum, nedense üretici fiyatlarındaki artış, tüketici fiyatlarına yansımıyor. Yüzde 10,2'den güncelleme yapıyorsunuz, bizim maaşlara yüzde 4-5'ten güncelleme oluyor. Gelin o zaman memurun maaşını ya ÜFE'ye göre yapalım ya da güncellemeleri TÜFE'ye göre yapalım ki vatandaşı tufaya düşürmeyelim. ÜFE, TÜFE derken, tufaya geliyoruz'' diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının tümü üzerinde görüşmeler devam ediyor.
Tasarı üzerine söz alan CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı, AK Parti Hükümetleri döneminde Türkiye ekonomisinin büyüdüğü yönündeki tespitlerin yanlış olduğunu ileri sürdü. Sarı, mevcut büyümenin istikrarsız olduğunu, Türkiye'nin, dünyadaki gelişmelere karşı sert tepkiler veren ekonomik modelle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Türkiye ekonomisinin giderek dışa bağımlı hale dönüştüğünü savunan Sarı, ''Özel ve kamu sektörü kendi yatırımını finanse edebilmek için giderek daha fazla dış sermayeye ihtiyaç duymaktadır. Böyle bir ekonomik modelde uluslararası rekabet gücü de düşmektedir'' dedi.
Sürekli cari işlemler açığı veren ekonomik modelde dış borçların birikmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Sarı, bu nedenle özel sektörün dış borcunun yaklaşık 10 kat arttığını söyledi.
2012 yılı bütçesinin ''daha sıkılaştırılmış'' bir bütçe olduğunu belirten Sarı, ''Hükümet, 'Dünyada borçla ilgili tartışmaların olduğu ortamda Türk ekonomisinin borç sorunu yoktur. Türkiye yatırım yapılabilir bir ülkedir' diyerek yabancı sermayeye mesaj vermeye çalışıyor. Daraltıcı mali politika Türkiye'nin büyüyebilmesi için olumlu konjonktür yaratmıyor'' diye konuştu.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt da bütçenin umut verici olmadığını söyledi. Küresel kriz üzerinde yapılan değerlendirmeleri gerçekçi bulmadıklarını belirten Kurt, ''Reel veriler, bizim, kriz yaşayan ülkelerin de gerisinde olduğumuzu gösteriyor. Aslında küresel kriz bizi teğet geçmedi, örtülü bir devalüasyon durumu yaşanıyor'' diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin başlıca sorunlarından birinin, kaynağı belli olmayan paralar olduğunu savunan Kurt, ekonomiyi bu şekilde ayakta tutmanın mümkün olmadığını söyledi. Kurt, ''Bu nedenle Amerikan ekonomisi hapşırınca, bizim ekonomimiz gribe yakalanıyor'' dedi.
Kurt, sigara fiyatlarındaki artışa da değinerek, sigara içinlerin oranında herhangi bir değişme olmadığını, yalnızca tiryakilerin cebindeki sigarının ambalajının değiştiğini savundu. Kurt, ''Eskiden kendi ürettiğimiz sigarayı içerdik, şimdi Amerika'nın ürettiği sigarayı içiyoruz. Yani kovboyluk bize yakıştırıldı. Hükümetin özelleştirme politikası, bizleri birer kovboy yaptı'' dedi.
Bütçenin tümü üzerindeki görüşmeler devam ediyor.
CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e, ''Emeklilere acıyın, acınacak haldeler. Onlar adına utanıyorum'' diye seslendi.
CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, taksi plakası sahibi taksicilere, bir defalık arabalarının değiştirilmesinde ÖTV ve KDV alınmayacağının söylenmesi halinde, bütün taksilerin kayıt altına alınacağını söyledi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e, ''Sayın Bakan emeklilere acımanız yok mu? Bu insanlara acıyın, acınacak haldeler'' diye seslenen Aslanoğlu, ''Onlar adına utanıyorum. Kazanılmış hakları verilmiyor, mahkeme kararları uygulanmıyor, yazık oluyor bu insanlara'' dedi.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, 9 yıllık AK Parti iktidarı döneminde hangi temel sorunların çözüldüğünü sordu.
