2008-09-08 - 14:00
Tunceli Bağımız Milletvekili Kamer Genç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, şeffaf olmak zorunda olduğunu söyledi.
Tunceli Bağımız Milletvekili Kamer Genç, TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Genç, AK Parti Sakarya Milletvekili Şaban Dişli ve Deniz Feneri Derneği ile ilgili Almanya'da açılan davaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Genç, Dişli hakkında daha önce verdiği soru önergesini hatırlatarak, ''Silivri'deki arsa satışının Dişli'yi aştığını, arkasında çok büyük bir gücün olduğunu, o gücün de Başbakan olduğunu'' belirttiğini ifade etti.
Genç, soru önergesinde, Başbakan Erdoğan'a, imar değişikliği için eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'dan talepte bulunup bulunmadığını da sorduğunu ifade etti.
Genç, Deniz Feneri Derneği ile ilgili olarak da, dernek muhasebecisinin, ''Dernek Başkanı, paraları sarf etmek için bize talimat verirdi. Erdoğan'ın oğlu Burak Erdoğan da zaman zaman, paraların çekildiği dönemlerde bu derneği ziyaret ederdi'' şeklindeki sözlerinin, dava iddianamesinde yer aldığını ileri sürdü.
Kamer Genç sözlerine şöyle devam etti:
''Kendisine, oğlunuz da buraya gitti mi, kendisine para verildi mi bunlarla bir ilgisi var mı diye soruyorum? Tayyip Erdoğan bir başbakan; her şeyi şeffaf olmak zorundadır. Sen gecekonduda oturacaksın, geleceksin siyasete atılacaksın, başbakan olacaksın, dünyanın sayılı zenginleri arasına gireceksin, servetinin hesabını vermeyeceksin... Böyle bir şey olur mu? Bu servetinin nereden geldiğinin hesabını vereceksin.''
Genç, Başbakan Erdoğan'ın derneğin yöneticilerini tanımadığını iddia ettiğini ancak Dernek Başkanı ile fotoğraf çektirdiğini söyleyerek, şunları kaydetti:
''Belli makamlarda oturanlar her şeyden önce dürüst olmak zorunda. Başbakan, para gelmişse Başbakanlığa geldiğini ve oradan da Kızılay'a teslim edildiğini söylüyor. Ben soruyorum, kaç lira geldi? Nasıl geldi? Banka havalesi ile mi geldi? Elden mi teslim edildi? Belgesi var mı? Bunları açıklamak zorundasın. Söz konusu olan 16 milyon avro... Bunları böyle kızarak, bir basın organının patronunu şantaj yapmakla sen bu işi örtemezsin. Türkiye sadece Aydın Doğan'dan ibaret değil, Mecliste yakana yapışırız Tayyip Erdoğan.''
Genç, AK Parti Sakarya Milletvekili Şaban Dişli ve Deniz Feneri Derneği ile ilgili Almanya'da açılan davaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Genç, Dişli hakkında daha önce verdiği soru önergesini hatırlatarak, ''Silivri'deki arsa satışının Dişli'yi aştığını, arkasında çok büyük bir gücün olduğunu, o gücün de Başbakan olduğunu'' belirttiğini ifade etti.
Genç, soru önergesinde, Başbakan Erdoğan'a, imar değişikliği için eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'dan talepte bulunup bulunmadığını da sorduğunu ifade etti.
Genç, Deniz Feneri Derneği ile ilgili olarak da, dernek muhasebecisinin, ''Dernek Başkanı, paraları sarf etmek için bize talimat verirdi. Erdoğan'ın oğlu Burak Erdoğan da zaman zaman, paraların çekildiği dönemlerde bu derneği ziyaret ederdi'' şeklindeki sözlerinin, dava iddianamesinde yer aldığını ileri sürdü.
Kamer Genç sözlerine şöyle devam etti:
''Kendisine, oğlunuz da buraya gitti mi, kendisine para verildi mi bunlarla bir ilgisi var mı diye soruyorum? Tayyip Erdoğan bir başbakan; her şeyi şeffaf olmak zorundadır. Sen gecekonduda oturacaksın, geleceksin siyasete atılacaksın, başbakan olacaksın, dünyanın sayılı zenginleri arasına gireceksin, servetinin hesabını vermeyeceksin... Böyle bir şey olur mu? Bu servetinin nereden geldiğinin hesabını vereceksin.''
Genç, Başbakan Erdoğan'ın derneğin yöneticilerini tanımadığını iddia ettiğini ancak Dernek Başkanı ile fotoğraf çektirdiğini söyleyerek, şunları kaydetti:
''Belli makamlarda oturanlar her şeyden önce dürüst olmak zorunda. Başbakan, para gelmişse Başbakanlığa geldiğini ve oradan da Kızılay'a teslim edildiğini söylüyor. Ben soruyorum, kaç lira geldi? Nasıl geldi? Banka havalesi ile mi geldi? Elden mi teslim edildi? Belgesi var mı? Bunları açıklamak zorundasın. Söz konusu olan 16 milyon avro... Bunları böyle kızarak, bir basın organının patronunu şantaj yapmakla sen bu işi örtemezsin. Türkiye sadece Aydın Doğan'dan ibaret değil, Mecliste yakana yapışırız Tayyip Erdoğan.''
