
2012-06-05 - 17:50
TBMM Çevre Komisyonu'nda, "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı kabul edildi. Tasarıyla, TRT ile özel televizyon kuruluşları ve radyolara, ayda en az doksan dakika Bakanlık tarafından hazırlanan ya da hazırlattırılan eğitim ve bilgi materyallerini yayınlama zorunluluğu getirildi.
TBMM Çevre Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Erol Kaya'nın başkanlığında toplandı. Toplantıya, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar katıldı.
Komisyon gündemine geçilmeden önce 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle gruplar adına birer milletvekiline söz verildi.
Dünya Çevre Günü'nün 40.yıldönümünün sera gazı salınımının arttığı ve küresel ısınmanın tehdidiyle kutlandığını belirten Komisyon Başkanı Erol Kaya yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Çevre sorunlarının çözümü her şeyden önce insanlık görevidir. Bugüne kadar çevreyi koruma adına yapılan düzenlemelerde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Eskiden zihinlerde ve yüreklerde çevre bilinci vardı. Tek bir dalı bile kırmazken nasıl olup da ormanları yok ettiğimiz noktasına geldiğimizi düşünmemiz gerekiyor. Tabiata bakışımızı doğru bir perspektife oturtmak gerekiyor. Bu nedenle çevreyi koruma adına yapılacak en etkili adım tabiat sevgisi bilincinin gelecek nesillere aktarılmasıdır."
AK Parti adına söz alan Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Dünya Çevre Günü'nün insanlığın doğal kaynaklarını hesapsız ve hoyratça kullanımına karşı çevre bilincini arttırma ve sorgulama günü olduğunu belirttiği konuşmasında, çevre sorunlarının büyük ölçekli ve küresel olduğunu, tüm dünya ve insanlığın ortak bir bilinç oluşturması gerektiğini ifade etti.
CHP Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan ise, Dünya Çevre Günü'nün Türkiye ve dünyada duyarlılıklarını haykırmaya çalışan insanların günü olduğunu ve tüm çevre destekçilerinin yanında olduklarını belirtti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Reşat Doğru, çevre sorunlarının insanların sağlığını tehdit ettiğini belirterek "Çevrenin korunması da insanın elindedir. Biz doğayı korudukça doğa da bizi korur" diye konuştu.
Meclisin çevre konusunda iyi bir sınav veremediğini, özellikle HES projelerinin doğaya zarar verdiğini dile getiren BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, HES projelerinin çevresel etki değerlendirme raporlarının doğru alınmadığını ve Danıştay'ın bu projeler için yürütmeyi durdurma kararının yok sayıldığını öne sürdü. Dora, termik santralin yapımına karşı toplanan 20 bin imzayı da Komisyon Başkanı Erol Kaya'ya iletti.
Dünya Çevre Günü nedeniyle Komisyon çalışmalarına katılan ve tüm üyelerin Çevre Günü'nü kutlayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Çevre duyarlılığı konusunda Avrupa'dan daha iyi durumdayız. Dereleri, denizleri onların onda biri kadar kirletmiyoruz" şeklinde konuştu. Bayraktar, "Kullanılan enerji kaynaklarıyla bir taraftan Türkiye'nin dışa bağımlılığını arttırıyor, diğer taraftan çevreyi kirletiyoruz. Oysa hidroelektrik santraller yaparken dereleri kurutmuyoruz. Bu nedenle rüzgar ve su gibi enerji kaynaklarına sarılmamız gerekiyor" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ise bugüne kadar yapılan çevre faaliyetleriyle ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Eroğlu sunumda, bu yılın temasının "yeşil ekonomi" olduğunu, çevreyi ve ekosistemi koruyarak ekonomik büyüme ve refah artışının sağlanmasının amaçlandığını ifade etti. Türkiye'nin, orman varlığını arttıran ender ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken Eroğlu, "Dünya ormancılığında ilk beşte yer alıyoruz. İlk dört yılda 1 milyon 928 milyon hektar alanda ağaçlandırma çalışması yapıldı, fidan üretimi arttı. Orman köylülerine aktarılan kaynak 2002 yılına göre 4 kat arttı. 2003'de 'Her ile kent ormanı' projesi başlattık. Bugün 110 kent ormanı var" şeklinde konuştu.
