2006-01-25 - 14:00
Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'de adaletin hak ettiği noktaya taşınmasına ihtiyaç bulunduğunu ifade ederek, ''Bunun için de aklında, yüreğinde, vicdanında adalet duygusu olan bir iktidara ihtiyaç var'' dedi.
Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmaya,
Aydın Güven Gürkan'ın vefatından duyduğu üzüntüyü dile getirerek
başladı. Baykal, Gürkan'ın, iyi yetişmiş aydın, sorumlu bir vatandaş
ve sosyal demokrat dünyada saygın yer tutan bir kişi olduğunu
vurguladı.
Kuş gribine ilişkin gelişmelere de değinen Baykal, tavukçuluk ve
yumurta sektörü ile Türkiye'nin imajının ciddi bir darbe yediğini
söyledi. Veterinerlik hizmetlerinin, kamu yönetiminin temel sorumluluk
alanından çıkarılmasını eleştiren Baykal, Türkiye'de, veterinerlik
hizmetinden mahrum bir hayvancılık olduğunu kaydetti. Baykal,
veterinerlik hizmetini sona erdiren devletin, ''köy tavukçuluğunu
bitirin'' dediğini belirterek, ''Bunlar, kolay işler değil; bu, bir
yaşam tarzı. 'Bunları kapatın', sen veterinerlik hizmetinin
kapatılmasına nasıl göz yumuyorsun? Kolaycı, toptancı, kestirmeci,
sorumluluğu kendi dışına atan ama gerekeni yapmayan bir kamu
yönetimiyle karşı karşıyayız'' diye konuştu.
-ADALET VE HUKUK REFORMU...-
Baykal, ''Türkiye'nin içine sürüklendiği adalet krizinin, değişik
şekillerde kendini gösterdiğini'' savunarak, adalet ve hukuk reformu
yapılmasının, vatandaşın, hukuk ve adalete güvenmesinin, öncelikli
sorunlar olduğunu söyledi.
''Hukuka, adalete hak ettiği, muhtaç olduğu saygınlığın bir an
önce kazandırmak zorundayız'' diyen Baykal, Mehmet Ali Ağca'nın tekrar
cezaevine konulmasını değerlendirirken, ''Adaletin, Türkiye'de hak
ettiği noktaya taşınmasına ihtiyaç var. Ama bunun için de aklında,
yüreğinde, vicdanında adalet duygusu olan bir iktidara, Türkiye'nin
ihtiyacı var'' diye konuştu.
-''MAHALLE KAVGASI''-
Futbol Federasyonu seçimlerine ilişkin olarak Baykal, ''intikam
taahhütlerinin, 'ben sana gösteririm' laflarının, bir mahalle kavgası
olduğunu'' öne sürdü. Bu gelişmelerin, gelecekte de olabileceğini
ifade eden Baykal, bunun, iktidarın zihniyetinden kaynaklandığını
savundu.
Baykal, Başbakan, spordan sorumlu bakan ve iktidarın, bu
seçimlerde ağır bir darbe yediğini ileri sürerek, iktidarın, ''bundan
ders alması ve bir daha böyle işlere kalkışmaması'' gerektiğini
söyledi.
-''BİR DERSİ DE ESNAF VERECEK''-
CHP lideri Baykal, Valilikten, TESK'in, güvenlik gerekçesiyle
genel kurulunu Esenboğa yolu üzerindeki otelde yapamayacağına ilişkin
yazı geldiğine işaret ederek, ''Vilayetten böyle bir yazı geliyor. Ben
vilayet diyorum ama siz nereden geldiğini biliyorsunuz'' dedi.
Esnaf kesimi ile uğraşmayı içine sindiren, esnaf kesiminin başına
kendi adamını getirmek için hukuk, hak ve kural dinlemeyen bir iktidar
manzarası ile karşı karşıya olunduğunu iddia eden Baykal, esnafın,
kendi demokratik tercihini yapacağını ve ''iktidara bir dersi de
esnafın vereceğini'' söyledi.
-''CAKA SATACAKSIN...''-
Baykal, iktidarın, kamu eğitiminden umudunu kestiğini öne sürerek,
''Devletin eğitim görevini tahrip etmek, bir eğitim bakanının işi
değildir'' dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde eğitimin özelleşmediğini, bir kamu görevi
olduğunu dile getiren Baykal, özel okullarda her öğrenciye 1 milyar
liralık yardım öngören yasal düzenleme yapıldığını anımsattı.
