2007-11-01 - 13:20
DSP'li milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda basın toplantısı düzenleyen Sezer, TBMM Genel Kurulunda ele alınan ''İstanbul 2010 Avrupa Kültür başkenti Hakkında Yasa Tasarısı'' ile ilgili görüşlerini açıkladı. Gündemde önemli konular bulunurken iktidarın da boş durmadığını ve bazı konuları gözden kaçıracak girişimlerde bulunduğunu savunan Sezer, bunlardan birinin de İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti ile ilgili düzenleme olduğunu söyledi.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ''AKM'yi
yıkmanın cinayet olduğunu'' bildirerek, ''İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür
Başkenti olması gibi güzel bir olayı yıkıma dönüştürmek, ancak AKP
zihniyetinin yapabileceği bir şey...'' dedi.
DSP'li milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda basın toplantısı
düzenleyen Sezer, TBMM Genel Kurulunda ele alınan ''İstanbul 2010 Avrupa
Kültür Başkenti Hakkında Yasa Tasarısı'' ile ilgili görüşlerini
açıkladı. Gündemde önemli konular bulunurken iktidarın da boş
durmadığını ve bazı konuları gözden kaçıracak girişimlerde bulunduğunu
savunan Sezer, bunlardan birinin de İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti
ile ilgili düzenleme olduğunu söyledi.
İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmasının önemli olduğunu, ancak
bununla ilgili yasal düzenlemeyi ''yıkım yasası''na dönüştürmek isteyen
bir iktidarla karşı karşıya bulunduklarını ifade eden Sezer, bunu kabul
etmenin mümkün olmadığını vurguladı.
İstanbul AKM'nin 1960'ların sonunda yapıldığını ve daha 1. yılında bir
yangın geçirdiğini hatırlatan Sezer, ''Yangını yaşadığında oynanan oyun
'Cadı Kazanı' idi. Şimdi tekrar kültürümüz, sanatımız ve AKM üzerinde
cadı kazanı kaynatılmaya çalışılıyor. Buna izin vermemek lazım. Hükümeti
uyarmak istiyorum'' dedi.
AK Parti'nin, kültür ve sanat alanındaki uygulamalarının toplum yaşamını
tahrip eder hale geldiğini ileri süren Sezer, ''İstanbul'un Kültür
Başkenti olması gibi güzel bir olayı yıkıma dönüştürmek, ancak AKP
zihniyetinin yapabileceği bir şey. Hep denir; 'alkışlardan yıkılsın
sanat mekanları'...Atilla İlhan'ın ''Karantinali Despina'' diye bir
şiiri var. Camlar alkışlardan kırılsın, yasayla sanat kurumları
yıkılmasın'' görüşünü kaydetti.
Tasarıyla, AKM'nin yıkılmak istendiğini ve buna bahane üretildiğini
kaydeden Sezer, şöyle konuştu:
''Bir önceki Kültür Bakanı Atilla Koç, AKM'nin aylık ısıtma giderinin 1
trilyon lira olduğunu söyledi. Bu kesinlikle doğru değil. AKM'nin
üstelik ısıtma dahil tüm yıllık gideri 920 milyar lira. Bu küçük yatırım
ve onarımla daha da aşağı çekilebilir. Onarım ve yatırım şart iken
yıkmak, kültür sanat alanlarını rant alanlarına çevirmektir. 1993
yılında AKM kentsel sit alanı, 1996 yılında kültür varlığı ilan edilerek
koruma altına alındı. Şimdi bu kararları da yıkmaya çalışıyorlar. Çok
sayıdaki sanat kurumuna ev sahipliği yapan AKM'yi yıkmak, herhalde
cinayetten farklı bir olgu olarak değerlendirilemez. Orada sayısız
sanatsal gösteri yapılıyor. 2006'da bine yakın etkinlik düzenlendi o
mekanda. Bunu görmezden geliyorlar.''
-''HERKESİN SESİNİ YÜKSELTME ZAMANI''-
Bazı kişilerin iyi niyetle 'yıkılsın, yenisi yapılsın' dediğini
hatırlatan Sezer, ''Ama iyi niyetle bunu söyleyenlere hatırlatmak
isterim ki iktidarda AKP var, arkasından neler geleceğini bilmek çok
zor. Yenisini yapmak çok uzun sürecek ve yüksek bir maliyet getirecek.
