2005-10-27 - 13:00
TBMM'de düzenlediği basın toplantısında,Meclis'teki çoğunluğun, güçlü bir icraat yapmak yerine, ''demokrasiyi zafiyete getiren tek adam rejimine doğru süratle gittiğini'' ileri süren Ağar, sistemin temel dinamiklerinin, siyasi karmaşa içinde kendilerini çaresiz hissetmeye başladıklarını söyledi
Ağar, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin 3 Kasım seçimlerinden sonra çok önemli siyasi dersler alarak yoluna devam ettiğini ifade ederek, ''Meclis'te dengeli bir aritmetiğin olmadığı yerde demokrasinin zıvanadan çıktığını görmeye başlıyoruz'' diye konuştu.
Meclis'teki çoğunluğun, güçlü bir icraat yapmak yerine, ''demokrasiyi zafiyete getiren tek adam rejimine doğru süratle gittiğini'' ileri süren Ağar, sistemin temel dinamiklerinin, siyasi karmaşa içinde kendilerini çaresiz hissetmeye başladıklarını söyledi. Ağar, şöyle konuştu: ''İktidara yürürken seçim dönemi verdikleri vaatlerin hiçbirini hatırlamayanlar, hiçbir sınırlama ve demokratik gelenekle kendini bağlı hissetmeyenler, ağızlarından çıkan her lafı kanun zanneden başbakan profili, ülkeyi rahatsız etmeye başlamıştır.
Herkes demokrasinin asgari gerekleri konusundaki hassasiyetini ortaya koymak zorundadır. Görüntüde AB müktesebatına uyum adı altında demokratikleşmeyi sağlamaya çalışan Türkiye... Bir yandan da kendi grubuna dahi söz hakkı vermeyen tek adam yönetimine doğru ülkeyi götürmeye devam etmektedirler. Bu ciddi bir çelişkidir. Türk demokrasisinin bu şekilde sağlıklı yürümesi mümkün değildir. Siz bu partilerin demokratikleşmesine, Siyasi Partiler Kanunu ve İçtüzük'ten hiç dem vurmayacaksanız, demokratikleşmeyle ilgili en ufak bir gayretin içinde olmayacaksınız... O zaman birileri sizi ahmak yerine koyuyor demektir.''
''GENSORU GÖRÜŞMELERİ TATMİN ETMEDİ''
Milletin bu tabloyu kabul etmesinin mümkün olmadığını belirten Ağar, ''Yolsuzluklardan hesap soracağız'' diye iktidara gelenlerin, dokunulmazlıkların kalkmaması konusunda her türlü ayak diremesini yaptıklarını savundu. Ağar, gensoru görüşmelerinin, milleti tatmin etmeyen bir zaman geçirme olduğunu iddia ederek, ''Kim cevap vermiştir, kim nerede tatmin olmuştur?'' diye sordu.
TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesiyle ilgili iddiaların cevaplanmadığını savunan Ağar, bu konudaki iddialara karşı çıkanların, iktidar tarafından ''Yahudi düşmanlığı'' ile suçlandığını söyledi. Ağar, ''30 sene o jargondan siyaset yapmış olanların, bugün o lafların arkasına sığınarak hiç kimseyi suçlama hakları yoktur'' dedi.
Mehmet Ağar, herkesin yaptıklarının hesabını vereceğini ifade ederek, ''Burası çadır devleti değildir. Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir'' diye konuştu. Türkiye'de hukukun er ya da geç egemen olacağını kaydeden Ağar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''görüşmedim'' dediği kişiyle defalarca görüştüğünün ortaya çıktığını,ancak milletten özür dilemediğini ifade etti.
''MİLLETİN ÇOCUKLARINA SAHİP ÇIKILAMAMIŞTIR''
DYP Genel Başkanı Ağar, Malatya Çocuk Yuvası'nda yaşanan olaylarla ilgili olarak da ''Hükümet'in siyasi sorumluluğu vardır, İlgili bakan istifa etmelidir'' dedi. İlgili bakanın İngiltere'den telefon ederek televizyon kanallarıyla kavga ettiğini ileri süren Ağar, ''Kalksın gelsin bundan önemli ne var?'' diye sordu.
