
2016-08-16 - 16:49
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi.
Türkiye Varlık Fonu Kurulmasına ilişkin yasa teklifinin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmesine devam ediliyor.
Görüşmeler esnasında konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun kamu kurum ve kuruluşlarındaki her türlü nakit fazlasını ödünç ya da borç şeklinde alabileceğini söyledi.
Amaçlarının herhangi bir kamu kuruluşunun ellerindeki fazla paranın alınmasıyla ilgili bir şey olmadığını vurgulayan Bakan Zeybekci, "Örneğin; Hazine, bir yerde tahsis yapmış, turizm bölgesini tahsis yapmış, 30 yıllık gelire bağlamış ve her yıl düzenli aldığı gelir var. Hazine, 30 yıllık gelirini bu fono devrettiğinde, fon bu gelirin nakite çevrilmesini sağlayacak. Hazine, elindeki bu imtiyazı bu fono devredecek. Bu fon ayrıca borçlanabilecek." dedi.
Zeybekci, "Devletle alakası, KİT'lerle alakası olmayan, Hazine garantisinin asla kullanılmayacağı, bütçeye yük olmayacak, kamu borçlarını kullanmayacak bir şirket kurmak amaçlanıyor." diye konuştu.
Devlet ekonomilerinin iç borçlanmaya, ithalata dayalı büyümeye devam ederse şişen ekonominin 7-8 yıl arasında patlayacağını anlatan Zeybekci, kamu borç stokunu artıran büyük yatırımlara kaynak oluşturmak için yurt dışından kaynak ve imkan sağlaması gerektiğini, kurulacak fonla bu kaynak ve imkanın, proje satışıyla sağlanacağını kaydetti.
Tasarıya ilişkin bilgi veren AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, konuya ilişkin uzman bir arkadaşından bilgi aldığını ve kurulacak fona benzer dünyada çok sayıda örnek olduğunu söyledi.
Savaş'ın sözleri üzerine MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta, "Darbe girişiminin enişteden öğrenildiği bir ülkede konuyla ilgili bilgilendirmenin de bir arkadaştan alınması normal" ifadesini kullandı.
MHP'li Usta, tasarıda kurulacak fonun statüsünün, kamu sistemi içerisinde yerinin belirtilmediğini öne sürdü.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin konuşmasının bir bölümünde MHP'li Usta'ya konuya ilişkin açıklama yaptığını söylediğini anımsatarak, açıklamanın özel mi yoksa bir toplantıda mı yapıldığını, toplantı olduysa HDP'li kimin katıldığını sordu?
Komisyon Başkanı Bilgiç de görüşmenin özel olmadığını, kendi odasında Bakan Zeybekci ve Usta'nın rastlaştığında gerçekleştiğini belirtti. Bilgiç, geçen hafta da AK Parti, CHP ve MHP'li komisyon üyelerine Hazine ve Merkez Bankası bürokratlarının tasarıya ilişkin bilgi verdiğini söyledi.
HDP'li Paylan da geçen hafta komisyon toplantılarının hepsine katıldığını ancak bilgilendirme toplantısından haberi olmadığını kaydetti.
Bunun üzerine Komisyon Başkanı Bilgiç, "Yenikapı ruhuyla sizi çağırmadık diyelim, ne diyelim." dedi.
Konuşmaların ardından tekrar söz alan Bakan Zeybekci, fonla ilgili düzenlemelerin, usul ve esasların Bakanlar Kurulunca belirleneceğini belirterek, "Kurulacak şirketin yapacağı tüm borçlanmalarda Hazine garantisi asla ve asla olmayacaktır, kamu borcu da asla sayılmayacaktır." ifadesini kullandı.
HDP'li Paylan'ın eleştirilerine cevap veren Zeybekci, "HDP'nin de bütün yerlerde mutlak yer alması gerektiğine inandığını" belirterek, şöyle konuştu:
"Ama bu ülkenin beklediği bir şey var. Çıkıp açıkça terör örgütünü, terörü lanetleyerek, onunla ilginiz olmadığını, eylemleriyle ilginiz olmadığını söylediğinizde kamuoyu rahatlamış olur. Birlikte olamamak, sistemin içinde olamamak, çalışmaların içinde olamamak, birlikteliği sağlayamama suçu onu yapamayanlarda değildir. HDP böyle bir açılımı yaparsa, ülkeyi rahatlatırsa, eli kanlı terör örgütünü lanetlediğini açıkça söylerse bence parlamentodaki çalışmalar çok daha verimli olur."
Zeybekci, bir ülkede iç barış yoksa, demokrasi kurum ve kurallarıyla çalışmıyorsa, özgürlükler tam anlamıyla tesis edilmediyse kurulan fonların uluslararası piyasada olumsuz etkileneceğini belirterek, Türkiye'ye yönelik bütün saldırıların da ülkeyi istikrarsızlaştırmaya, demokrasisine, birlik ve beraberliğe yönelik olduğunu kaydetti.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Teklife göre, Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan, sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve derinliğine katkı sağlamak, yurt içinde kamuya ait olan varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik, büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek için Türkiye Varlık Fonu ve bu fona bağlı alt fonları kurmak ve yönetmek üzere Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi kurulacak.
Şirket, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte ticaret siciline resen tescil olunacak.
