TBMM Başkanvekili Önder, gündeme geçmeden önce üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram, "Engelliler Haftası", DEM Parti Tunceli Milletvekili Ayten Kordu, "İliç maden kazasıyla ilgili sahadaki son durum" ve AK Parti Sivas Milletvekili Hakan Aksu "14 Mayıs Eczacılık Günü" dolayısıyla gündem dışı konuştu.
Bayram, konuşmasını yapmak için kürsüye gelirken AK Parti'nin yanı sıra muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin de kendisini alkışlaması üzerine, "Engelliler Türkiye ittifakıdır. Biz de hepinizi alkışlıyoruz." dedi.
Türkiye'de 10 milyon engelli bulunduğunu, aileleri de dikkate alındığında yaklaşık 40 milyon nüfusun direkt etkilendiğinin altını çizen Bayram, "Cumhurbaşkanımızın önderliğinde 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' felsefesiyle son 20 yılda engelli kardeşlerimiz için çok güzel çalışmalara imza attık. Partilerimizin de desteğiyle engelliler için yasal düzenlemeler yaptık. Eksiğimiz yok mu? Elbette var ama amacımız daha iyi bir Türkiye'yi hep beraber inşa etmek." ifadesini kullandı.
Serkan Bayram, engellilerin kaymakam olabilmesi için kanun teklifi hazırladıklarını, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında engelli bakan, rektör ve büyükelçi olmasını istediklerini söyledi.
DEM Parti'li Kordu da Erzincan'ın İliç ilçesindeki maden ocağında meydana gelen kazanın tüm yönleriyle araştırılması ve benzer kazaların önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu üyeleriyle geçen hafta İliç'teki maden sahasında yaptıkları incelemeye ilişkin izlenimlerini paylaştı.
AK Parti Sivas Milletvekili Aksu ise konuşmasında, Eczacılık Günü'nü kutlayarak, eczacıların ekonomik şartlarının iyileştirilmesi için bugüne kadar yapılan çalışmaları anlattı.
TBMM Genel Kurulu'nda, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak değerlendirmelerde bulundu.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ndeki tedbirleri yetersiz de olsa olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini söyledi.
Paketin, iktidara bir samimiyet testi yüklediğini ifade eden Şahin, "Koyanların uymadığı kurallara hiç kimse uymaz. Dolayısıyla en tepeden, Cumhurbaşkanlığı makamından başlamak üzere uyulan bir tasarruf paketi ortaya konulmalıdır. Türkiye'nin daha büyük tasarruf tedbirlerine ihtiyacı vardır. Kamu-özel iş birliği yatırımlarından dolayı yapılan ödemelerin güncellenmesi, Kamu İhale Yasası'nda yapılacak reformla yolsuzlukların engellenmesi, bazı şirketlere vergi affı düzenlemelerine ve çoklu maaş uygulamalarına tavizsiz bir şekilde son verilmesi gibi tedbirler gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bütün bakanlıkların Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde toplanarak kamunun büyük bir kira giderinden kurtulmasını öneren Şahin, Cumhurbaşkanlığı ve bakanlıkların uçakları konusunun da çok tartışıldığını, söz konusu uçakların kullanım çizelgelerinin kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılması gerektiğini savundu.
Şahin, kamuda mülakatın kaldırılmasına yönelik verilen sözlerin de tutulmadığını dile getirerek, "Mülakat uygulaması için yeni bir yönetmelik çıkarıldı. Hani kaldırılacaktı bu zillet? Bırakın kaldırmayı, mülakat uygulamasını daha da perçinlemiş, daha da sağlamlaştırmış oluyorsunuz." dedi.
- "İktidar 'üç yıl geçim, ardından seçim' diyor"
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014'te meydana gelen maden faciasında 301 işçinin ihmal ve aymazlıklar nedeniyle göçük altında can verdiğini öne sürerek, ailelerin ve Türk milletinin, maden faciasının tam olarak hangi ihmallerin ardından yaşandığını öğrenemediğini ve yargılamanın hala sonuçlanmadığını söyledi.
