2009-12-17 - 18:40
TEKEL İŞÇİLERİNE MÜDAHALE, GENEL KURUL'DA GERGİNLİĞE YOL AÇTI
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, TEKEL işçilerine yönelik yapılan müdahale ile ilgili Genel Kurul'da söz aldı.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, TEKEL işçilerine
yönelik yapılan biber gazlı müdahale sırasında, bazı milletvekillerinin
etkilenmesini, ''Milletvekillerimizin maruz kaldığı muameleyi kabul edebilmemiz,
bunu tasvip edebilmemiz mümkün değildir'' sözleriyle değerlendirdi.

Ergin, Genel Kurulda, Adalet ve Milli Savunma bakanlıklarının
bütçelerinin görüşmeleri sırasında Sıhhiye'de meydana gelen olaylara ilişkin söz
aldı.

Grup başkanvekillerinin gündeme getirdiği olaylardan, Genel Kurulda
haberleri olduğunu belirten Ergin, ''Bunları duyduktan sonra İçişleri
Bakanlığımızdan bilgi talep ettik. Bununla ilgili bilgi notu hazırlığı var ve
İçişleri Bakanlığımız da konuyu araştırmakta ve üzerine gitmektedir'' dedi.

Yaşanan olayların yasal platformda olup olmadığının ayrı bir tartışma
konusu olduğunu dile getiren Ergin, ''Ancak milletvekillerimizin maruz kaldığı
muameleyi kabul edebilmemiz, bunu tasvip edebilmemiz mümkün değildir. Ben
arkadaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor ve üzüntülerimi ifade
ediyorum'' diye konuştu.

Abdi İpekçi Parkı'nda eylemlerini sürdüren
TEKEL işçilerine polisin yaptığı biber gazlı müdahale, TBMM Genel Kurulunda
gündeme geldi, AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında gerginliğe yol açtı.

Genel Kurulda, Adalet ve Milli Savunma bakanlıklarının bütçelerinin
görüşmeleri başlamadan önce CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol söz aldı.

TEKEL işçilerinin 3 gündür Ankara'da sorunlarını dile getirmek için
uğraştığını, muhalefet milletvekillerinin, işçilerle bugün sorunlarını dinlemek
için bir araya geldiğini anlattı.

Anadol, ''Habur'da terör örgütünün kıyafetiyle, 'Biz pişman olmadık'
diyenleri, rahatlıkla sınırdan içeri sokan ve çadır mahkemeleri kuran iktidarın
güvenlik güçleri, orantısız güç kullanarak, bütün işçilere adeta terör uyguladı.
Milletvekilleri de dahil, hepsine su sıkarak, biber gazı kullanarak terör
uyguladı. İktidar, bu müsamahanın binde birini alınteriyle, ekmek parası kazanmak
isteyen TEKEL işçilerine de göstermek zorunda. İktidarı göreve davet ediyorum''
diye konuştu.

Kemal Anadol'un sözlerine, AK Parti sıralarından laf atılması üzerine
CHP'li bir grup milletvekili, AK Parti sıralarına doğru yürüdü.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, ''Ne bağırıyorsun?''
diye CHP'lilere seslenirken, birleşimi yöneten TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu,
milletvekillerini, ''Burası konuşma yeri, bağırma yeri değil. Yerinize oturun''
diyerek uyardı.

-''TEKEL İŞÇİLERİNE ZULÜM''-

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır da yerinden söz alarak, Hükümetin,
TEKEL işçilerine Sıhhıye Meydanı'nda ''zulüm uyguladığını'' iddia ederek, buna
karşı duyarsız kalamayacaklarını söyledi.

TEKEL işçilerinin, hak aramak, kayıplarını kazanmak için Ankara'da
olduklarını vurgulayan Şandır, ''TEKEL işçilerine su, biber gazı sıkarak neyi
ispat etmek istiyorsunuz? İktidarın gücü, TEKEL işçilerine mi yetiyor?'' diye
sordu.

