2016-03-31 - 14:48
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 25 yaşa kadar genel sağlık sigortası primlerinin silinmesi, 15 bin polis ve 2 bin 610 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) denetmeni alınması, Şanlıurfa'ya İstiklal Madalyası verilmesi ile zorunlu trafik sigortası, "Kanal İstanbul", terörizmin finansmanıyla ilgili konularda düzenlemeler içeren "Torba kanun" tasarısının 7 maddesi daha kabul edildi.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, 25 yaşa kadar genel sağlık sigortası primlerinin silinmesi, 15 bin polis ve 2 bin 610 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) denetmeni alınması, Şanlıurfa'ya İstiklal Madalyası verilmesi ile zorunlu trafik sigortası, "Kanal İstanbul", terörizmin finansmanıyla ilgili konularda düzenlemeler içeren "Torba kanun" tasarısının maddelerinin görüşmelerine başlandı.
Tasarının "65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Ki·msesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun i·le Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dai·r Kanun Tasarısı" olan ismi, alt komisyonda, "Şanlıurfa İline İstiklal Madalyası Verilmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" olarak değiştirildi.
Toplantının başında, muhalefet milletvekilleri, Şanlıurfa'ya İstiklal Madalyası verilmesine ilişkin düzenlemenin "teklif" olduğunu belirterek, bunun tasarıya dönüştürülemeyeceği itirazında bulundu.
Yapılan tartışmaların ardından, tasarının maddelerinin görüşmelerine geçildi.
Tasarının 2 maddesi kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, yaşlı aylığı bağlanmasına ilişkin yapılan muhtaçlık hesaplanmasında, hane içindeki kişi başına düşen milli gelir tutarı yerine, aylık başvurusunda bulunan kişinin kendisi ile eşinin gelir tutarının hesaplanması dikkate alınacak.
Buna göre, sosyal güvenlik kuruluşlarından aylık alanlar ile sigortalı bir işte çalışanlar, nafaka bağlananlar veya nafaka bağlanması mümkün olanlar ile Sosyal Hizmetler Kanunu'na göre harçlık ödenenler hariç olmak kaydıyla, muhtaç olduğuna karar verilen 65 yaşını doldurmuş Türk vatandaşlarına, muhtaçlık hali devam ettiği müddetçe aylık bağlanacak. Bu kişilerin kendisi ve eşine ait her türlü gelirler toplamı esas alınınca, kişi başına düşen ortalama aylık gelir tutarı asgari ücretin aylık net tutarının üçte birinden fazla olanlar ile aynı tutardan fazla gelir sağlaması mümkün olanlar muhtaç kabul edilemeyecek ve aylık bağlanamayacak.
Yaşlı aylığından yüzde 70 ve üzeri engelli aylığına geçişlere ilişkin yapılan muhtaçlık hesaplamasında, tüm engelli aylıklarında geçerli olan hane içerisinde kişi başına düşen ortalama aylık gelir tutarı dikkate alınacak. Başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek kadar engelli olduklarını sağlık kurulu raporuyla kanıtlayanlara aylık bağlanacak.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, 65 yaş muhtaç aylığından şu anda 601 bin 793 kişinin yararlandığını, düzenlemeyle 60 bin kişinin daha bundan yararlanacağını kaydetti.
2002 yılında 24 lira olan bu aylığın bugün bugün 217 lira olduğunu belirten Soylu, "OECD'nin kişi başına düşen günlük 4,3 doların altındaki yoksulluk sınırının oranı 2002'de yüzde 30 civarındayken bugün yüzde 1,6. Üst ve orta üst gruptan düşük gelirlere doğru transfer gerçekleşti." dedi.
Soylu, gelir testi belirleme sürecinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesine alınacağını bildirdi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 25 yaşa kadar genel sağlık sigortası primlerinin silinmesi, 15 bin polis ve 2 bin 610 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) denetmeni alınması, Şanlıurfa'ya "İstiklal Madalyası" verilmesi ile zorunlu trafik sigortası, "Kanal İstanbul", terörizmin finansmanıyla ilgili konularda düzenlemeler içeren "Torba kanun" tasarısının görüşmeleri sürüyor.
Tasarının 5 maddesi daha kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, Kurtuluş Savaşı esnasında verdiği destansı mücadele ile büyük kahramanlık gösteren Şanlıurfa'ya "İstiklal Madalyası" verilecek.
