AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan Komisyonda, İçişleri Bakanlığının yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları görüşülecek.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Bakanlığının bütçesine ilişkin sunum yaptı.

İçişleri Bakanı Yerlikaya, 1 Ocak-1 Kasım tarihlerinde bölücü terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik 19 bin 756 operasyonda 84'ü ölü, 525'i sağ, 5'i yaralı ve 107'si teslim olmak üzere 721 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

Yerlikaya, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2024 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, ülkenin huzur ve güvenliği için başta terör, organize suçlar, uyuşturucu, göçmen kaçakçılığı ve siber suçlar olmak üzere tüm suç ve suçlularla mücadeleyi kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti.

Bölücü terör örgütü PKK'ya karşı yürütülen operasyonlar ile güvenlik güçlerinin alan hakimiyeti sonucunda terörün bitme noktasına geldiğini söyleyen Yerlikaya, geçmişte adı terörle anılan Cudi ve Gabar'ın, bugün petrol ve ülkenin zenginliğiyle konuşulduğuna işaret ederek, "Malumlarınız olduğu üzere, Şırnak'ta TPAO Bölge Müdürlüğü kuruldu. Artık gençlerimiz için yeni bir istihdam alanı daha ortaya çıktı. Gabar'da günlük petrol üretimi 25 bin varile dayandı. 2024 yılı sonunda hedefimiz 100 bin varil. Gabar'daki petrol üretimimiz, 2024'te ülkemiz ihtiyacının yüzde 10'unu, 2026'da inşallah yüzde 18'ini karşılayacak. En önemli cari açık kalemlerimizin başında enerji geliyor. Petrol üretimindeki artış ise ülke ekonomimize nefes olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Terör etkisizleştirildiği için bugün Hakkâri’de Cilo Fest'ler düzenlendiğine işaret eden Yerlikaya, bu kazanımların sürekliliği için güvenlik güçlerinin terör örgütlerine karşı operasyonlarının aralıksız sürdüğünü kaydetti. Yerlikaya, 1 Ocak-1 Kasım 2023 itibarıyla gerçekleşen operasyonlara ilişkin şu bilgileri paylaştı:

"Bu dönemde, terör örgütlerine yönelik İHA'larımız, SİHA'larımız ve İKU'larımız 38 bin 933 saat uçuş gerçekleştirdi. Bölücü terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik 3 bin 54'ü şehir, 16 bin 702'si kırsal olmak üzere toplam 19 bin 756 operasyon yapıldı. Kırsalda yapılan operasyonların 43'ü büyük, 417'si orta, 16 bin 242'si küçük çaplı operasyonlardı. Yapılan bu operasyonlarda 84'ü ölü, 525'i sağ, 5'i yaralı ve 107'si teslim olmak üzere 721 terörist etkisiz hale getirildi. Operasyonlar kapsamında, 6 bin 11 şüpheli gözaltına alınırken 1178'i tutuklandı, 1297'si hakkında adli kontrol kararı verildi."

Teröre katılım sayılarının yok denecek kadar azaldığını, Diyarbakır annelerinin feryatlarının beşinci yılına girdiğini söyleyen Yerlikaya, "Son 5 ayda evlat nöbetlerinde 4 terör örgütü mensubu daha teslim oldu ve ailesine kavuşanların sayısı 46'ya ulaştı. Terörle mücadelede, Diyarbakır annelerinin dimdik duruşları, yürekleri dağlayan ağıtları, tüm dünyada yankılandı, yankılanmaya da devam ediyor." diye konuştu

- FETÖ operasyonları

Yerlikaya, 1 Kasım itibarıyla FETÖ'ye yönelik 5 bin 875 operasyon yapıldığını; 8 bin 286 şüpheli gözaltına alınırken 1343'ünün tutuklandığını, 1400'ü hakkında adli kontrol kararı verildiğini aktardı.

DEAŞ'a yönelik 1149 operasyon düzenlendiğini belirten Yerlikaya, bu operasyonlar sonucunda 227 teröristin etkisiz hale getirildiğini; gözaltına alınan 2 bin 57 şüpheliden 524'ünün tutuklandığını, 507'si hakkında adli kontrol kararı verildiğini bildirdi.

Yerlikaya, sol terör örgütlerine yönelik 238 operasyon yapıldığını ifade ederek, "Bu operasyonlarda 8 terörist etkisiz hale getirildi; 4'ü ölü, 3'ü sağ, biri teslim. 535 şüpheli gözaltına alınırken 73'ü tutuklandı, 152'si hakkında adli kontrol kararı verildi. Bu dönemde etkisiz hale getirilen bu hainlerin 7'si kırmızı, 15'i turuncu, 30'u gri, 1'i mavi, 1'i de yeşil kategoride olmak üzere toplam 54'ü sözde üst düzey teröristti. Son 10 ayda 104'ü bombalı eylem olmak üzere toplam 126 eylem, güvenlik güçlerimizin fedakâr çalışmaları neticesinde önlendi." bilgisini verdi.

