2007-10-17 - 12:10
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Türk demokrasisinde ilk kez oylama süreci devam ederken oyunun kuralının değiştirildiğini; halk oylamasının, halkla oynamaya dönüştürüldüğünü söyledi.
Türk demokrasisinde ilk kez oylama süreci devam ederken oyunun kuralının
değiştirildiğini; halk oylamasının, halkla oynamaya dönüştürüldüğünü
söyledi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliği konusunda Parlamentoda düzenlediği
basın toplantısında, Cumhurbaşkanı'nın, Anayasanın 103'üncü maddesine
göre, ''Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye...'' bağlı kalacağı
yönünde namusu ve şerefi üzerine ant içtiğini anımsattı.
Parlamentoda dün bir hukuk garabeti yaşandığını iddia eden Kılıçdaroğlu,
halkoyuna sunulmuş ve henüz kabul edilmemiş bir Anayasa değişikliğinde,
AK Parti, MHP ve DTP tarafından değişiklik yapılarak halkın iradesinin
yok sayıldığını, kullanılan oyların çöpe atılmasının yolunun açıldığını
savundu. Kılıçdaroğlu, ''Türk demokrasisinde ilk kez oylama süreci devam
ederken oyunun kuralı değiştirilmiştir. Bir taraftan doğrudan demokrasi
örneği veriyoruz diye çığırtkanlık yapılırken; öte yandan bu üçlünün
çabasıyla halk iradesi ayaklar altına alınmıştır. Halk oylaması, halkla
oynamaya dönüştürülmüştür'' dedi.
''Hukukun üstünlüğünü koruyacağına ant içen bir Cumhurbaşkanı'nın
öncelikle bu hukuk garabetini inceletmesi ve ardından TBMM'ye iade
etmesi gerektiğini'' ileri süren Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ün dün TBMM'de kabul edilen Anayasa değişikliğini alelacele
onaylayarak Başbakanlığa gönderdiğini söyledi. ''Bu acele davranış,
acaba Sayın Cumhurbaşkanının kendi koltuğunu sağlamlaştırma telaşından
mı kaynaklanmaktadır?'' diye soran Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Eğer bu düşünce ile yaptıysa, kendisine hatırlatmak isteriz ki bu
hukuk garabetinin altına imza atması kendi konumunun tartışılmasına
engel olmayacak, aksine tartışılmasına zemin hazırlayacaktır. Yasalaşma
süreci tamamlanmayan bir düzenlemede nasıl ve hangi gerekçeyle
değişiklik yapıldığını hukukun üstünlüğüne inandığını söyleyen bir
Cumhurbaşkanı sorgulamayacakta kim sorgulayacaktır?
Sayın Abdullah Gül ile ilgili olarak zaman zaman 'Çankaya Noteri'
eleştirisi yapılmaktadır. Kanımca bu benzetme doğru değildir. Onuruyla
görev yapan, görevini yaparken kılı kırk yaran noterlere haksızlık
yapılmaktadır. Sayın Abdullah Gül, bunun ötesinde bir görev üstlenmiş
görünmektedir. Kendi koltuğunu sağlamlaştırmayı hukuk devletine tercih
eden bir anlayış, Türkiye'de hukukun en üst makamlarca çiğnendiğinin en
somut örneğini oluşturur. Yüksek Seçim Kurulu, bu referandumu ertelerse
bu hukuk garabetinin altına, telaş içinde gece yarısı imza atan Sayın
Cumhurbaşkanı halkın karşısına hangi gerekçeyle ve nasıl çıkacaktır?''
-SORULARI YANITLADI-
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Anayasa
değişikliğini usul yönünden Anayasa Mahkemesine götürme konusunda bir
çalışmalarının olup olmadığının sorulmasını üzerine, hukukçuların
çalıştığını, eğer gerek görülürse Anayasa Mahkemesine mutlaka
gidileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, sınır ötesi operasyona ilişkin tezkereye yönelik soruyu
yanıtlarken de daha önce yetki alındığını, ancak kullanılmadığını ifade
etti. Kılıçdaroğlu, ''Bu tezkerenin de kullanılacağı kanısında değilim.
Sadece toplumda oluşan tepkiyi bastırmak için parlamentoya getirilen bir
tezkeredir. Biz, terörü bir insanlık suçu olarak gördüğümüz için,
terörle mücadeleyi ulusal bir politika olarak gördüğümüz için destek
vereceğiz'' diye konuştu.
''Tezkere oylamasının açık olması için bir talebiniz olacak mı?''
sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Hayır, yasal kurallar neyse o kurallar içinde
olmasını bekleriz'' yanıtını verdi.