Baykal, ''Kamu okullarının ihtiyacını karşıladın da şimdi özel
okullardaki öğrencileri mi finanse edeceksin; bu karda kışta,
okulların yakacak parasını temin edebiliyor musun? Ama 'öğrenci başına
1 milyar vereceğim' diyerek caka satacaksın. Türkiye'nin dokusunu,
yapısını, ahlakını, hukukunu, eğitimini, temel değerlerini çığırından
çıkıyorsun'' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Maliye
Bakanı Kemal Unakıtan'ın, bir kurumun, kişinin 'şu kadar parası var'
diye şikayet etmeye hakkı olmadığını ifade ederek, ''Sana ne, sana
ne... Sen, sadece varsa o paranın içindeki yolsuzlukları takip etme
hakkına sahipsin'' dedi.
Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında, kapatılan RP'nin son
genel başkanı ve eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın ''kayıp trilyon''
davasında aldığı hapis cezasının infazının 4. kez ertelenme süresinin
dolmasıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
''Olay, sadece Erbakan olayı, Erbakan'a iyilik yapma olayı
değildir' diyen Baykal, davada bazı bakanların da sanık olarak
yargılandığını ve olayın hükümet ile ilgili olduğunu ifade etti.
''Başbakanlık yapmış, yaşı 80'i aşmış birisinin cezaevinde
bulundurulmasının ne kadar acı olduğunu hepimiz biliyoruz'' diye
konuşan Deniz Baykal, Erbakan'ın cezaevine girmesini engelleyecek
formüller üzerinde tartışılabileceğini ancak, dava konusu paranın
mutlaka Hazine'ye ödenmesi gerektiğini vurguladı.
-''AFFA ONAY VERMİYORUZ''-
Baykal, paranın ödenmemesine ilişkin yapılabilecek düzenlemeyi af
olarak nitelendirerek, ''Türkiye aftan bu kadar çekmişken, şimdi
birilerinin sadece Erbakan'a yönelik değil, kendilerine yönelik de af
çıkartmalarına onay vermiyoruz'' dedi.
Kişiye özel kanun olamayacağına işaret eden Baykal, ''Mehmet Ali
Ağca için de Erbakan için de Başbakan için de benim için de özel yasa
olmaz'' diye konuştu.
CHP lideri Baykal, bir vatandaşın askerlik yapmak istememesi
üzerine aldığı cezaya ilişkin AİHM'e yaptığı başvuru sonrasında
Türkiye'nin mahkum edilmesini, ''ileride Türkiye'nin karşılaşacağı
sorunlardan birisi olarak'' nitelendirdi.
Baykal, ''Türkiye'de askerlik çok önemli bir konu. Ama vicdani ret
konusunun da Türkiye'nin gündemine girmeye başlayabileceği
unutulmamalıdır'' dedi.
-UNAKITAN'IN AÇIKLAMASI-
Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, ''bir partinin 150
trilyon lirası var...'' yolundaki açıklamalarıyla ilgili olarak da
Unakıtan'ın bu sözlerinin, AK Parti'ye yakın bir gazetede, CHP
kastedilerek şifreli olarak yer aldığını söyledi.
Gazetenin, Bakan Unakıtan'a tuzak kuracak bir gazete olmadığını,
gazeteden de bir yalanlama yapılmadığını ifade eden Baykal, şunları
kaydetti:
''Burada 3 önemli sorun var. Birincisi, Maliye Bakanı'nın bir
kurumun, kişinin hesaplarıyla ilgili açıklama yapmaya yetkisi var mı?
Bu, kanunlarla yasaklanmıştır. Bakanın bunu açıklaması, bankacılık
sistemine yönelik bir güvensizliktir.
İkincisi, Maliye Bakanı'nın, 'bir kişinin, kurumun şu kadar
parası, mal varlığı var' diyerek şikayet etmeye hakkı yok. Sana ne
miktarından, sana ne... Sen, sadece varsa o paranın içindeki
yolsuzlukları takip etme hakkına sahipsin.