Türk halkının, ''borç batağında ve çaresizlik içinde olduğunu'' iddia eden Akçay, ekonominin, uygulanan politikalarla üretimsiz hale geldiğini söyledi. Akçay, iktidarın ekonomi anlayışının, üretim yerine tüketim, rekabet yerine tekelleşme, tasarruf yerine borçlanma, ihracat yerine ithalatı öngördüğünü ileri sürdü.
Orta Vadeli Programın, plansızlığın bir yansıması olduğunu ileri süren Akçay, ''Ne zaman Orta Vadeli Program açıklansa, bir önceki ile yakından uzaktan bir bağ göremiyoruz. Eskiden hedefler saptığında, bir sonraki dönem için muhasebe ve sorgulama yapılırdı'' dedi. Akçay, Orta Vadeli Program'da eksik en temel konunun, üretim olduğunu ifade etti.
Vergi zamları için ''güncelleme'' denildiğini belirten Akçay, güncellemenin, nispi oran değil, maktu oran artırılarak yapıldığını anlattı.
Akçay, vatandaşlara, ''Kayıt dışı ve kaçak mal tüketmeyin'' çağrısında bulunarak, Türkiye'de kaçak sigara ve malda yeni politika uygulanması gerektiğini belirtti. Akçay, ''En düşük sigara fiyatı 3 dolar, komşuda 1 dolar olduğunu söyleyeceksiniz hem de sigaraya vergi zamlarını bindireceksiniz. Bir sigara 8 lira yani 4,57 dolar yapıyor, bunun, 3,70'i vergi. Bu vergi bile çevre ülkelerin satış fiyatının 3 katı. Siz adeta kaçakçılığı teşvik ediyorsunuz. Deprem vergilerinin duble yollara, sağlık ve eğitime harcandığını söylüyorsunuz. Bu vergilerin, bir kısmı Sayın Başbakan'a uçaklar, lüks makam araçları alımına, bir kısmı Ali Dibo'lara, bir kısmı Van'da yıkılan kamu binalarında müteahhitlerin hak edişlerine de gitti'' diye konuştu.
BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise her krizle yoksullaşan vatandaşın, Hükümetin neoliberal uygulamalarıyla ve ekonomik krizle baş etmeye çalıştığını öne sürdü. Aydoğan, Türkiye'de 10 milyondan fazla kişinin düşük ücret ve güvencesiz çalıştığını iddia etti.
Kış aylarına girerken, doğalgaz ve elektriğe zam yapıldığını anımsatan Aydoğan, bunun, memura ve emekliye yapılan zammı geri almak anlamına geldiğini söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının tümü üzerinde yapılan görüşmelerde, ÖTV'de yapılan yeni düzenlemeler tartışıldı.
Tasarının tümü üzerinde söz alan MHP Manisa Milletvekili Sümer Oral, ''deprem vergisi'' tartışmalarına değindi. Söz konusu verginin, 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi'nin ardından ihdas edildiğini hatırlatan Oral, bunlardan özel iletişim ve özel işlem vergilerinin 2002 yılına kadar yürürlükte kalacak şekilde çıkarıldığını söyledi. Oral, 2002 yılı sonuna kadar kadar uzatılan bu vergilerin, AK Parti Hükümeti döneminde kalıcı hale geldiğini ifade etti.
Hükümetin ekonomik politikasını eleştiren Oral, cari açığın arttığını, büyümenin dış kaynağa dayandığını, ekonominin son derece kaygan zeminde olduğunu ifade etti. Oral, ''Küresel ekonomik depremin üssünün neresi olduğu önemli değil. Önemli olan ekonomik yapıların sağlamlığı. Yapılar sağlam değilse tahribattan uzakta da bulunsanız hasarınız büyük olur. Yapılar sağlamsa deprem üssünde de olsanız zararınız az olur'' dedi.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Hükümetin ekonomik göstergelerle kendini ve kamu oyunu avuttuğunu ileri sürerek, ''Hükümet önünü göremiyor ki önünü görmek isteyenlere de rehberlik yapsın'' ifadesini kullandı.
