2007-04-16 - 15:50
AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ FATSA: ''EĞER AK PARTİ, BÖYLE BİR ŞEYİ (CUMHURİYET MİTİNGİ) ORGANİZE ETMİŞ OLSA, BİZ BİRKAÇ MİLYON İNSANI, BUNUN 10 KATI İNSANI BURAYA TOPLAYABİLİRİZ''
Parlamento muhabirleriyle sohbet eden Fatsa, gazetecilerin soruları üzerine, 14 Nisan'da yapılan Cumhuriyet Mitingini değerlendirdi. ''Herkes mesajı almıştır ve gereği yapılacaktır'' dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa,
Cumhuriyet Mitingiyle ilgili olarak herkesin mesajı aldığını belirterek, ''Çok
samimiyetle söyleyeyim;Eğer AK Parti, böyle bir şeyi organize etmiş olsa, biz
birkaç milyon insanı, bunun 10 katı insanı buraya toplayabiliriz'' dedi.
Parlamento muhabirleriyle sohbet eden Fatsa, gazetecilerin soruları üzerine,
14 Nisan'da yapılan Cumhuriyet Mitingini değerlendirdi. ''Herkes mesajı almıştır
ve gereği yapılacaktır'' diyen Fatsa, şöyle konuştu:
''Ne diyor; 'Seçmeyin, yapamazsınız, seçtirmeyiz' diyor. Kim seçecek bunu?
Sokaktaki insan seçmeyecek ki...Parlamentodaki milletin temsilcileri seçecek. Bu,
müdahale değil de nedir? Millet iradesine, Parlamento iradesine müdahale değil de
nedir yani? Bunun başka türlü anlaşılır veya okunuş şekli var mı?''
Bir gazetecinin, ''Orada belli bir kişiyi seçmeyin deniyor'' demesi üzerine,
''Mantığı zorlamayın'' diyen Fatsa, ''Seçimle alakalı yasal, anayasal bir engel
var mı ya da bu ismin cumhurbaşkanı adayı olmasının önünde bir engel var mı?''
diye sordu.

-''OLAYIN ÖNÜNDE ENGEL YOK...''-

Fatsa, cumhurbaşkanı seçecek iradenin önemine işaret ederek şunları
kaydetti:
''Burada bunu seçecek irade, yani parlamento bu yetkiyi nereden alacak? Bir
milli iradeden, yasalardan ve Anayasadan alacak. 'Sen Anayasayı, yasaları boş
ver, Türkiye'nin 83 yıllık demokratik geleneklerini de boş ver, Meclis iradesini
de boş ver. Biz böyle istiyoruz.' Siz böyle istiyorsunuz da Anayasa, yasalar,
milli irade böyle demiyor. Cumhurbaşkanı seçimine kim karar verecek? Bunlardan
daha büyük bir kalabalık, milyonlar buraya toplanırsa, o zaman bu kararı da mı
iptal edeceğiz. Öyleyse sokakta ne kadar çok insan toplayan olursa, Meclis
onların talebi doğrultusunda karar alır gibi bir netice çıkar ki o zaman milli
iradeyi nasıl tecelli ettireceksiniz. Mantığı zorlamadan rahat konuşur
düşünürsek, olayın önünde engel yok.''
Bir gazetecinin, ''Daha büyük bir kalabalık toplayacağınızı mı ima
ediyorsunuz'' sorusu üzerine Fatsa, bir başkasının da toplayabileceğini, daha
fazla sivil toplum örgütünün de biraraya gelip eylem yapabileceğini belirterek,
şöyle devam etti:
''Çok samimiyetle söyleyeyim; Eğer AK Parti, böyle bir şeyi organize etmiş
olsa, biz birkaç milyon insanı buraya toplayabiliriz. Bunun 10 katı insanı buraya
toplayabiliriz. Olayı bir yarışa sokma, 'sokakta ne kadar insan topluyoruz'
şeklinde bir yarışa sokma suretiyle milli iradeyi tecelli ettirme imkanı var mı?
Ben buna dikkat çekmek istiyorum. Yoksa biri çıkar bunu yapabilir.''