Konunun üçüncü boyutu da bunlar doğru değil. Partimizin, bu
yılbaşında Hazine'den gelen 22.6 trilyon lirayla toplam 25 trilyon
lirası var. Burada, bakanın parti ile ilgili verdiği rakamda yanılma
payı 1'e 6. Bendeki yanılma payı ise bunun çok üzerinde.''
-''ARKADAŞ SOHBETİNDE SÖYLEMEDİN Mİ?''-
CHP lideri Baykal, ''Bakan Unakıtan'ın bu sözlerini ciddiye alıp
yanıt vermek istemediğini, ancak Bakan'ın siyasi ahlakını belirtmek
istediğini'' söyledi.
Deniz Baykal, Bu yönde bir açıklama yapmadığını ifade eden
Unakıtan'a, ''Peki bunları bir arkadaş sohbetinde söylemedin mi?''
diye sordu. Unakıtan'ın, hem söylerken, hem de yalanlarken yalan
söylediğini savunan Baykal, ''Bunların af çıkarılarak düzeltilmesi
mümkün değil. Bunların hesabı da sorulacak'' diye konuştu.
Maliye Bakanı Unakıtan'ın, kendisinin ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın özel mali hesaplarını inceleyerek kuruşuna kadar
açıklamasını isteyen Baykal, Unakıtan'ın, oğlu ile ilgili açıklama
yapılması istendiğinde, 'Vergi Usul Kanunu'nun buna engel olduğunu'
söylediğini, ancak kendisi ve partisi hakkında açıklama yapabildiğini
kaydetti.
Baykal, Bakan Unakıtan'dan, CHP ve AK Parti'nin kayıtiçi ve dışı
mali hesaplarını da açıklamasını isteyerek, ''Ne benim ne de CHP'nin
hesabında tek kuruşluk Ofer parası var... Orada, burada dedikodu
yapılarak Maliye Bakanlığı yapılmaz'' dedi.
CHP lideri Baykal, konuşmasını tamamlarken, dün gazeteci-yazar
Uğur Mumcu'nun ölüm yıldönümü olduğunu hatırlattı. Mumcu'nun evinin
önündeki törene dün ilk kez katılamadığını ifade eden Baykal, Mumcu'yu
saygıyla andı.
Aydın Güven Gürkan'ın vefatından duyduğu üzüntüyü dile getirerek
başladı. Baykal, Gürkan'ın, iyi yetişmiş aydın, sorumlu bir vatandaş
ve sosyal demokrat dünyada saygın yer tutan bir kişi olduğunu
vurguladı.
Kuş gribine ilişkin gelişmelere de değinen Baykal, tavukçuluk ve
yumurta sektörü ile Türkiye'nin imajının ciddi bir darbe yediğini
söyledi. Veterinerlik hizmetlerinin, kamu yönetiminin temel sorumluluk
alanından çıkarılmasını eleştiren Baykal, Türkiye'de, veterinerlik
hizmetinden mahrum bir hayvancılık olduğunu kaydetti. Baykal,
veterinerlik hizmetini sona erdiren devletin, ''köy tavukçuluğunu
bitirin'' dediğini belirterek, ''Bunlar, kolay işler değil; bu, bir
yaşam tarzı. 'Bunları kapatın', sen veterinerlik hizmetinin
kapatılmasına nasıl göz yumuyorsun? Kolaycı, toptancı, kestirmeci,
sorumluluğu kendi dışına atan ama gerekeni yapmayan bir kamu
yönetimiyle karşı karşıyayız'' diye konuştu.
-ADALET VE HUKUK REFORMU...-
Baykal, ''Türkiye'nin içine sürüklendiği adalet krizinin, değişik
şekillerde kendini gösterdiğini'' savunarak, adalet ve hukuk reformu
yapılmasının, vatandaşın, hukuk ve adalete güvenmesinin, öncelikli
sorunlar olduğunu söyledi.
''Hukuka, adalete hak ettiği, muhtaç olduğu saygınlığın bir an
önce kazandırmak zorundayız'' diyen Baykal, Mehmet Ali Ağca'nın tekrar
cezaevine konulmasını değerlendirirken, ''Adaletin, Türkiye'de hak
ettiği noktaya taşınmasına ihtiyaç var. Ama bunun için de aklında,
yüreğinde, vicdanında adalet duygusu olan bir iktidara, Türkiye'nin
ihtiyacı var'' diye konuştu.