"Kanal İstanbul" ve diğer su yolları projeleri için yasal düzenleme getiriliyor.
İlgili kanunda "su yolu" tanımı yapılarak, su yollarına kanuni statü kazandırılıyor. "İmar planı kararıyla yapay olarak oluşturulan ve deniz araçlarıyla ulaşımın sağlandığı su geçidi", "su yolu" olarak tanımlanıyor.
Yapılacak su yoluna isabet eden hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar, kamu gereksinimi ve kamu yararı nedeniyle belediye ve özel idareler tarafından satılamayacak, başka bir maksat için kullanılamayacak.
İstanbul Avrupa yakası proje alanları içerisinde yer alan mera, yaylak ve kışlak gibi orta mallarının vasıfları, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca Mera Kanunu'nun hükümlerine bağlı kalmaksızın resen kaldırılacak ve bu taşınmazlar hazine adına tescil edilecek.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, "Kanal İstanbul" ile ilgili muhalefet milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.
Çalışmalar kapsamında "su yolu" ibaresinin İmar Kanunu'na dercedilmesiyle su yollarının inşası için gerekli olan kamulaştırma ihtiyacının karşılanmış olacağını kaydeden Yıldırım, bu düzelemenin sadece "Kanal İstanbul"u ilgilendirmediğini bildirdi.
Yıldırım, "Kanal İstanbul konusunda çalışmalarımız belirli düzeye geldiği zaman bunu her boyutta kamuoyunun bilgisine sunacağız ve her türlü tartışmayı yapacağız ama 'su yolu' ibaresinin kanuna dercedilmesini sadece Kanal İstanbul'a indirgemenin haksızlık olduğunu düşünüyorum." dedi.
Bakan Yıldırım, "Kanal İstanbul" ile ilgili yetkilendirme sorununun olmadığını belirterek, bakanlığının çok açık şekilde yetkisi bulunduğunu, yasal engel olmadığını dile getirdi.
"Kanal İstanbul" ile ilgili tamamlanmış süreç olmadığını belirten Yıldırım, "Çalışmalar devam ediyor, üniversiteler inceleme yapıyor. Bu inceleme ve çalışmalar ortaya çıkmadan peşinen 'bu proje olmaz' demek doğru bir yaklaşım değil. Biz çalışmalarımızı tamamlayalım. Böylesine büyük bir projenin konuşulması lazım ve konuşuluyor, 2011'den beri konuşuyoruz." diye konuştu.
Binali Yıldırım, Diyarbakır'daki bombalı saldırıyla ilgili de "Milletimize, kardeşliğimize haince saldıran bu terör canilerini lanetliyoruz. Ülkemizin, kardeşliğimizin birliği için kararlılığımız bu olayla daha fazla artmış olacak." değerlendirmesinde bulundu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda "torba kanun" tasarısının 7 maddesi daha kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca riskli alan, kentsel dönüşüm ve gelişim alanı, yenileme alanı olarak belirlenen alanlarda bulunan yapılardan, yapı ruhsatiyesi veya yapı kullanma izni bulunmayan yapılara, dönüşüm ve yenileme uygulamalarına muvafakat verilmesi koşuluyla geçici olarak elektrik, su ve doğal gaz bağlantısı ve aboneliği yapılacak. Ancak bu, herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmeyecek. Geçici abonelik süresi 5 yılı geçemeyecek.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca belirlenen sosyal yardımlardan yararlanan kişileri istihdam eden işverenlere sigorta primi desteği verilecek.
Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasında olması kaydıyla; Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Kurulu tarafından belirlenen nakdi düzenli sosyal yardım alanların özel sektörde işe girmeleri halinde, sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı işe başladığı tarihten itibaren bir yıl süreyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca karşılanacak. Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler, bir yıl süreyle bu destekten yararlanamayacak. Destekten yersiz olarak faydalanıldığının tespiti halinde, yararlanılan teşvik tutarı gecikme cezası ve zammıyla birlikte işverenden tahsil edilecek.
Kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonlar, nakit mevcutlarının yüzde 10'unu aşmamak şartıyla şehit yakınları ve gazilere ayni ve nakdi yardımda bulunabilecek. Yardımlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile koordinasyon içinde yapılacak.