Emekli aylıklarına bakıldığında açlık sınırının altında rakamlar görüleceğini belirten Kalaycı, halkın gerçek enflasyon rakamları ile Hükümetin ekonomik rakamları arasında fark olduğunu savundu.
Tütün ve tütün ürünlerinde ÖTV oranında yapılan artışın 8 gün sonra aşağı çekildiğini anlatan Kalaycı, bu durumun, Hükümetin öngörüsüzlüğünün göstergesi olduğunu ileri sürdü. Kalaycı, siyasi iradenin amacının ne olduğunu öğrenmek istediklerini dile getirdi.
Deprem vergisi konusuna da değinen ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bu konudaki açıklamalarını anımsatan Kalaycı, ''Bilmediği konuda ısrarla ahkam kesmeyi bir Maliye Bakanı'na yakıştıramadım. Bu vergilerin hangi hükümet döneminde kalıcı hale geldiğini söylemekten neden kaçınıyorsunuz?'' sorusunu sordu.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkerim Gök de muhalefetin eleştirilerine yanıt verdi. Türkiye'nin artık gelişmiş ülkelerin çok önünde olduğunu belirten Gök, ''Türkiye, AB'ye üye ülkelerin yapamadığını yapıyor'' dedi.
Cari açık konusuna değinen Gök, ''Bu ülke büyüyor ve koşuyor. Bunun için de cari açığı bir yere kadar mantıklı görmek gerekiyor. Cari açıkla beraber bütçe açığı da aynı süreçte açık gösteriyorsa, o zaman tehlike var demektir. Son yıllarda bütçe açığının en düşük olduğu noktadayız. Bunlar Hükümetin temel politikaları ile oluyor'' diye konuştu.
Ekonomik gelişmişlik seviyeleri yıllara göre değerlendirildiğinde, Türkiye'nin iyi bir yerde olduğunu belirten Gök, asgari ücret üzerinden sıfıra yakın vergi alındığını, artık asgari ücretli birinin de uçakla yolculuk yapabildiğini ifade etti.
AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca, Türkiye'nin IMF'ye borcunun, 25,6 milyar dolardan 5 milyar doların altına indiğini, enflasyonun yüzde 68'lerden yüzde 5'lere gerilediğini, ihracat rakamları ile kişi başına milli gelir ve kamu yatırımlarının arttığını söyledi.
Koca, eğitime ayrılan kaynağın 6,5 milyar liradan 34 milyara, sağlığa ayrılan kaynağın 2,9 milyar liradan 14 milyar liraya ulaştığını dile getirdi.
Salih Koca, bütçenin, mali disiplini güçlendiren, toplumsal refahı gözeten, yatırımlara kaynak ayıran, IMF'ye bağlı olmadan hazırlanan, Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizinden dünyanın 16. büyük ekonomisine taşıyan bütçe olduğunu belirtti.
AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber de Hükümetin yaptığı çalışmalar nedeniyle en ufak bir teşekkür, vefa görmediğini ifade ederek, ''Vefa, İstanbul'da semt adı değilse, bunun da unutulmaması gerekiyordu'' dedi.
''Krize yönelik önlem alınmasaydı bugün, 2001'den daha feci olurduk. Bunda IMF ile bağlarımızı kesmemizin rolü var'' diyen Berber, bütçenin, çok gerçekçi ve ihtiyatlı olduğunu ifade etti.
CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, sistemin çökmek üzere olduğunu ileri sürerek, ''Ekonomiyi yönetemiyorsunuz''dedi.
Kurt, bütçede insanın, kadının olmadığını savunarak, ''lojman ve taşıt bolluğunun'' da devam ettiğini, harcamalar yapılırken savurgan bir mantık izlendiğini iddia etti.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, ''hem Bakan'ın hem de metinlerin, hayal dünyasını gerçek gibi anlattığını, büyüyen, gelişen, refahı artan, hiçbir sorunu olmayan ülke çizildiğini'' söyledi.
AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan, bölgelerarası gelişmişlik farkının giderilmesi için ciddi yatırımlar yapıldığını belirtti. Arslan, daha önce ayrılan ödenekle şantiye bile açılamazken, şimdi Bakanlıkların yatırımlar konusunda çok başarılı performans sergilediğini savundu.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Abdullah Nejat Koçer, IMF'ye bağlı olmadan hazırlanan bir bütçenin görüşmelerinde bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Bardağın dolu tarafına da bakılmasını isteyen Koçer, krizlerde siyasi iradenin ortaya konulmasının ve istikrarın korunmasının önemli olduğunu, AK Parti iktidarının bunları başardığını anlattı.
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türel, bütçede, istikrarlı büyüme ile istihdamı artırmak, mali disiplini sürdürmek, cari açığı azaltmak ve makro ekonomik istikrarı güçlendirmenin hedeflendiğini, ancak tasarının, bu hedeflere ulaştıracak perspektifte olmadığını söyledi.
AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, ekonomik krizde başta bankalar olmak üzere çok sayıda kurumun stres testinden başarıyla çıktığını belirtti. Baştopçu, bütün sorunların çözüldüğünün söylenemeyeceğini ancak sorunları çözüme kavuşturma için azami gayret sarf edildiğini vurguladı. Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı. Tasarı üzerinde 21 üye söz aldı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, milletvekillerinin tasarıya ilişkin sorularını yanıtladı. (11:15)
***HABERİN DEVAMINI 'İLGİLİ DÖKÜMANLAR' BÖLÜMÜNDE BULABİLİRSİNİZ.***
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sunumunu Plan Bütçe Komisyonunda 26 Ekimde yapmıştı.
Bütçe üzerinde ilk sözü, CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın aldı.
Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeler, 25 Kasım günü sona erecek. Daha sonra TBMM Genel Kuruluna gelecek bütçe, buradaki görüşmelerin ardından, milletvekillerinin onayına sunulacak.
Görüşmelerde ilk sözü alan CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa atıf yaparak, ''Bu kanuna neden uyulmuyor, madem uymayacaksanız bu kanunu neden çıkardınız, eğer Hükümet kanuna uymazsa, vatandaştan kanuna uymasını nasıl bekleyecek?'' diye konuştu.
Bütçe Çağrısı ve Rehberinin 13 Ekimde yayımlandığını, bütçe tasarısının ise TBMM Başkanlığına 17 Ekimde sunulduğunu anımsatan Ayaydın, ''Demek kamu kurum ve kuruluşları, tüm çalışmalarını 4 gün gibi olağanüstü kısa bir sürede tamamlamış, Maliye Bakanlığına göndermiştir. Bakanlık da aynı 4 gün içinde bütçe kanun tasarısını hazırlayarak, Başbakanlığa göndermiştir. Böylesi hız dünyada sadece bizim Maliye Bakanlığı bürokrasisinde bulunuyor. Anlaşılan, Maliye Bakanlığı, bütçeyi Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunundan tamamen bağımsız, öngörülerini dikkate almadan hazırlamıştır'' dedi.
Ayaydın, Orta Vadeli Program'ın gerçekliklerle ilgisinin bulunmadığını öne sürerek, ''Bütçe, Orta Vadeli Programa göre hazırlandığına göre, madem bu program geç yapılıyor, bari gerçekçi yapsanız da buna değse'' diye konuştu.
ÖTV hasılatının, dahilde alınan KDV hasılatından fazla olduğunu, bunun vergi mantığına ve teorisine ters düştüğünü savunan Ayaydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu dahi, bizim vergi sistemimizin, AKP'nin 9 yıllık iktidarı döneminde ne denli bozulduğunun bir göstergesidir. Dolaylı vergilere bu denli yüklenmek, başarısızlığın ve kolaycılığın göstergesidir. AKP Hükümeti, kümese girme gafletinde bulunan hep aynı kazların tüylerini yolmaya devam etme alışkanlığından vazgeçip, kayıt dışılıkla kararlılıkla mücadele ederek, vergi tabanını genişletmeye çalışsa iyi edecektir. Acilen vergi sisteminin reforme edilmesi gerekiyor. Vergi Konseyi, bakan tarafından pasifize edilmiştir. Acaba neden Bakan'ın teveccühüne mazhar olamadı?''
CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşaoğlu da sözlerine, ''Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptal edilmesini kınadığını'' söyleyerek başladı.
Orta Vadeli Programın, Orta Vadeli Mali Programın gecikmesinin nedenini anlayamadığını ifade eden Kuşoğlu, bütçenin kurallarına uyulması gerektiğini belirtti. Kuşoğlu, ''Bunlar neden zamanında çıkmıyor, aksamalar oluyor, 2006'dan beri yasalaştığı halde yerine getirilmiyor?'' diye sordu.
Kuşoğlu, çok derin, yapısal bir kriz yaşandığını, bunun, yapısal sonuçlarının olacağını, olmaya da başladığını öne sürdü. Kuşoğlu, Maliye Bakanlığından başlayarak, yönetim anlayışının, yapısal kriz doğrultusunda değişmesi gerektiğini dile getirdi.
Tasarruf oranlarının çok düşük olduğunu ifade eden Kuşoğlu, cari açığın ilacının, tasarrufların artması olduğu görüşünü savundu.
Kuşoğlu, mükellef sayısında uzun süreden beri artış görülmediğini ifade ederek, bunun nedenini sordu. Kuşoğlu, vergi affının, ''moda olmaya'' başladığını, bunu doğru bulmadığını belirterek, uzun dönemde sıkıntı yaşanabileceğini söyledi.
MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal de ''Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptalinin'', kendisini şaşırttığını ifade ederek, birlik ve beraberlik gösterilmesi gerektiğini belirtti.
''Alacağınız ne tür tedbirler varsa, birlik içinde yapalım, dışardan destek alacağız diye uğraşmayın. 9 yıldır çözüm olmadığını gördünüz'' diye seslenen Günal, ''Hükümetin, çözümün, BOP eş başkanlığından değil, Türk milletinin has başkanlığından, has başbakanlığından geçtiğini düşünmesi lazım'' dedi.
Günal, güncellemelerin, yeniden değerlendirmelerin ÜFE'ye göre, memur zammının ise TÜFE'ye göre yapıldığını anımsatarak, ''Üretici fiyatları, tüketici fiyatlarına birden yansımaz, sektörüne göre belli süre sonra yansır. Burada garabet var. 12 aylık ortalamaya bakıyorum, nedense üretici fiyatlarındaki artış, tüketici fiyatlarına yansımıyor. Yüzde 10,2'den güncelleme yapıyorsunuz, bizim maaşlara yüzde 4-5'ten güncelleme oluyor. Gelin o zaman memurun maaşını ya ÜFE'ye göre yapalım ya da güncellemeleri TÜFE'ye göre yapalım ki vatandaşı tufaya düşürmeyelim. ÜFE, TÜFE derken, tufaya geliyoruz'' diye konuştu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının tümü üzerinde görüşmeler devam ediyor.
Tasarı üzerine söz alan CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı, AK Parti Hükümetleri döneminde Türkiye ekonomisinin büyüdüğü yönündeki tespitlerin yanlış olduğunu ileri sürdü. Sarı, mevcut büyümenin istikrarsız olduğunu, Türkiye'nin, dünyadaki gelişmelere karşı sert tepkiler veren ekonomik modelle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Türkiye ekonomisinin giderek dışa bağımlı hale dönüştüğünü savunan Sarı, ''Özel ve kamu sektörü kendi yatırımını finanse edebilmek için giderek daha fazla dış sermayeye ihtiyaç duymaktadır. Böyle bir ekonomik modelde uluslararası rekabet gücü de düşmektedir'' dedi.
Sürekli cari işlemler açığı veren ekonomik modelde dış borçların birikmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Sarı, bu nedenle özel sektörün dış borcunun yaklaşık 10 kat arttığını söyledi.