Terör örgütlerinin finans sağlama yöntemlerini çürütmek ve finans kaynaklarını bitirmek amacıyla güvenlik güçlerince son 10 ayda gerçekleştirilen 167 operasyonda 955 kişinin gözaltına alındığını söyleyen Yerlikaya, bunlardan 125'inin tutuklandığını, bu operasyonlar sonucu 27 milyon 323 bin 138 lira ele geçirildiğini dile getirdi.

Yerlikaya, uluslararası, ulusal, bölgesel ve yerel organize suç örgütlerine yönelik mücadeleyi aralıksız sürdürdüklerini aktararak, "1 Ocak-1 Kasım 2023 tarihleri arasında, organize suç örgütlerine yönelik 370 operasyonda, 5 bin 411 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 1800'ü tutuklandı, 1481'i hakkında adli kontrol kararı verildi. Bu dönemde 1 uluslararası, 13 ulusal, 33 bölgesel, 253 yerel organize suç örgütü çökertildi." ifadelerini kullandı.

- Uyuşturucuyla mücadele

Uyuşturucu arzının ve uyuşturucuya olan talebin önlenmesi için tüm paydaşlarla işbirliği içinde çalıştıklarını dile getiren Yerlikaya, zehir tacirlerini teröristlerle eş değer gördüklerini söyledi.

Yerlikaya, bir yandan arzla ilgili her türlü yasa dışı maddenin ülkeye girişini engellemeye çalıştıklarını, diğer yandan taleple ilgili, başta gençler olmak üzere toplumun tüm kesimlerine yönelik En İyi Narkotik Polisi Anne, Narko Rehber, Narko Nokta, Narko Tır, Narko-Kaan, Narko-Göçmen, Narko- arışmalar ve NARKO 191 gibi projelerle bilinçlendirme faaliyetleri yürüttüklerini anımsattı.

Üzerinde durdukları bir başka projenin de Narkotik Vaka Analiz Sistemi (NARVAS) olduğunu belirten Yerlikaya, 1 Haziran 2022'de İstanbul'da başlayan projenin bugün 30 büyükşehirde uygulandığını aktardı.

Yerlikaya, proje ile suç haritaları hazırlayarak riskli bölgeleri tespit ettiklerini ve kolluk kuvvetlerini o bölgelerde yoğunlaştırdıklarını anlatarak, NARVAS'ın 1 Ocak 2024 itibarıyla 81 ilde yaygınlaştırılmasının planlandığını kaydetti.

Bakan Yerlikaya, uyuşturucuyla mücadelede son 10 ayda 197 bin 354 operasyon düzenlendiğini, 23 bin 973 şüphelinin tutuklandığını, 8 bin 969 kişi hakkında adli kontrol kararı verildiğini bildirdi.

- Siber suçlarla mücadele

Siber suçları, bugün olduğu gibi geleceğin önemli bir güvenlik tehdidi olarak gördüklerinin altını çizen Yerlikaya, şunları kaydetti:

"Sanal devriyelerimizin, bilişim sistemlerinden çocuk istismarına, yasa dışı bahisten ödeme sistemlerine kadar 17 farklı görev alanı bulunuyor. Bu görev alanları kapsamında, suçluların dijital ayak izlerini takip ederek operasyonlar düzenliyoruz. 1 Ocak-1 Kasım 2023 tarihleri arasında terör, bilişim sistemleri, ödeme sistemleri, yasa dışı bahis ve çocuk istismarı konularında 550 bin 298 sosyal medya hesabı üzerinde çalışma yapıldı.

Siber suçlarla mücadele kapsamında aynı dönemde bilişim sistemlerine yönelik 162 operasyon düzenlendi. Operasyonlar sonucu 563 şüpheli gözaltına alındı. Bunların 140'ı tutuklandı. Ödeme sistemlerine yönelik gerçekleşen 710 operasyonda, 2 bin 405 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 982'si tutuklandı. Yasa dışı bahis konusunda 187 operasyon düzenlendi, 1153 şüpheli gözaltına alındı, bunlardan 309'u tutuklandı. Çevrim içi çocuk istismarı suçlarına yönelik 632 operasyonda 2 bin 650 şüpheli gözaltına alındı, bunlardan 71'i tutuklandı."

Bakan Yerlikaya, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce bot hesapların takibine hassasiyetle devam edildiğini söyleyerek, "Son 10 ayda Twitter (X) üzerinden, 145 milyon 990 bin 300 hesaptan 12 milyar 703 milyon 86 bin 529 paylaşım yapıldı. Bu paylaşımların yüzde 32,3'ü bilgisayarlar tarafından yönetilen bot hesaplardı. Bu bot hesaplardan yapılan paylaşımların da yüzde 41'inin olumsuz ve spekülatif olduğu tespit edildi." dedi.

Yerlikaya, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2024 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, elektronik eşya, tütün, alkol, tarihi eser ve akaryakıt kaçakçılığıyla ilgili operasyonların aralıksız devam ettiğini belirtti.