Eroğlu, Hes'lerle ilgili en çok itiraz edilen alanlardan biri olan Solaklı'nın fotoğraflarını basın mensuplarına gösterdi. Eroğlu, "Solaklı'nın Hes'ten önce ve sonra fotoğraflarını çektirdim. Solaklı'yı şu anda Uzungöl' den daha güzel bir tabiat parkı haline getiriyoruz" dedi.
Dünya Çevre Günü'ne ilişkin konuşmaların ardından Komisyon gündeminde yer alan "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı'nın 15. Maddesinden itibaren görüşmelerine geçildi.
Tasarıyla, koruma altına alınan alanlar için yapılan planlara aykırı hareket edenler ile koruma altına alınan alanlarda tabiatın ve biyolojik çeşitliliğin tahribine sebep olan gerçek kişiler hakkında fiilin ağırlığına göre bin TL'den 5 bin TL'ye kadar idari para cezası verilmesi kabul edildi. Aykırı hareketin tür ve habitat tahribine yol açması halinde bu ceza beş katı olarak uygulanacak. Bu türlerin nesli tehdit veya tehlike altında olması halinde cezanın üst sınırı uygulanacak.
Tasarı kapsamındaki korunan alanların mutlak koruma bölgelerinin tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarara uğratılmasına sebep olan gerçek kişiler 10 bin TL'den 50 bin TL'ye kadar idari para cezası verilecek. Bu fiillerin tüzel kişiler tarafından gerçekleştirilmesi halinde ise idari para cezası on katı olarak tatbik edilecek.Fiilin gerçek kişiler tarafından işlenmesi halinde, ağırlığına göre 6 aydan 12 aya kadar hapis cezası verilecek. Fiilin tüzel kişilerce işlenmesi halinde bu ceza, şirketin alan tahribine sebebiyet veren yöneticisine verilecek. Verilen idari para cezaları, tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde ödenecek.
Tasarıyla ayrıca, izinsiz toplanan türlerin veya türevlerin ülke dışına çıkarılmasına teşebbüs edenlere 3 aydan 6 aya kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası verilecek.
Tasarı ile avda kullanılmasına izin verilen yivli veya yivsiz tüfeklerle avlanacakların, silah ruhsatına sahip olmaları zorunlu hale getirildi.
Tasarıya eklenen madde ile, TRT ile özel televizyon kuruluşları ve radyolara, ayda en az doksan dakika Bakanlık tarafından hazırlanan ya da hazırlattırılan eğitim ve bilgi materyallerini yayınlama zorunluluğu getirildi. Maddeye göre; yayınların asgari otuz dakikası 17:00-20:00 saatleri arasında olmak üzere, 8:00 ve 22:00 saatleri arasında yapılacak. Yayın süreleri ve saatleri RTÜK tarafından denetlenecek.
Tasarıya eklenen 28. maddenin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Tabiatın ve biyolojik çeşitliliğin korunması, korunan alanların muhafazası ve sürdürülebilir kulllanım, orman yangınları, erozyon,sel,taşkın, heyelan, çığ, kuraklık konularında halkı bilinçlendirmek, orman ve ağaç sevgisini yaygınlaştırmak ve su kaynaklarının akılcı kullanımı, su kalitesi yönetimini ve hidroelektrik enerji konularında kamunun bilgilendirilmesini temin etmek maksadıyla radyo ve televizyon kuruluşları tarafından yaygın eğitime yönelik olarak bilgilendirme materyallerinin yayınlanmasının mezkur konularda kamu bilinciinin ve duyarlılığının arttırılması ve toplumdaki eğitim ihtiyacının karşılanması açısından faydalı olacağı değerlendirilmektedir."
