2014-01-20 - 19:37
TBMM ANAYASA KOMİSYONU...
TBMM Anayasa Komisyonu, HSYK'nın yapısında değişiklik yapan teklifi ele aldı.
TBMM Anayasa Komisyonu, HSYK'nın yapısında değişiklik yapan teklifi ele aldı.

Komisyon, AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'nun başkanlığında toplandı. Kuzu, komisyonun 9 üyesinin talebi üzerine bu toplantının yapıldığını söyledi.

Anayasa Komisyonu, Adalet Komisyonu, Plan ve Bütçe Komisyonu ile Dışişleri Komisyonu'nun tali komisyon olarak hiç toplanmadığını belirten Kuzu, 9 komisyon üyesinin, toplantı çağrısı yaparken toplantı saati bildirmesinin yanlış olduğunu, toplantı yapılmasını isteyebileceklerini ancak saatini belirtemeyeceklerini söyledi.

Kuzu, üyelerin 3'te birinin toplantı istemelerinin en doğal hakları olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"Ben bu toplantıyı 10 gün içerisinde yapmayı düşündüm ama cenazem nedeniyle olmadı. Eski uygulamaya dayanarak böyle bir toplantı yapmayacağımı bildirdiğim için rahatım. Meclis Başkanımız beni başsağlığı için aradığında, sorunca, 'toplantı yapacağım, sayın başkan' dedim. Buna rağmen bir yazı göndermiş, niye göndermiş bilmiyorum doğrusu. Yazı olmasa da bu toplantı olacaktı. Meclis Başkanlığı'nın emir komuta zinciri içe bir yetkisi yok. Bu toplantının o yazı ile alakası da yok. Aksi halde her toplantıda Meclis Başkanlığı yazı yazsın, toplanır toplanır, toplanmazsa toplanmaz, böyle bir şey olabilir mi?"

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, 17 Aralık operasyonuyla ilgili görüşlerini dile getirdi.

"Polis jandarma bir tarafta, MİT bir tarafta. Bir gecede onlarca emniyet müdürü görevden alınıyor, pek çok ilde polislerin tayinleri çıkıyor" diyen Bal, teklifin, bu telaş içerisinde "kılı kırk yararak, hesaplanarak" verildiğini kaydetti. Bal, teklifin, Anayasa'nın kırk yerine aykırı olduğunu, parlamenter demokrasiye, kuvvetler ayrılığına, yargının bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkesine aykırı olduğunu savundu.

Teklifin Anayasa'ya aykırı olduğuna ilişkin beyanlarının, Adalet Komisyonu'ndaki görüşmelerde "su petleri ve İpad'ların havada uçuştuğu, tekmelerin atıldığı müzakerelerde değerlendirilmediğini" ifade eden Bal, "Anayasa'ya aykırılık önerimiz, Ahmet İyimaya'nın kroşesi ile 2.80 yere serildi ve kabul edilmedi" dedi.

Komisyonun, 9 milletvekilinin toplanma talebini yerine getirmeyerek, konuyu yıllarca şikayet edilen oligarşik bürokrasiye havale ettiğini belirten Bal, "Türkiye yönetilemez bir hale gelmiş, emniyet güçleri arasında silahlı çatışmaya varacak bir durum var. Siz böyle bir ortamda 'yargıyı ben AKP yargısı yapacağım' diyorsunuz. Olay bu kadar vahim iken siz bu toplantıyı o zaman yapsaydınız olmaz mıydı?" diye sordu.

Bunun üzerine komisyonda tartışma yaşandı. Burhan Kuzu'nun, "Toplantı isteyebilirsin ama saat veremezsin" sözleri üzerine, Bal, "Sen komisyonu toplantıya çağırmıyorsun bile, biz de saatini bildirdik" dedi.

Kuzu'nun, "Çağırdım işte" sözlerine Bal, "Adalet Komisyonu'nda İpad'ler, petler havada uçuşuyor, insanın kafasına atılıyor" yanıtını verdi. Kuzu da "Ben mi önleyeceğim İpad'i; İpad'den mi mi sorumluyum?" diye konuştu.

Burhan Kuzu'nun, bir önerge olduğunu ve bunu birazdan okutacağını söylemesi üzerine Bal, "Ne önerisi? İyimaya'nın kroşesi gibi bir öneri burada işlemez" dedi.

