2023-09-28 - 20:01
TBMM DIŞİŞLERİ KOMİSYONU’NDAN KKTC’DE YOĞUN DİPLOMASİ TRAFİĞİ
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay ve komisyon üyeleri KKTC’de bir dizi resmi temas gerçekleştirdi.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay ve komisyon üyeleri KKTC temasları kapsamında ilk olarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından kabul edildi.

Cumhurbaşkanı Tatar ve Komisyon Başkanı Oktay görüşme öncesi basına değerlendirmelerde bulundu.

Tatar, Kıbrıs’ta milli dava yürüttüklerinin altını çizerek uzun yıllardır Ada'da Türk ve Rum dengesinin korunması yönünde mücadele verildiğini kaydetti.

Tatar, KKTC'nin 2004'te Annan Planı'na onay verdiğini fakat Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) bu planı reddettiğini hatırlatarak "Bizlerin evet demesine rağmen, onların hayır demesiyle Avrupa Birliği'ne (AB) girmeleri az önce ifade ettiğim dengeyi fevkalade bozmuştur." dedi.

GKRY'nin AB'ye girmesinde Türkiye'nin ya da KKTC'nin onayı olmadığına işaret eden Tatar, Rum tarafının AB'nin mekanizmalarını istismar ederek ambargolar ve izolasyonlarla KKTC'ye diz çöktürmeye çalıştığını söyledi.

Tatar, Rum tarafının 14 maddelik bir planla Kıbrıs Türklerini GKRY'nin içine çekmeyi hedeflediğini vurgulayarak bunun "samimi bir siyaset" olmadığı değerlendirmesini yaptı.

Türkiye ile sürekli istişare halinde olduklarının altını çizen Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler (BM) 77. ve 78. Genel Kurulunda KKTC'nin tanınması yönündeki çağrısının KKTC'deki "yeni siyasetin" zeminini güçlendirdiğini kaydetti.

Tatar, KKTC'nin TDT'deki gözlemci üye statüsüne ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in KKTC bayrağının ülkesinde dalgalanmaya devam edeceği yönündeki açıklamasına dikkati çekerek ülkesinin bütün dünyada kabul görmeye başladığını belirtti.

Türkiye ile iş birliği sayesinde pek çok çalışma gerçekleştirildiğini belirten Tatar, Türkiye üzerinden denizin altından borularla KKTC'ye su getirilmesini sağlayan "Asrın Projesi"nin önemine işaret etti.

Tatar, Maraş'ın açılmasının KKTC'nin Doğu Akdeniz'de egemen devlet olarak kökleşmesine hizmet edeceğini vurgulayarak bölgenin ülkenin ekonomisine, turizmine ve egemenliğine büyük katkısı olduğunu kaydetti.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay ise son zamanlarda Kıbrıs'ta yaşananlar ve uluslararası boyutta Kıbrıs ile ilgili gelişmelerden dolayı bu ziyaretin farklı bir önem arz ettiğini söyledi.

Türkiye olarak Kıbrıs konusundaki duruşlarının net olduğunu vurgulayan Oktay, "İki devletli, eşit statüde egemen devletin olması ve uluslararası alanda da eşit statüde iki egemen devlet bazında bir çözümün ancak mümkün olduğu konusunda Türkiye olarak sonuna kadar yanınızda olduğumuzu bilmenizi isteriz." dedi.

Oktay, KKTC'nin devlet olarak tanınmasını arzu ettiklerini belirterek bütün çalışmalarının bu yönde olduğunu aktardı.

KKTC'nin birçok platformda gözlemci üye olarak yer almasının önemli olduğunu ifade eden Oktay, KKTC ile ilişkilerin daha hızlı gelişmesini arzu ettiklerini söyledi.

Oktay, ambargoların yıllarca uygulanmasının kabul edilebilir bir şey olmadığını vurgulayarak Pile yolu projesindeki adaletsiz uygulamalara dikkati çekti.

Pile yolunun tamamen insani bir proje olduğunu belirten Oktay, bunun siyasi bir boyuta çekilmesinin kabul edilemez olduğunu sözlerine ekledi.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel’in kabulüne iştirak etti.

Başbakan Üstel ve Komisyon Başkanın Oktay, görüşmeden sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Başbakan Üstel, Fuat Oktay'ın KKTC'deki pek çok projenin gerçekleşmesine katkıda bulunduğunu belirterek kendisine teşekkür etti.

Birleşmiş Milletler (BM) 77. ve 78. Genel Kurulunda yaptığı "KKTC'yi tanıyın" çağrısı için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Üstel, bu çağrının ülkesinde büyük mutluluk uyandırdığını söyledi.