Dünya Çiftçiler Günü'nü kutlayan Çömez, iktidarın politikaları nedeniyle gençlerin çiftçilik yapmadığını, çiftçi yaşı ortalamasının 58'ye yükseldiğini, köylerin boşalıp, arazilerin önemli bir kısmının yabancılara satıldığını kaydetti. Gübre, mazot, zirai mücadele ilaç fiyatlarının aşırı artışı nedeniyle Avrupa'yı besleyecek kapasiteye sahip mümbit Anadolu topraklarında gıda enflasyonunun dünya rekoru kırdığını belirten Çömez, "Türk çiftçisi gerçekten çok zor durumda ve gecikmeden kalıcı, gerçekçi çözümler bekliyor." dedi.
"Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ne de değinen Çömez, "Aslında bir kültür ve anlayış olması gereken tasarrufun 22 yıllık AK Parti iktidarının son döneminde bir paket olarak sunuluyor olması anlamlıdır. Asıl anlamlı olan ise bu paketin üç yılla sınırlanmış olması. Yani iktidar 'üç yıl geçim, ardından seçim' diyor. Burada hedeflenen 100 milyar liralık bir tasarrufun mümkün olmayacağını şimdiden öngörebiliriz. Gerçekleşmiş olsa bile bir çözüm ya da çare olmayacağı da son derece açık. 2,4 trilyon bütçe açığının olduğu bir ülkede 100 milyar liralık tasarruf hedefi gerçekçi ve sonuç alıcı olmayacaktır." ifadelerini kullandı.
- "Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyecek düzenlemelerin destekçisi olacağız"
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, Engelliler Haftası, Türk Dil Bayramı, Eczacılar Günü ile Dünya Çiftçiler Günü'nü kutlayarak, MHP olarak her zaman toplumun tüm kesimlerinin yanında olacaklarını ve sorunlarının çözümü için çaba göstereceklerini söyledi.
İstanbul'da özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan'ın yabancı uyruklu bir öğrencinin silahlı saldırısı sonucu öldürülmesine tepki gösteren Kılıç, "Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyecek yasal ve hukuki düzenlemelerin destekçisi olacağız." diye konuştu.
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ni eleştirerek, "Nereden tasarruf edileceğine dönüp baktığımızda anladık ki yine tasarrufu halkın sırtına bir maliyet olarak yüklemekle ilgili bir program hazırlamışlar. Lojmanda oturan kamu emekçilerinden, servis kullanan kamu emekçilerinden, topluma istihdam alanlarını kapatarak iş bekleyenlerden tasarruf edecekler." değerlendirmesini yaptı.
Bazı belediyelerdeki kayyum yönetiminin harcamalarını eleştiren Temelli, "Tasarruf yapacaksa sayın Şimşek, önce dönsün bu kayyumların yolsuzluklarını, hırsızlıklarını masaya yatırsın, doğru yerden tasarruf yapmaya başlasın." dedi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla Cumhurbaşkanı ve bakanların sosyal medya hesaplarındaki kutlama mesajlarına tepki göstererek, çiftçilerin sorunlarının görmezden gelindiğini savundu.
Bazı icra dairelerince çiftçilerin borçlarından dolayı satışa çıkarılan traktör ve tarlaların ilanlarını gösteren Başarır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Binlerce traktör ve tarım arazisi şu anda icrada satışta. Gerçek mesajlar icra dairelerinin sayfalarında, ihale tarihlerinde ama bu ülkeyi yönetenler Dünya Çiftçiler Günü'nü kutluyor. Ne güzel. 2023'te çiftçilerimizin bankalara olan borcu toplam 363 milyar lira. 2024’ün ilk 5 ayında bu borç 637 milyar lira olmuş. Yıl sonuna kadar bu hesabı yaparsak 1,5 trilyona yaklaşacak. Tarım ve Orman Bakanı ve Cumhurbaşkanı bugün bir mesaj yayınlayacağına 'Ben bir yıl için bu icra dosyalardaki banka faizlerini silebiliyorum' diyebiliyor mu?"
Başarır, "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"nin inandırıcı ve gerçekçi bulmadığını savunarak, Cumhurbaşkanlığının harcamalarında azalma olmadığını iddia etti.