Kuzu, Bal'ın, Türkiye elden gidiyor siz takılmışsınız saate" sözlerine, "Ben takılmadım siz takılmışsınız, biz mi kurtaracağız Türkiye'yi burada" yanıtını verdi.

Burhan Kuzu'nun, 9 milletvekilinin katıldığı toplantıyı kastederek, "Başkan seçseydiniz aranızdan bari" demesi üzerine MHP Mersin Milletvekili Mehmet Şandır, "Darbe yaptı derdiniz" dedi. Kuzu da bu sözlere, "Demezdim" yanıtını verdi.


CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, 4 eski bakanla ilgili fezlekeler konusuna değinerek, "Bizzat Adalet Bakanı, müsteşar o fezlekelerin içeriğine yönelik inceleme yapıyor. Eğer böyle bir inceleme yapmıyorsanız, 15 gündür niye o fezlekeler bekliyor orada. Siz kendi genelgenizi ihlal ediyorsunuz. Fezleke ulaştıktan sonra içeriğine yönelik olarak değerlendirme yapma yetkiniz yok. O fezlekelerin Başbakanlık aracılığıyla TBMM Başkanlığı'na ulaştırılması lazım. O fezlekelerin içeriğine yönelik olarak en ufak bir tahribat sözkonusu olursa, siz o suçlamaların altında kalırsınız" diye konuştu.

Kart, Burhan Kuzu'nun, 9 üye milletvekilinin katılımı ile yaptıkları toplantıya korsan demesini kabullenemediklerini söyleyerek, "Bu toplantı zamanında yapılsaydı, raporumuz Adalet Komisyonu raporunda yer alırdı. Siz bu toplantıyı biti, öyle anlaşılıyor" sözlerini sarfetti.

AK Parti Ankara Milletvekili Fatih Şahin, yasa koyucunun, komisyon başkanına belli konularda takdir yetkisi verdiğini söyledi. Toplantının yer ve saati konusunda takdir hakkının komisyon başkanında olduğunu, toplantıya çağıranlarda olmadığını belirten Şahin, TBMM Genel Kurulu'nun, tatilde olduğu ya da ara verdiği dönemlerde toplanmasına karar veren makamın Başkanlık makamı olduğunu kaydetti.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, yapılan operasyonlarla ilgili olarak bir partinin suçlanmasını doğru bulmadığını söyledi.

Milli iradeye karşı yapılan bu operasyonun, yerel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde yapıldığına dikkati çeken Aydın, "Türkiye'nin geldiği noktada, bunları düşünmeliyiz; bu operasyonun asıl amacının ne olduğunu milletimiz biliyor" dedi.

Aydın, hiç bir komisyonun diğerinin üstünde olmadığını, her komisyonun teklifi Anayasa'ya aykırı olup olmadığı konusunda inceleyebileceğini belirterek, teklifin Anayasa'ya aykırı olup olmadığının Adalet Komisyonu'nda uzun uzun tartışıldığını ve karara bağlandığını belirtti.

24. Dönem'de, 819 tasarı ve teklifin 92'sinin tali komisyonlara havale edildiğini belirten Aydın, Anrayasa, Adalet, Dışişleri ile Plan ve Bütçe Komisyonlarının tali komisyon olarak hiç bir tasarı ve teklifi görüşmediğini bildirdi.

Ahmet Aydın, 9 milletvekilinin katılımı ile yapılan toplantının "yok hükmünde" olduğunu ifade ederek, "Adalet Komisyonu, bu konuyu sonuçlandırmıştır, bu toplantının pratikte de bir faydası yoktur. Esasa girmeden neticelenmesi gerekir" dedi.

AK Parti verdiği bir önergeyle, teklifin komisyonda görüşülüp görüşülmemesi konusunda usul tartışması yapılmasını istedi.

CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan'ın konuşması sırasında, "Üniversite de hoca sormuş öğrencilerine, 'kuvvetler ayrılığı ilkesinden ne anlıyorsunuz diye?' Öğrenci de yanıt vermiş; 'kara kuvvetleri, hava kuvvetleri, deniz kuvvetleri anlıyorum' diye" sözlerine Burhan Kuzu, ""Bunu diyen inşallah hakim değildir" yanıtını verdi. Bayraktutan da "Hakim değil ama siyasetçidir ve de bu masada olduğunu tahmin ediyorum" dedi.

