2006-11-02 - 16:51
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Thomas Hammarberg, Avrupa'da son yıllarda yükselen yabancı düşmanlığı ve İslam düşmanlığına karşı, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'ndan tavsiye istedi.
Hammarberg ve beraberindeki heyet, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunu ziyaret ederek, Başkan Mehmet Elkatmış ve üyelerle görüştü.
Türkiye'nin Avrupa Konseyi için önemli bir ülke olduğunu ifade eden Hammarberg, Türkiye'nin yürüttüğü terörle mücadeleye rağmen 1999 yılından bu yana, başta yargı olmak üzere pek çok alanda reform gerçekleştirdiğini söyledi. Bunların, özgürlüklerin kökleşmesini sağlayan önemli adımlar olduğunu ifade eden Hammarberg, insan haklarının bir süreç olduğunu ve bu konuda herkesin sürekli çaba göstermesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye'nin çok eski bir dostu olduğunu ifade eden Hammarberg, ziyaret amacının, mevcut durumla ilgili bilgileri güncellemek olduğunu söyledi.
Hammarberg, ilkbaharda bir heyetin Türkiye'de incelemelerde bulunacağını bildirerek, yıllarca devam eden diyaloğun adımlarını attıklarını belirtti.
''Sizden öğreneceklerimiz var'' diyen Hammarberg, öğrendikleri bilgileri çeşitli hükümetlerle paylaşacaklarını bildirdi.
Avrupa'da son yıllarda yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslam düşmanlığında bir artış olduğunu anlatan Hammarberg, Almanya'da yaşayan 3.5 milyon Türk vatandaşının uğradığı önemli insan hakları ihlallerini gündeme getirdiklerini belirtti.
TAVSİYE İSTEĞİ
Bu konuda çözüm üretmek için TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun tavsiyelerine ihtiyaç duyduklarını kaydeden Hammarberg, bu konuda Avrupa'da yaşanan sorunların sayısal olarak da çokluğuna dikkati çekti. Avrupa'da önemli bir terör sorunu bulunduğuna dikkati çeken Hammarberg, terörle mücadelenin hukuka uygun yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Göç, göçmenler ve sığınmacılarla ilgili sorunların da gündemlerinde bulunduğunu anlatan Hammarberg, yabancı düşmanlığı ve ırkçılıkla ilgili
sorunların giderek arttığına dikkati çekti.
AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ
Hammarberg, kadınlar ve çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi için kampanya başlatacaklarını, dini ve etnik azınlıklara karşı uygulanan ayrımcılığın da gündemlerinde bulunduğunu ifade etti.
Genel ayrımcılığın önlenmesi için çaba gösterdiklerini belirten Hammarberg, bazı Avrupa ülkelerinde ayrımcılığa karşı yasa çıkarıldığını söyledi. Hammarberg, bazı Avrupa ülkelerinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 12 No'lu Protokolünü hala imzalamadığını ifade ederek, Türkiye'nin de bu grupta yer aldığını kaydetti. Hammarberg, Türkiye'den, ayrımcılığın önlenmesine ilişkin 12 No'lu protokolü imzalamasını isteyeceklerini söyledi.
İnsan hakları konusunda ''iki eşit partner'' gibi hareket ettiklerini vurgulayan Hammarberg, ''Bu konuda ders verecek durumda değiliz. Eşit partneriz.
AB ile Türk makamları arasında bu konuda devam eden diyaloğu olumlu karşılamıyoruz'' diye konuştu.
''TERÖRİSTLER, AVRUPA'DAN TEŞVİK GÖRÜYOR''
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış da yaptığı konuşmada, insan hakları konusunda her türlü işbirliğine hazır olduklarını söyledi.
Elkatmış, Türkiye'nin terörden en fazla etkilenen ve bu konuda acı çeken ülke olduğunu ifade ederek, ''Türkiye, her zaman uluslararası işbirliğine hazır olduğunu açıklamıştır ama maalesef gerekli desteği bulamamıştır'' dedi.
Terörün bir insanlık suçu olduğunu ve bir ülkenin çabasıyla çözülemeyeceğini vurgulayan Elkatmış, terörün küresel bir boyut kazandığını anlattı.