İşçi sendikaları ve konfederasyonlar, yönetim kurulu kararıyla ve nakit mevcudunun yüzde 10'unu aşmamak kaydıyla yurt içi ve yurt dışındaki doğal afet bölgelerine doğrudan veya yetkili makamlar aracılığıyla konut, eğitim ve sağlık tesisleri kurulması amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarına ayni ve nakdi yardım yapabilecek.
Üzerinde konaklama amaçlı turizm tesisleri yapılmak üzere kamu arazisi tahsis edilen belgeli yatırımcılar ve işletmecilerden; irtifak hakkı tesis edilip edilmediğine veya kullanma izni verilip verilmediğine bakılmaksızın 2016 yılı için tahsil edilmesi gereken kira, kesin tahsis, irtifak hakkı, kullanma izni bedelleri ve hasılat paylarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli konaklama tesisleri tarafından Hazine taşınmazlarının izinsiz kullanımlarından dolayı tahsil edilmesi gereken ecrimisillerin ödeme süreleri bir yıl ertelenecek.
Ertelenen alacaklar, bu sürenin sona erdiği tarihten itibaren üç yılda ve üç eşit takside herhangi bir zam ve faiz uygulanmadan tahsil edilecek. Süresinde ödenmeyen taksitler zam ve faiz uygulanarak alınacak.
Düzenlemeden önce ödenmiş olan bedel, ilgililerince talep edilmesi halinde iade edilecek veya erteleme süresinin sona erdiği tarihten sonra tahsil edilmesi gereken bedellere mahsup edilecek.
Söz konusu işletmelerin eski borçları ile gecikme zamları, düzenlemenin yürürlüğe girmesinden itibaren dört ay içinde başvurma şartıyla, ilk taksit 2017'nin eylül ayında, diğer taksitler de bir yıl sonraki eylül ayında ödenmek üzere zam ve faiz uygulanmadan üç taksitte ödenecek. Süresinde ödenmeyen taksitler gecikme zammıyla tahsil edilecek. Bu hükümlerden yararlanmak isteyen borçluların dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmaları şartı da aranacak. Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilen tutarlar red ve iade edilmeyecek.
İşçilerin kullanacağı izin sürelerinde de önergeyle değişiklik yapıldı. Buna göre, işçilerin izin süreleri, tarafların anlaşması ile bir bölümü 10 günden aşağı olmamak üzere bölümler halinde kullanılabilecek.
15 bin polis ve 2 bin 610 sosyal güvenlik denetmeni ve denetmen yardımcısı kadrosu ihdas edilecek.
7 maddeyle birlikte bugün kabul edilen madde sayısı 14 oldu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, toplantıyı yarın devam etmek üzere kapattı.
Tasarının "65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Ki·msesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun i·le Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dai·r Kanun Tasarısı" olan ismi, alt komisyonda, "Şanlıurfa İline İstiklal Madalyası Verilmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" olarak değiştirildi.
Toplantının başında, muhalefet milletvekilleri, Şanlıurfa'ya İstiklal Madalyası verilmesine ilişkin düzenlemenin "teklif" olduğunu belirterek, bunun tasarıya dönüştürülemeyeceği itirazında bulundu.
Yapılan tartışmaların ardından, tasarının maddelerinin görüşmelerine geçildi.
Tasarının 2 maddesi kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, yaşlı aylığı bağlanmasına ilişkin yapılan muhtaçlık hesaplanmasında, hane içindeki kişi başına düşen milli gelir tutarı yerine, aylık başvurusunda bulunan kişinin kendisi ile eşinin gelir tutarının hesaplanması dikkate alınacak.
Buna göre, sosyal güvenlik kuruluşlarından aylık alanlar ile sigortalı bir işte çalışanlar, nafaka bağlananlar veya nafaka bağlanması mümkün olanlar ile Sosyal Hizmetler Kanunu'na göre harçlık ödenenler hariç olmak kaydıyla, muhtaç olduğuna karar verilen 65 yaşını doldurmuş Türk vatandaşlarına, muhtaçlık hali devam ettiği müddetçe aylık bağlanacak. Bu kişilerin kendisi ve eşine ait her türlü gelirler toplamı esas alınınca, kişi başına düşen ortalama aylık gelir tutarı asgari ücretin aylık net tutarının üçte birinden fazla olanlar ile aynı tutardan fazla gelir sağlaması mümkün olanlar muhtaç kabul edilemeyecek ve aylık bağlanamayacak.