İzmir Bağımsız Milletvekili Ertuğrul Günay da konuşmasında, "38 derece ateşim geçti ama deneyimli bir milletvekili ve hukukçu olarak burada görüşlerimi belirtmek istedim" dedi.

Teklifin görüşüldüğü Adalet Komisyonu'nda muhalefet sıralarına oturduğunu hatırlatan Günay, "Salona girdiğimde gözüme ilişen ilk boş yere oturdum. Gazetelerde 'muhalefet sıralarına oturduğum' gibi haberler yer aldı. Bugün de geldim ve ilk boş yere oturdum. Şu anda herhangi bir siyasi partinin mensubu değilim, yakın gelecekte öyle bir düşüncem de yok. Fikri, irfani ve vicdani hür siyaset adamı olmaya çalışıyorum" diye konuştu.

Günay, 3 yıl önce Türkiye'nin önüne büyük bir hukuk reformu olarak konulan HSYK ile ilgili teklifin, bugün tekrar Meclis'e getirildiğini söyledi.

Bu teklifin Anayasa'ya aykırı olduğunun herkesçe dile getirildiğini, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de uyarılarda bulunduğunu ifade eden Günay, böyle böyle bir ortamda konunun, usul tartışması ile geçiştirilemeyeceğini bildirdi. Günay, yolsuzluk soruşturmasının yapıldığı eşikte bu yasa değişikliğinin yapılmasının, kamu vicdanında tartışmaya neden olduğunu ileri sürdü.

Günay, 2010'daki Anayasa referandumunda, Adalet Bakanı'nın HSYK'da sembolik hale getirildiğini ve bu değişiklik yapılırken kendisinin de köy köy gezdiğini anlatarak, "Şimdi ise biz ne yapıyoruz?. O zamanki HSYK'yı sunanlar bugün de aynı kişiler. Hukuk bana göre, sana göre olmaz, ben hukukun herkese lazım olduğunu gördüm. İnşallah hukukun size de lazım olduğu günleri yaşamazsınız. Birileri bu suçu işlemişse, bunu kamufle etmeye kalmak hepimizi işlemediğimiz suça ortak yapar" görüşünü dile getirdi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, eski bakanlarla ilgili fezlekelere ilişkin, "Onlarla ilgili, dosyaların içerisine bakmamız sözkonusu değildir. Bu dosyalar bakanlığımızdan gönderilecektir"" dedi.

Bozdağ, TBMM Adalet Komisyonu'nda, HSYK'nın yapısında değişiklik öngören kanun teklifinin görüşmeleri sırasında, muhalefet milletvekillerinin, "eski bakanlarla ilgili fezlekelerin neden 15 gündür bekletildiği ve incelendiği" konusundaki sorularını yanıtladı.

Adalet Bakanlığı'na gelen dosyalar üzerinde inceleme yapmalarının sözkonusu olmadığını belirten Bozdağ, "Onlarla ilgili, dosyaların içerisine bakmamız sözkonusu değildir. Böyle bir çalışma da Adalet Bakanlığı tarafından yapılmıyor. Zaten yasal olarak da bunun yapılabilme imkanı yoktur. Bu dosyalar bakanlığımızdan gönderilecektir" dedi.

TBMM Anayasa Komisyonu, "tali komisyon" olarak belirlendiği HSYK ile ilgili teklifin içeriğini görüşmedi.

Komisyon'da söz alan milletvekilleri, usul tartışmasında teklifle ilgili görüşlerini dile getirdi. CHP ve MHP'li milletvekillerinin, HSYK yasa teklifinin Anayasa'ya aykırılığının Anayasa Komisyonu tarafından ele alınması gerektiğini ifade ederken, kendilerinin Meclis Başkanlığı'na yaptığı başvurudan önce Komisyon'un toplantıya çağrılmamasını eleştirdi. Kuzu ile muhalefet milletvekilleri arasında zaman zaman tartışma yaşandı.

Komisyon Başkanı Burhan Kuzu, kendisine Meclis Başkanlığı'ndan yazı geldikten sonra 16 Ocak Perşembe günü toplanmak üzere yazı hazırladığını belirterek, ancak yeğeninin ölüm haberini almasının ardından Ankara dışına çıkmak zorunda kaldığını söyledi. Kuzu, "Yolda giderken Meclis Başkanı başsağlığı dilemek için beni aradığında Komisyon'u toplayacağımı söyledim. Ama 'ben dedim de toplanıyor' denilmesini kabul etmiyorum. Neden kabul etmiyorsunuz bizim samimiyetimizi. Ben toplamasaydım, ne yapacaktı Meclis Başkanı? İzin verdiğiniz saat ve gündemle toplanmak zorunda değilim. Kimseden korkmam ben, yok öyle bir şey" diye konuştu.

MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz'ın "Komisyon'un nasıl toplanacağı belli. Acınızla ilgili bir şey söylemek istemiyorum ama illa sizin olmanız gerekiyor mu?" demesine Kuzu, "Ben bulunmak istedim" karşılığını verdi. Korkmaz, "Anayasa Komisyonu Başkanı'nın Anayasa profesörü olması bir şanstır. Senelerce Anayasa öğretmiş birinin başkanlık yaptığı Komisyon'un böylesine önemli ve Anayasa'ya aykırılık taşıyan hususla ilgili görüş bildirmesi gerekmiyor mu?" sorusuna Kuzu, "Elbette gerekiyor ama yapmadınız. Bu Komisyon'a nezaketsizlik yaptınız" demesine Korkmaz, "sonucu değiştirmiyor" dedi.

Korkmaz, Türkiye'de son zamanlarda yaşanın "sistem krizi" olduğunu savunarak, getirilen yasal değişiklikle krizi çözecek mekanizmaların ortadan kaldırıldığını, ayrıca zamanlamasının "iyi niyetli olmadığını" ileri sürdü. Korkmaz, 17 Aralık'ta yolsuzluk depremi yaşandığını belirterek, "320 milletvekili içinde olsa yüzde 3,4'tür, dejenerasyona tabi olan arkadaşlar... Birileri 4-4,5 milyon doları saklamış, yazık değil mi siz töhmet altında kalıyorsunuz. Eminim ayakkabı kutularıyla ilgili ne şakalar yapılıyordur. Gittikçe yükünüz ağırlaşacak. O mizahtır ki sizi nefes alamaz hale getirecek. Bütün ülke adeta bir Bilal oğlana mahkum ediliyor. Yazıktır, günahtır. İnşallah yanlış hesap Bağdat'tan döner" diye konuştu.

AK Parti Adana Milletvekili Fatoş Gürkan, yasa teklifinin tali komisyon olarak Anayasa Komisyonu tarafından görüşülmeyeceğinin bildirildiğini ifade ederek, "Biz de Adalet Komisyonu çalışmalarına katıldık. Orada düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olmadığı yönünde karar çıktı. Teklif orada kabul edildi. Burada konuşulanlar da orada söylenenlerle aynıdır. Bir komisyonun toplanması için gündemi olmalı ve bu gündemi de faydalı olmalı" dedi.

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, ortada vahim bir durum olduğunu ileri sürerek, "Büyük bir yolsuzluk iddiası var. 3 bin polis görevden alındı, bu işe bakan savcılar ve Adli Kolluk Yönetmeliği değiştirildi. Şimdi bu değişikliği doğru bulmayan HSYK'ın cezalandırılması söz konusu, ardından sıra Danıştay'a gelecek. Böyle bir tablo içinde HSYK değişikliği başlı başına bir sorundur. Yargı bağımsızlığının anahtarı olan HSYK'nın yetkileri alınıp Adalet Bakanlığı'na veriliyor. Yargı bağımsızlığı bu değişiklikle ortadan kaldırılıyor. Bu süreçte meselenin Anayasa'ya aykırı olup olmadığını görüşemiyoruz. Bir rejim meselesi ortaya çıkıyor. Böylesine önemli konuda Komisyonumuzun toplanmamasının amacının soruşturmayla ilgili olduğuna dönük olduğu izlenimi yaratılıyor" ifadelerini kullandı.

MHP İstanbul Milletvekili Murat Başesgioğlu, yaşanan krizlerden çıkış yolu bulurken önemli olanının kalıcı hasar bırakmamak olduğunu dile getirerek, Türkiye'nin böyle bir eşikte bulunduğunu söyledi. HSYK'nın bağımsız olması gereken bir kurul olduğunu ve dünyada yürütmenin tasarrufundan kurtaran düzenlemeler yapıldığını ifade eden Başesgioğlu, bozulan yargı bağımsızlığı ve hakim teminatı açısından yeni bir gelişmenin önünü açmak açısından konunun ele alınmasını istedi.