"Bu ülkede 1 trilyon dolara yaklaşan iç ve dış borç varken, bu ülkede kira 30 bin lira olmuşken, emekli 10 bin lira maaş alırken, bu ülkede yüz binlerce insan tahliye için mahkeme kapısındayken kamuda tasarruf yeni mi aklınıza geldi?" diye soran Başarır, şöyle konuştu:
"Bunu neden genelgeyle yayınlıyorsunuz? Dünyadaki çağdaş ülkeler; bir parça demokrasisi, bir parça şeffaf yönetimi olan ülkeler zaten bunları yüzyıllar boyunca ilke haline getirmiş. Dünyanın neresinde Meclis Başkanının ayrı uçağı, Cumhurbaşkanının 10'un üzerinde uçağıyla, bakanlarının birçoğu özel uçakla seyahat yapabiliyor? Aslında bu çok çok önce yapılmalıydı, belki ülke bu hale gelmezdi. Ben belediye başkanları için de söylüyorum, bir başkan yardımcısı niye makam aracı kullanır? Bir müdür neden makam aracı kullanır? Herhangi bir kurumda daire başkanı neden makam aracı, şoför, koruma kullanır? Geç kalmadık mı? Ülkenin ekonomisi bu hale mi gelmeliydi?"
- "Milletimizin beklentilerine karşılık verecek düzenlemeler için mesai harcamaya devam edeceğiz"
AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Nahit Yenişehirlioğlu, Anneler Günü, Türk Dil Bayramı, Dünya Çiftçiler Günü ve Eczacılık Günü'nü kutladı.
Soma maden faciasının 10. yılı olduğunu anımsatan Yenişehirlioğlu, hayatını kaybeden 301 madenciyi rahmet ve duayla yad etti. Facianın ardından iktidarıyla, muhalefetiyle madenciliğe ve madencilerin iş yaşamlarına yönelik birçok yasal düzenlemeyi hayata geçirdiklerini anlatan Yenişehirlioğlu, "Bundan sonra da benzeri acıların yaşanmaması için çalışmalarımıza hassasiyetle devam edeceğiz. Bugüne kadar işleri başında hayatını kaybeden şehit madencilerimizi ve bugün Zonguldak’taki maden ocağında meydana gelen çökme sonucu hayatını kaybeden madencimizi rahmetle anıyorum." dedi.
Yenişehirlioğlu, 14 Mayıs 2023'te yapılan seçimlerin üzerinden bir yıl geçtiğine dikkati çekerek, "14 Mayıs akabinde yapılan 28 Mayıs seçimleri, yüzde 90'a yaklaşan bir katılım oranıyla son 21 yıl içerisinde yapılan seçimlerdeki en yüksek katılım oranına sahip olması açısından adeta bir demokrasi bayramı havasında gerçekleşti. 2023 seçimlerinin birinci yılında AK Parti Grubu olarak aziz milletimizin beklentilerine karşılık verecek düzenlemelerin hayata geçmesi için yoğun bir şekilde mesai harcamaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
- AK Parti'li Yerebakan: "Eczacılara daha fazla destek vermeliyiz"
Genel Kurulda, grup başkanvekillerinden önce bazı milletvekilleri de yerlerinden söz aldı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Halit Yerebakan, 185 yıl önce bugün Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane bünyesinde açılan eczacılık sınıfının, mesleğin temellerini atarak eczacılığa bilimsel kimlik kazandırdığını, bu tarihi adımın eczacıların halk sağlığını korumak ve iyileştirmek adına etkin, nitelikli ve kesintisiz hizmet sunma yolculuğunun başlangıcı olduğunu belirtti.
Eczacılığın 185 yıldır hastalıklarla mücadelede sadece bir destek değil, aynı zamanda bir kılavuz olduğunu vurgulayan Yerebakan, şunları kaydetti:
"Eczacılarımızın ise bilgi birikimi sayesinde ilaçların hazırlanmasından hastalarımıza ulaştırılmasına kadar her aşamada büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü kutlarken geçmişten günümüze hizmetlerini takdir etmekten dolayı gurur duyuyoruz. Bizler, onlar için gerekli yasal çerçeveleri güçlendirmeli ve araştırma ve geliştirme faaliyetlerine daha fazla destek vermeliyiz. Unutmayalım ki her eczane sağlık ve şifa yolculuğunda bir durak, eczacılar ise bu yolculuğun en güvenilir rehberleridir."
Genel Kurulda; Saadet Partisinin "muhalefet partilerinin TBMM Genel Kurulu'na verdiği önergeler", İYİ Parti'nin "israfın önlenmesi", DEM Parti'nin "tarım politikaları", CHP'nin "tarım ve çiftçinin sorunları", AK Parti'nin "Meclis'in çalışma takvimine" ilişkin grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan Saadet Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişle birlikte Türkiye'de kuvvetler ayrılığı, hukuk devleti ve yargının bağımsızlığı ilkelerinin terk edildiğini ve devlet gücünün bir merkezde toplandığını öne sürdü.