Böylece bir taraftan kayıt dışı ticaretin önüne geçildiğini, diğer taraftan alın teriyle ticaret yapan, ülke için katma değer üreten ve vergisini veren vatandaşların haklarının korunduğunu söyleyen Yerlikaya, kaçakçılıkla mücadele kapsamında düzenlenen 23 bin 158 operasyonda 441 kişinin tutuklandığını, 723 kişi hakkında ise adli kontrol kararı verildiğini ifade etti.

Ali Yerlikaya, tüm asayiş olaylarında suçun işlenmesini önlemenin, aydınlatma oranlarını yükseltip suçluları adalete teslim etmenin başlıca hedefleri olduğunu dile getirerek, "1 Ocak-1 Kasım 2023 tarihleri arasında kişilere karşı, mal varlığına karşı, millete ve devlete karşı takibi gereken olaylar ve topluma karşı işlenen suçlarda aydınlatma oranımız ortalama yüzde 90,4'tür. Kişilere karşı meydana gelen önemli 10 suçun tamamında aydınlatma oranımız ise ortalama yüzde 96,5'tir." dedi.

Dünya genelinde 300 milyondan fazla göçmen ve 110 milyona yakın zorla yerinden edilen insan olduğuna dikkati çeken Yerlikaya, Türkiye'nin de bu küresel konuyla mücadele eden ülkeler arasında ilk sıralarda olduğunu söyledi.

- "Ülkemizde 4 milyon 643 bin 986 düzenli göçmen bulunuyor"

Yerlikaya, Türkiye'deki düzenli göçmen sayılarına ilişkin, "Geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı 3 milyon 254 bin 904, ikamet izni ile kalan yabancıların sayısı 1 milyon 129 bin 614, uluslararası koruma kapsamında kalanlar 259 bin 468 olmak üzere, ülkemizde toplam 4 milyon 643 bin 986 düzenli göçmen bulunuyor." bilgisini verdi.

Asıl mücadelelerinin, düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı organizatörleriyle olduğuna işaret eden Yerlikaya, düzensiz göçle mücadelede temel stratejilerinin, sorunun kaynağında çözümü, etkili sınır güvenliği tedbirleri, ülke içerisinde saha daraltma ve etkin yakalama ile mevzuatın öngördüğü şekilde kesintisiz işleyen sınır dışı sistemlerinden oluştuğunu vurguladı.

- "205 bin 368 düzensiz göçmen yakalandı"

Bakan Yerlikaya, 1 Ocak-1 Kasım tarihlerinde, Türkiye genelinde göçmen kaçakçılığına yönelik 5 bin 80 operasyon yapıldığını anlatarak, şunları kaydetti:

"Göçmen kaçakçılığı faaliyetleri yürüttüğü şüphesiyle 8 bin 333 kişi yakalanırken bunların 2 bin 543'ü tutuklandı, 976'sı hakkında adli kontrol kararı alındı. Operasyonlar sonucu ülke genelinde 205 bin 368 düzensiz göçmen yakalandı. Hudut birliklerimizin başarılı çalışmalarıyla da aynı dönemde 193 bin 959 düzensiz göçmenin sınırlarımızdan girişi engellendi.

Sınır güvenliği bağlamında, doğu ve güney sınırlarımızda yapımını tamamladığımız sınır fiziki güvenlik sistemleri, hudut birliklerimizin mücadelesine büyük katkı sağlıyor. Sınır güvenliği açısından birinci derecede riskli olduğu değerlendirilen 1471 kilometrelik İran ve Suriye sınırlarının yüzde 78'ine tekabül eden 1152 kilometrelik kısmında güvenlik duvarı, 1226 kilometrelik devriye yolu tamamlandı. Sınır boylarımıza, yüksek teknolojik kapasite ile hizmet veren 250'si doğu, 91'i batı sınırlarımızda olmak üzere 341 elektro optik kule kurduk. Doğu sınırımızın 740, batı sınırlarımızın 350 kilometrelik kısmı bu sistemle gözetlenmektedir. Ayrıca 132 asansörlü kule, 284 termal kamera, 139 zırhlı sınır gözetleme aracı ile sismik algılayıcı ve aydınlatma sistemleri hizmete konuldu."

- Mobil Göç Noktası Projesi

Düzensiz göçmenlere yönelik mücadeleyi, başta Milli Savunma Bakanlığı olmak üzere ilgili bakanlıklar ve kurumlarla uyum içinde gerçekleştirdiklerini ifade eden Yerlikaya, Yunanistan ve Bulgaristan gibi komşu ve muhatap ülkelerin bakanlarıyla da görüştüklerini aktardı.

İçişleri Bakanı Yerlikaya, etkin ve kararlı diplomasi yürüttüklerini ve işbirliklerini güçlendirdiklerini vurgulayarak, Mobil Göç Noktası Projesi'nin, İstanbul başta olmak üzere uygulanmaya başladığını hatırlattı.