Yerli ve yabancı şirketlerin hisse senetleri, özelleştirme kapsam ve programına alınanlar dahil Türkiye'de kurulan ihraççılara ait paylar, alım satımı yapılabilen yabancı kamu, özel sektör ve kamu borçlanma araçları, ihraççı payları, vadeli mevduat, katılma hesabı, Hazine taşınmazları ve mevduat sertifikaları, altın ve diğer kıymetli madenler ile bu madenlere dayalı olarak ihraç edilen sermaye piyasası araçları şirket tarafından Türkiye Varlık Fonu adına gerçekleştirilecek.
Fon katılma payları, repo ve ters repo işlemleri, kira sertifikaları, gayrimenkul sertifikaları, varantlar ve sertifikalar, takasbank para piyasası işlemleri, türev araç işlemlerinin nakit teminatları ve primleri, özel tasarlanmış yabancı yatırım araçları ve ikraz iştirak senetleri, ulusal yatırımlar ile uluslararası alanlarda diğer devletler veya yabancı şirketler tarafından yapılacak yatırımlara iştirak ve diğer yatırım araçları işlemleri de şirket tarafından fon adına yapılacak.
Şirketin organizasyon yapısında portföy yönetim birimi, araştırma birimi, muhasebe, kayıt, bilgi ve belge sistemleri ile düzenli iş akışı ve haberleşmeyi sağlayacak organizasyon, iç kontrol ve risk yönetim sistemi ile iç denetim birimi, fon hizmet birimi ile gerekli diğer birimler kurulacak ve şirket faaliyet konularına ilişkin olarak hizmet alımı yapabilecek.
Şirketin faaliyet konusu ve amacı, sermaye miktarı, payları, payların devir esasları, paylara tanınacak imtiyazlar, tasfiye, devir, birleşme, fesih, organlar, komiteler, bunların oluşumu, görev yetki ve sorumlulukları, hesapları ve karlarının dağıtımının yer aldığı esas sözleşmesi doğrudan tescil ve ilan edilecek.
Şirketin 50 milyon lira olan kuruluş sermayesi, Özelleştirme Fonu'ndan karşılanacak. Tamamı ödenmiş olan bu sermayeyi temsil eden paylar Özelleştirme İdaresi Başkanlığına ait olacak ve şirketin hisse senetleri nama yazılı olacak.
Şirketin en az 5 kişiden oluşan yönetim kurulu, başkan ve üyeleri ile genel müdürü başbakan tarafından atanacak. Atanacak yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile genel müdürün ekonomi, finans, hukuk, maliye ve bankacılık alanlarından en az birinde, 5 yıldan az olmamak üzere tecrübe sahibi olması şartı aranacak.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin yapısına ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek ve şirket tarafından hazırlanan fon iç tüzüğünün ticaret siciline tesciliyle Türkiye Varlık Fonu kurulacak. Ayrıca gerek görülmesi halinde, Türkiye Varlık Fonu'na bağlı alt fonlar kurulabilecek. Alt fonların kuruluşu, yapısı, işleyişi, yönetimi ve yapacağı işlemler Türkiye Varlık Fonu içtüzüğü ile şirket esas sözleşmesi hükümleri dahilinde belirlenecek.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi ile bağlı şirket veya iştirakleri ile fon ve bünyesinde kurulacak alt fonları kapsayan 3 yıllık stratejik yatırım planı yönetim kurulu tarafından hazırlanacak ve Bakanlar Kurulunun onayı ile yürürlüğe girecek.
Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları da belirleniyor.
Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları, Özelleştirme Yüksek Kurulunca özelleştirme kapsam ve programında bulunan ve fona devrine karar verilen kuruluş ve varlıklar ile Özelleştirme Fonu'ndan fona aktarılmasına karar verilen nakit fazlasından oluşacak.
Fonun kaynakları arasında Bakanlar Kurulunca fona aktarılmasına veya şirket tarafından yönetilmesine karar verilen kamu kurum ve kuruluşlarının tasarrufu altında bulunan ihtiyaç fazlası gelir, kaynak ve varlıklar ile fon tarafından yurt içi ve yurt dışı sermaye ve para piyasalarından ilgili mevzuat kapsamında yer alan izin ve onaylar aranmaksızın sağlanan finansman ve kaynaklar da yer alacak.
Finansman sağlanırken Türkiye Varlık Fonu portföyü üzerinde teminat, rehin, kefalet ve ipotek tesis edilebilecek.
Şirket gayrimenkuller, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların belli tarihteki değerini belirlemek için uluslararası alanda kabul görmüş standartlar çerçevesinde değerlemek üzere, Sermaye Piyasası Kurulu listesinde yer alan gayrimenkul değerleme şirketleriyle anlaşabilecek.
Türkiye Varlık Fonu'na devredilen varlıklar ve haklarla şirket tarafından gerçekleştirilen faaliyetler neticesinde elde edilen, tescile tabi olabilen diğer her türlü değer, ilgili siciline veya kütüğüne Türkiye Varlık Fonu adına tescil edilecek.
Şirket ve şirket tarafından kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve kurulacak alt fonlar bağımsız denetime tabi olacak ve şirket, Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kurumsal yönetim düzenlemelerine uyacak.