2012 yılı bütçesinin ''daha sıkılaştırılmış'' bir bütçe olduğunu belirten Sarı, ''Hükümet, 'Dünyada borçla ilgili tartışmaların olduğu ortamda Türk ekonomisinin borç sorunu yoktur. Türkiye yatırım yapılabilir bir ülkedir' diyerek yabancı sermayeye mesaj vermeye çalışıyor. Daraltıcı mali politika Türkiye'nin büyüyebilmesi için olumlu konjonktür yaratmıyor'' diye konuştu.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt da bütçenin umut verici olmadığını söyledi. Küresel kriz üzerinde yapılan değerlendirmeleri gerçekçi bulmadıklarını belirten Kurt, ''Reel veriler, bizim, kriz yaşayan ülkelerin de gerisinde olduğumuzu gösteriyor. Aslında küresel kriz bizi teğet geçmedi, örtülü bir devalüasyon durumu yaşanıyor'' diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin başlıca sorunlarından birinin, kaynağı belli olmayan paralar olduğunu savunan Kurt, ekonomiyi bu şekilde ayakta tutmanın mümkün olmadığını söyledi. Kurt, ''Bu nedenle Amerikan ekonomisi hapşırınca, bizim ekonomimiz gribe yakalanıyor'' dedi.
Kurt, sigara fiyatlarındaki artışa da değinerek, sigara içinlerin oranında herhangi bir değişme olmadığını, yalnızca tiryakilerin cebindeki sigarının ambalajının değiştiğini savundu. Kurt, ''Eskiden kendi ürettiğimiz sigarayı içerdik, şimdi Amerika'nın ürettiği sigarayı içiyoruz. Yani kovboyluk bize yakıştırıldı. Hükümetin özelleştirme politikası, bizleri birer kovboy yaptı'' dedi.
Bütçenin tümü üzerindeki görüşmeler devam ediyor.
CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e, ''Emeklilere acıyın, acınacak haldeler. Onlar adına utanıyorum'' diye seslendi.
CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, taksi plakası sahibi taksicilere, bir defalık arabalarının değiştirilmesinde ÖTV ve KDV alınmayacağının söylenmesi halinde, bütün taksilerin kayıt altına alınacağını söyledi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e, ''Sayın Bakan emeklilere acımanız yok mu? Bu insanlara acıyın, acınacak haldeler'' diye seslenen Aslanoğlu, ''Onlar adına utanıyorum. Kazanılmış hakları verilmiyor, mahkeme kararları uygulanmıyor, yazık oluyor bu insanlara'' dedi.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, 9 yıllık AK Parti iktidarı döneminde hangi temel sorunların çözüldüğünü sordu.
Türk halkının, ''borç batağında ve çaresizlik içinde olduğunu'' iddia eden Akçay, ekonominin, uygulanan politikalarla üretimsiz hale geldiğini söyledi. Akçay, iktidarın ekonomi anlayışının, üretim yerine tüketim, rekabet yerine tekelleşme, tasarruf yerine borçlanma, ihracat yerine ithalatı öngördüğünü ileri sürdü.
Orta Vadeli Programın, plansızlığın bir yansıması olduğunu ileri süren Akçay, ''Ne zaman Orta Vadeli Program açıklansa, bir önceki ile yakından uzaktan bir bağ göremiyoruz. Eskiden hedefler saptığında, bir sonraki dönem için muhasebe ve sorgulama yapılırdı'' dedi. Akçay, Orta Vadeli Program'da eksik en temel konunun, üretim olduğunu ifade etti.
Vergi zamları için ''güncelleme'' denildiğini belirten Akçay, güncellemenin, nispi oran değil, maktu oran artırılarak yapıldığını anlattı.
Akçay, vatandaşlara, ''Kayıt dışı ve kaçak mal tüketmeyin'' çağrısında bulunarak, Türkiye'de kaçak sigara ve malda yeni politika uygulanması gerektiğini belirtti. Akçay, ''En düşük sigara fiyatı 3 dolar, komşuda 1 dolar olduğunu söyleyeceksiniz hem de sigaraya vergi zamlarını bindireceksiniz. Bir sigara 8 lira yani 4,57 dolar yapıyor, bunun, 3,70'i vergi. Bu vergi bile çevre ülkelerin satış fiyatının 3 katı. Siz adeta kaçakçılığı teşvik ediyorsunuz. Deprem vergilerinin duble yollara, sağlık ve eğitime harcandığını söylüyorsunuz. Bu vergilerin, bir kısmı Sayın Başbakan'a uçaklar, lüks makam araçları alımına, bir kısmı Ali Dibo'lara, bir kısmı Van'da yıkılan kamu binalarında müteahhitlerin hak edişlerine de gitti'' diye konuştu.
BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ise her krizle yoksullaşan vatandaşın, Hükümetin neoliberal uygulamalarıyla ve ekonomik krizle baş etmeye çalıştığını öne sürdü. Aydoğan, Türkiye'de 10 milyondan fazla kişinin düşük ücret ve güvencesiz çalıştığını iddia etti.
Kış aylarına girerken, doğalgaz ve elektriğe zam yapıldığını anımsatan Aydoğan, bunun, memura ve emekliye yapılan zammı geri almak anlamına geldiğini söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısının tümü üzerinde yapılan görüşmelerde, ÖTV'de yapılan yeni düzenlemeler tartışıldı.
Tasarının tümü üzerinde söz alan MHP Manisa Milletvekili Sümer Oral, ''deprem vergisi'' tartışmalarına değindi. Söz konusu verginin, 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi'nin ardından ihdas edildiğini hatırlatan Oral, bunlardan özel iletişim ve özel işlem vergilerinin 2002 yılına kadar yürürlükte kalacak şekilde çıkarıldığını söyledi. Oral, 2002 yılı sonuna kadar kadar uzatılan bu vergilerin, AK Parti Hükümeti döneminde kalıcı hale geldiğini ifade etti.
Hükümetin ekonomik politikasını eleştiren Oral, cari açığın arttığını, büyümenin dış kaynağa dayandığını, ekonominin son derece kaygan zeminde olduğunu ifade etti. Oral, ''Küresel ekonomik depremin üssünün neresi olduğu önemli değil. Önemli olan ekonomik yapıların sağlamlığı. Yapılar sağlam değilse tahribattan uzakta da bulunsanız hasarınız büyük olur. Yapılar sağlamsa deprem üssünde de olsanız zararınız az olur'' dedi.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, Hükümetin ekonomik göstergelerle kendini ve kamu oyunu avuttuğunu ileri sürerek, ''Hükümet önünü göremiyor ki önünü görmek isteyenlere de rehberlik yapsın'' ifadesini kullandı.
Emekli aylıklarına bakıldığında açlık sınırının altında rakamlar görüleceğini belirten Kalaycı, halkın gerçek enflasyon rakamları ile Hükümetin ekonomik rakamları arasında fark olduğunu savundu.
Tütün ve tütün ürünlerinde ÖTV oranında yapılan artışın 8 gün sonra aşağı çekildiğini anlatan Kalaycı, bu durumun, Hükümetin öngörüsüzlüğünün göstergesi olduğunu ileri sürdü. Kalaycı, siyasi iradenin amacının ne olduğunu öğrenmek istediklerini dile getirdi.
Deprem vergisi konusuna da değinen ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bu konudaki açıklamalarını anımsatan Kalaycı, ''Bilmediği konuda ısrarla ahkam kesmeyi bir Maliye Bakanı'na yakıştıramadım. Bu vergilerin hangi hükümet döneminde kalıcı hale geldiğini söylemekten neden kaçınıyorsunuz?'' sorusunu sordu.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkerim Gök de muhalefetin eleştirilerine yanıt verdi. Türkiye'nin artık gelişmiş ülkelerin çok önünde olduğunu belirten Gök, ''Türkiye, AB'ye üye ülkelerin yapamadığını yapıyor'' dedi.
Cari açık konusuna değinen Gök, ''Bu ülke büyüyor ve koşuyor. Bunun için de cari açığı bir yere kadar mantıklı görmek gerekiyor. Cari açıkla beraber bütçe açığı da aynı süreçte açık gösteriyorsa, o zaman tehlike var demektir. Son yıllarda bütçe açığının en düşük olduğu noktadayız. Bunlar Hükümetin temel politikaları ile oluyor'' diye konuştu.
