
2011-05-30 - 15:41
Etik Haftası kapsamında, TBMM Etik Kurulu ile Personel Eğitim ve Yönetim Müdürlüğü işbirliği çerçevesinde, TBMM İdari Teşkilatında Görev yapan üst düzey yöneticileri ve müşavirlerine yönelik " Kamu Yönetimi Etiği ve Etik Liderlik Konferansı" TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Toplantı Salonunda gerçekleşti.
Etik Haftası kapsamında, TBMM Etik Kurulu ile Personel Eğitim ve Yönetim Müdürlüğü işbirliği çerçevesinde, TBMM İdari Teşkilatında Görev yapan üst düzey yöneticileri ve müşavirlerine yönelik " Kamu Yönetimi Etiği ve Etik Liderlik Konferansı" TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Toplantı Salonunda gerçekleşti.
TBMM Genel Sekreter Yardımcısı ve Etik Komisyonu Başkanı Mehmet Ali Kumbuzoğlu, konferansta yaptığı konuşmada Türkiye'de çok büyük gelişmeler olduğunu ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
"2000'li yıllarda vatandaş şikâyetleri kamu kurumlarının diyalogları noktasında sadece Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nde bulanan kişiler tarafından dinleniyordu. Mekanik ve manüel usulle ilgili birimlere yönlendiriyorlardı. Ama daha sonra 2003 yılında çok önemli bir yasa olan Bilgi Edinme Yasası çıktı. Bu yasa ile vatandaşlar birebir görüşmelerden ziyade online ortamda sorunlarını otomatik olarak kurumlara iletebiliyorlar, kurumlar çok kısa bir süre içerisinde bunları ilgili birimlere iletiyor, 15 gün içerisinde de cevaplar ilgili vatandaşlara iletiliyor. Devlet Personel Başkanlığında Strateji Başkanı iken bu faaliyetler bana bağlı olarak yürütülüyordu.
Güzel gelişmeler başka güzel gelişmeleri tetikler? Bu yeni gelişme nedir diye soracak olursanız; 25 Mayıs 2004 yılında Etik Kurulu kuruldu. Kurul 11 üyeden oluşuyor ve Bakanlar Kurulu kararı ile atanıyor. Sadece Etik Kurulu oluşturulmakla bitmiyor. Kamu kurumu yine buna benzer örgütlenmeyi kendi bünyesinde oluşturuyor. Bizde de buna benzer, tüm kurumlarda olduğu gibi 5 üyeden oluşan bir komisyonumuz var. Etik Komisyonumuzun Başkanlığını ben yapmakla beraber üyelerimiz, Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanı Gündüz Dinçer, Personel ve Muhasebe Dairesi Başkanı M.Fatih Uğurlu, İletişim Daire Başkanı Feridun Keşir ve Destek Hizmetleri Daire Başkanı Nedim Küçüker ile şerefli bir kurum olan TBMM çatısı altında elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Tabii bu bir süreçtir. Nasıl Bilgi Edinme Yasası ile zamanla güzel şeyler yapılmış ise nasıl Etik Kurulu faaliyetlerini süreç içerisinde yapıyorsa, bizde Meclis'te bunları sürece yayıyoruz.
Her şeyden önemlisi her şey yazılı metinlerden ibaret değildir. Yazılı metinler vicdanlarda, ahlaki yapılarda olgunlaşma süreci yaşamadıktan sonra netice alamayacağımızı hepimiz biliyoruz. Bu nedenle Etik Kurulunu bu bakımdan destekliyor ve takdir ediyorum. Bu Etik süreci sadece kamu kurumlarında bağlamlı yürütülmüyor. Etik Kurulu süreci özel sektör alanında da yürütülmektedir.
Birde Etik süreci sadece kamu çalışanları ile özel sektörle sınırlı olmamalı, gençler üzerinden okullarda okutulmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı çalışmalarında 25-31 Mayıs günleri arası Etik Haftası olarak ilan edilmiştir. Tamamen Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki çalışmalar sonrası kararlaştırılmıştır. Bunun da gençlere verilen önemi göstermektedir.
TBMM bu kapsamda kurum içerisindeki etkinliği olduğu gibi diğer kamu kurumları ile Etik süreci içerisinde yapılan toplantılara da iştirak etmektedir. Bunlardan en ciddi eğitim 2009 yılında Etik Kurulunun katkılarıyla 900 personele Etik Davranış Eğitimi verilmiştir. Geçen yıl 24 Mayıs'ta 130 kişiye üst düzey yöneticiler de dahil olmak üzere eğitim verilmiştir. Burada yine Etik Kurulunun çok güzel bir faaliyet göstermiş olduğunu bir kez daha görüyoruz. Etik Kurulu sadece kendi bünyesinde faaliyet göstermiyor, Etik Kurulu aynı zamanda kamu kurumlarının kapsamında harekete geçirecek kendi iç dinamikleri ile bu sureci yaşatacak ve geliştirecek faaliyetler de gösteriyor. Bu bakımdan da kendilerini takdir ediyorum.