Üstel, KKTC'nin önünde yeni bir dönem olduğuna işaret ederek ülkesinin dünyayla ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerini daha iyi noktaya getirmesinin önemine dikkati çekti.

KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) gözlemci üye olmasından dolayı ülkesinde duyulan mutluluğun altını çizen Üstel, TDT'nin bakan toplantılarına Kıbrıslı bakanların gittiğini ve bu toplantılarda KKTC bayrağının dalgalandığını vurguladı.

Üstel, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in KKTC bayrağının ülkesinde dalgalanmaya devam edeceği yönündeki konuşmasının mutluluk verici olduğunu belirtti.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Oktay ise açıklamasında, KKTC'nin kurumlarıyla ve sivil toplum örgütleriyle egemen bir devlet olduğuna vurgu yaparak "Türkiye Cumhuriyeti olarak biz bu devleti tanıyoruz. Dost ve kardeş ülkeler başta olmak üzere, bu devletin tanınmasını arzu ediyoruz." dedi.

KKTC'nin tanınmasıyla ve izolasyonların kaldırılmasıyla alakalı çalışmaların sürdüğünü aktaran Oktay, ülkenin TDT'ye gözlemci üye olarak katıldığını ve her türlü faaliyette fiilen bulunduğunu söyledi.

Oktay, KKTC'nin Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) üyeliğinin ve ülkenin Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisindeki (AKPM) varlığının önemine vurgu yaparak KKTC'nin uluslararası saygın yerini bir an önce almasını istediklerini belirtti.

Tarımdaki sulama projelerinin kalkınmayı beraberinde getireceğini dile getiren Oktay, altyapı, ulaşım ve sağlık alanlarında çalışmaların devam edeceğini bildirdi.

Oktay, bu ziyaret kapsamında parlamentolar arası ilişkilerin geliştirilmesine odaklanacaklarını kaydetti.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Oktay ve beraberindeki komisyon üyeleri, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre'yle de bir görüşme gerçekleştirdi.

Cumhuriyet Meclisi Şeref Salonu'nda bir araya gelen Oktay ve Töre, görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.

Oktay, Türkiye ve KKTC'nin "ayrılmaz bir bütün" olduğunu vurgulayarak, "Biz her zaman et ve tırnak gibiydik ve bugün de öyleyiz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde herhangi bir kardeşimizin, herhangi bir Kıbrıs Türkü'nün tırnağına bir şey değdiğinde 85 milyon tek yumruk olur." dedi.

Uzun süredir Kıbrıs'ta ilan ettikleri bir gerçek olduğuna dikkati çeken Oktay, "Artık iki devletli, iki eşit statüde, uluslararası alanda da iki eşit statüde bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vardır. Herhangi bir görüşme ancak ve ancak bu temelde olur. Bunun dışındaki temelde herhangi bir görüşme söz konusu dahi olamaz. Bu kadar net duruşumuzu ifade ettik. Bu anlamda da Kıbrıs'ın, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınması yönünde de tüm gücümüzle de bu çalışmaları yürütüyoruz." diye konuştu.

Her platform ve görüşmede Kıbrıs'ın, ana gündem maddelerinden biri olduğunu kaydeden Oktay, Kıbrıs'ın tanınması hususunda ciddi yol aldıklarını söyledi.

Oktay, "Gerek Türk Devletleri Teşkilatında gerek TÜRKPA'da (Türk Devletleri Parlamenterler Asamblesi) gözlemci üye statüsü veya İİT'deki (İslam İşbirliği Teşkilatı) parlamentolar arası birlikteki gözlemci üye statüsü, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde yine KKTC'nin varlığı bu gelişmelerin somut örnekleri." ifadelerini kullandı.

Dostluk gruplarının çok önemli olduğunu vurgulayan Oktay, gittikleri her ülkede KKTC'nin meclis dostluk grupları oluşturduğunu ve o ülkenin de oluşturmasının KKTC ile parlamentolar arasında iş birliği fırsatı yaratacağını söylediklerini dile getirdi.

Oktay, Kıbrıs'ın kalkınması ve gelişmesiyle ilgili Cumhuriyet Meclisine düşen çok ciddi görevler olduğuna işaret etti.

KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Töre de "Kıbrıs Türk halkının ulaştığı noktada ana vatan Türkiye'nin rolünün çok önemli" olduğunu vurguladı.