Şirket ve kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve fon bünyesinde kurulacak alt fonların bağımsız denetiminden geçmiş yıllık mali tabloları ile faaliyetleri, başbakan tarafından görevlendirilecek sermaye piyasaları, finans, ekonomi, maliye, bankacılık, kalkınma alanlarında uzman en az 3 merkezi denetim elemanı tarafından, bağımsız denetim standartları çerçevesinde denetlenecek. Denetim sonucunda hazırlanacak rapor, her yıl haziran ayı sonunda Bakanlar Kuruluna sunulacak.
Şirket ve kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve fon bünyesinde kurulacak alt fonların bir önceki yıla ait mali tabloları ile faaliyetleri her yıl Ekim ayında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu tarafından Başbakanlık tarafından gönderilen denetim raporları üzerinden görüşülerek denetlenecek.
Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı güvence altına alınacak, Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı, şirketin mal varlığından ayrılacak. Buna göre, Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı ile şirkete yönetilmek üzere devredilen varlık ve haklar, şirketin mal varlığından ayrı olacak.
Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı, fon hesabına olması şartıyla Türkiye Varlık Fonu ve alt fonların yapmaya yetkili olduğu faaliyetlere ilişkin iş ve işlemler haricinde teminat gösterilemeyecek ve rehin edilemeyecek, başka bir amaçla tasarruf edilemeyecek, kamu alacaklarının tahsili amacı da dahil olmak üzere haczedilemeyecek, üzerine ihtiyati tedbir konulamayacak ve iflas masasına dahil edilemeyecek. Şirketin üçüncü kişilere olan borçları ve yükümlülükleri ile Türkiye Varlık Fonu'nun aynı üçüncü kişilerden olan alacakları birbirlerine karşı mahsup edilemeyecek.
Kurulacak Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ile Türkiye Varlık Fonu, buna göre kurulacak şirket ve alt fonlar Gelir ve Kurumlar Vergisi'nden muaf olacak. Bu muafiyet, Türkiye Varlık Fonu ve şirket kazanç ve iratları üzerinden Gelir Vergisi Kanunu ile Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yapılacak vergi kesintilerini de kapsayacak. Şirket ve Türkiye Varlık Fonu, elektrik ve havagazı tüketim vergisi ve yangın sigortası vergisi hariç olmak üzere Belediye Gelirleri Kanunu gereğince alınan vergi, harç, katılma payı ile tasdik ücretlerinden, sahip olduğu taşınmazlar dolayısıyla emlak vergisinden, satın alınan ve satılan taşınmazlar ile ilgili olarak tapu ve kadastro döner sermaye bedellerinden ve her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırma mükellefiyetlerinden muaf tutulacak.
Şirket ve Türkiye Varlık Fonu'nun kuruluş ve tescil işlemleri ile esas sözleşmesinin tescil ve ilan işlemleri de dahil olmak üzere faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdikleri işlemlerle ilgili düzenlenen tüm kağıtlar damga vergisinden, tüm iş ve işlemleri her türlü harçtan, her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben banka ve sigorta muameleleri vergisi mükelleflerine ödedikleri tutarlar ile her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben lehe aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden, her türlü kredi kullanımları işlemleri kaynak kullanımını destekleme fonundan istisna olacak.
Şirket ile bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ile Türkiye Varlık Fonu ve alt fonları, kamu iktisadi teşebbüsleri de dahil, sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan veya özel kanunla kurulan kamu kurum, kuruluş ve ortaklıklarına uygulanan mevzuat, uygulama ve kısıtlamalara tabi olmayacak.
Aralarında Devlet Memurları Kanunu, KİT ile Fonların TBMM tarafından Denetlenmesinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun da olmak üzere çok sayıdaki kanundaki hükümler, Türkiye Varlık Fonu ve Şirket ile şirket tarafından kurulan diğer şirketler hakkında uygulanmayacak.
Kamu kurum ve kuruluşlarına personel alınmasına dair ilgili mevzuat hükümleri şirket tarafından istihdam edilecek personel hakkında uygulanmayacak.
Şirket tarafından kurulacak varlık kiralama şirketleri, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde kurulan varlık kiralama şirketlerine tanınan tüm hak, istisna, indirim ve muafiyetlerden yararlanacak.
Bu düzenleme uyarınca kurulan varlık kiralama şirketleri, ihraç ettikleri menkul kıymetlere ilişkin, ihraççıların tabi olduğu Borsa İstanbul Anonim Şirketine ödenmesi gereken kayıt ücreti ve kotasyon ücretinden muaf olacak.
Varlık ve hakların, Türkiye Varlık Fonu ve alt fonlara devri ile bu varlık ve hakların Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi tarafından yönetilmesi suretiyle yapılan teslim ve hizmetler KDV'den istisna tutulacak.
Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ve Türkiye Varlık Fonu ile bunların finansman temini amacı ile kuracakları fon ve şirketler için sağlanacak her türlü dış imkan ile diğer kurum ve kuruluşlar lehine verilecek garantiler Hazine Müsteşarlığı iznine tabi olmayacak.
Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ve Türkiye Varlık Fonu ile bunların finansman temini amacı ile kuracakları fon ve şirketler, her türlü mali kaynağını, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında veya Maliye Bakanı ile ilgili bakanın müşterek teklifi ve başbakanın onayıyla belirlenecek esaslar dahilinde Türkiye'de yerleşik bankalar nezdinde kendi adına açtıracağı hesapta toplayacak.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, Türkiye Varlık Fonu kurulmasına ilişkin yasa teklifi ile ilgili "Bu teklifi getirirken aklınızda, planınızda, projenizde askeri tesisler var mı derseniz, asla, zinhar öyle bir şey yok." dedi.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerinde bilgi veren Maliye Bakanı Ağbal, görüşmeler sırasında iktidar ve muhalefetten milletvekillerinin işaret ettikleri konuların önemli olduğunu belirtti. Ağbal, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun hesap verebilir, şeffaf yapıda olmasını hedeflediklerini söyledi.
Komisyon toplantılarında bütün partilerden milletvekilleriyle çok faydalı görüşmeler yaptıklarını, ortak çözümler geliştirdiklerini anlatan Ağbal, "Bütün milletvekillerimize Türkiye Varlık Fonu ile ilgili hem kurulması hem de ileriye dönük olarak ortaya koydukları olumlu yaklaşımdan dolayı teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Varlık fonu uygulamalarının birçok ülkede yıllardır faaliyette olduğunu, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun da Türkiye'nin orta ve uzun vadede kalkınma çabalarına önemli katkı sağlayacağını ifade eden Ağbal, fonun amacının finansal piyasaların verimliliğinin artırılması, stratejik ve büyük ölçekli yatırımlar için yurt içi ve yurt dışından kaynak temini konularını içerdiğini kaydetti.
Maliye Bakanı Ağbal, kurulacak fonun birinci derecede denetiminin Bakanlar Kurulunca, kurulacak Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi denetiminin de TBMM tarafından yapılacağını, denetim raporlarının Plan ve Bütçe Komisyonunca görüşülmesini amaçladıklarını anlattı.
Yasa teklifini hazırlarken iyi niyetle davrandıklarını ve düşündüklerini vurgulayan Ağbal, "Bu teklifi getirirken aklınızda, planınızda, projenizde askeri tesisler var mı derseniz, asla, zinhar öyle bir şey yok. Mevcut Özelleştirme Kanununa göre Hazine'ye ait olan askeriyenin tasarrufundaki, tahsisi kalkmış bir taşınmazı, Özelleştirme İdaresinin programına alabiliyoruz." şeklinde konuştu.
Yapılan düzenlemenin Anayasa'nın 160 ve 165. maddelerine uygun olduğunu dile getiren Ağbal, "Çok mükemmel yasalar yapabiliriz, bütün açıkları kapattık diyebiliriz ama kötü bir idarenin elinde en güzel yasalar kötü olabilir. Onun için daha şeffaf, hesap verilebilir düzenlemeler, kurumlar yapmalıyız." ifadelerini kullandı.
Kurulacak Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin yurt dışında yatırım yapmasını doğru bulduklarını belirten Ağbal, "Birçok ulusal yatırım fonları sadece ülke içinde değil, stratejik alanlarda ülke ihtiyaçlarını gözeterek yurt dışında da yatırım yapabiliyorlar. Önemli olan bu yatırımların denetlenebilmesi." dedi.
Ağbal, komisyon üyesi milletvekillerinin eleştirilerine de cevap vererek, "Türkiye ekonomisinin temelleri sağlamdır. Ekonomimiz dengeleri itibarıyla takdire şayan durumda. Ekonomiye ilişkin uluslararası standartlar belli ve onlara uygun olarak raporlama yapıyoruz, yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Boşaltılan askeri arazilerle ilgili bir planımız yok. 'Tiyatrolar özelleştirilecek' diye bir planımız yok." dedi.
Ağbal, Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmeleri sırasında muhalefet milletvekillerinin teklif ve bazı yasa tasarılarına ilişkin eleştirilerine yanıt verdi.
Bakan Ağbal, TBMM Genel Kurulunda görüşülmeye başlanan torba yasa tasarısının 35. maddesinde yer alan özel bütçeli idarelere ait ticari amaçlı kuruluşlardaki hisseler ile varlıkların Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca özelleştirilmesine ilişkin düzenlemenin yanlış yorumlandığını söyledi.
"Boşaltılan askeri arazilerle ilgili bir planımız yok. 'Tiyatrolar özelleştirilecek' diye bir planımız yok." diyen Maliye Bakanı Ağbal, özel bütçeli kamu idarelerinin, kendi yatırımlarını finanse etmek istediği, atıl vaziyetteki taşınmazı değerlendirmek istediği zaman bu yatırımlarını Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bildireceğini ve Başkanlığın bunun satışını gerçekleştireceğini anlattı.
Özel bütçeli idarelerin atıl taşınmazlarını değerlendirecek tecrübe ve birikime sahip olmadığını vurgulayan Ağbal, düzenlemenin "özel bütçeli idareler istedikleri zaman kimi taşınmazı nakte ve gelire dönüştürür" şeklinde olduğunu, idarenin istemi dışında işlem yapılamayacağını kaydetti.
Görüşmeler esnasında konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun kamu kurum ve kuruluşlarındaki her türlü nakit fazlasını ödünç ya da borç şeklinde alabileceğini söyledi.