Uygulama hakkında bilgi veren Yerlikaya, şöyle devam etti:

"Eskiden aynı durumdaki bir yabancı ya polis merkezine ya geri gönderme merkezine götürülüyordu. Şimdi bu çalışmayla yabancıların yasal kalış haklarının olup olmadığı çok kısa zaman içinde tespit ediliyor. Aynı zamanda sahadaki kolluk personelimize gerekli durumlarda yardımcı olması adına 157 Yabancılar İletişim Merkezi (YİMER) hattı 7 dilde tercüme desteği sunuyor. İstanbul modelinin başarılı olmasının ardından uygulama, 4 Ekim itibarıyla Adana, Ankara, Bursa ve İzmir'de toplam 57 noktada hizmet vermeye başladı. Uygulama, kalan 25 büyükşehrimizde de yürürlüğe girecek ve 155 Mobil Göç Noktası aracımız inşallah hizmet vermeye başlayacak.

19 Temmuz-1 Kasım 2023 itibarıyla mobil göç noktalarında 79 bin 5 yabancının belge kontrolü yapıldı, bunlardan 39 bin 395'inin ülkemizde kalma hakkı olmayan göçmen olduğu tespit edildi. Bu düzensiz göçmenler sınır dışı işlemler için geri gönderme merkezlerine gönderildi. İstanbul uygulamaları ile sahaya yaptığımız duraksamadan ve istikrarlı bir şekilde sürdürdüğümüz baskı sonucunda, 1 Haziran-1 Kasım 2023 tarihlerinde, sadece İstanbul'daki iki havalimanından vize ve vize muafiyeti veya ikamet ihlalinde olan 146 bin 503 yabancı çıkış yaptı, ülkelerine döndü."

- Suriyelilerin gönüllü dönüşü

Ali Yerlikaya, Suriyelilerin ülkelerine gönüllü, güvenli ve onurlu şekilde dönmelerinin sağlanması amacıyla konunun, insan hakları odaklı her yönüyle değerlendirildiğini dile getirdi.

İçişleri Bakanı Yerlikaya, "Rasyonel zemine oturan çalışmalar sonucunda 596 bin gönüllü geri dönüş sayısına ulaşıldı. Türkiye'deki düzensiz göçmen sayısı giderek daha da azalan grafik çizecek." diye konuştu.

Yerlikaya, kararlı ve istikrarlı çalışmalarla düzensiz göçmenlerin artık yeni göç rotası arayışlarına geçtiklerini belirterek, hedef ve transit ülke olmaktan hızla çıkıldığına dikkati çekti.

Düzensiz göçle mücadelenin, yabancı düşmanlığıyla karıştırılmaması gerektiğinin altını çizen Yerlikaya, bu mücadeleyi, vicdani değerlere uygun şekilde sürdürdüklerini, ırkçılık ve yabancı düşmanlığının topluma sirayet etmesine de izin veremeyeceklerini söyledi.

Yerlikaya, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2024 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumda, 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerin 11 il, 124 ilçe, 6 bin 929 köy ve mahallede büyük yıkım ve hasara sebep olduğunu vurguladı.

Depremlerden, 120 bin kilometrekarelik alanda 14 milyon insanın etkilendiğine dikkati çeken Yerlikaya, "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi kapsamına 7 il, 55 ilçe, 4 bin 17 köy ve mahallemiz alındı. Toplam 18 il, 179 ilçe, 10 bin 946 köy ve mahallemiz depremden etkilendi. Yaklaşık 9 saat arayla meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki bu depremler olağan dışı ve ender görülen doğa kaynaklı afetlerdendi. Asrın felaketinde 50 binden fazla insanımız hayatını kaybetti, 107 binden fazla vatandaşımız yaralandı." diye konuştu.

Bakan Yerlikaya, 6 Şubat'tan bugüne kadar yapılan çalışmalar, gelinen son durum ve yapılacak iyileştirme hizmetleriyle ilgili şu bilgileri paylaştı:

"Depremin akut döneminde, en zor anlarda, depremzedelerimize çadırlarda ve tesislerde geçici barınma sağlandı. Toplam 645 bin kurulu çadırda 2,5 milyon depremzedemiz kaldı. 20 Eylül itibarıyla çadırda kalan vatandaşımız bulunmuyor. Bunun yanı sıra, 1 milyon 188 bin 218 vatandaşımızı da tesislerde misafir ettik. Tesislerimizde kalan depremzedemiz de bugün itibarıyla kalmadı. Çok az, o da barınma ihtiyacı olarak değil o şehirlerde sağlıkla ilgili hizmeti devam ettiğinden dolayı misafirimiz var. Sayısı çok az. Bugün itibarıyla, 371 konteyner kent, 199 bin 675 kurulu konteynerde toplam 622 bin 85 vatandaşımız kalıyor.

Yine bugün itibarıyla 340 bin 952 hanemize -ki bu hanelerin de toplam nüfusu 1 milyon 363 bin 808'e tekabül ediyor- 9 milyar 267 milyon 779 bin lira kira yardımı yapıldı. Kira yardımlarının 7. ayını ödedik. Ayrıca 1 milyon 927 bin 72 hanemize 19 milyar 270 milyon 720 bin lira destek ödemesi, 542 bin 547 hanemize 8 milyar 138 milyon 205 bin lira taşınma yardımı, 40 bin 855 aile yakınına 4 milyar 85 milyon 500 bin lira vefat yardımı gerçekleştirdik."

