
2011-11-14 - 19:28
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2012 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı, eleştiri ve soruları cevapladı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu bütçeleri ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü kesin hesapları kabul edildi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2012 yılı bütçesi ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü kesin hesapları kabul edildi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2012 yılı bütçesi görüşülmeye başlandı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, komisyonda, bakanlığın 2012 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, sunumda dünyada ve Türkiye'deki tarım sektörüne genel bir bakış yaptı. Gelişmiş ülkelerde gerek istihdamda gerek milli gelirde tarımın payının giderek azaldığına dikkati çeken Eker, çalışan 100 insandan ABD'de 1-1,5'inin, AB'de ise 4,5'inin tarım sektöründe istihdam edildiğini söyledi.
Türkiye'de de tarım sektöründe çalışanların sayısının giderek azaldığına dikkati çeken Eker, halen nüfusun yüzde 25'inin tarımda çalıştığını bildirdi.
Eker, tarım sektörünün geçen yıl yüzde 2,4'lük bir büyüme yakaladığını ve Türkiye'nin 61.8 milyar dolara yaklaşan tarım hasılasının olduğunu dile getirdi. Tarım hasılası bakımından Türkiye'nin 2002 yılında dünyadaki ülkeler içinde 11. sırada bulunduğunu, şimdi ise dünyanın 7. büyük tarımsal gücü haline geldiğini ifade eden Eker, ''Türkiye 4 basamak atladı. Geçtiği 4 ülkeden 3'ü Fransa, İspanya ve İtalya. Dünya Bankasının sıralamasına göre ise dünyanın 6. büyük tarım ekonomisi'' dedi.
Eker, tarımı teknoloji ile buluşturduklarını anlatarak, ''Son 8 yılda 2007 yılı hariç, o zaman etkili bir kuraklık yaşandı, diğer bütün yıllarda Türkiye bütün yıllarda tarımda aralıksız büyüme gösterdi'' diye konuştu.
Tarım sektörünün çok stratejik olduğunu, bu nedenle desteklendiğini belirten Eker, ''2002 yılında Türkiye'nin çiftçiye net olarak verdiği para 1 milyar 868 milyon liraydı. 2011 yılında çiftçiye ödeyeceğimiz para 6 milyar 990 milyon lirayı buluyor. Bunun 6 milyar lirasını çiftçiye ödedik'' dedi.
Bazı ürünlerdeki verimlilik artışlarıyla ilgili bilgiler veren Eker, son 8 yılda büyükbaş hayvan sayısının yüzde 16, kültür ırkı hayvan sayısının yüzde 127, hayvan başına ortalama süt veriminin yüzde 67, hayvan başına ortalama et veriminin yüzde 18 oranında arttığını söyledi.
Eker, 50 başın üzerinde hayvan bulunduran çiftlik sayısının yüzde 456 artarak 4 bin 300'den 24 bine ulaştığını bildirdi.
2006 yılında başlatılan yüzde 50 hibe destekli Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında tarımsal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi, ambalajlanması ve depolanması gibi ekonomik yatırımların da desteklendiğini anlatan Eker, bu projelere toplam 567 milyon TL hibe desteği verildiğini belirtti.
2002 yılında toplam tohumluk üretiminin 145 bin ton iken bunun 2010 yılında 497 bin tona yükseldiğini ifade eden Eker, Türkiye'nin tohum ihraç edebilecek düzeye geldiğini kaydetti.
Süt fiyatlarında ilkbaharda düşme yaşanabildiğini anlatan Eker, aldıkları tedbirlerle şu anda fiyatların normal seyrine girdiğini, litresi 74 kuruşa ihalelerin yapıldığını bildirdi. Eker, ilave tedbir olarak 2012 yılında okul sütü projesini de hayata geçireceklerini, süt ve et piyasası düzenlemesiyle ilgili üretici ve tüketicinin fiyat dalgalanmalarından etkilenmemesi için yeni bir kurum oluşturduklarını söyledi.
Tarım arazilerinin bölünmesinin önüne geçecek yeni düzenlemeler yaptıklarını aktaran Eker, arazi toplulaştırmasıyla ilgili çalışmaların da sürdüğünü kaydetti. Eker, ''Türkiye'de tarım arazilerinin mirasa konu olmaktan çıkması gerekiyor. Bizim mutlaka yapmamız gereken budur. Çünkü tarım arazileri bölüne bölüne küçücük ve kullanılamaz hale geldi. Bu konuyla ilgili durum fecaat'' dedi.