Üstelik anıtsal yapıların yıkılması geleneğini başlatırsanız, bunun
nereye gideceği belli olmaz. Türkiye'yi, kültür merkezlerini sanat
kurumlarını yıkan ülke olma utancıyla karşı karşıya getirmeye AKP
iktidarının hakkı yoktur''dedi.
AKM'nin yıkılmaması ve ikinci bir kültür merkezinin 2010'dan önce
İstanbul'a yapılmasını isteyen Sezer, işin uzmanlarının yaptığı
açıklamada, ''AKM binasının belge, kimlik, mimari, işlevsel, ekonomik,
süreklilik, anı, özgünlük değeri olduğunu'' söylediklerini, bunu yok
sayarak binayı yıkmanın büyük haksızlık olacağını söyledi.
''İktidarın sanat kurumlarına saldırısı AKM ile kalmıyor, İstanbul
Muhsin Ertuğrul Sahnesi de kapatıldı, yıkım kararı alındı'' diyen Sezer,
kültür alanlarının yıkılmasına karşı herkesin sesini yükseltme zamanı
olduğunu kaydetti.
Sezer, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Yasası'nın çıkarılması
gerektiğine dikkati çekerek, ''Ancak içindeki iki unsur ayaklanmalı;
birincisi AKM'nin yıkılmasıdır. AKM'nin yıkılmasına kesinlikle izin
verilmemeli. Ayrıca bu düzenlemeyle harcamalar denetim dışına
çıkarılıyor, İhale Yasası by-pass ediliyor. Bu unsurlar ayıklanmazsa
destek vermeyiz. Buna rağmen çıkarsa, gider AKM'nin önünde gerekirse
yatarız. Yeni Kültür Bakanımızın bu konudaki duyarlı davranmasına
inanmak istiyoruz'' dedi.
Prof. Dr. Erdal İnönü'yü kaybetmekten duydukları üzüntüyü de dile
getiren Sezer, İnönü'nün 4 Kasım Pazar günü toprağa verilmesi nedeniyle
eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in birinci ölüm yıldönümü programında
değişiklik yaptıklarını ve 5 Kasım Pazartesi gününe aldıklarını bildirdi.
yıkmanın cinayet olduğunu'' bildirerek, ''İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür
Başkenti olması gibi güzel bir olayı yıkıma dönüştürmek, ancak AKP
zihniyetinin yapabileceği bir şey...'' dedi.
DSP'li milletvekilleriyle birlikte Parlamentoda basın toplantısı
düzenleyen Sezer, TBMM Genel Kurulunda ele alınan ''İstanbul 2010 Avrupa
Kültür Başkenti Hakkında Yasa Tasarısı'' ile ilgili görüşlerini
açıkladı. Gündemde önemli konular bulunurken iktidarın da boş
durmadığını ve bazı konuları gözden kaçıracak girişimlerde bulunduğunu
savunan Sezer, bunlardan birinin de İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti
ile ilgili düzenleme olduğunu söyledi.
İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmasının önemli olduğunu, ancak
bununla ilgili yasal düzenlemeyi ''yıkım yasası''na dönüştürmek isteyen
bir iktidarla karşı karşıya bulunduklarını ifade eden Sezer, bunu kabul
etmenin mümkün olmadığını vurguladı.
İstanbul AKM'nin 1960'ların sonunda yapıldığını ve daha 1. yılında bir
yangın geçirdiğini hatırlatan Sezer, ''Yangını yaşadığında oynanan oyun
'Cadı Kazanı' idi. Şimdi tekrar kültürümüz, sanatımız ve AKM üzerinde
cadı kazanı kaynatılmaya çalışılıyor. Buna izin vermemek lazım. Hükümeti
uyarmak istiyorum'' dedi.