Deprem sürecinde bağış kampanyalarının da düzenlendiğini hatırlatan Yerlikaya, 87 milyar 594 milyon 316 bin 222 lirası Türkiye Tek Yürek kampanyasından olmak üzere toplam 122 milyar 180 milyon 741 bin 728 lira bağış toplandığını bildirdi. Yerlikaya, "Bu bağışların bugüne kadar 64 milyar 592 milyon 101 bin 78 lirası depremzedelerimiz için harcandı. Geriye kalan 57 milyar 588 milyon lira depremzedelerimiz için harcanmaya devam ediyor." ifadesini kullandı.

- Esen Kart hizmeti

Bakan Yerlikaya, AFAD-Kızılay işbirliğiyle aylık 3 bin lira yüklenen, marketlerde alışveriş yapılabilen Esen Kart uygulamasının da sürdüğünü aktararak, "Deprem bölgesindeki 11 ilimizde toplam 64 bin 68 Esen Kart dağıtıldı. Esen Kartların ağustos, eylül ve ekim ödemeleri gerçekleşti." dedi.

Deprem bölgesindeki 2 milyon 272 bin 938 binanın hasar tespitinin yapıldığını bildiren Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Acil yıkılacak ve yıkık 60 bin 421 bina enkazının tamamını 68 günde kaldırdık. 200 bin 250 ağır hasarlı binamızın 121 bin 481'inin enkazı kaldırıldı. Yıktığımız toplam bina mevcudunun metreküp cinsinden rakamı 27 milyon 332 bin 349. Hacme göre baktığımızda yıkılan binalar toplamının yüzde 65'ine tekabül ediyor.

Kalıcı konutlara giden yol, hak sahipliği sürecinden geçiyor. 30 Mayıs'ta başlayan hak sahipliği sürecinde 671 bin 804 talep değerlendirildi. Taleplerin tümü ilgili komisyonlar tarafından büyük bir hassasiyetle incelendi. Bu taleplerin 424 bin 596'sı kabul edildi. Kabul edilen taleplerin 371 bin 536'sı konut, 41 bin 506'sı iş yeri, 11 bin 554'ü ahırdı. Reddedilen talep sayısı ise 247 bin 208. İtiraz başvuruları devam ediyor. 18 Kasım 2023'te ise nihai hak sahipliği listeleri kesinleşecek. Bu yıl sonuna kadar inşallah, 41 bini il ve ilçe merkezleri, 5 bini kırsalda olmak üzere toplam 46 bin konut afetzedelerimize teslim edilmiş olacak. 2024 yatırım ödeneğimizin yüzde 95'i tutarındaki 671,5 milyar lira, kalıcı konut yapmayla ilgili giderlere harcanacak."

- "126 milyon işlem elektronik ortamda gerçekleştirildi"

Yerlikaya, Bakanlık olarak, kamu hizmetlerini vatandaş odaklı, etkin ve verimli şekilde yürütmeye, bu alandaki hizmet kalitesini sürekli geliştirmeye gayret ettiklerini anlattı.

Nüfus hizmetlerinde 81 il nüfus müdürlüğünün 73'ünün, 973 ilçe nüfus müdürlüğünün ise 843'ünün "konsept proje" çerçevesinde hizmet vermeye başladığını söyleyen Yerlikaya, şöyle devam etti:

"Yeni tip Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı kullanmaya başlayan vatandaş sayımız 77 milyon 827 bin 32'ye ulaştı. Sürücü belgesi ve pasaport işlemlerini de en hızlı şekilde yürütüyor, ortalama 3 gün içinde vatandaşlarımıza adreslerinde teslim ediyoruz. Nüfus hizmetlerindeki 52 ayrı nüfus hizmetini e-Devlet üzerinden verebiliyoruz. Bu çerçevede, 1 Kasım 2023 itibarıyla 126 milyon işlem, elektronik ortamda gerçekleştirildi. Nüfusmatik cihazlarımız sayesinde personel desteği olmadan 7/24 nüfus hizmeti veriyoruz. İlerleyen süreçte bu cihazlarımızı alışveriş merkezleri gibi halkımızın yoğun olduğu noktalarda da kullanacağız."

Bakan Yerlikaya, hem yaşlılara hem de nüfus müdürlüklerine gidemeyecek durumdaki vatandaşlara "Adreste Nüfus Hizmeti" verildiğini hatırlattı.

Yerli ve milli biyometrik veri doğrulama sistemiyle nüfus hizmetlerinde kullanılan yazılımı geliştirdiklerini, Türkiye'nin, dünyada bu teknolojiye sahip 7'nci ülke olduğunu vurgulayan Yerlikaya, şunları kaydetti:

"Dijital Arşiv Projesi'yle, nüfus defterlerinin ve dayanak belgelerinin dijital ortama aktarılarak, toplamda 497 milyon arşiv belgesinin dijitalleştirilmesini temin ettik. Mekansal Adres Kayıt Sistemi (MAKS) ile sözel veri tabanının coğrafi bilgi teknolojisiyle harita tabanlı mekansal yapıya dönüştürüldüğü, mekansal adres verilerinin ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşıldığı bir sistem oluşturduk."