Eker, Trakya Bölgesi'nin Cumhuriyet tarihinde ilk kez şap hastalığından arı hale getirildiğini, bunu bütün Marmara ve daha doğu bölgelere yaymayı planladıklarını bildirdi.
Eker, bakanlığın bütçesinde geçen yıla göre yüzde 20 oranında artış olduğunu da sözlerine ekledi.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in sunumunda muhalefet milletvekillerinin bulunduğu sıralara bakmadan yapmasından yakındı. Kurt, ''Bizim bulunduğumuz tarafa hiç bakmadı. Hep Sayın iktidar milletvekillerinin bulunduğu sıralara hitap etti. Ya beden dili böyle ya da muhalefeti yok sayma tutumu içerisindeydi'' dedi.
Eker'in seçim bölgesine gittiğinde sosyal refah, hayvancılık ve tarım konularında hiç konuşmadığını öne süren Kurt, ''Sürekli siyasi mesajlar verir. Kendi seçim bölgesinde hayvancılık bitti. Umarım, bu eksikleri tamamlarlar'' diye konuştu.
CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, AK Parti iktidarı döneminde, tarıma ve çiftçiye gerekli önemin verilmediğini öne sürerek, yeterli kaynak ayrılmaması nedeniyle tarım alanı miktarında azalma yaşandığını savundu.
CHP Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, 9 yıllık AK Parti iktidarı döneminde yalnızca mısır, ayçiçeği ve çeltikte üretim artışı yaşandığını ileri sürerek, buğday, arpa, nohut ve mercimek üretiminde 10 yıl öncesinin gerisinde kalındığını söyledi.
Hayvan ithalatını da eleştiren Günaydın, ''Soruyorum size, bu ithalat et fiyatlarını düşürdü mü? Sorun besiciye, 'hayvanın kilosunu kaça mal ediyorsunuz' diye. Üretimi desteklemek için kurulan Et ve Balık Kurumu üreticiyi öldürmek ithalatçıyı geliştirmek için çalışıyor'' şeklinde konuştu.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkerim Gök, dünyada meydana gelen gelişmelerin geçmişte olduğu gibi gelecekte de en önemli sektörün tarım olacağını gösterdiğini ifade etti. CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, Türk çiftçisine yapılması gereken desteklerin yabancılara yapıldığını savundu.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, tarımın milli gelire katkısının düştüğünü ifade etti.
Çiftçinin borç batağına sürüklendiğini öne süren Akçay, Türkiye'nin kendi kendine yetebilen ülkeler arasında yer alırken, şimdi bazı ürünleri dışardan almak durumunda kaldığını kaydetti. Akçay, ''Hayvancılık ve et fiyatlarında hükümet tamamen sınıfta kalmıştır'' diye konuştu.
AK Parti Antalya Milletvekili Sadık Badak ise kentte EXPO fuarı düzenlenmesi konusunda bakanlığın gösterdiği çabadan ötürü teşekkür etti.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2012 yılı bütçesinin görüşmelerinde milletvekillerinin eleştiri ve sorularını cevapladı.
Tütün üretiminin yasaklamanın söz konusu olmadığını ifade eden Eker, sadece ürünün alınmadığını dile getirdi.
2 milyon 100 bin hektar alanın 9 GAP ilinde toplulaştırmasının sürdüğünü ve bunun 2012'de biteceğini bildiren Eker, buna paralel olarak sulama kanallarının da yapıldığını söyledi.
BDP Hakkari Milletvekil Adil Kurt'un Silvan Barajı'nın yapımıyla ilgili sorusu üzerine Eker, barajın programa alındığını, yapımına başlandığını söyledi. Eker, ''Fakat birileri gitti geçen hafta şantiyeyi yaktı. Bir de sizden onları da lanetlemenizi isterim. Oradaki araçları yakmak ve gariban iki işçiyi soyup nehre atmak insanlıkla ne kadar bağdaşır, hizmetlere ne kadar katkı sağlar? Sayın Kurt'dan bunu kınamasını bekliyorum'' dedi.
Eker, Türkiye'nin, OECD ülkeleri arasında tarıma en fazla destek veren ülke olduğunu bildirdi.
Gelişmiş ülkelerde tarımın istihdama ve milli gelire katkısının oldukça düşük düzeyde bulunduğuna dikkati çeken Eker, ''Dünyanın en gelişmiş ülkesinde bile çiftçilerin gelirleri diğer sektörlerde çalışanların gelirlerinden daha düşüktür. Gelişmekte olan ülkelerde de bu böyledir'' dedi.