Amaçlarının herhangi bir kamu kuruluşunun ellerindeki fazla paranın alınmasıyla ilgili bir şey olmadığını vurgulayan Bakan Zeybekci, "Örneğin; Hazine, bir yerde tahsis yapmış, turizm bölgesini tahsis yapmış, 30 yıllık gelire bağlamış ve her yıl düzenli aldığı gelir var. Hazine, 30 yıllık gelirini bu fono devrettiğinde, fon bu gelirin nakite çevrilmesini sağlayacak. Hazine, elindeki bu imtiyazı bu fono devredecek. Bu fon ayrıca borçlanabilecek." dedi.
Zeybekci, "Devletle alakası, KİT'lerle alakası olmayan, Hazine garantisinin asla kullanılmayacağı, bütçeye yük olmayacak, kamu borçlarını kullanmayacak bir şirket kurmak amaçlanıyor." diye konuştu.
Devlet ekonomilerinin iç borçlanmaya, ithalata dayalı büyümeye devam ederse şişen ekonominin 7-8 yıl arasında patlayacağını anlatan Zeybekci, kamu borç stokunu artıran büyük yatırımlara kaynak oluşturmak için yurt dışından kaynak ve imkan sağlaması gerektiğini, kurulacak fonla bu kaynak ve imkanın, proje satışıyla sağlanacağını kaydetti.
Tasarıya ilişkin bilgi veren AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, konuya ilişkin uzman bir arkadaşından bilgi aldığını ve kurulacak fona benzer dünyada çok sayıda örnek olduğunu söyledi.
Savaş'ın sözleri üzerine MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta, "Darbe girişiminin enişteden öğrenildiği bir ülkede konuyla ilgili bilgilendirmenin de bir arkadaştan alınması normal" ifadesini kullandı.
MHP'li Usta, tasarıda kurulacak fonun statüsünün, kamu sistemi içerisinde yerinin belirtilmediğini öne sürdü.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin konuşmasının bir bölümünde MHP'li Usta'ya konuya ilişkin açıklama yaptığını söylediğini anımsatarak, açıklamanın özel mi yoksa bir toplantıda mı yapıldığını, toplantı olduysa HDP'li kimin katıldığını sordu?
Komisyon Başkanı Bilgiç de görüşmenin özel olmadığını, kendi odasında Bakan Zeybekci ve Usta'nın rastlaştığında gerçekleştiğini belirtti. Bilgiç, geçen hafta da AK Parti, CHP ve MHP'li komisyon üyelerine Hazine ve Merkez Bankası bürokratlarının tasarıya ilişkin bilgi verdiğini söyledi.
HDP'li Paylan da geçen hafta komisyon toplantılarının hepsine katıldığını ancak bilgilendirme toplantısından haberi olmadığını kaydetti.
Bunun üzerine Komisyon Başkanı Bilgiç, "Yenikapı ruhuyla sizi çağırmadık diyelim, ne diyelim." dedi.
Konuşmaların ardından tekrar söz alan Bakan Zeybekci, fonla ilgili düzenlemelerin, usul ve esasların Bakanlar Kurulunca belirleneceğini belirterek, "Kurulacak şirketin yapacağı tüm borçlanmalarda Hazine garantisi asla ve asla olmayacaktır, kamu borcu da asla sayılmayacaktır." ifadesini kullandı.
HDP'li Paylan'ın eleştirilerine cevap veren Zeybekci, "HDP'nin de bütün yerlerde mutlak yer alması gerektiğine inandığını" belirterek, şöyle konuştu:
"Ama bu ülkenin beklediği bir şey var. Çıkıp açıkça terör örgütünü, terörü lanetleyerek, onunla ilginiz olmadığını, eylemleriyle ilginiz olmadığını söylediğinizde kamuoyu rahatlamış olur. Birlikte olamamak, sistemin içinde olamamak, çalışmaların içinde olamamak, birlikteliği sağlayamama suçu onu yapamayanlarda değildir. HDP böyle bir açılımı yaparsa, ülkeyi rahatlatırsa, eli kanlı terör örgütünü lanetlediğini açıkça söylerse bence parlamentodaki çalışmalar çok daha verimli olur."
Zeybekci, bir ülkede iç barış yoksa, demokrasi kurum ve kurallarıyla çalışmıyorsa, özgürlükler tam anlamıyla tesis edilmediyse kurulan fonların uluslararası piyasada olumsuz etkileneceğini belirterek, Türkiye'ye yönelik bütün saldırıların da ülkeyi istikrarsızlaştırmaya, demokrasisine, birlik ve beraberliğe yönelik olduğunu kaydetti.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
Teklife göre, Başbakanlığa bağlı, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan, sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve derinliğine katkı sağlamak, yurt içinde kamuya ait olan varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik, büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek için Türkiye Varlık Fonu ve bu fona bağlı alt fonları kurmak ve yönetmek üzere Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi kurulacak.
Şirket, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte ticaret siciline resen tescil olunacak.
