2006-11-07 - 11:00
Dilovası'ndaki sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığına etkilerinin araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışmalarını
tamamlayarak, hazırladığı raporu TBMM Başkanlığına sundu.
TBMM Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Eyüp Ayar,
Dilovası'nın, kanser gibi büyüdüğünü söyledi.
Ayar, TÜBİTAK'ın incelemesi sonucu, havada kanserojen maddenin yüksek
çıkması halinde, Sağlık Bakanlığının bölgeyi ''kanser açısından tıbbi afet
bölgesi'' ilan edebileceğini bildirdi.
Dilovası'ndaki sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığına etkilerinin
araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışmalarını
tamamlayarak, hazırladığı raporu TBMM Başkanlığına sundu.
Komisyon Başkanı Eyüp Ayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hazırladıkları
rapor ve çözüm önerileri hakkında bilgi verdi.
Ayar, komisyon raporunu, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Çevre ve Orman,
Sanayi ve Ticaret bakanlıklarına, Kocaeli Valiliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye
Başkanlığına da ileteceklerini söyledi.
Kocaeli'nde, devlet hastanesine bağlı kurulan Kanseri Erken Tanıma ve Eğitim
Merkezinin Ocak 2007'de çalışmalarına başlayacağını bildiren Ayar, Dilovası'nda
da kanser ilk teşhis ve tedavi merkezi kurulmasını istedi.
Ayar, ölümleri geriye dönük nedenleriyle araştıran ve Türkiye'de 10 tane
olan kanser aktif kayıt sisteminin Kocaeli'nde de kurulmasını önerdi.
''KANSERLE İLGİLİ BİLİMSEL KAYIT YOK''
Dilovası'nda kanserle ilgili hiçbir bilimsel kaydın bulunmadığını dile
getiren Ayar, belediyenin defin ruhsatlarına dayanarak kanserle ilgili verilere
ulaşabildiklerini belirtti. Ayar, bu verilerin, sadece beyana dayandığı için
bilimsel olamayacağını kaydetti.
Bölgede biyoizleme yönteminin uygulanmasını öneren Ayar, bu yöntemle
alınacak kan örneklerinde toksit maddelerin belirlenebileceğini söyledi. Ayar,
bölgenin pilot bölge olarak incelenmesi gerektiğini dile getirdi.
''TIBBİ AFET BÖLGESİ İLAN EDEBİLİR''
Ayar, bölgede hava kalitesiyle ilgili çalışmaların ve ölçümlerin sürdüğünü
anımsatarak, şöyle konuştu:
''TÜBİTAK'ın incelemesi sonucu, havada kanserojen madde yüksek çıkarsa,
Sağlık Bakanlığı, bölgeyi, kanser açısından tıbbi afet bölgesi ilan edebilir.
Buna benzer bir örnek Nevşehir'de yaşandı. Buradaki bir köy, Bakanlar Kurulu
kararıyla kaldırıldı.
Ancak burada, hava, su kirliliğinden dolayı, ölümcül kazaların olabileceği
bir ortam görünmüyor.''
Dilovası'ndaki kirliliğin önlenmesi amacıyla arıtma tesisinin 25 Kasım'da
ihaleye çıkacağını ifade eden Ayar, endüstriyel ve evsel atıkların tamamının bu
tesislerde arıtılacağını kaydetti. Ayar, ayrıca 36 kilometrelik kanalizasyon ve
70 kilometrelik içme suyu projesinin ihalesinin yapıldığını söyledi.
''DİLOVASI, KANSER GİBİ BÜYÜYOR''
Ayar, bölgede 170 fabrika bulunduğunu ve bunlardan 34'ünün endüstriyel
kirliliği olduğunu belirterek, raporlarında bu fabrikaların isimlerini de
verdiklerini vurguladı.
Organize sanayi bölgesindeki fabrikalarda yaklaşık 15 bin işçinin
çalıştığına işaret eden Ayar, burada işçi sağlığına yönelik de önlemler alınması
gerektiğini kaydetti.
''Biz, adeta bölgenin dondurulmasını istiyoruz'' diyen Ayar, endüstriyel
kirliliğe neden olacak tesislerin kurulmamasını, bölgede kapasite ve liman
artırımına gidilmemesi gerektiğini söyledi.
Ayar, Dilovası'nda 1970 yılında 400 olan nüfusun bugün 35 bine çıktığını;
gün içindeki girişlerle bu sayının 70 bine ulaştığını belirterek, ''Dilovası,
kanser gibi büyüyor. Sanayi için hiç elverişli değil. Dilovası kirliyse, arada
duvar yok ki... Karşıda da ilçeler var. Hereke, Gebze, Karamürsel, bu kirlilikten
etkileniyor'' diye konuştu.