Yerlikaya, Dernekler Bilgi Sistemi (DERBİS) ve bu sistemin alt modülleri SENBİS, PARBİS, PRODES ve E-ARŞİV ile sivil toplum kuruluşlarına yönelik iş ve işlemlerin dijitalleşmesi yolunda önemli adımlar attıklarını anlatarak, "Yüz yüze ve uzaktan eğitim ile rehberlik ve denetim faaliyetlerimizle, hazırlamış olduğumuz 'Sivil Toplum Strateji Belgesi ve Eylem Planı' hedeflerimiz doğrultusunda, demokrasimizin önemli unsurlarından olan sivil toplumun gelişmesi için çalışıyoruz. 2002 yılında faal dernek sayımız 76 bin 444 iken, bugün bu sayı 101 bin 149'a ulaşmıştır." diye konuştu.

Ali Yerlikaya, 2009'dan bu yana, 21'i il hükümet konağı olmak üzere toplam 266 hükümet konağının tamamlandığını, yıl sonuna kadar 20 hükümet konağının daha hizmete açılacağını belirtti.

Toplam 43 ilde, 4 bin 435 kilometre güvenlik yolunun yapımının tamamlandığını kaydeden Yerlikaya, devam eden ve gelecek yıl tamamlanması hedeflenen 295 kilometre yolla toplam 4 bin 730 kilometre güvenlik yolunun daha hizmete sunulacağını söyledi.

Bakan Yerlikaya, ayrıca 112 Acil Çağrı merkezlerine son 10 ayda 89 milyonun üzerinde çağrı geldiğini bildirdi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2024 yılı bütçe görüşmelerinde milletvekilleri söz aldı.

CHP Aydın Milletvekili Evrim Karakoz, İçişleri Bakanlığının devletin en önemli bakanlıklarından birisi olduğunu; devleti ve milleti korumanın en temel görevi olduğunu söyledi.

Özellikle son 6-7 yıldır Türkiye’de mafyalaşmanın, çeteleşmenin, uyuşturucu ticaretinin, ekonomik yolsuzlukların, silahlanmanın, kadın cinayetlerinin, insan ve göçmen kaçakçılığının adeta patlama yaptığını öne süren Karakoz, nerdeyse her gün en az bir kadın cinayeti ile karşı karşıya kalındığını belirtti.

Türkiye'nin "uyuşturucu baronlarının ticaret ve saklanma merkezi haline geldiğini" iddia eden Karakoz, şunları kaydetti:

"Eski İçişleri Bakanı'ndan sonra atanan yeni İçişleri Bakanı'nın görevlerini yerine getiriyor olması, suç ve suçlu ile mücadelede ivmenin artması takdir toplayan bir mesele haline gelmiştir. Güvenlik politikaları, suç ve suçlu ile mücadele bakandan bakana değişmemeli, suç ve suçlu ile mücadeleden kim bakan olursa olsun gram taviz verilmemelidir. Yargıda, emniyette, orduda, milli eğitimde, milli savunmada ve dış politikada uygulanan politikaların süreklilik arz etmesi, kişiden kişiye değişiklik göstermemesi gerektiği açıktır."

Karakoz, polislerin çalışma koşullarının düzeltilmesinin, uzman çavuşların hak ettikleri kadroların verilmesi gerektiğinin önemine işaret ederek; kadın cinayetlerinin önlenmesi için çalışma yapılmasını istedi; İstanbul Sözleşmesinin geri getirilmesi gerektiğini ifade etti. Karakoz, "Uyuşturucu ile yapılan mücadele hız kesmeden ve artarak devam etmelidir. Nerede bir baron nerede bir kara para aklayıcısı varsa gereği hemen yapılmalıdır." dedi.

HEDEP Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, Türkiye'nin, Küresel Organize Suçlar Endeksi 2023 Raporu'nda en kötüler ülkeler arasında yer aldığını öne sürdü.

Tiryaki, "Bu konuda neler yapacağınızı hep birlikte göreceğiz. Bir süredir suç örgütlerine yönelik operasyonlar çarşaf çarşaf yayınlanıyor ama eğer uluslararası raporlarda Türkiye'nin durumuna dair herhangi bir göstergede değişiklik olmazsa, emin olun, bütün dünya bunu sadece bir gösteriş olarak algılayacaktır." diye konuştu.

Tiryaki, yerel yönetimlere kayyum atanmasının Anayasa'ya aykırı olduğunu, buna son verilmesi gerektiğini savundu.

- "Parti olarak memnuniyet duyuyoruz"

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya, göreve geldiği günden itibaren yaptığı çalışmalar nedeniyle teşekkür ederek, "Bakanlığınızın özellikle spekülasyonlardan ve tartışmalardan uzak, sadece görev alanına odaklı çalışmasından parti olarak memnuniyet duyuyoruz." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin bir göç sorunuyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Çömez, sınır güvenliği konusunda alınan tedbirlerle göç sorununun çözülemeyeceğini dile getirdi. Çömez, "Özellikle dış politika konusunda hükümetin pozisyonunun sınır güvenliği kadar önemli olduğunu ve göçle ilgili sorunların çözümü için çok değerli olduğunu vurgulamak istiyorum." dedi.

