2006-02-22 - 13:10
TÜKETİCİ DERNEK TEMSİLCİLERİ TBMM'DE...
Dernek temsilcileri ile görüşen Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Süleyman Sarıbaş, kredi kartı sorununun uzun süredir bilindiğini, ancak tasarının hazırlanmasının 3 yıl sürdüğünü söyledi.
Sarıbaş, TBMM'de Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel
Başkanı Turhan Çakar ve tüketici örgütleri temsilcilerinden oluşan
heyetle görüştü.

TÜDEF Genel Başkanı Çakar, kredi kartlarına düzenleme getiren
kanun tasarısının TBMM Sanayi ve Ticaret Komisyonu'ndaki görüşmelerine
katıldıklarını, burada banka sahiplerinin lehine değişiklikler
yapıldığını söyledi.

400-500 milyon lira maaş alan vatandaşların, gelirleriyle zorunlu
ihtiyaçlarını karşıladığını, olağanüstü durumlarda ise kredi kartı
kullanmak zorunda kaldıklarına dikkati çeken Çakar, kart borcunu
ödeyemeyen vatandaşların ise yüksek faiz nedeniyle mağdur olduğunu
söyledi.

İnsanların kredi kartı borcu nedeniyle bunalıma girdiğine değinen
Çakar, ''İntiharların önlenmesi için önlemler alınmalı. Borçların
affedilmesini değil, ödenebilir hale getirilmesini istiyoruz. 9-10
milyon kart hamili mağdur. Mağduriyetlerin giderilmesi için düzenleme
yapılmalı'' diye konuştu. Çakar, ''temerrüt faizinin devlet iç
borçlanma faizinin iki katından fazla olmaması'' önerisinde bulundu.

Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Sarıbaş da kredi kartı
sorununun uzun süredir bilindiğini, ancak tasarının hazırlanmasının 3
yıl sürdüğünü söyledi.

Tasarıda tüketicilerin lehine herhangi bir düzenlemenin yer
almadığını ileri süren Sarıbaş, ''Hükümet'in, hiçbir tarafın memnun
olmadığı tasarıyı ballandırarak sunmaya çalışmasını anlayamıyoruz.
Kangrenleşmiş bir yara var. Bu yaraya neşter vurmak, sorunu kökünden
çözmek varken, Hükümet'in yaptığı tek şey pansumandır'' diye konuştu.

Kredi kartı sözleşmelerinin ahlaka aykırı olduğunu ileri süren
Sarıbaş, şöyle devam etti:

''Tefecilik nasıl örf ve adetlere aykırı ise kredi kartı
sözleşmesinin temelinde de ahlaka aykırılık var. Sözleşmenin bir
tarafında mağdur eli, diğer tarafından kalpazanlar var; bu, ahlaka
aykırıdır. Vatandaşın alın terinin, başkalarınca ahlaksızca
soyulmasına fırsat vermeyeceğiz.''