AK Parti hükümeti döneminde tarıma verilen desteği büyük ölçülerde arttığını anlatan Eker, Cumhuriyet tarihinde ilk defa kendi hükümetleri döneminde, küçükbaş hayvancılığın destekleme kapsamına alındığını ifade etti.
Son yıllarda tarım sektöründeki sabit sermaye yatırımlarında çok ciddi bir artış bulunduğunu kaydeden Eker, Türkiye'nin kalitede sağladığı gelişme nedeniyle buğday ithalatı da yapmadığını ifade etti.
Tarım ürünlerindeki üretim artışının mısır, çeltikten ibaret olmadığını vurgulayan Eker, ''Elma, şeftali, muz, kayısı, mandalina, Antep fıstığı, kiraz, vişne, nar gibi ürünlerdeki artışlar önemli oranlarda. Türkiye bunları dışarıya satıyor. Neden bunları görmüyorsunuz? Biz bunların sertifikalı fidanını destekliyoruz, tabii ki destek veriyoruz bunlara. Sütte de yüzde 50 oranında artış var. Nasıl oluyor da süt miktarı artarken hayvan sayısı azalıyor'' diye konuştu.
Türkiye'de tohum üretiminde yaşanan artış hakkında bilgi veren Eker, 2002 yılından bu yana bu alanda yüzde 243 oranında artış yaşandığını anlattı. Tohum ihracatında da artış yaşandığını vurgulayan Eker, bu alanda İsrail'e bağımlı olunmadığını söyledi. İthal edilen tohumlukların sadece yüzde 6-7 oranında İsrail'den alındığını ifade eden Eker, ''Türkiye geçen yıl İsrail'e 141 milyon dolarlık tarım ürünü ihraç etti, içerisinde tohum da var. İsrail'den aldığı 27 milyon dolar. Hangisi büyük? Alınan da sadece hibrit sebze tohumluğudur. Hibrit sebze tohumunu herkes birbirinden alıyor. Tüm ülkeler birbirinden ithal ediyor'' şeklinde konuştu.
Eker, Brusella hastalığıyla ilgili aşılamayı da bu yıl program kapsamına aldıklarını bildirdi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu bütçeleri ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü kesin hesapları kabul edildi.(19:28)
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 2012 yılı bütçesi görüşülmeye başlandı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, komisyonda, bakanlığın 2012 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, sunumda dünyada ve Türkiye'deki tarım sektörüne genel bir bakış yaptı. Gelişmiş ülkelerde gerek istihdamda gerek milli gelirde tarımın payının giderek azaldığına dikkati çeken Eker, çalışan 100 insandan ABD'de 1-1,5'inin, AB'de ise 4,5'inin tarım sektöründe istihdam edildiğini söyledi.
Türkiye'de de tarım sektöründe çalışanların sayısının giderek azaldığına dikkati çeken Eker, halen nüfusun yüzde 25'inin tarımda çalıştığını bildirdi.
Eker, tarım sektörünün geçen yıl yüzde 2,4'lük bir büyüme yakaladığını ve Türkiye'nin 61.8 milyar dolara yaklaşan tarım hasılasının olduğunu dile getirdi. Tarım hasılası bakımından Türkiye'nin 2002 yılında dünyadaki ülkeler içinde 11. sırada bulunduğunu, şimdi ise dünyanın 7. büyük tarımsal gücü haline geldiğini ifade eden Eker, ''Türkiye 4 basamak atladı. Geçtiği 4 ülkeden 3'ü Fransa, İspanya ve İtalya. Dünya Bankasının sıralamasına göre ise dünyanın 6. büyük tarım ekonomisi'' dedi.
Eker, tarımı teknoloji ile buluşturduklarını anlatarak, ''Son 8 yılda 2007 yılı hariç, o zaman etkili bir kuraklık yaşandı, diğer bütün yıllarda Türkiye bütün yıllarda tarımda aralıksız büyüme gösterdi'' diye konuştu.
Tarım sektörünün çok stratejik olduğunu, bu nedenle desteklendiğini belirten Eker, ''2002 yılında Türkiye'nin çiftçiye net olarak verdiği para 1 milyar 868 milyon liraydı. 2011 yılında çiftçiye ödeyeceğimiz para 6 milyar 990 milyon lirayı buluyor. Bunun 6 milyar lirasını çiftçiye ödedik'' dedi.