Yaşlı aylığından yüzde 70 ve üzeri engelli aylığına geçişlere ilişkin yapılan muhtaçlık hesaplamasında, tüm engelli aylıklarında geçerli olan hane içerisinde kişi başına düşen ortalama aylık gelir tutarı dikkate alınacak. Başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyecek kadar engelli olduklarını sağlık kurulu raporuyla kanıtlayanlara aylık bağlanacak.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, 65 yaş muhtaç aylığından şu anda 601 bin 793 kişinin yararlandığını, düzenlemeyle 60 bin kişinin daha bundan yararlanacağını kaydetti.
2002 yılında 24 lira olan bu aylığın bugün bugün 217 lira olduğunu belirten Soylu, "OECD'nin kişi başına düşen günlük 4,3 doların altındaki yoksulluk sınırının oranı 2002'de yüzde 30 civarındayken bugün yüzde 1,6. Üst ve orta üst gruptan düşük gelirlere doğru transfer gerçekleşti." dedi.
Soylu, gelir testi belirleme sürecinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesine alınacağını bildirdi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 25 yaşa kadar genel sağlık sigortası primlerinin silinmesi, 15 bin polis ve 2 bin 610 Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) denetmeni alınması, Şanlıurfa'ya "İstiklal Madalyası" verilmesi ile zorunlu trafik sigortası, "Kanal İstanbul", terörizmin finansmanıyla ilgili konularda düzenlemeler içeren "Torba kanun" tasarısının görüşmeleri sürüyor.
Tasarının 5 maddesi daha kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, Kurtuluş Savaşı esnasında verdiği destansı mücadele ile büyük kahramanlık gösteren Şanlıurfa'ya "İstiklal Madalyası" verilecek.
"Kanal İstanbul" ve diğer su yolları projeleri için yasal düzenleme getiriliyor.
İlgili kanunda "su yolu" tanımı yapılarak, su yollarına kanuni statü kazandırılıyor. "İmar planı kararıyla yapay olarak oluşturulan ve deniz araçlarıyla ulaşımın sağlandığı su geçidi", "su yolu" olarak tanımlanıyor.
Yapılacak su yoluna isabet eden hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar, kamu gereksinimi ve kamu yararı nedeniyle belediye ve özel idareler tarafından satılamayacak, başka bir maksat için kullanılamayacak.
İstanbul Avrupa yakası proje alanları içerisinde yer alan mera, yaylak ve kışlak gibi orta mallarının vasıfları, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca Mera Kanunu'nun hükümlerine bağlı kalmaksızın resen kaldırılacak ve bu taşınmazlar hazine adına tescil edilecek.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, "Kanal İstanbul" ile ilgili muhalefet milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.
Çalışmalar kapsamında "su yolu" ibaresinin İmar Kanunu'na dercedilmesiyle su yollarının inşası için gerekli olan kamulaştırma ihtiyacının karşılanmış olacağını kaydeden Yıldırım, bu düzelemenin sadece "Kanal İstanbul"u ilgilendirmediğini bildirdi.
Yıldırım, "Kanal İstanbul konusunda çalışmalarımız belirli düzeye geldiği zaman bunu her boyutta kamuoyunun bilgisine sunacağız ve her türlü tartışmayı yapacağız ama 'su yolu' ibaresinin kanuna dercedilmesini sadece Kanal İstanbul'a indirgemenin haksızlık olduğunu düşünüyorum." dedi.
Bakan Yıldırım, "Kanal İstanbul" ile ilgili yetkilendirme sorununun olmadığını belirterek, bakanlığının çok açık şekilde yetkisi bulunduğunu, yasal engel olmadığını dile getirdi.
"Kanal İstanbul" ile ilgili tamamlanmış süreç olmadığını belirten Yıldırım, "Çalışmalar devam ediyor, üniversiteler inceleme yapıyor. Bu inceleme ve çalışmalar ortaya çıkmadan peşinen 'bu proje olmaz' demek doğru bir yaklaşım değil. Biz çalışmalarımızı tamamlayalım. Böylesine büyük bir projenin konuşulması lazım ve konuşuluyor, 2011'den beri konuşuyoruz." diye konuştu.
Binali Yıldırım, Diyarbakır'daki bombalı saldırıyla ilgili de "Milletimize, kardeşliğimize haince saldıran bu terör canilerini lanetliyoruz. Ülkemizin, kardeşliğimizin birliği için kararlılığımız bu olayla daha fazla artmış olacak." değerlendirmesinde bulundu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda "torba kanun" tasarısının 7 maddesi daha kabul edildi.