Yerli ve yabancı şirketlerin hisse senetleri, özelleştirme kapsam ve programına alınanlar dahil Türkiye'de kurulan ihraççılara ait paylar, alım satımı yapılabilen yabancı kamu, özel sektör ve kamu borçlanma araçları, ihraççı payları, vadeli mevduat, katılma hesabı, Hazine taşınmazları ve mevduat sertifikaları, altın ve diğer kıymetli madenler ile bu madenlere dayalı olarak ihraç edilen sermaye piyasası araçları şirket tarafından Türkiye Varlık Fonu adına gerçekleştirilecek.
Fon katılma payları, repo ve ters repo işlemleri, kira sertifikaları, gayrimenkul sertifikaları, varantlar ve sertifikalar, takasbank para piyasası işlemleri, türev araç işlemlerinin nakit teminatları ve primleri, özel tasarlanmış yabancı yatırım araçları ve ikraz iştirak senetleri, ulusal yatırımlar ile uluslararası alanlarda diğer devletler veya yabancı şirketler tarafından yapılacak yatırımlara iştirak ve diğer yatırım araçları işlemleri de şirket tarafından fon adına yapılacak.
Şirketin organizasyon yapısında portföy yönetim birimi, araştırma birimi, muhasebe, kayıt, bilgi ve belge sistemleri ile düzenli iş akışı ve haberleşmeyi sağlayacak organizasyon, iç kontrol ve risk yönetim sistemi ile iç denetim birimi, fon hizmet birimi ile gerekli diğer birimler kurulacak ve şirket faaliyet konularına ilişkin olarak hizmet alımı yapabilecek.
Şirketin faaliyet konusu ve amacı, sermaye miktarı, payları, payların devir esasları, paylara tanınacak imtiyazlar, tasfiye, devir, birleşme, fesih, organlar, komiteler, bunların oluşumu, görev yetki ve sorumlulukları, hesapları ve karlarının dağıtımının yer aldığı esas sözleşmesi doğrudan tescil ve ilan edilecek.
Şirketin 50 milyon lira olan kuruluş sermayesi, Özelleştirme Fonu'ndan karşılanacak. Tamamı ödenmiş olan bu sermayeyi temsil eden paylar Özelleştirme İdaresi Başkanlığına ait olacak ve şirketin hisse senetleri nama yazılı olacak.
Şirketin en az 5 kişiden oluşan yönetim kurulu, başkan ve üyeleri ile genel müdürü başbakan tarafından atanacak. Atanacak yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile genel müdürün ekonomi, finans, hukuk, maliye ve bankacılık alanlarından en az birinde, 5 yıldan az olmamak üzere tecrübe sahibi olması şartı aranacak.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin yapısına ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek ve şirket tarafından hazırlanan fon iç tüzüğünün ticaret siciline tesciliyle Türkiye Varlık Fonu kurulacak. Ayrıca gerek görülmesi halinde, Türkiye Varlık Fonu'na bağlı alt fonlar kurulabilecek. Alt fonların kuruluşu, yapısı, işleyişi, yönetimi ve yapacağı işlemler Türkiye Varlık Fonu içtüzüğü ile şirket esas sözleşmesi hükümleri dahilinde belirlenecek.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi ile bağlı şirket veya iştirakleri ile fon ve bünyesinde kurulacak alt fonları kapsayan 3 yıllık stratejik yatırım planı yönetim kurulu tarafından hazırlanacak ve Bakanlar Kurulunun onayı ile yürürlüğe girecek.
Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları da belirleniyor.
Türkiye Varlık Fonu'nun kaynakları, Özelleştirme Yüksek Kurulunca özelleştirme kapsam ve programında bulunan ve fona devrine karar verilen kuruluş ve varlıklar ile Özelleştirme Fonu'ndan fona aktarılmasına karar verilen nakit fazlasından oluşacak.
Fonun kaynakları arasında Bakanlar Kurulunca fona aktarılmasına veya şirket tarafından yönetilmesine karar verilen kamu kurum ve kuruluşlarının tasarrufu altında bulunan ihtiyaç fazlası gelir, kaynak ve varlıklar ile fon tarafından yurt içi ve yurt dışı sermaye ve para piyasalarından ilgili mevzuat kapsamında yer alan izin ve onaylar aranmaksızın sağlanan finansman ve kaynaklar da yer alacak.
Finansman sağlanırken Türkiye Varlık Fonu portföyü üzerinde teminat, rehin, kefalet ve ipotek tesis edilebilecek.
Şirket gayrimenkuller, gayrimenkul projesi veya bir gayrimenkule bağlı hak ve faydaların belli tarihteki değerini belirlemek için uluslararası alanda kabul görmüş standartlar çerçevesinde değerlemek üzere, Sermaye Piyasası Kurulu listesinde yer alan gayrimenkul değerleme şirketleriyle anlaşabilecek.
Türkiye Varlık Fonu'na devredilen varlıklar ve haklarla şirket tarafından gerçekleştirilen faaliyetler neticesinde elde edilen, tescile tabi olabilen diğer her türlü değer, ilgili siciline veya kütüğüne Türkiye Varlık Fonu adına tescil edilecek.
Şirket ve şirket tarafından kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve kurulacak alt fonlar bağımsız denetime tabi olacak ve şirket, Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında kurumsal yönetim düzenlemelerine uyacak.