AK Parti Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa,
Cumhuriyet Mitinginde yapılan konuşmaların, ''Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti'ye
tepkinin ötesinde, onu seçen milli iradeye karşı ciddi bir tepki olduğunu''
söyledi.
Parlamento muhabirleriyle sohbet eden Fatsa, gazetecilerin soruları üzerine,
14 Nisan Cumartesi günü yapılan mitinge ilişkin değerlendirmede bulundu. Her
türlü demokratik hakkın kullanılmasının yasal olduğunu, herkesin, bunu istediği
zaman kullanabileceğini anlatan Fatsa, bundan rahatsızlık duymanın, demokrat
düşünceli insanların seslendireceği bir konu olmadığını kaydetti.
Yasal haklar kullanılırken yapılan konuşmalar ve söylemlerin iyi
değerlendirilmesini isteyen Fatsa, şunları söyledi:
''CHP, çıkıp böyle bir mitingi kendisi organize edebilirdi. Anamuhalefet
partisinin bu tavrının, süreçle ilgili çekingen ve ürkek yaklaşımını,
iddialarıyla tek başına kamuoyunun önüne çıkma cesaretini kendinde bulamadığını,
bir takım sivil toplum örgütlerinin -ki onların de ne kadar sivil toplum örgütü
olup olmadığı tartışma konusudur- onların arkasına saklanma suretiyle, adeta
kitle gerisinden ateş etme veya durumdan kendisine vazife çıkartmak şeklinde
davranışı, kamuoyunca çok yadırganmıştır.''
Mitingdeki söylemlere ve atılan sloganlara katılmalarının söz konusu
olmadığını belirten Fatsa, insanların, demokratik haklarını kullanırken, toplumun
bir kısmını başka bir kısmı üzerine yönlendirme ve tahrik etme davranışlarının
demokratik olmadığını söyledi.
Mitingi organize eden, kürsüde konuşanlar ile katılanların aynı şeyleri
söylemediğini savunan Fatsa, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Israrla, yönlendirici, tahrik edici konuşmalar yapılmış olmasına rağmen
mitinge katılanlar buna itibar etmemiştir. Böyle bir frekans farklılığı ve
uyuşmazlığı kendiliğinden ortaya çıkmıştır. Israrla yüksek tondan atılan
sloganlara katılanların tamamı, tamamına yakınının hiçbir şekilde tepki
vermediğini, katılmadığını dikkate alırsak, orada katılan insanlar ile onların
katılmasını teşvik edenlerin amaç ve düşüncelerinin aynı olmadığını görmek
mümkündür. Bu, dikkat edilmesi ve ciddiye alınması gereken bir konudur. Oradaki
konuşma, eylemler, bizim toplumumuzun hoşuna giden tasvip ve takdir edilen
konuşmalar değildir.''

-''AK PARTİ'Yİ SEÇEN İRADEYİ HEDEF ALMAK...''-

Fatsa, mitingle ilgili görüşlerini şöyle kaydetti:
''Tayyip Erdoğan'ı, AK Parti'yi sevmeyebilirsiniz, fikirlerini
paylaşmayabilirsiniz. Buna 4.5 yıllık icraatları noktasında muhalefet
edebilirsiniz. Bunu herkesin, her zeminde ortaya koyma hakkı vardır. Ama bunu
gerekçe göstermek suretiyle, AK Parti'yi geçen iradeyi hedef alarak, yok sayarak
konuşmak, üzerinde çok konuşulması gereken bir konudur. AK Parti ve Tayyip
Erdoğan, bir gece yarısı baskınıyla TBMM'ye gelmemiştir. TBMM'ye onu seçen irade,
bilinen bir iradedir. Onun adı da milli iradedir.
Aslında oradaki konuşmalara bakıldığında, Tayyip Erdoğan ve AK Parti'ye
tepkinin ötesinde, onu seçen milli iradeye karşı ciddi bir tepki vardır. Bu tavır
ve söylemler, kamuoyu tarafından tasvip edilmemiş. Bırakın tasvip edilmeyi,
mitinge katılanlar bile buna itibar ve iltifat etmemiştir. Hatta olayı
gerginleştirmek isteyen bir kişinin konuşmasına da engel olunmuştur.''

-''(FALANCA CUMHURBAŞKANI OLMASIN) DEMEK...''-

Eyüp Fatsa, ''Efendim, falancı cumhurbaşkanı olmasın'' ifadesini herkesin
seslendirebileceğini belirterek, ''Ama işler anayasal ve yasal zeminde işliyor ve
gidiyorsa, o zaman siz Anayasaya mı, yasalara mı karşısınız, yoksa falancanın bir
başkasının cumhurbaşkanı olmasına mı karşısınız? Bunlar kamuoyunda açıklık
bekleyen önemli konulardır'' dedi.
Türkiye'nin 83-84 yıllık bir cumhuriyet olduğunu,demokratik birikim ve
geleneğe sahip olduğunu anlatan Fatsa, ''Bütün bunları yok saymak, Türkiye'nin 83
yıllık demokratik birikimine, halk iradesine, anayasa ve yasalara karşı
çıkmaktır'' görüşünü ileri sürdü.
Cumhuriyetin 83-84 yıllık birikimini yok sayarak tepki koymanın ne anlama
geldiğini, en güzel şekilde kamuoyunun değerlendireceğini ve bununla ilgili hükmü
de vereceğini belirten Fatsa, şöyle konuştu:
''Biz bu konuda Türk milletinin sağduyusuna inanıyoruz. Sağduyu, bu ülkede
her zaman galip gelmiştir. Eğer insanların dağarcığında, heybesinde milletle
paylaşacağı bir şey, bilgi ve birikimi yoksa... O zaman insanlar ne yapıyor?
Geçmişteki örnekleri de göstermiştir ki kaos, kriz meydana getirmek suretiyle bir
takım problemler, gerginlikler meydana getirmek suretiyle buradan siyaseten veya
başka gerekçelerle nemalandırma gayretleridir ki millet de buna 50 yılda hiçbir
zaman prim vermemiş. Bu tür davranış sergileyenleri de hiçbir zaman
ödüllendirmemiştir. Her seferinde de bunları cezalandırmıştır. Yoksa insanlar
fikirlerini, yasaların verdiği demokratik haklarını kullanma hakkına sahiptir.
Bundan rahatsız olmamız, sıkıntıya düşmemiz söz konusu değildir.''