Yeni sistemle TBMM'nin sahip olduğu çeşitli yetkilerin ilga edildiğini, bir kısmının da sınırlandığını savunan Özbudun, şöyle konuştu:
"Milletvekillerinin ilgili bakanla Genel Kurul huzurunda bir diyalog kurmaları artık söz konusu değildir. Yazılı soru önergelerine ilgili bakanların cevap vermemeleri veya zamanında cevap vermemeleri suretiyle bu yetki de etkisiz hale getirilmiştir. Muhalefet partileri olarak bir yılda yaklaşık 500 önerge verdik ve bunların hepsi iktidar blokunun kararlı tutumuyla reddedilmiştir. Araştırma önergeleri yasama yetkisinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu önergeler aracılığıyla yasama organı, asıl işlevi olan kanun yapma işlevini yerine getirebilmek için ihtiyaç duyduğu bütün bilgilere ulaşabilmektedir ama iktidar bloku bir tur otolimitasyonla kendi yetkilerini ortadan kaldırmaktadır."
İYİ Parti Antalya Milletvekili Aykut Kaya da Saadet Partisinin önerisini desteklediklerini belirterek, "AK Parti ve MHP Meclis gruplarını muhalefet tarafından verilen önergeler konusunda ön yargısız olmaya, onları dinlemeye, onların da önerilerini dikkate alarak ülkenin sorunlarına etkili çözümler üretmeye davet ediyorum." dedi.
DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan ise AK Parti'li milletvekillerinin kendi iradeleriyle hareket etmediklerini iddia etti.
Bunun üzerine yerinden söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Nahit Yenişehirlioğlu, Bozan'ın sözlerine tepki göstererek, "İradesini terör örgütlerine teslim edenler, burada AK Parti Grubuna irade üzerinden bir eleştiri getiremez." dedi.
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun da Saadet Partisinin grup önerisine "evet" diyeceklerini ifade ederek, "Demokrasiler çoğunluğun azınlığa tahakküm ettiği değil, azınlığın hak ve çıkarlarını da koruyan rejimlerdir. İktidarınız, kendisinden başka bir söze kulak vermeyerek sayısal çoğunluğuna güvenerek tüm önerilerimizi reddediyor. Ancak unutmayın, halkın sözüne kulak vermeyenin sonu haraptır." diye konuştu.
- 1286 araştırma önergesinden 1249'u işleme alındı
AK Parti Tokat Milletvekili Mustafa Arslan ise muhalefet partilerinin, Anayasa'nın ve Meclis İç Tüzüğünün sağladığı imkanlarla verdikleri grup önerilerinin TBMM'nin açık olduğu her gün istisnasız görüşüldüğünü söyledi.
Meclisin 27. Yasama Döneminde 7 bin 221 önergenin işleme alındığını ve 230'unun kabul edildiğini; 28. Yasama Döneminde de 1286 araştırma önergesinden 1249'unun işleme alındığını aktaran Arslan, şunları kaydetti:
"Gazi Meclis'imiz yasama faaliyetlerinin tamamını bir tarafa bıraksa da verilen araştırma önergelerini yasama dönemi içerisinde neticelendirmesi mümkün değildir. Araştırma önergelerinin görüşülmesi ve tartışılması, tartışmaların uzaması nedeniyle kanun görüşmeleri çok geç saatlere kadar devam etmektedir. Kamuoyunun gündeminde olan, toplumu yakından ilgilendiren birçok konuda muhalefetle de uzlaşılarak verilen önergelerle araştırma komisyonları kurulmuş, çalışmaya devam edenler de vardır şu anda."
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda daha sonra AK Parti Grubu'nun gündem ve çalışma saatlerine ilişkin önerisi ele alındı.
Kabul edilen öneriyle, fahiş fiyat artışı ve stokçuluk cezalarının artırılmasını da içeren Türk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi görüşmelerinin gündemin ön sırasına alınması kararlaştırıldı.
CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı'nın Çay Kanunu Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi de yapılan oylamayla kabul edilmedi.
TBMM Genel Kurulunda daha sonra fahiş fiyat artışı ve stokçuluk cezalarının artırılmasını da içeren kanun teklifinin görüşmelerine geçildi.