Şirket ve kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve fon bünyesinde kurulacak alt fonların bağımsız denetiminden geçmiş yıllık mali tabloları ile faaliyetleri, başbakan tarafından görevlendirilecek sermaye piyasaları, finans, ekonomi, maliye, bankacılık, kalkınma alanlarında uzman en az 3 merkezi denetim elemanı tarafından, bağımsız denetim standartları çerçevesinde denetlenecek. Denetim sonucunda hazırlanacak rapor, her yıl haziran ayı sonunda Bakanlar Kuruluna sunulacak.
Şirket ve kurulacak diğer şirketler, Türkiye Varlık Fonu ve fon bünyesinde kurulacak alt fonların bir önceki yıla ait mali tabloları ile faaliyetleri her yıl Ekim ayında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu tarafından Başbakanlık tarafından gönderilen denetim raporları üzerinden görüşülerek denetlenecek.
Tasarıyla Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı güvence altına alınacak, Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı, şirketin mal varlığından ayrılacak. Buna göre, Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı ile şirkete yönetilmek üzere devredilen varlık ve haklar, şirketin mal varlığından ayrı olacak.
Türkiye Varlık Fonu'nun mal varlığı, fon hesabına olması şartıyla Türkiye Varlık Fonu ve alt fonların yapmaya yetkili olduğu faaliyetlere ilişkin iş ve işlemler haricinde teminat gösterilemeyecek ve rehin edilemeyecek, başka bir amaçla tasarruf edilemeyecek, kamu alacaklarının tahsili amacı da dahil olmak üzere haczedilemeyecek, üzerine ihtiyati tedbir konulamayacak ve iflas masasına dahil edilemeyecek. Şirketin üçüncü kişilere olan borçları ve yükümlülükleri ile Türkiye Varlık Fonu'nun aynı üçüncü kişilerden olan alacakları birbirlerine karşı mahsup edilemeyecek.
Kurulacak Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ile Türkiye Varlık Fonu, buna göre kurulacak şirket ve alt fonlar Gelir ve Kurumlar Vergisi'nden muaf olacak. Bu muafiyet, Türkiye Varlık Fonu ve şirket kazanç ve iratları üzerinden Gelir Vergisi Kanunu ile Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yapılacak vergi kesintilerini de kapsayacak. Şirket ve Türkiye Varlık Fonu, elektrik ve havagazı tüketim vergisi ve yangın sigortası vergisi hariç olmak üzere Belediye Gelirleri Kanunu gereğince alınan vergi, harç, katılma payı ile tasdik ücretlerinden, sahip olduğu taşınmazlar dolayısıyla emlak vergisinden, satın alınan ve satılan taşınmazlar ile ilgili olarak tapu ve kadastro döner sermaye bedellerinden ve her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırma mükellefiyetlerinden muaf tutulacak.
Şirket ve Türkiye Varlık Fonu'nun kuruluş ve tescil işlemleri ile esas sözleşmesinin tescil ve ilan işlemleri de dahil olmak üzere faaliyetleri kapsamında gerçekleştirdikleri işlemlerle ilgili düzenlenen tüm kağıtlar damga vergisinden, tüm iş ve işlemleri her türlü harçtan, her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben banka ve sigorta muameleleri vergisi mükelleflerine ödedikleri tutarlar ile her ne nam adı altında olursa olsun nakden veya hesaben lehe aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisinden, her türlü kredi kullanımları işlemleri kaynak kullanımını destekleme fonundan istisna olacak.
Şirket ile bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ile Türkiye Varlık Fonu ve alt fonları, kamu iktisadi teşebbüsleri de dahil, sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan veya özel kanunla kurulan kamu kurum, kuruluş ve ortaklıklarına uygulanan mevzuat, uygulama ve kısıtlamalara tabi olmayacak.
Aralarında Devlet Memurları Kanunu, KİT ile Fonların TBMM tarafından Denetlenmesinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun da olmak üzere çok sayıdaki kanundaki hükümler, Türkiye Varlık Fonu ve Şirket ile şirket tarafından kurulan diğer şirketler hakkında uygulanmayacak.
Kamu kurum ve kuruluşlarına personel alınmasına dair ilgili mevzuat hükümleri şirket tarafından istihdam edilecek personel hakkında uygulanmayacak.
Şirket tarafından kurulacak varlık kiralama şirketleri, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde kurulan varlık kiralama şirketlerine tanınan tüm hak, istisna, indirim ve muafiyetlerden yararlanacak.
Bu düzenleme uyarınca kurulan varlık kiralama şirketleri, ihraç ettikleri menkul kıymetlere ilişkin, ihraççıların tabi olduğu Borsa İstanbul Anonim Şirketine ödenmesi gereken kayıt ücreti ve kotasyon ücretinden muaf olacak.
Varlık ve hakların, Türkiye Varlık Fonu ve alt fonlara devri ile bu varlık ve hakların Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi tarafından yönetilmesi suretiyle yapılan teslim ve hizmetler KDV'den istisna tutulacak.
Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ve Türkiye Varlık Fonu ile bunların finansman temini amacı ile kuracakları fon ve şirketler için sağlanacak her türlü dış imkan ile diğer kurum ve kuruluşlar lehine verilecek garantiler Hazine Müsteşarlığı iznine tabi olmayacak.