YSK'nın referandumla ilgili süreci yeniden değerlendirdiği
anımsatılarak, bu konudaki beklentilerinin sürecinin durdurulup yeniden
başlatılması mı yoksa iptal edilmesi mi olduğunun sorulması üzerine de
Kılıçdaroğlu, hukukun en doğruyu yapacağına inandıklarını söyledi.
değiştirildiğini; halk oylamasının, halkla oynamaya dönüştürüldüğünü
söyledi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliği konusunda Parlamentoda düzenlediği
basın toplantısında, Cumhurbaşkanı'nın, Anayasanın 103'üncü maddesine
göre, ''Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye...'' bağlı kalacağı
yönünde namusu ve şerefi üzerine ant içtiğini anımsattı.
Parlamentoda dün bir hukuk garabeti yaşandığını iddia eden Kılıçdaroğlu,
halkoyuna sunulmuş ve henüz kabul edilmemiş bir Anayasa değişikliğinde,
AK Parti, MHP ve DTP tarafından değişiklik yapılarak halkın iradesinin
yok sayıldığını, kullanılan oyların çöpe atılmasının yolunun açıldığını
savundu. Kılıçdaroğlu, ''Türk demokrasisinde ilk kez oylama süreci devam
ederken oyunun kuralı değiştirilmiştir. Bir taraftan doğrudan demokrasi
örneği veriyoruz diye çığırtkanlık yapılırken; öte yandan bu üçlünün
çabasıyla halk iradesi ayaklar altına alınmıştır. Halk oylaması, halkla
oynamaya dönüştürülmüştür'' dedi.
''Hukukun üstünlüğünü koruyacağına ant içen bir Cumhurbaşkanı'nın
öncelikle bu hukuk garabetini inceletmesi ve ardından TBMM'ye iade
etmesi gerektiğini'' ileri süren Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ün dün TBMM'de kabul edilen Anayasa değişikliğini alelacele
onaylayarak Başbakanlığa gönderdiğini söyledi. ''Bu acele davranış,
acaba Sayın Cumhurbaşkanının kendi koltuğunu sağlamlaştırma telaşından
mı kaynaklanmaktadır?'' diye soran Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Eğer bu düşünce ile yaptıysa, kendisine hatırlatmak isteriz ki bu
hukuk garabetinin altına imza atması kendi konumunun tartışılmasına
engel olmayacak, aksine tartışılmasına zemin hazırlayacaktır. Yasalaşma
süreci tamamlanmayan bir düzenlemede nasıl ve hangi gerekçeyle
değişiklik yapıldığını hukukun üstünlüğüne inandığını söyleyen bir
Cumhurbaşkanı sorgulamayacakta kim sorgulayacaktır?
Sayın Abdullah Gül ile ilgili olarak zaman zaman 'Çankaya Noteri'
eleştirisi yapılmaktadır. Kanımca bu benzetme doğru değildir. Onuruyla
görev yapan, görevini yaparken kılı kırk yaran noterlere haksızlık
yapılmaktadır. Sayın Abdullah Gül, bunun ötesinde bir görev üstlenmiş
görünmektedir. Kendi koltuğunu sağlamlaştırmayı hukuk devletine tercih
eden bir anlayış, Türkiye'de hukukun en üst makamlarca çiğnendiğinin en
somut örneğini oluşturur. Yüksek Seçim Kurulu, bu referandumu ertelerse
bu hukuk garabetinin altına, telaş içinde gece yarısı imza atan Sayın
Cumhurbaşkanı halkın karşısına hangi gerekçeyle ve nasıl çıkacaktır?''
-SORULARI YANITLADI-
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Anayasa
değişikliğini usul yönünden Anayasa Mahkemesine götürme konusunda bir
çalışmalarının olup olmadığının sorulmasını üzerine, hukukçuların
çalıştığını, eğer gerek görülürse Anayasa Mahkemesine mutlaka
gidileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, sınır ötesi operasyona ilişkin tezkereye yönelik soruyu
yanıtlarken de daha önce yetki alındığını, ancak kullanılmadığını ifade
etti. Kılıçdaroğlu, ''Bu tezkerenin de kullanılacağı kanısında değilim.
Sadece toplumda oluşan tepkiyi bastırmak için parlamentoya getirilen bir
tezkeredir. Biz, terörü bir insanlık suçu olarak gördüğümüz için,
terörle mücadeleyi ulusal bir politika olarak gördüğümüz için destek
vereceğiz'' diye konuştu.
''Tezkere oylamasının açık olması için bir talebiniz olacak mı?''
sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Hayır, yasal kurallar neyse o kurallar içinde
olmasını bekleriz'' yanıtını verdi.
YSK'nın referandumla ilgili süreci yeniden değerlendirdiği
anımsatılarak, bu konudaki beklentilerinin sürecinin durdurulup yeniden
başlatılması mı yoksa iptal edilmesi mi olduğunun sorulması üzerine de
Kılıçdaroğlu, hukukun en doğruyu yapacağına inandıklarını söyledi.