Ege sahillerinin FETÖ'cülerin yurt dışına kaçış yaptığı çok önemli bir nokta olduğunu kaydeden Çömez, zengin FETÖ mensuplarının yatlarla Türkiye'den kaçtığını, bu konuda tedbirler alınması gerektiğini söyledi.

Çömez, 400 bin dolar karşılığında Türk vatandaşlığı verilmesinin de yanlış olduğunu belirterek, uygulamanın, Avrupa ülkelerindeki örneklerine göre hayata geçirilmesinin daha doğru olacağını savundu.

- "Terörle mücadeleden geri dönüş yoktur"

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın göreve gelir gelmez terör örgütlerine, uyuşturucu tacirlerine, göçmen kaçakçılarına ve organize suç örgütlerine karşı üstün görev bilinciyle, kararlılıkla ve başarıyla yürüttüğü operasyonların takdirle takip edildiğini söyledi.

Bakan Yerlikaya ve çalışma arkadaşlarını tebrik eden Kalaycı, "MHP olarak verilen mücadelede her an sizlerin yanındayız." dedi.

Kalaycı, Türkiye'de 15 Temmuz 2016'daki hain işgal girişiminden sonra terörle mücadele anlayışına yeni bir istikamet kazandırıldığını, terörü kaynağında yok etme ve savunma yerine taarruz stratejilerinin kararlılıkla uygulandığını vurguladı.

Türkiye'nin terörün kökünü kurutmak için kararlı bir mücadele yürüttüğünü, güvenlik güçlerinin destan yazdığını söyleyen Kalaycı, "Terörle mücadeleden geri dönüş yoktur. Küresel emperyalizmin, yeminli Türkiye düşmanlarının içimize kadar sızmış etki ajanları bunu iyi bilmelidir." diye konuştu.

Kalaycı, belediye başkanlarının görevden alınması ve kayyum atanmasına ilişkin eleştirilere de tepki göstererek, "Terör örgütüne yardım ve yataklık yapan, milletimizin imkan ve kaynaklarını terör örgütüne aktaranları görevden almayacaksınız da ne yapacaksınız? Ne demokrasi ne özgürlük ne de insan hak ve hukuku terörün banisi ve bahanesi olamaz." ifadelerini kullandı.

Kalaycı, güvenlik güçlerinin özlük haklarının iyileştirilmesi konusunda son iki yılda çok önemli düzenlemeler yapıldığına dikkati çekerek, "İnşallah, kamuda birinci dereceye gelen tüm memurlara 3600 ek gösterge verilmesi de sağlanacaktır." dedi.

- "Yeraltı zenginliklerimizi gün yüzüne çıkarmaya başladık"

AK Parti Elazığ Milletvekili Ejder Açıkkapı, Türkiye'nin 40 yıldır terörle mücadele ettiğini, AK Parti iktidarları döneminde terör ve teröristlere yönelik amansız bir mücadele verildiğini söyledi.

Terörü Türkiye'nin gündeminden indirdiklerini ifade eden Açıkkapı, "Terör yuvalarını, inlerini yerle bir ettik. Terörün belini kırdık ve bugün terör odaklarının yuvalandıkları bölgelerde yeraltı zenginliklerimizi gün yüzüne çıkarmaya başladık. Cari açığımızın büyük bir kısmı enerji alanından geliyor. Petrol ve doğal gaz ithalatına bağımlı olan ülkemizin son gelişmelerle birlikte özellikle cari açığımızı önlemeye yönelik çok ciddi kaynaklar oluşturacağını görüyoruz." diye konuştu.

İçişleri Bakanlığının suç örgütlerine yönelik kararlı mücadelesinin sürdüğünü vurgulayan Açıkkapı, uyuşturucu ile mücadelenin de azim ve kararlılıkla devam ettirildiğini belirtti.

Açıkkapı, "Türkiye, uyuşturucu satıcılarının yol geçen hanı değildir. Uyuşturucuyla mücadele dünden bugüne en etkin bir şekilde yürütülmektedir." diye konuştu.

CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, kara para ve terörün finansmanıyla mücadeleye yönelik İçişleri Bakanlığınca yürütülen operasyonlardan memnuniyet duyduklarını belirtti.

Akay, "Bakan olduğunuz andan itibaren bu konuyla ilgili özel operasyonlar oluyor, çok yoğun bir çalışma var, görüyoruz. Bütün halkımız da bunu görüyor. Hepimiz de bu operasyonları, çalışmaları destekliyoruz. Emeği geçen bütün güvenlik güçlerine teşekkür ediyorum. Bu mücadele sonucunda eğer sonuç alabilirsek gri listeden çıkacağız, sonuç alamazsak kara liste önümüzde duruyor." ifadelerini kullandı.