Türkiye Varlık Yönetimi Anonim Şirketi ve Türkiye Varlık Fonu ile bunların finansman temini amacı ile kuracakları fon ve şirketler, her türlü mali kaynağını, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında veya Maliye Bakanı ile ilgili bakanın müşterek teklifi ve başbakanın onayıyla belirlenecek esaslar dahilinde Türkiye'de yerleşik bankalar nezdinde kendi adına açtıracağı hesapta toplayacak.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, Türkiye Varlık Fonu kurulmasına ilişkin yasa teklifi ile ilgili "Bu teklifi getirirken aklınızda, planınızda, projenizde askeri tesisler var mı derseniz, asla, zinhar öyle bir şey yok." dedi.
Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerinde bilgi veren Maliye Bakanı Ağbal, görüşmeler sırasında iktidar ve muhalefetten milletvekillerinin işaret ettikleri konuların önemli olduğunu belirtti. Ağbal, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun hesap verebilir, şeffaf yapıda olmasını hedeflediklerini söyledi.
Komisyon toplantılarında bütün partilerden milletvekilleriyle çok faydalı görüşmeler yaptıklarını, ortak çözümler geliştirdiklerini anlatan Ağbal, "Bütün milletvekillerimize Türkiye Varlık Fonu ile ilgili hem kurulması hem de ileriye dönük olarak ortaya koydukları olumlu yaklaşımdan dolayı teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Varlık fonu uygulamalarının birçok ülkede yıllardır faaliyette olduğunu, kurulacak Türkiye Varlık Fonu'nun da Türkiye'nin orta ve uzun vadede kalkınma çabalarına önemli katkı sağlayacağını ifade eden Ağbal, fonun amacının finansal piyasaların verimliliğinin artırılması, stratejik ve büyük ölçekli yatırımlar için yurt içi ve yurt dışından kaynak temini konularını içerdiğini kaydetti.
Maliye Bakanı Ağbal, kurulacak fonun birinci derecede denetiminin Bakanlar Kurulunca, kurulacak Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketi denetiminin de TBMM tarafından yapılacağını, denetim raporlarının Plan ve Bütçe Komisyonunca görüşülmesini amaçladıklarını anlattı.
Yasa teklifini hazırlarken iyi niyetle davrandıklarını ve düşündüklerini vurgulayan Ağbal, "Bu teklifi getirirken aklınızda, planınızda, projenizde askeri tesisler var mı derseniz, asla, zinhar öyle bir şey yok. Mevcut Özelleştirme Kanununa göre Hazine'ye ait olan askeriyenin tasarrufundaki, tahsisi kalkmış bir taşınmazı, Özelleştirme İdaresinin programına alabiliyoruz." şeklinde konuştu.
Yapılan düzenlemenin Anayasa'nın 160 ve 165. maddelerine uygun olduğunu dile getiren Ağbal, "Çok mükemmel yasalar yapabiliriz, bütün açıkları kapattık diyebiliriz ama kötü bir idarenin elinde en güzel yasalar kötü olabilir. Onun için daha şeffaf, hesap verilebilir düzenlemeler, kurumlar yapmalıyız." ifadelerini kullandı.
Kurulacak Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin yurt dışında yatırım yapmasını doğru bulduklarını belirten Ağbal, "Birçok ulusal yatırım fonları sadece ülke içinde değil, stratejik alanlarda ülke ihtiyaçlarını gözeterek yurt dışında da yatırım yapabiliyorlar. Önemli olan bu yatırımların denetlenebilmesi." dedi.
Ağbal, komisyon üyesi milletvekillerinin eleştirilerine de cevap vererek, "Türkiye ekonomisinin temelleri sağlamdır. Ekonomimiz dengeleri itibarıyla takdire şayan durumda. Ekonomiye ilişkin uluslararası standartlar belli ve onlara uygun olarak raporlama yapıyoruz, yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Boşaltılan askeri arazilerle ilgili bir planımız yok. 'Tiyatrolar özelleştirilecek' diye bir planımız yok." dedi.
Ağbal, Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmeleri sırasında muhalefet milletvekillerinin teklif ve bazı yasa tasarılarına ilişkin eleştirilerine yanıt verdi.
Bakan Ağbal, TBMM Genel Kurulunda görüşülmeye başlanan torba yasa tasarısının 35. maddesinde yer alan özel bütçeli idarelere ait ticari amaçlı kuruluşlardaki hisseler ile varlıkların Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca özelleştirilmesine ilişkin düzenlemenin yanlış yorumlandığını söyledi.
"Boşaltılan askeri arazilerle ilgili bir planımız yok. 'Tiyatrolar özelleştirilecek' diye bir planımız yok." diyen Maliye Bakanı Ağbal, özel bütçeli kamu idarelerinin, kendi yatırımlarını finanse etmek istediği, atıl vaziyetteki taşınmazı değerlendirmek istediği zaman bu yatırımlarını Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bildireceğini ve Başkanlığın bunun satışını gerçekleştireceğini anlattı.
Özel bütçeli idarelerin atıl taşınmazlarını değerlendirecek tecrübe ve birikime sahip olmadığını vurgulayan Ağbal, düzenlemenin "özel bütçeli idareler istedikleri zaman kimi taşınmazı nakte ve gelire dönüştürür" şeklinde olduğunu, idarenin istemi dışında işlem yapılamayacağını kaydetti.