Ekonomik gelişmişlik seviyeleri yıllara göre değerlendirildiğinde, Türkiye'nin iyi bir yerde olduğunu belirten Gök, asgari ücret üzerinden sıfıra yakın vergi alındığını, artık asgari ücretli birinin de uçakla yolculuk yapabildiğini ifade etti.
AK Parti Eskişehir Milletvekili Salih Koca, Türkiye'nin IMF'ye borcunun, 25,6 milyar dolardan 5 milyar doların altına indiğini, enflasyonun yüzde 68'lerden yüzde 5'lere gerilediğini, ihracat rakamları ile kişi başına milli gelir ve kamu yatırımlarının arttığını söyledi.
Koca, eğitime ayrılan kaynağın 6,5 milyar liradan 34 milyara, sağlığa ayrılan kaynağın 2,9 milyar liradan 14 milyar liraya ulaştığını dile getirdi.
Salih Koca, bütçenin, mali disiplini güçlendiren, toplumsal refahı gözeten, yatırımlara kaynak ayıran, IMF'ye bağlı olmadan hazırlanan, Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizinden dünyanın 16. büyük ekonomisine taşıyan bütçe olduğunu belirtti.
AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber de Hükümetin yaptığı çalışmalar nedeniyle en ufak bir teşekkür, vefa görmediğini ifade ederek, ''Vefa, İstanbul'da semt adı değilse, bunun da unutulmaması gerekiyordu'' dedi.
''Krize yönelik önlem alınmasaydı bugün, 2001'den daha feci olurduk. Bunda IMF ile bağlarımızı kesmemizin rolü var'' diyen Berber, bütçenin, çok gerçekçi ve ihtiyatlı olduğunu ifade etti.
CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, sistemin çökmek üzere olduğunu ileri sürerek, ''Ekonomiyi yönetemiyorsunuz''dedi.
Kurt, bütçede insanın, kadının olmadığını savunarak, ''lojman ve taşıt bolluğunun'' da devam ettiğini, harcamalar yapılırken savurgan bir mantık izlendiğini iddia etti.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, ''hem Bakan'ın hem de metinlerin, hayal dünyasını gerçek gibi anlattığını, büyüyen, gelişen, refahı artan, hiçbir sorunu olmayan ülke çizildiğini'' söyledi.
AK Parti Kars Milletvekili Ahmet Arslan, bölgelerarası gelişmişlik farkının giderilmesi için ciddi yatırımlar yapıldığını belirtti. Arslan, daha önce ayrılan ödenekle şantiye bile açılamazken, şimdi Bakanlıkların yatırımlar konusunda çok başarılı performans sergilediğini savundu.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Abdullah Nejat Koçer, IMF'ye bağlı olmadan hazırlanan bir bütçenin görüşmelerinde bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Bardağın dolu tarafına da bakılmasını isteyen Koçer, krizlerde siyasi iradenin ortaya konulmasının ve istikrarın korunmasının önemli olduğunu, AK Parti iktidarının bunları başardığını anlattı.
CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türel, bütçede, istikrarlı büyüme ile istihdamı artırmak, mali disiplini sürdürmek, cari açığı azaltmak ve makro ekonomik istikrarı güçlendirmenin hedeflendiğini, ancak tasarının, bu hedeflere ulaştıracak perspektifte olmadığını söyledi.
AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, ekonomik krizde başta bankalar olmak üzere çok sayıda kurumun stres testinden başarıyla çıktığını belirtti. Baştopçu, bütün sorunların çözüldüğünün söylenemeyeceğini ancak sorunları çözüme kavuşturma için azami gayret sarf edildiğini vurguladı. Tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı. Tasarı üzerinde 21 üye söz aldı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, milletvekillerinin tasarıya ilişkin sorularını yanıtladı. (11:15)
***HABERİN DEVAMINI 'İLGİLİ DÖKÜMANLAR' BÖLÜMÜNDE BULABİLİRSİNİZ.***