-''MAHALLE KAVGASI''-
Futbol Federasyonu seçimlerine ilişkin olarak Baykal, ''intikam
taahhütlerinin, 'ben sana gösteririm' laflarının, bir mahalle kavgası
olduğunu'' öne sürdü. Bu gelişmelerin, gelecekte de olabileceğini
ifade eden Baykal, bunun, iktidarın zihniyetinden kaynaklandığını
savundu.
Baykal, Başbakan, spordan sorumlu bakan ve iktidarın, bu
seçimlerde ağır bir darbe yediğini ileri sürerek, iktidarın, ''bundan
ders alması ve bir daha böyle işlere kalkışmaması'' gerektiğini
söyledi.
-''BİR DERSİ DE ESNAF VERECEK''-
CHP lideri Baykal, Valilikten, TESK'in, güvenlik gerekçesiyle
genel kurulunu Esenboğa yolu üzerindeki otelde yapamayacağına ilişkin
yazı geldiğine işaret ederek, ''Vilayetten böyle bir yazı geliyor. Ben
vilayet diyorum ama siz nereden geldiğini biliyorsunuz'' dedi.
Esnaf kesimi ile uğraşmayı içine sindiren, esnaf kesiminin başına
kendi adamını getirmek için hukuk, hak ve kural dinlemeyen bir iktidar
manzarası ile karşı karşıya olunduğunu iddia eden Baykal, esnafın,
kendi demokratik tercihini yapacağını ve ''iktidara bir dersi de
esnafın vereceğini'' söyledi.
-''CAKA SATACAKSIN...''-
Baykal, iktidarın, kamu eğitiminden umudunu kestiğini öne sürerek,
''Devletin eğitim görevini tahrip etmek, bir eğitim bakanının işi
değildir'' dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde eğitimin özelleşmediğini, bir kamu görevi
olduğunu dile getiren Baykal, özel okullarda her öğrenciye 1 milyar
liralık yardım öngören yasal düzenleme yapıldığını anımsattı.
Baykal, ''Kamu okullarının ihtiyacını karşıladın da şimdi özel
okullardaki öğrencileri mi finanse edeceksin; bu karda kışta,
okulların yakacak parasını temin edebiliyor musun? Ama 'öğrenci başına
1 milyar vereceğim' diyerek caka satacaksın. Türkiye'nin dokusunu,
yapısını, ahlakını, hukukunu, eğitimini, temel değerlerini çığırından
çıkıyorsun'' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Maliye
Bakanı Kemal Unakıtan'ın, bir kurumun, kişinin 'şu kadar parası var'
diye şikayet etmeye hakkı olmadığını ifade ederek, ''Sana ne, sana
ne... Sen, sadece varsa o paranın içindeki yolsuzlukları takip etme
hakkına sahipsin'' dedi.
Baykal, partisinin TBMM grup toplantısında, kapatılan RP'nin son
genel başkanı ve eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın ''kayıp trilyon''
davasında aldığı hapis cezasının infazının 4. kez ertelenme süresinin
dolmasıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
''Olay, sadece Erbakan olayı, Erbakan'a iyilik yapma olayı
değildir' diyen Baykal, davada bazı bakanların da sanık olarak
yargılandığını ve olayın hükümet ile ilgili olduğunu ifade etti.
''Başbakanlık yapmış, yaşı 80'i aşmış birisinin cezaevinde
bulundurulmasının ne kadar acı olduğunu hepimiz biliyoruz'' diye
konuşan Deniz Baykal, Erbakan'ın cezaevine girmesini engelleyecek
formüller üzerinde tartışılabileceğini ancak, dava konusu paranın
mutlaka Hazine'ye ödenmesi gerektiğini vurguladı.
-''AFFA ONAY VERMİYORUZ''-
Baykal, paranın ödenmemesine ilişkin yapılabilecek düzenlemeyi af
olarak nitelendirerek, ''Türkiye aftan bu kadar çekmişken, şimdi
birilerinin sadece Erbakan'a yönelik değil, kendilerine yönelik de af
çıkartmalarına onay vermiyoruz'' dedi.