Bazı ürünlerdeki verimlilik artışlarıyla ilgili bilgiler veren Eker, son 8 yılda büyükbaş hayvan sayısının yüzde 16, kültür ırkı hayvan sayısının yüzde 127, hayvan başına ortalama süt veriminin yüzde 67, hayvan başına ortalama et veriminin yüzde 18 oranında arttığını söyledi.
Eker, 50 başın üzerinde hayvan bulunduran çiftlik sayısının yüzde 456 artarak 4 bin 300'den 24 bine ulaştığını bildirdi.
2006 yılında başlatılan yüzde 50 hibe destekli Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında tarımsal ürünlerin işlenmesi, paketlenmesi, ambalajlanması ve depolanması gibi ekonomik yatırımların da desteklendiğini anlatan Eker, bu projelere toplam 567 milyon TL hibe desteği verildiğini belirtti.
2002 yılında toplam tohumluk üretiminin 145 bin ton iken bunun 2010 yılında 497 bin tona yükseldiğini ifade eden Eker, Türkiye'nin tohum ihraç edebilecek düzeye geldiğini kaydetti.
Süt fiyatlarında ilkbaharda düşme yaşanabildiğini anlatan Eker, aldıkları tedbirlerle şu anda fiyatların normal seyrine girdiğini, litresi 74 kuruşa ihalelerin yapıldığını bildirdi. Eker, ilave tedbir olarak 2012 yılında okul sütü projesini de hayata geçireceklerini, süt ve et piyasası düzenlemesiyle ilgili üretici ve tüketicinin fiyat dalgalanmalarından etkilenmemesi için yeni bir kurum oluşturduklarını söyledi.
Tarım arazilerinin bölünmesinin önüne geçecek yeni düzenlemeler yaptıklarını aktaran Eker, arazi toplulaştırmasıyla ilgili çalışmaların da sürdüğünü kaydetti. Eker, ''Türkiye'de tarım arazilerinin mirasa konu olmaktan çıkması gerekiyor. Bizim mutlaka yapmamız gereken budur. Çünkü tarım arazileri bölüne bölüne küçücük ve kullanılamaz hale geldi. Bu konuyla ilgili durum fecaat'' dedi.
Eker, Trakya Bölgesi'nin Cumhuriyet tarihinde ilk kez şap hastalığından arı hale getirildiğini, bunu bütün Marmara ve daha doğu bölgelere yaymayı planladıklarını bildirdi.
Eker, bakanlığın bütçesinde geçen yıla göre yüzde 20 oranında artış olduğunu da sözlerine ekledi.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'in sunumunda muhalefet milletvekillerinin bulunduğu sıralara bakmadan yapmasından yakındı. Kurt, ''Bizim bulunduğumuz tarafa hiç bakmadı. Hep Sayın iktidar milletvekillerinin bulunduğu sıralara hitap etti. Ya beden dili böyle ya da muhalefeti yok sayma tutumu içerisindeydi'' dedi.
Eker'in seçim bölgesine gittiğinde sosyal refah, hayvancılık ve tarım konularında hiç konuşmadığını öne süren Kurt, ''Sürekli siyasi mesajlar verir. Kendi seçim bölgesinde hayvancılık bitti. Umarım, bu eksikleri tamamlarlar'' diye konuştu.
CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, AK Parti iktidarı döneminde, tarıma ve çiftçiye gerekli önemin verilmediğini öne sürerek, yeterli kaynak ayrılmaması nedeniyle tarım alanı miktarında azalma yaşandığını savundu.
CHP Ankara Milletvekili Gökhan Günaydın, 9 yıllık AK Parti iktidarı döneminde yalnızca mısır, ayçiçeği ve çeltikte üretim artışı yaşandığını ileri sürerek, buğday, arpa, nohut ve mercimek üretiminde 10 yıl öncesinin gerisinde kalındığını söyledi.
Hayvan ithalatını da eleştiren Günaydın, ''Soruyorum size, bu ithalat et fiyatlarını düşürdü mü? Sorun besiciye, 'hayvanın kilosunu kaça mal ediyorsunuz' diye. Üretimi desteklemek için kurulan Et ve Balık Kurumu üreticiyi öldürmek ithalatçıyı geliştirmek için çalışıyor'' şeklinde konuştu.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkerim Gök, dünyada meydana gelen gelişmelerin geçmişte olduğu gibi gelecekte de en önemli sektörün tarım olacağını gösterdiğini ifade etti. CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt, Türk çiftçisine yapılması gereken desteklerin yabancılara yapıldığını savundu.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, tarımın milli gelire katkısının düştüğünü ifade etti.