Görüşmelerin ardından, TBMM Çevre Komisyonu'nda, "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı" kabul edildi.
Komisyon gündemine geçilmeden önce 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle gruplar adına birer milletvekiline söz verildi.
Dünya Çevre Günü'nün 40.yıldönümünün sera gazı salınımının arttığı ve küresel ısınmanın tehdidiyle kutlandığını belirten Komisyon Başkanı Erol Kaya yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Çevre sorunlarının çözümü her şeyden önce insanlık görevidir. Bugüne kadar çevreyi koruma adına yapılan düzenlemelerde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Eskiden zihinlerde ve yüreklerde çevre bilinci vardı. Tek bir dalı bile kırmazken nasıl olup da ormanları yok ettiğimiz noktasına geldiğimizi düşünmemiz gerekiyor. Tabiata bakışımızı doğru bir perspektife oturtmak gerekiyor. Bu nedenle çevreyi koruma adına yapılacak en etkili adım tabiat sevgisi bilincinin gelecek nesillere aktarılmasıdır."
AK Parti adına söz alan Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Dünya Çevre Günü'nün insanlığın doğal kaynaklarını hesapsız ve hoyratça kullanımına karşı çevre bilincini arttırma ve sorgulama günü olduğunu belirttiği konuşmasında, çevre sorunlarının büyük ölçekli ve küresel olduğunu, tüm dünya ve insanlığın ortak bir bilinç oluşturması gerektiğini ifade etti.
CHP Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan ise, Dünya Çevre Günü'nün Türkiye ve dünyada duyarlılıklarını haykırmaya çalışan insanların günü olduğunu ve tüm çevre destekçilerinin yanında olduklarını belirtti.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Reşat Doğru, çevre sorunlarının insanların sağlığını tehdit ettiğini belirterek "Çevrenin korunması da insanın elindedir. Biz doğayı korudukça doğa da bizi korur" diye konuştu.
Meclisin çevre konusunda iyi bir sınav veremediğini, özellikle HES projelerinin doğaya zarar verdiğini dile getiren BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, HES projelerinin çevresel etki değerlendirme raporlarının doğru alınmadığını ve Danıştay'ın bu projeler için yürütmeyi durdurma kararının yok sayıldığını öne sürdü. Dora, termik santralin yapımına karşı toplanan 20 bin imzayı da Komisyon Başkanı Erol Kaya'ya iletti.
Dünya Çevre Günü nedeniyle Komisyon çalışmalarına katılan ve tüm üyelerin Çevre Günü'nü kutlayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, "Çevre duyarlılığı konusunda Avrupa'dan daha iyi durumdayız. Dereleri, denizleri onların onda biri kadar kirletmiyoruz" şeklinde konuştu. Bayraktar, "Kullanılan enerji kaynaklarıyla bir taraftan Türkiye'nin dışa bağımlılığını arttırıyor, diğer taraftan çevreyi kirletiyoruz. Oysa hidroelektrik santraller yaparken dereleri kurutmuyoruz. Bu nedenle rüzgar ve su gibi enerji kaynaklarına sarılmamız gerekiyor" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ise bugüne kadar yapılan çevre faaliyetleriyle ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Eroğlu sunumda, bu yılın temasının "yeşil ekonomi" olduğunu, çevreyi ve ekosistemi koruyarak ekonomik büyüme ve refah artışının sağlanmasının amaçlandığını ifade etti. Türkiye'nin, orman varlığını arttıran ender ülkelerden biri olduğuna dikkat çeken Eroğlu, "Dünya ormancılığında ilk beşte yer alıyoruz. İlk dört yılda 1 milyon 928 milyon hektar alanda ağaçlandırma çalışması yapıldı, fidan üretimi arttı. Orman köylülerine aktarılan kaynak 2002 yılına göre 4 kat arttı. 2003'de 'Her ile kent ormanı' projesi başlattık. Bugün 110 kent ormanı var" şeklinde konuştu.