Komisyon Başkanı Kuzu, HSYK'nın çok önemli bir kurul olduğunu ancak toplumda bir mahkeme gibi algılandığını belirterek, başka ülkelerde konunun bu şekilde algılanmadığına işaret etti. Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın siyasetçinin işin içine girerek üyelerini oluşturduğu bir yapısı olduğunu anlatan Kuzu, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun HSYK ile madde üzerinde yüzde 98 uzlaşma sağladığını söyledi. Metni gösteren Kuzu, "Bu metni partiler hızlandırarak geçirsin. Bunun üzerinde rötuş yapılabilir. Bu tartışmanın ana gövdesi bu. Köklü çözüm de bu metindedir. Başbakan ile görüşelim, diğer partiler de değerlendirsin bu düzenlemeyi öne çıkaralım" çağrısında bulundu.

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Kuzu'ya yanıt verirken, iktidarın çelişki içinde olduğunu vurgulayarak, bir yandan uzlaşma adımı atarken öbür taraftan bunu yok edecek adımlar attığını söyledi. İktidarın HSYK teklifi üzerinde yeni bir değerlendirme yapmasını isteyen Kart, "Biz TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu olarak bu madde üzerinde bir ay çalıştık. Siyasi ve hukuki anlamda belirli bir noktada olgunlaştı. Böyle bir taslak ortadayken buradaki mutabakatı tümden gözardı eden bu ısrarı niye sürdürüyorsunuz? Bu taslağı esas alarak yapılacak çalışmaya biz yakınız" dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın "muhalefet partileri hayır dedi" demesi üzerine Kart, "Sayın Bakan tavrınızla muhtemel bir uzlaşma ihtimali ortadan kaldırdınız. Ama bu tavrı hala sürdürüyorsunuz " karşılığını verdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, partiler arasında uzlaşma sağlanması halinde Anayasa değişikliğinden yana olduklarını söylediklerini hatırlatarak, ancak muhalefetin kapılarını kapattığını söyledi. Kart'ın, "Teklifin geri çekilmesini istedik" sözleri üzerine Aydın, "Garanti verdik, 'Genel Kurul'a indirmeyiz, görüşmeyiz' dedik. CHP'nin hangi söylediğine inanacağız; akşam mı, sabah mı yoksa hangi sözcüsüne? Meclis HSYK üyelerini niye seçmesin? Niye Meclis'e güvenmiyoruz. Sayıştay ve Anayasa Mahkemesi üyelerini Meclis seçmiyor mu?" diye konuştu.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda HSYK ile ilgili metne iktidar partisinin tümüyle karşı çıktığını, Başkanlık modeli önerdiğini belirterek, "Bu madenin içeriğinde Meclis'te üyelerin seçiminde 367 bulunamazsa, kura çekilmesi yer alıyordu. Bundan amaç seçilecek hakime bir etiket yapıştırmamaktır, yargının siyasallaşmasına da engel olmaktır. AKP oradaki heyeti zeka özürlü sayarak, benim dediğim olsun mantığıyla üçüncü turda en çok oyu alanın seçilmesini önerdi" dedi.

Aydın'ın "Belki sonraki seçimde siz çoğunluğu elde edersiniz" demesine CHP'li Kart, "Mesele o değil ki..." karşılığını verdi. Aydın'ın "Dünya nasıl yapıyor?" sorusuna Bal, "Bırak dünyayı sen yaptığına bak. AKP yargısı oluşturmak istiyorsunuz. Size bu ciğeri emanet edemeyiz" cevabını verdi.

Kuzu'nun "Bu metin çok önemli. Nisap dışında uzlaşmazlık yok" demesine Bal, "Nisap işin özüdür. AKP ile neyi müzakere edeceğim? AKP'nin, Anayasa Komisyonu'nu dağıtırken nasıl kirli oyuna girdiğini kamuoyu biliyor" dedi.

CHP'li Türmen, tartışmalara, "Venedik Komisyonu'nu çağıralım. Verelim bu düzenlemeyi, görüş bildirmesini isteyelim. Ne kadar uluslararası standartlara uygun görelim" görüşünü ifade etti.

Usul tartışmasının ardından AK Parti milletvekillerinin verdiği "görüşmelere devam edilmesine gerek olmadığı" yönündeki önergenin kabul edilmesiyle Komisyon'da, teklif esastan görüşülmeyerek toplantı sonlandırıldı.