Sonuç olarak ifade etmek gerekirse; Etik anlayışı belli bir sürede sınırlı olmamalıdır. Biz bunu bir yıl içerinde halledeceğiz diyemeyiz. Etik süreci bir süreçtir. Zamana yayılmalı ve sonuçta bütün bu güzellikleri hep birlikte zamanla yaşamalıyız. "
Kumbuzoğlu'nun konuşmasının ardından Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnayet Aydın, " Kamu Yönetimi Etiği ve Etik Liderlik" konulu sunumunu gerçekleştirdi. (15.41)
TBMM Genel Sekreter Yardımcısı ve Etik Komisyonu Başkanı Mehmet Ali Kumbuzoğlu, konferansta yaptığı konuşmada Türkiye'de çok büyük gelişmeler olduğunu ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
"2000'li yıllarda vatandaş şikâyetleri kamu kurumlarının diyalogları noktasında sadece Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nde bulanan kişiler tarafından dinleniyordu. Mekanik ve manüel usulle ilgili birimlere yönlendiriyorlardı. Ama daha sonra 2003 yılında çok önemli bir yasa olan Bilgi Edinme Yasası çıktı. Bu yasa ile vatandaşlar birebir görüşmelerden ziyade online ortamda sorunlarını otomatik olarak kurumlara iletebiliyorlar, kurumlar çok kısa bir süre içerisinde bunları ilgili birimlere iletiyor, 15 gün içerisinde de cevaplar ilgili vatandaşlara iletiliyor. Devlet Personel Başkanlığında Strateji Başkanı iken bu faaliyetler bana bağlı olarak yürütülüyordu.
Güzel gelişmeler başka güzel gelişmeleri tetikler? Bu yeni gelişme nedir diye soracak olursanız; 25 Mayıs 2004 yılında Etik Kurulu kuruldu. Kurul 11 üyeden oluşuyor ve Bakanlar Kurulu kararı ile atanıyor. Sadece Etik Kurulu oluşturulmakla bitmiyor. Kamu kurumu yine buna benzer örgütlenmeyi kendi bünyesinde oluşturuyor. Bizde de buna benzer, tüm kurumlarda olduğu gibi 5 üyeden oluşan bir komisyonumuz var. Etik Komisyonumuzun Başkanlığını ben yapmakla beraber üyelerimiz, Kanunlar ve Kararlar Dairesi Başkanı Gündüz Dinçer, Personel ve Muhasebe Dairesi Başkanı M.Fatih Uğurlu, İletişim Daire Başkanı Feridun Keşir ve Destek Hizmetleri Daire Başkanı Nedim Küçüker ile şerefli bir kurum olan TBMM çatısı altında elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Tabii bu bir süreçtir. Nasıl Bilgi Edinme Yasası ile zamanla güzel şeyler yapılmış ise nasıl Etik Kurulu faaliyetlerini süreç içerisinde yapıyorsa, bizde Meclis'te bunları sürece yayıyoruz.
Her şeyden önemlisi her şey yazılı metinlerden ibaret değildir. Yazılı metinler vicdanlarda, ahlaki yapılarda olgunlaşma süreci yaşamadıktan sonra netice alamayacağımızı hepimiz biliyoruz. Bu nedenle Etik Kurulunu bu bakımdan destekliyor ve takdir ediyorum. Bu Etik süreci sadece kamu kurumlarında bağlamlı yürütülmüyor. Etik Kurulu süreci özel sektör alanında da yürütülmektedir.
Birde Etik süreci sadece kamu çalışanları ile özel sektörle sınırlı olmamalı, gençler üzerinden okullarda okutulmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı çalışmalarında 25-31 Mayıs günleri arası Etik Haftası olarak ilan edilmiştir. Tamamen Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki çalışmalar sonrası kararlaştırılmıştır. Bunun da gençlere verilen önemi göstermektedir.
TBMM bu kapsamda kurum içerisindeki etkinliği olduğu gibi diğer kamu kurumları ile Etik süreci içerisinde yapılan toplantılara da iştirak etmektedir. Bunlardan en ciddi eğitim 2009 yılında Etik Kurulunun katkılarıyla 900 personele Etik Davranış Eğitimi verilmiştir. Geçen yıl 24 Mayıs'ta 130 kişiye üst düzey yöneticiler de dahil olmak üzere eğitim verilmiştir. Burada yine Etik Kurulunun çok güzel bir faaliyet göstermiş olduğunu bir kez daha görüyoruz. Etik Kurulu sadece kendi bünyesinde faaliyet göstermiyor, Etik Kurulu aynı zamanda kamu kurumlarının kapsamında harekete geçirecek kendi iç dinamikleri ile bu sureci yaşatacak ve geliştirecek faaliyetler de gösteriyor. Bu bakımdan da kendilerini takdir ediyorum.
Sonuç olarak ifade etmek gerekirse; Etik anlayışı belli bir sürede sınırlı olmamalıdır. Biz bunu bir yıl içerinde halledeceğiz diyemeyiz. Etik süreci bir süreçtir. Zamana yayılmalı ve sonuçta bütün bu güzellikleri hep birlikte zamanla yaşamalıyız. "
Kumbuzoğlu'nun konuşmasının ardından Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnayet Aydın, " Kamu Yönetimi Etiği ve Etik Liderlik" konulu sunumunu gerçekleştirdi. (15.41)