Şandır, ''bu zulmün durdurulması gerektiğini aksi halde bütçe
görüşmelerinin hiçbir anlamının kalmayacağını'' dile getirerek, polisin aşırı güç
kullanmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
Şandır, ''işçilere yönelik zulmü, şiddetle kınadıklarını'' kaydetti.

-''OLAYI KINIYOR MUSUNUZ?''-

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise milletvekillerinin
bahsettiği konuda bilgi sahibi olmadıklarını belirtti.

Özelleştirmelerin, bugüne kadarki hükümetlerin kabul ettiği bir süreç
olduğunu dile getiren Elitaş, iktidarlarından, 2002 yılından önce 16 bin 228
kişinin, özelleştirmeden dolayı aç ve açıkta kaldığını söyledi.

Elitaş, ''16 bin 228 kişiyi aç ve açıkta bırakanların, sorumluklarını
ortaya koymadan, yavuz hırsız ev sahibini kovar misali... Özelleştirmeden dolayı
aç ve açıkta bulunanları 4-C kapsamına alarak, biz iş, aş vermişiz. Bugüne kadar
sendikaların bize teşekkür plaketi var. TEKEL işçileri aç ve açıkta
kalmayacaklar. 4733 sayılı yasa, 57. Hükümet döneminde çıkarılan yasa
çerçevesinde, özelleştirme kapsamındaki işçilerin, 2004'teki düzenlememizle, kamu
sektörlerinde çalışmalarına imkan sağlanmıştır'' diye konuştu.

Mustafa Elitaş, TBMM Başkanvekili Mumcu'nun, ''Olayı siz de kınıyor
musunuz?'' sorusuna, ''Özelleştirme kapsamındaki TEKEL işçilerini tahrik ederek,
yasa dışı eylem yapmalarını teşvik edenleri kınıyorum. Orada demokratik şekilde
yaptıkları eyleme, orantısız güç kullananlar varsa, onlara da bu şekilde
davranmamalarını tavsiye ediyorum'' diye karşılık verdi.

Mumcu, AK Parti Trabzon Milletvekili Kemalletin Göktaş'ın, ''Burası CHP
Grubu değil, böyle yönetemezsin'' sözleri üzerine, ''Usulü sizden öğrenecek
değilim'' dedi.

GERGİNLİK ARADA DA SÜRDÜ

Elitaş'ın, ''Yavuz hırsız ev sahibini kovar misali...'' sözlerine başta
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol olmak üzere, muhalefet milletvekilleri tepki
gösterdi.

Anadol'un, sinirlenip, ayağa kalkarak, ''Bu Mecliste ş.......ler var''
sözlerine AK Parti'li Göktaş, ''Ş....siz kim ortaya koy'' diye karşılık verdi.
Anadol ise ''Yavuz hırsız kim?'' diye bağırdı. Göktaş da bunun üzerine ''Ş....siz
diyen ş....sizdir'' dedi.

AK Parti ve CHP milletvekilleri birbirinin üzerine yürüdü. Bunun üzerine
Güldam Mumcu, birleşimi bu şekilde yönetemeyeceğini belirterek, ara verdi.

Tartışma arada da sürdü. CHP ve AK Parti milletvekilleri, birbirinin
üzerine yürüdü. AK Parti Grup Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı araya girerek,
milletvekillerinden sakin olmalarını istedi.

CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, AK Parti Grup Başkanvekili
Elitaş'a tepki göstererek, üzerine yürüdü. Öztürk'ü, araya giren milletvekilleri
engellerken, Elitaş, Öztürk'e, ''Sakin ol, doktorluk oluyorsun'' diye seslendi.

AK Parti İstanbul Milletvekili Necat Birinci, CHP sıralarına gidip,
milletvekillerinden sakin olmalarını istedi, CHP Sinop Milletvekili Engin Altay'a
sarıldı.