Eroğlu, Hes'lerle ilgili en çok itiraz edilen alanlardan biri olan Solaklı'nın fotoğraflarını basın mensuplarına gösterdi. Eroğlu, "Solaklı'nın Hes'ten önce ve sonra fotoğraflarını çektirdim. Solaklı'yı şu anda Uzungöl' den daha güzel bir tabiat parkı haline getiriyoruz" dedi.
Dünya Çevre Günü'ne ilişkin konuşmaların ardından Komisyon gündeminde yer alan "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı'nın 15. Maddesinden itibaren görüşmelerine geçildi.
Tasarıyla, koruma altına alınan alanlar için yapılan planlara aykırı hareket edenler ile koruma altına alınan alanlarda tabiatın ve biyolojik çeşitliliğin tahribine sebep olan gerçek kişiler hakkında fiilin ağırlığına göre bin TL'den 5 bin TL'ye kadar idari para cezası verilmesi kabul edildi. Aykırı hareketin tür ve habitat tahribine yol açması halinde bu ceza beş katı olarak uygulanacak. Bu türlerin nesli tehdit veya tehlike altında olması halinde cezanın üst sınırı uygulanacak.
Tasarı kapsamındaki korunan alanların mutlak koruma bölgelerinin tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarara uğratılmasına sebep olan gerçek kişiler 10 bin TL'den 50 bin TL'ye kadar idari para cezası verilecek. Bu fiillerin tüzel kişiler tarafından gerçekleştirilmesi halinde ise idari para cezası on katı olarak tatbik edilecek.Fiilin gerçek kişiler tarafından işlenmesi halinde, ağırlığına göre 6 aydan 12 aya kadar hapis cezası verilecek. Fiilin tüzel kişilerce işlenmesi halinde bu ceza, şirketin alan tahribine sebebiyet veren yöneticisine verilecek. Verilen idari para cezaları, tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde ödenecek.
Tasarıyla ayrıca, izinsiz toplanan türlerin veya türevlerin ülke dışına çıkarılmasına teşebbüs edenlere 3 aydan 6 aya kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası verilecek.
Tasarı ile avda kullanılmasına izin verilen yivli veya yivsiz tüfeklerle avlanacakların, silah ruhsatına sahip olmaları zorunlu hale getirildi.
Tasarıya eklenen madde ile, TRT ile özel televizyon kuruluşları ve radyolara, ayda en az doksan dakika Bakanlık tarafından hazırlanan ya da hazırlattırılan eğitim ve bilgi materyallerini yayınlama zorunluluğu getirildi. Maddeye göre; yayınların asgari otuz dakikası 17:00-20:00 saatleri arasında olmak üzere, 8:00 ve 22:00 saatleri arasında yapılacak. Yayın süreleri ve saatleri RTÜK tarafından denetlenecek.
Tasarıya eklenen 28. maddenin gerekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Tabiatın ve biyolojik çeşitliliğin korunması, korunan alanların muhafazası ve sürdürülebilir kulllanım, orman yangınları, erozyon,sel,taşkın, heyelan, çığ, kuraklık konularında halkı bilinçlendirmek, orman ve ağaç sevgisini yaygınlaştırmak ve su kaynaklarının akılcı kullanımı, su kalitesi yönetimini ve hidroelektrik enerji konularında kamunun bilgilendirilmesini temin etmek maksadıyla radyo ve televizyon kuruluşları tarafından yaygın eğitime yönelik olarak bilgilendirme materyallerinin yayınlanmasının mezkur konularda kamu bilinciinin ve duyarlılığının arttırılması ve toplumdaki eğitim ihtiyacının karşılanması açısından faydalı olacağı değerlendirilmektedir."
Görüşmelerin ardından, TBMM Çevre Komisyonu'nda, "Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı" kabul edildi.