Oktay'ın Cumhurbaşkanı Yardımcılığı görevini yürüttüğü süreçte KKTC'ye çok büyük yatırımlar yapıldığını kaydeden Töre, "Türkiye ile milli bir politika yürütülüyor, dış siyaset yürütülüyor. Bu, doğru bir siyasettir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin egemen eşitliği, uluslararası statüdeki eşitliği fevkalade önemlidir." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde, KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) üye olduğunu ve bunun büyük bir gelişme olduğunu kaydeden Töre, "Sadece Türk Devletleri Teşkilatında değil Türkiye'ye dost olan başka ülkeler de var. Pakistan gibi, Bangladeş gibi, Endonezya gibi. Onların da mutlaka Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne, diğer İslam ülkelerinin yakın ilgi ve alakasının artacağına inanıyoruz." diye konuştu.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Oktay ve Komisyon üyelerinden oluşan heyet, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ziyareti kapsamında Beyarmudu Sınır Kapısı'nda incelemelerde bulundu.

Pile-Yiğitler Yolu Projesi'nin, yaşananların ardından KKTC ve Türkiye'nin yanı sıra dünyada da gündeme geldiğini söyleyen Oktay, TBMM Dışişleri Komisyonu olarak durumu yerinde görmek istediklerini dile getirdi.

Oktay, Beyarmudu'na gelirken Yiğitler köyüne de uğradıklarını ve orada yaşayan Kıbrıs Türkleri ile sohbet ettiklerini belirterek, bölge sakinlerinin yaşadıkları ulaşım sorununu anlattıklarını ifade etti.

Pile'deki Kıbrıs Türklerinin ulaşımda zorluk yaşadıklarını söyleyen Oktay, şöyle devam etti:

"Güney Kıbrıs Rum tarafına bağlı bir Rum vatandaşı istediği zaman kendi bölgesine gidip her türlü insani ihtiyacını ve sağlık giderini karşılarken, ona ses çıkarılmazken, ona herhangi bir kimlik kontrolü vesaire bir şey uygulanmazken, herhangi bir sorun çıkarılmazken, bu taraftaki Kıbrıs Türk'ünün, buradaki (Pile köyü) KKTC vatandaşının gidiş-gelişine, akrabasına ziyaretine, hastasını buraya getirmesine, hasta olanın gelip tedavi almasına engel çıkarmak, bir ambulansa dahi almamak insani boyutla, insan haklarıyla uzaktan yakından ilişkilendirilemez."

Oktay, Pile-Yiğitler Yolu'nun insani bir proje olduğuna ve ara bölgeyle ilgili kısmın sadece 1,3 kilometre olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:

"O alanın da dışına çıkıp, yani KKTC'nin kendi bölgesindeki yolu iyileştirmesi esnasında yine bölgede barışı korumak zorunda olan, bundan dolayı bölgede bulunan bir barış gücünün de sözde BM Barış Gücü'nün de gelip KKTC toprağında müdahil olması kabul edilebilir bir şey değil hem de iş makinalarına sivillere. Sonrasında da BM'nin dönüp, bunu başka bir çerçevede dünya kamuoyuna sunması gerçeklerden tamamen uzak, bu da kabul edilebilir bir şey değil."

Bu insani projenin tamamlanması gerektiğini vurgulayan Oktay, "Bu proje, bir barış projesidir ve hep birlikte bir an önce tamamlamamız gereken ve bundan hep birlikte gurur duymamız gereken bir projedir." dedi.

Oktay, TBMM Dışişleri Komisyonu olarak bu projenin ne kadar insani olduğunu, askeri veya siyasi tarafa çekilecek hiçbir boyutunun bulunmadığını bizzat yerinde göstermek için bölgeye geldiklerini ifade etti.

Beyarmudu'ndaki sınır kapısının aslında bir barış kapısı olması gerektiğini dile getiren Oktay, "2023 dünyasında böyle bir kapı aslında utanç vesilesidir, insani değildir. Bütün dünyada insan hakları diye böyle seslerini yükselten, sokaklara dolan bütün sivil toplum örgütlerini ben buradan bir farkındalığa davet etmek istiyorum. Buyursunlar; burada bunu görüşelim, burada insan haklarının ne olduğuyla alakalı konuyu görüşelim." diye konuştu.

Oktay, her sorunun bir fırsatı beraberinde getirdiğini belirterek, "Bu sorunun fırsatı, bunun (Pile-Yiğitler Yolu Projesi) insani bir olay olduğu ve bu bölgedeki, aslında bu sorunların kökünden diplomatik kanallarla da yani Barış Gücü'nün KKTC ile de görüşerek, BM'nin KKTC ile de görüşerek ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin KKTC ile de görüşerek bu sorunu çözmesiyle alakalı bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Türkiye olarak biz bunun arkasındayız ve sonuna kadar da destek vereceğiz." dedi.

TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay ve Komisyon heyeti,  son olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile Kıbrıs Türklerinin lideri Fazıl Küçük'ün anıt mezarlarına ziyarette bulundu.