Bu kurumların denetlenmediğini ve denetimlerle ilgili raporlar alınmadığını iddia eden Ağar, şöyle devam etti:
''Bu bir faciadır. Birkaç memurun açığa alınmasıyla bu iş bitmez. Bunun siyasi ve bürokratik sorumluları vardır. Bunlar da gereğini yapmalıdır. Milletin kurumlarında, milletin çocuklarına sahip çıkılamamıştır. Hükümet duvara çarpmıştır.''
Meclis'teki çoğunluğun, güçlü bir icraat yapmak yerine, ''demokrasiyi zafiyete getiren tek adam rejimine doğru süratle gittiğini'' ileri süren Ağar, sistemin temel dinamiklerinin, siyasi karmaşa içinde kendilerini çaresiz hissetmeye başladıklarını söyledi. Ağar, şöyle konuştu: ''İktidara yürürken seçim dönemi verdikleri vaatlerin hiçbirini hatırlamayanlar, hiçbir sınırlama ve demokratik gelenekle kendini bağlı hissetmeyenler, ağızlarından çıkan her lafı kanun zanneden başbakan profili, ülkeyi rahatsız etmeye başlamıştır.
Herkes demokrasinin asgari gerekleri konusundaki hassasiyetini ortaya koymak zorundadır. Görüntüde AB müktesebatına uyum adı altında demokratikleşmeyi sağlamaya çalışan Türkiye... Bir yandan da kendi grubuna dahi söz hakkı vermeyen tek adam yönetimine doğru ülkeyi götürmeye devam etmektedirler. Bu ciddi bir çelişkidir. Türk demokrasisinin bu şekilde sağlıklı yürümesi mümkün değildir. Siz bu partilerin demokratikleşmesine, Siyasi Partiler Kanunu ve İçtüzük'ten hiç dem vurmayacaksanız, demokratikleşmeyle ilgili en ufak bir gayretin içinde olmayacaksınız... O zaman birileri sizi ahmak yerine koyuyor demektir.''
''GENSORU GÖRÜŞMELERİ TATMİN ETMEDİ''
Milletin bu tabloyu kabul etmesinin mümkün olmadığını belirten Ağar, ''Yolsuzluklardan hesap soracağız'' diye iktidara gelenlerin, dokunulmazlıkların kalkmaması konusunda her türlü ayak diremesini yaptıklarını savundu. Ağar, gensoru görüşmelerinin, milleti tatmin etmeyen bir zaman geçirme olduğunu iddia ederek, ''Kim cevap vermiştir, kim nerede tatmin olmuştur?'' diye sordu.
TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesiyle ilgili iddiaların cevaplanmadığını savunan Ağar, bu konudaki iddialara karşı çıkanların, iktidar tarafından ''Yahudi düşmanlığı'' ile suçlandığını söyledi. Ağar, ''30 sene o jargondan siyaset yapmış olanların, bugün o lafların arkasına sığınarak hiç kimseyi suçlama hakları yoktur'' dedi.
Mehmet Ağar, herkesin yaptıklarının hesabını vereceğini ifade ederek, ''Burası çadır devleti değildir. Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir'' diye konuştu. Türkiye'de hukukun er ya da geç egemen olacağını kaydeden Ağar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''görüşmedim'' dediği kişiyle defalarca görüştüğünün ortaya çıktığını,ancak milletten özür dilemediğini ifade etti.
''MİLLETİN ÇOCUKLARINA SAHİP ÇIKILAMAMIŞTIR''
DYP Genel Başkanı Ağar, Malatya Çocuk Yuvası'nda yaşanan olaylarla ilgili olarak da ''Hükümet'in siyasi sorumluluğu vardır, İlgili bakan istifa etmelidir'' dedi. İlgili bakanın İngiltere'den telefon ederek televizyon kanallarıyla kavga ettiğini ileri süren Ağar, ''Kalksın gelsin bundan önemli ne var?'' diye sordu.
Bu kurumların denetlenmediğini ve denetimlerle ilgili raporlar alınmadığını iddia eden Ağar, şöyle devam etti:
''Bu bir faciadır. Birkaç memurun açığa alınmasıyla bu iş bitmez. Bunun siyasi ve bürokratik sorumluları vardır. Bunlar da gereğini yapmalıdır. Milletin kurumlarında, milletin çocuklarına sahip çıkılamamıştır. Hükümet duvara çarpmıştır.''