Çiftçinin borç batağına sürüklendiğini öne süren Akçay, Türkiye'nin kendi kendine yetebilen ülkeler arasında yer alırken, şimdi bazı ürünleri dışardan almak durumunda kaldığını kaydetti. Akçay, ''Hayvancılık ve et fiyatlarında hükümet tamamen sınıfta kalmıştır'' diye konuştu.
AK Parti Antalya Milletvekili Sadık Badak ise kentte EXPO fuarı düzenlenmesi konusunda bakanlığın gösterdiği çabadan ötürü teşekkür etti.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2012 yılı bütçesinin görüşmelerinde milletvekillerinin eleştiri ve sorularını cevapladı.
Tütün üretiminin yasaklamanın söz konusu olmadığını ifade eden Eker, sadece ürünün alınmadığını dile getirdi.
2 milyon 100 bin hektar alanın 9 GAP ilinde toplulaştırmasının sürdüğünü ve bunun 2012'de biteceğini bildiren Eker, buna paralel olarak sulama kanallarının da yapıldığını söyledi.
BDP Hakkari Milletvekil Adil Kurt'un Silvan Barajı'nın yapımıyla ilgili sorusu üzerine Eker, barajın programa alındığını, yapımına başlandığını söyledi. Eker, ''Fakat birileri gitti geçen hafta şantiyeyi yaktı. Bir de sizden onları da lanetlemenizi isterim. Oradaki araçları yakmak ve gariban iki işçiyi soyup nehre atmak insanlıkla ne kadar bağdaşır, hizmetlere ne kadar katkı sağlar? Sayın Kurt'dan bunu kınamasını bekliyorum'' dedi.
Eker, Türkiye'nin, OECD ülkeleri arasında tarıma en fazla destek veren ülke olduğunu bildirdi.
Gelişmiş ülkelerde tarımın istihdama ve milli gelire katkısının oldukça düşük düzeyde bulunduğuna dikkati çeken Eker, ''Dünyanın en gelişmiş ülkesinde bile çiftçilerin gelirleri diğer sektörlerde çalışanların gelirlerinden daha düşüktür. Gelişmekte olan ülkelerde de bu böyledir'' dedi.
AK Parti hükümeti döneminde tarıma verilen desteği büyük ölçülerde arttığını anlatan Eker, Cumhuriyet tarihinde ilk defa kendi hükümetleri döneminde, küçükbaş hayvancılığın destekleme kapsamına alındığını ifade etti.
Son yıllarda tarım sektöründeki sabit sermaye yatırımlarında çok ciddi bir artış bulunduğunu kaydeden Eker, Türkiye'nin kalitede sağladığı gelişme nedeniyle buğday ithalatı da yapmadığını ifade etti.
Tarım ürünlerindeki üretim artışının mısır, çeltikten ibaret olmadığını vurgulayan Eker, ''Elma, şeftali, muz, kayısı, mandalina, Antep fıstığı, kiraz, vişne, nar gibi ürünlerdeki artışlar önemli oranlarda. Türkiye bunları dışarıya satıyor. Neden bunları görmüyorsunuz? Biz bunların sertifikalı fidanını destekliyoruz, tabii ki destek veriyoruz bunlara. Sütte de yüzde 50 oranında artış var. Nasıl oluyor da süt miktarı artarken hayvan sayısı azalıyor'' diye konuştu.
Türkiye'de tohum üretiminde yaşanan artış hakkında bilgi veren Eker, 2002 yılından bu yana bu alanda yüzde 243 oranında artış yaşandığını anlattı. Tohum ihracatında da artış yaşandığını vurgulayan Eker, bu alanda İsrail'e bağımlı olunmadığını söyledi. İthal edilen tohumlukların sadece yüzde 6-7 oranında İsrail'den alındığını ifade eden Eker, ''Türkiye geçen yıl İsrail'e 141 milyon dolarlık tarım ürünü ihraç etti, içerisinde tohum da var. İsrail'den aldığı 27 milyon dolar. Hangisi büyük? Alınan da sadece hibrit sebze tohumluğudur. Hibrit sebze tohumunu herkes birbirinden alıyor. Tüm ülkeler birbirinden ithal ediyor'' şeklinde konuştu.
Eker, Brusella hastalığıyla ilgili aşılamayı da bu yıl program kapsamına aldıklarını bildirdi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu bütçeleri ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü kesin hesapları kabul edildi.(19:28)