Kabul edilen maddelere göre, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca riskli alan, kentsel dönüşüm ve gelişim alanı, yenileme alanı olarak belirlenen alanlarda bulunan yapılardan, yapı ruhsatiyesi veya yapı kullanma izni bulunmayan yapılara, dönüşüm ve yenileme uygulamalarına muvafakat verilmesi koşuluyla geçici olarak elektrik, su ve doğal gaz bağlantısı ve aboneliği yapılacak. Ancak bu, herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmeyecek. Geçici abonelik süresi 5 yılı geçemeyecek.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca belirlenen sosyal yardımlardan yararlanan kişileri istihdam eden işverenlere sigorta primi desteği verilecek.
Türkiye İş Kurumuna kayıtlı işsizler arasında olması kaydıyla; Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu Kurulu tarafından belirlenen nakdi düzenli sosyal yardım alanların özel sektörde işe girmeleri halinde, sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı işe başladığı tarihten itibaren bir yıl süreyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca karşılanacak. Çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler, bir yıl süreyle bu destekten yararlanamayacak. Destekten yersiz olarak faydalanıldığının tespiti halinde, yararlanılan teşvik tutarı gecikme cezası ve zammıyla birlikte işverenden tahsil edilecek.
Kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonlar, nakit mevcutlarının yüzde 10'unu aşmamak şartıyla şehit yakınları ve gazilere ayni ve nakdi yardımda bulunabilecek. Yardımlar Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile koordinasyon içinde yapılacak.
İşçi sendikaları ve konfederasyonlar, yönetim kurulu kararıyla ve nakit mevcudunun yüzde 10'unu aşmamak kaydıyla yurt içi ve yurt dışındaki doğal afet bölgelerine doğrudan veya yetkili makamlar aracılığıyla konut, eğitim ve sağlık tesisleri kurulması amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarına ayni ve nakdi yardım yapabilecek.
Üzerinde konaklama amaçlı turizm tesisleri yapılmak üzere kamu arazisi tahsis edilen belgeli yatırımcılar ve işletmecilerden; irtifak hakkı tesis edilip edilmediğine veya kullanma izni verilip verilmediğine bakılmaksızın 2016 yılı için tahsil edilmesi gereken kira, kesin tahsis, irtifak hakkı, kullanma izni bedelleri ve hasılat paylarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli konaklama tesisleri tarafından Hazine taşınmazlarının izinsiz kullanımlarından dolayı tahsil edilmesi gereken ecrimisillerin ödeme süreleri bir yıl ertelenecek.
Ertelenen alacaklar, bu sürenin sona erdiği tarihten itibaren üç yılda ve üç eşit takside herhangi bir zam ve faiz uygulanmadan tahsil edilecek. Süresinde ödenmeyen taksitler zam ve faiz uygulanarak alınacak.
Düzenlemeden önce ödenmiş olan bedel, ilgililerince talep edilmesi halinde iade edilecek veya erteleme süresinin sona erdiği tarihten sonra tahsil edilmesi gereken bedellere mahsup edilecek.
Söz konusu işletmelerin eski borçları ile gecikme zamları, düzenlemenin yürürlüğe girmesinden itibaren dört ay içinde başvurma şartıyla, ilk taksit 2017'nin eylül ayında, diğer taksitler de bir yıl sonraki eylül ayında ödenmek üzere zam ve faiz uygulanmadan üç taksitte ödenecek. Süresinde ödenmeyen taksitler gecikme zammıyla tahsil edilecek. Bu hükümlerden yararlanmak isteyen borçluların dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmaları şartı da aranacak. Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilen tutarlar red ve iade edilmeyecek.
İşçilerin kullanacağı izin sürelerinde de önergeyle değişiklik yapıldı. Buna göre, işçilerin izin süreleri, tarafların anlaşması ile bir bölümü 10 günden aşağı olmamak üzere bölümler halinde kullanılabilecek.
15 bin polis ve 2 bin 610 sosyal güvenlik denetmeni ve denetmen yardımcısı kadrosu ihdas edilecek.
7 maddeyle birlikte bugün kabul edilen madde sayısı 14 oldu.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, toplantıyı yarın devam etmek üzere kapattı.