Kişiye özel kanun olamayacağına işaret eden Baykal, ''Mehmet Ali
Ağca için de Erbakan için de Başbakan için de benim için de özel yasa
olmaz'' diye konuştu.
CHP lideri Baykal, bir vatandaşın askerlik yapmak istememesi
üzerine aldığı cezaya ilişkin AİHM'e yaptığı başvuru sonrasında
Türkiye'nin mahkum edilmesini, ''ileride Türkiye'nin karşılaşacağı
sorunlardan birisi olarak'' nitelendirdi.
Baykal, ''Türkiye'de askerlik çok önemli bir konu. Ama vicdani ret
konusunun da Türkiye'nin gündemine girmeye başlayabileceği
unutulmamalıdır'' dedi.
-UNAKITAN'IN AÇIKLAMASI-
Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, ''bir partinin 150
trilyon lirası var...'' yolundaki açıklamalarıyla ilgili olarak da
Unakıtan'ın bu sözlerinin, AK Parti'ye yakın bir gazetede, CHP
kastedilerek şifreli olarak yer aldığını söyledi.
Gazetenin, Bakan Unakıtan'a tuzak kuracak bir gazete olmadığını,
gazeteden de bir yalanlama yapılmadığını ifade eden Baykal, şunları
kaydetti:
''Burada 3 önemli sorun var. Birincisi, Maliye Bakanı'nın bir
kurumun, kişinin hesaplarıyla ilgili açıklama yapmaya yetkisi var mı?
Bu, kanunlarla yasaklanmıştır. Bakanın bunu açıklaması, bankacılık
sistemine yönelik bir güvensizliktir.
İkincisi, Maliye Bakanı'nın, 'bir kişinin, kurumun şu kadar
parası, mal varlığı var' diyerek şikayet etmeye hakkı yok. Sana ne
miktarından, sana ne... Sen, sadece varsa o paranın içindeki
yolsuzlukları takip etme hakkına sahipsin.
Konunun üçüncü boyutu da bunlar doğru değil. Partimizin, bu
yılbaşında Hazine'den gelen 22.6 trilyon lirayla toplam 25 trilyon
lirası var. Burada, bakanın parti ile ilgili verdiği rakamda yanılma
payı 1'e 6. Bendeki yanılma payı ise bunun çok üzerinde.''
-''ARKADAŞ SOHBETİNDE SÖYLEMEDİN Mİ?''-
CHP lideri Baykal, ''Bakan Unakıtan'ın bu sözlerini ciddiye alıp
yanıt vermek istemediğini, ancak Bakan'ın siyasi ahlakını belirtmek
istediğini'' söyledi.
Deniz Baykal, Bu yönde bir açıklama yapmadığını ifade eden
Unakıtan'a, ''Peki bunları bir arkadaş sohbetinde söylemedin mi?''
diye sordu. Unakıtan'ın, hem söylerken, hem de yalanlarken yalan
söylediğini savunan Baykal, ''Bunların af çıkarılarak düzeltilmesi
mümkün değil. Bunların hesabı da sorulacak'' diye konuştu.
Maliye Bakanı Unakıtan'ın, kendisinin ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın özel mali hesaplarını inceleyerek kuruşuna kadar
açıklamasını isteyen Baykal, Unakıtan'ın, oğlu ile ilgili açıklama
yapılması istendiğinde, 'Vergi Usul Kanunu'nun buna engel olduğunu'
söylediğini, ancak kendisi ve partisi hakkında açıklama yapabildiğini
kaydetti.
Baykal, Bakan Unakıtan'dan, CHP ve AK Parti'nin kayıtiçi ve dışı
mali hesaplarını da açıklamasını isteyerek, ''Ne benim ne de CHP'nin
hesabında tek kuruşluk Ofer parası var... Orada, burada dedikodu
yapılarak Maliye Bakanlığı yapılmaz'' dedi.
CHP lideri Baykal, konuşmasını tamamlarken, dün gazeteci-yazar
Uğur Mumcu'nun ölüm yıldönümü olduğunu hatırlattı. Mumcu'nun evinin
önündeki törene dün ilk kez katılamadığını ifade eden Baykal, Mumcu'yu
saygıyla andı.