Organize suç örgütleriyle mücadelenin de yoğun şekilde sürdürülmesi gerektiğini dile getiren Akay, "Kara para aklamayla alakalı son zamanlarda bazı sosyal medya fenomenlerine yapılan operasyonları görüyoruz. Fakat onların arkasındaki kişilere de ulaşmak lazım. Onların arkasında kimler var? Bunlar görünür yüz. Bu yüzlerin kullanıldığı da aşikar. Oralara kadar bu operasyonun ulaşması ve tüm suçluların yakalanması halkımızın beklentisidir." diye konuştu.

HEDEP Muş Milletvekili Sezai Temelli, mültecilere karşı Türkiye'deki ırkçı söylemi bir an önce bitirmek gerektiğini ifade ederek, "Mülteci meselesinin çözümü mültecilere karşı nefret söylemiyle, ayrılıkçı yaklaşımla, ayrımcılıkla değil; mülteci haklarının gerçek anlamda savunulmasıyla mümkün." dedi.

Mülteci meselesinin çözümünün Suriye'nin demokratikleşmesiyle mümkün olduğunu anlatan Temelli, ayrıca Avrupa'ya gitmek isteyen Türkiye'deki düzensiz göçmenlerin önünün açılması için Avrupa Birliği ile imzalanan geri kabul anlaşmasının iptal edilmesi gerektiğini savundu.

İYİ Parti İzmir Milletvekili Ümit Özlale, son dönemlerde güzellik salonları üzerinden kara para aklayan çetelerin türemeye başladığının altını çizerek, "Bu güzellik salonlarının dışarıdan ithal ettiği kozmetik ürünlerde de bir uyuşturucu var. Bunu da herkes biliyor, söylüyor. Bizim bildiğimizi, sokaktaki insanların konuştuğunu sizin birimlerinizin bilmemesi mümkün değil. O bakımdan çok ağır bir yükün altına girdiniz. Bütün siyasi partilerin üzerinde hassasiyetle durduğu konu uyuşturucuyla mücadeledir. Bu konuda bizler elimizden geleni yapmaya hazırız." değerlendirmesinde bulundu.

- "Terör demokrasinin en büyük düşmanıdır"

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, İçişleri Bakanlığının, her vatandaşın doğumdan ölüme tüm süreçleriyle ilgili geniş bir hizmet alanına sahip olmasının yanı sıra esasen Türkiye'nin huzur ve güvenliğinin temin edilmesinde büyük bir sorumluluk üstlendiğini söyledi.

Toplumsal ihtiyaçların başında huzur ve güvenliğin geldiğini; güvenliğin olmadığı yerde özgürlükten, demokrasiden ve insan haklarından söz etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Aksu, şunları kaydetti:

"Türkiye, bölgesel ve uluslararası alanda artan güvenlik riskleri ve tehditleriyle karşı karşıyadır. Sınırlarımızdaki terör tehdidinin yanı sıra çatışma ve istikrarsızlık kaynaklı düzensiz göç riski, egemenlik haklarımızı ihlal girişimleri, çatışma potansiyeli taşıyan diğer bölgesel gelişmeler Türkiye'nin güvenliği için teyakkuz halinde olunmasını gerekli kılmaktadır. Terör bir insanlık suçudur ve demokrasinin en büyük düşmanıdır. Terörü ve şiddeti bir yöntem olarak benimseyen ve amaçlarına ulaşmak için bunları meşru gören anlayışı devletimizin bekasına, milletimizin huzuruna, güvenliğine ve insanlığa tehdit olarak görüyor, milli birliğimizi, demokrasimizi ve ekonomik gelişmemizi tehdit eden terörle mücadeleyi, hiçbir şartta ihmal edilmemesi gereken milli bir politika olarak değerlendiriyoruz."

- "Canınızı o kadar acıtmış ki hala unutmadınız"

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu eleştirerek, "Sizden önceki İçişleri Bakanının problemli üslubunu, karmaşık işlerini, hukuk tanımazlığını bilmeyen, görmeyen kalmadı. Nerede bir çete lideri var, Soylu'yla fotoğrafı var. Nerede bir mafya yapılanması var, Soylu'yla ilişkisi var. Nerede bir tarikat var, Soylu'yla bağlantısı var. Nerede bir kara paracı var, arkasında Soylu bağlantısı var." diye konuştu.

Erdem'in sözlerine AK Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin tepki gösterdi. Yegin, "Önceki bakanlıkların bütçelerinde de geldiniz, gittiniz, 'Soylu' dediniz, bugünkü Bakanlığın bütçesinde de durmadan 'Soylu' diyorsunuz. Evet, 'Soylu' fitnenin sadece asayiş yönüne değil, ideolojik yönüne de baskı yapmış bir adamdı, üzerine gitmiş bir adamdı. Canınızı o kadar acıtmış ki hala unutmadınız, unutamayacaksınız." dedi.

DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Türkiye'de bireysel silahlanmanın gün geçtikçe arttığını, olaylarda kullanılan her 10 silahtan 9'unun ruhsatsız olduğunu iddia ederek, bu konuda tedbir alınması gerektiğini ifade etti.