2008-06-20 - 13:04
CHP'DEN AB YETKİLİLERİNE TEPKİ?
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaoğlu, "Türkiye müstemleke bir devlet değildir. Müstemleke anlayışıyla söylemler Türkiye Cumhuriyeti'nin gururunu rencide etmektedir."
-TBMM Haber Sitesi- CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Tuzla tersanelerinde yaşanan ölümler ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün sektör temsilcileriyle yaptığı toplantıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Herkesi kucaklayacağını söyleyen Başbakan Erdoğan'ın, aykırı olduğu gerekçesiyle bir işçi sendikasını toplantıya davet etmemesinin, ne kadar demokrat olduğunu gösterdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın aykırı hiçbir düşünceye tahammülü olmadığını savundu.

Başbakan Erdoğan'ın bu konuda çok duyarlı olduklarını söylediğine işaret eden Kılıçdaroğlu, "98 işçi hayatını kaybettikten sonra mı Başbakan duyarlı hale geldi?" diye sordu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, iş kazalarına bağlı ölüm ve yaralanma olaylarının dünyanın her yerinde yaşandığı yönündeki ifadelerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, hangi ülkesinin tersanelerinde 98 işçinin öldüğünün açıklanmasını istedi.

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın "'Tuzla'da 47 tersane var, ruhsatlı olanların sayısı parmaklarımızın sayısını geçmeyecek kadar" şeklindeki açıklamasını şöyle değerlendirdi:

"Bu ülkeyi yöneten siz değil misiniz? 98 işçi yaşamını kaybetmiş, Başbakan hala önlem almaktan sözediyor. Tuzla tersanelerinde önümüzdeki günlerde çok daha ciddi olaylar yaşanması kaçınılmazdır."

"İNSAN KANI ÜZERİNE TİCARET YAPMAK DOĞRU DEĞİL"

Tuzla'nın endüstri bölgesi ilan edilmesine ilişkin önerisinin hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu:

"Önce ölümleri önleyeceksiniz. Taşeronlaşmayı kaldıracaksınız. İşçilerin bizim yasalarımızın öngördüğü koşullarda çalışmalarına imkan vereceksiniz. Tuzla'yı bir rant alanı olmaktan çıkarıp dünyanın gözbebeği olacak bir sanayi mekanı haline getirmelisiniz. Ama insan kanı üzerine ticaret yapmanın sağlıklı olmadığını, doğru olmadığını herhalde her insan kabul eder. Bugün insan emeğinin acımasızca sömürüldüğü, bunun kar alanı olarak görüldüğü bir düzenle karşı karşıyayız. Bu düzen insan ölümlerine yol açıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil." değerlendirmesinde bulundu.

"TÜRKİYE'DE BİR AKIL TUTULMASI YAŞANDIĞI GERÇEK"

Basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, TÜSİAD'ın yaptığı 'akıl tutulması' açıklaması ile ilgili soru üzerine de, Türkiye'de bir akıl tutulması yaşandığı fikrine katıldığını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Eğer akıl tutulması olmasa bir ülkenin Dışişleri Bakanı yurt dışına gidip 'aman bize yardım edin' diye yalvarır, yakarır mı? Bir AKP milletvekili, Avrupa Parlamentosu Karma Komisyonu Başkanı'na gidip 'Türkiye aleyhine bir bildiri kaleme alın' diyebilir mi? Hangi demokratik ülkede bunlar olabilir? Ancak sömürge anlayışını kendi iç dünyasında kabul etmiş ama dışarıya karşı demokrat geçinerek günü kurtarmaya çalışan politikacılar tarafından yapılabilir. Eğer TÜSİAD'ın kastettiği akıl tutulması buysa son derece haklı bir eleştiri."

TÜSİAD'ın Anayasa konvansiyonu önerisinin sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, öneriye destek vermediğini söyledi. Anayasaların toplumların gerginlik ortamlarında, toplumların kutuplaştığı ortamlarda hazırlanamayacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, anayasaların toplumların ortak mutabakat belgeleri olduğunu söyledi.

"AB KENDİ İÇ SORUNLARIYLA İLGİLENSİN"

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın ve AB sözcülerinin, AK Parti'nin kapatılması hakkındaki dava ile ilgili yaptıkları yorumların hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Onlar bizim Anayasamızı bilmiyorlar. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ama o egemenliği kullanan organlar vardır. Eğer onlarda da egemenliği farklı organlar kullanıyorsa Türkiye'ye söz söyleme hakları yoktur. Türkiye müstemleke bir devlet değildir. Müstemleke anlayışıyla söylemler Türkiye Cumhuriyeti'nin gururunu rencide etmektedir."

AB yetkililerinin, 'AK Parti kapatılırsa Türkiye ile müzakereler durabilir' şeklinde açıklamalar yaptıklarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, AB yetkilerinin Türkiye'ye yönelik demeç vermek yerine, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'yi ikna etmelerinin daha doğru olacağını ifade etti.

AB'nin Sarkozy'nin yaptığı açıklamalara, İrlanda'daki gelişmelere kulaklarını tıkadığını, Türkiye'nin iç sorunlarıyla ilgilendiğini, Anayasal kurumlara müdahale ettiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Onların böyle bir yetkisi yoktur. Onlar bu yetkilerini sömürge ülkelerde kullanabilirler. AB'nin kendi iç sorunlarıyla ilgilenseler daha doğru olur" dedi.


KILIÇDAROĞLU: "TÜRKİYE 1-0 GALİP GELİR"

Kılıçdaroğlu, Türk Milli Takımı'nın bu akşam Hırvatistan ile yapacağı Avrupa Şampiyonası çeyrek final maçına ilişkin bir soru üzerine de, sporda başarının herkesin dileği olduğunu belirterek, "Umuyorum Millilerimiz başarılı olurlar, bizler de kendilerini yürekten alkışlarız" dedi. Kılıçdaroğlu, maçı 1-0 Milli Takım'ın kazanacağı tahmininde bulundu.