Dilovası'nın, kanser gibi büyüdüğünü söyledi.
Ayar, TÜBİTAK'ın incelemesi sonucu, havada kanserojen maddenin yüksek
çıkması halinde, Sağlık Bakanlığının bölgeyi ''kanser açısından tıbbi afet
bölgesi'' ilan edebileceğini bildirdi.
Dilovası'ndaki sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığına etkilerinin
araştırılması amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, çalışmalarını
tamamlayarak, hazırladığı raporu TBMM Başkanlığına sundu.
Komisyon Başkanı Eyüp Ayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hazırladıkları
rapor ve çözüm önerileri hakkında bilgi verdi.
Ayar, komisyon raporunu, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Çevre ve Orman,
Sanayi ve Ticaret bakanlıklarına, Kocaeli Valiliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye
Başkanlığına da ileteceklerini söyledi.
Kocaeli'nde, devlet hastanesine bağlı kurulan Kanseri Erken Tanıma ve Eğitim
Merkezinin Ocak 2007'de çalışmalarına başlayacağını bildiren Ayar, Dilovası'nda
da kanser ilk teşhis ve tedavi merkezi kurulmasını istedi.
Ayar, ölümleri geriye dönük nedenleriyle araştıran ve Türkiye'de 10 tane
olan kanser aktif kayıt sisteminin Kocaeli'nde de kurulmasını önerdi.
''KANSERLE İLGİLİ BİLİMSEL KAYIT YOK''
Dilovası'nda kanserle ilgili hiçbir bilimsel kaydın bulunmadığını dile
getiren Ayar, belediyenin defin ruhsatlarına dayanarak kanserle ilgili verilere
ulaşabildiklerini belirtti. Ayar, bu verilerin, sadece beyana dayandığı için
bilimsel olamayacağını kaydetti.
Bölgede biyoizleme yönteminin uygulanmasını öneren Ayar, bu yöntemle
alınacak kan örneklerinde toksit maddelerin belirlenebileceğini söyledi. Ayar,
bölgenin pilot bölge olarak incelenmesi gerektiğini dile getirdi.
''TIBBİ AFET BÖLGESİ İLAN EDEBİLİR''
Ayar, bölgede hava kalitesiyle ilgili çalışmaların ve ölçümlerin sürdüğünü
anımsatarak, şöyle konuştu:
''TÜBİTAK'ın incelemesi sonucu, havada kanserojen madde yüksek çıkarsa,
Sağlık Bakanlığı, bölgeyi, kanser açısından tıbbi afet bölgesi ilan edebilir.
Buna benzer bir örnek Nevşehir'de yaşandı. Buradaki bir köy, Bakanlar Kurulu
kararıyla kaldırıldı.
Ancak burada, hava, su kirliliğinden dolayı, ölümcül kazaların olabileceği
bir ortam görünmüyor.''
Dilovası'ndaki kirliliğin önlenmesi amacıyla arıtma tesisinin 25 Kasım'da
ihaleye çıkacağını ifade eden Ayar, endüstriyel ve evsel atıkların tamamının bu
tesislerde arıtılacağını kaydetti. Ayar, ayrıca 36 kilometrelik kanalizasyon ve
70 kilometrelik içme suyu projesinin ihalesinin yapıldığını söyledi.
''DİLOVASI, KANSER GİBİ BÜYÜYOR''
Ayar, bölgede 170 fabrika bulunduğunu ve bunlardan 34'ünün endüstriyel
kirliliği olduğunu belirterek, raporlarında bu fabrikaların isimlerini de
verdiklerini vurguladı.
Organize sanayi bölgesindeki fabrikalarda yaklaşık 15 bin işçinin
çalıştığına işaret eden Ayar, burada işçi sağlığına yönelik de önlemler alınması
gerektiğini kaydetti.
''Biz, adeta bölgenin dondurulmasını istiyoruz'' diyen Ayar, endüstriyel
kirliliğe neden olacak tesislerin kurulmamasını, bölgede kapasite ve liman
artırımına gidilmemesi gerektiğini söyledi.
Ayar, Dilovası'nda 1970 yılında 400 olan nüfusun bugün 35 bine çıktığını;
gün içindeki girişlerle bu sayının 70 bine ulaştığını belirterek, ''Dilovası,
kanser gibi büyüyor. Sanayi için hiç elverişli değil. Dilovası kirliyse, arada
duvar yok ki... Karşıda da ilçeler var. Hereke, Gebze, Karamürsel, bu kirlilikten
etkileniyor'' diye konuştu.