AK Parti'nin, kültür ve sanat alanındaki uygulamalarının toplum yaşamını
tahrip eder hale geldiğini ileri süren Sezer, ''İstanbul'un Kültür
Başkenti olması gibi güzel bir olayı yıkıma dönüştürmek, ancak AKP
zihniyetinin yapabileceği bir şey. Hep denir; 'alkışlardan yıkılsın
sanat mekanları'...Atilla İlhan'ın ''Karantinali Despina'' diye bir
şiiri var. Camlar alkışlardan kırılsın, yasayla sanat kurumları
yıkılmasın'' görüşünü kaydetti.
Tasarıyla, AKM'nin yıkılmak istendiğini ve buna bahane üretildiğini
kaydeden Sezer, şöyle konuştu:
''Bir önceki Kültür Bakanı Atilla Koç, AKM'nin aylık ısıtma giderinin 1
trilyon lira olduğunu söyledi. Bu kesinlikle doğru değil. AKM'nin
üstelik ısıtma dahil tüm yıllık gideri 920 milyar lira. Bu küçük yatırım
ve onarımla daha da aşağı çekilebilir. Onarım ve yatırım şart iken
yıkmak, kültür sanat alanlarını rant alanlarına çevirmektir. 1993
yılında AKM kentsel sit alanı, 1996 yılında kültür varlığı ilan edilerek
koruma altına alındı. Şimdi bu kararları da yıkmaya çalışıyorlar. Çok
sayıdaki sanat kurumuna ev sahipliği yapan AKM'yi yıkmak, herhalde
cinayetten farklı bir olgu olarak değerlendirilemez. Orada sayısız
sanatsal gösteri yapılıyor. 2006'da bine yakın etkinlik düzenlendi o
mekanda. Bunu görmezden geliyorlar.''
-''HERKESİN SESİNİ YÜKSELTME ZAMANI''-
Bazı kişilerin iyi niyetle 'yıkılsın, yenisi yapılsın' dediğini
hatırlatan Sezer, ''Ama iyi niyetle bunu söyleyenlere hatırlatmak
isterim ki iktidarda AKP var, arkasından neler geleceğini bilmek çok
zor. Yenisini yapmak çok uzun sürecek ve yüksek bir maliyet getirecek.
Üstelik anıtsal yapıların yıkılması geleneğini başlatırsanız, bunun
nereye gideceği belli olmaz. Türkiye'yi, kültür merkezlerini sanat
kurumlarını yıkan ülke olma utancıyla karşı karşıya getirmeye AKP
iktidarının hakkı yoktur''dedi.
AKM'nin yıkılmaması ve ikinci bir kültür merkezinin 2010'dan önce
İstanbul'a yapılmasını isteyen Sezer, işin uzmanlarının yaptığı
açıklamada, ''AKM binasının belge, kimlik, mimari, işlevsel, ekonomik,
süreklilik, anı, özgünlük değeri olduğunu'' söylediklerini, bunu yok
sayarak binayı yıkmanın büyük haksızlık olacağını söyledi.
''İktidarın sanat kurumlarına saldırısı AKM ile kalmıyor, İstanbul
Muhsin Ertuğrul Sahnesi de kapatıldı, yıkım kararı alındı'' diyen Sezer,
kültür alanlarının yıkılmasına karşı herkesin sesini yükseltme zamanı
olduğunu kaydetti.
Sezer, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Yasası'nın çıkarılması
gerektiğine dikkati çekerek, ''Ancak içindeki iki unsur ayaklanmalı;
birincisi AKM'nin yıkılmasıdır. AKM'nin yıkılmasına kesinlikle izin
verilmemeli. Ayrıca bu düzenlemeyle harcamalar denetim dışına
çıkarılıyor, İhale Yasası by-pass ediliyor. Bu unsurlar ayıklanmazsa
destek vermeyiz. Buna rağmen çıkarsa, gider AKM'nin önünde gerekirse
yatarız. Yeni Kültür Bakanımızın bu konudaki duyarlı davranmasına
inanmak istiyoruz'' dedi.
Prof. Dr. Erdal İnönü'yü kaybetmekten duydukları üzüntüyü de dile
getiren Sezer, İnönü'nün 4 Kasım Pazar günü toprağa verilmesi nedeniyle
eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in birinci ölüm yıldönümü programında
değişiklik yaptıklarını ve 5 Kasım Pazartesi gününe aldıklarını bildirdi.