-''KAMUOYU, GEREĞİNİ YAPACAK''-

Bir gazetecinin, ''Demokrasilerde yüzbinlerin sokağa dökülmesinin anlamı
nedir? Siz ne tür bir mesaj aldınız?'' sorusu üzerine Fatsa, verilmek istenen
mesajın kamuoyu tarafından anlaşılıp algılandığını belirterek şöyle konuştu:
''Kamuoyu, Türk halkı bu mesajın gereğini yapacaktır. Toplum, bu mesajı
doğru okumuştur. Kimin doğru, kimin yanlış yaptığını; kimin demokratik, kimin
antidemokratik davrandığını, kimin Anayasa, yasalar ve 83 yıllık geleneklerine,
halk iradesine saygılı davranıp davranmadığını, içine sindirip sindiremediğini,
toplum iyi okumuştur. Verilen mesajların kamuoyu tarafından okunma sıkıntısı
olmamıştır. Bundan birileri belki fayda sağlayabilir, belki bundan siyasi veya
başka şekilde imkan ve rant elde etmiş olanlar olabilir. Ama bu mitingden en
zararlı çıkacak kesim, CHP ve onun tabanı olacaktır. Çünkü bütün göstergeler bize
bunu söylüyor.''

-''DAHA BÜYÜK KALABALIKLAR TOPLANDIĞINDA...''-

Mitingden kendilerinin mesajı aldığını belirten Fatsa, ''Bu meclis, atanış
bir yasama meclisi veya danışma kurulu meclisi değildir. Milletin iradesiyle
şekillenmiş bir meclistir. Diyelim ki burada bir mesaj oldu; Meclisin kararını
değiştirdiniz. O zaman yarın daha büyük yoğunlukta bir kalabalık çıktığı zaman
onun talebi noktasında da mı meclis kararını değiştirecek? O zaman milli iradeyi,
meclis iradesini nereye koyacaksınız?'' diye sordu.
Bugünkü Meclisin, milletin kendisine yüklediği milli iradenin temsili
noktasında bir sıkıntısı ve zaafı olmadığını dile getiren Fatsa, milletin,
kendisine yüklediği sorumluluğu yerine getirecek kabiliyette olduğunu, bunun
sorgulanmasının bile milli iradeye, Meclis iradesine karşı saygısızlık olacağını
söyledi.
Fatsa, ''O zaman bu miting hiç olmamış gibi aynı şekilde kararlı olarak
devam edeceksiniz'' denmesi üzerine, ''Hayır. Yani, bu mitingden mesaj alması
gerekenler, verilmek istenen mesajı almıştır'' dedi.
''Nasıl bir mesaj alındı'' sorusuna karşı da Fatsa, ''Kamuoyunun mitingi
nasıl algıladığını, nasıl okuduğunu, oradaki söylemlerin ne anlama geldiğini,
taleplerin ne kadar demokratik olduğunu... Katılanlar için söylemiyorum ama bunu
sevk, idare ve organize edenlerin demokrasiye, Anayasaya, yasalara ve mili
iradeye, Türkiye'nin 83 yıllık birikimine na kadar saygılı olup olmadığı
noktasında kamuoyu, biz, herkes mesajı almıştır. Biz bu kamuoyundan ayrı bir şey
değiliz, biz de bu toplumun bir ferdiyiz'' şeklinde konuştu.
YÖK'ün daha önce benzeri toplantılara katılan öğrenci ve öğretim üyeleriyle
ilgili tavrının bilindiğini belirten Fatsa, bu insanların ''apoletleri sökülür
gibi mesleki unvan ve kariyerleri ellerinden alınarak sokağa bırakıldığını''
ifade etti. Fatsa, ''YÖK geçmişteki uygulamalarına sahip çıkacak mı? Sahip
çıkmayacaksa geçmişteki uygulamalarının yanlış olduğunu, o insanlara haksızlık
yapıldığını söyleyebilecek midir?'' diye sordu.