Türkiye'de büyük katliamlar yapan PKK terör örgütünün yöneticilerinin bazılarının Avrupa'da yaşadığını, yaşadıkları ülkelerden teşvik gördüklerini
kaydeden Elkatmış, ayrıca bu terör örgütünün, Avrupa'dan Roj TV'nin yayınını yaptığını söyledi. Bazı ülkelerin bu yayınlara destek verdiğine dikkati çeken Elkatmış, Belçika'nın, terörist Fehriye Erdal'ı yargılamadan elinden kaçırmasını da gündeme getirdi.
Elkatmış, Türkiye'nin göçmenler ve sığınmacılar konusunda da mücadele verdiğini, ancak uluslararası camiadan yeterli desteği görmediğini ifade ederek, bu konuda da yalnız bırakıldığını kaydetti.
PAPA'NIN SÖZLERİ
Mehmet Elkatmış, konuşmasında Papa 16. Benediktus'un sözleri ile ''karikatür krizinin'' kendilerini yaraladığını ve derinden üzdüğünü ifade ederek, bu tutumların, kültürler çatışması isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüğünü söyledi.
Türkiye'nin, insan hakları konusunda BM'nin 7 sözleşmesi ile Avrupa Konseyinin 94 sözleşmesini imzaladığını hatırlatan Elkatmış, buna rağmen bazı
Avrupalıların, ''Türkiye'de hiçbir şey yapılmıyormuş gibi'' bir tutum içine girdiklerini söyledi. Türkiye'nin sürekli suçlandığını ve durmadan yeni şartların
ortaya atıldığını kaydeden Elkatmış, Fransa'nın tutumunu da dile getirdi.
ERMENİ İDDİALARI
Elkatmış, Fransa'nın sözde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan yasa teklifini kabul etmesini hatırlatarak, ''Biz her şey tartışılsın istiyoruz ama
Fransa, konuşmayı yasaklayan kanun çıkarıyor'' dedi.
Konuşmanın suç sayıldığı bir ortamda gerçeklerin nasıl ortaya çıkacağı sorusunu yönelten Mehmet Elkatmış, yasalarla tarih yapılamayacağını kaydetti. Elkatmış, Türkiye'nin bütün arşivlerini açmasına karşın, bir çok ülkenin araştırma yapmadan Türkiye'yi suçladığını ifade ederek, bunun da Ermenilere cesaret verdiğini söyledi.
''25O BİN AZERİ'Yİ KATLETTİLER''
Sorunları bugünden başlayarak konuşmaya hazır olduklarını da vurgulayan Elkatmış, bugün hala Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin, Ermenistan'ın işgali altında olduğunu hatırlattı.
21. yüzyılda işgalin kabul edilmesinin mümkün olmadığını belirten Elkatmış, Ermenilerin 250 bin Azeri'yi katlettiğini, 1 milyonunu da yerinden ettiğini
söyledi.
Türkiye'nin Avrupa Konseyi için önemli bir ülke olduğunu ifade eden Hammarberg, Türkiye'nin yürüttüğü terörle mücadeleye rağmen 1999 yılından bu yana, başta yargı olmak üzere pek çok alanda reform gerçekleştirdiğini söyledi. Bunların, özgürlüklerin kökleşmesini sağlayan önemli adımlar olduğunu ifade eden Hammarberg, insan haklarının bir süreç olduğunu ve bu konuda herkesin sürekli çaba göstermesi gerektiğini kaydetti.
Türkiye'nin çok eski bir dostu olduğunu ifade eden Hammarberg, ziyaret amacının, mevcut durumla ilgili bilgileri güncellemek olduğunu söyledi.
Hammarberg, ilkbaharda bir heyetin Türkiye'de incelemelerde bulunacağını bildirerek, yıllarca devam eden diyaloğun adımlarını attıklarını belirtti.
''Sizden öğreneceklerimiz var'' diyen Hammarberg, öğrendikleri bilgileri çeşitli hükümetlerle paylaşacaklarını bildirdi.
Avrupa'da son yıllarda yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslam düşmanlığında bir artış olduğunu anlatan Hammarberg, Almanya'da yaşayan 3.5 milyon Türk vatandaşının uğradığı önemli insan hakları ihlallerini gündeme getirdiklerini belirtti.
TAVSİYE İSTEĞİ
Bu konuda çözüm üretmek için TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun tavsiyelerine ihtiyaç duyduklarını kaydeden Hammarberg, bu konuda Avrupa'da yaşanan sorunların sayısal olarak da çokluğuna dikkati çekti. Avrupa'da önemli bir terör sorunu bulunduğuna dikkati çeken Hammarberg, terörle mücadelenin hukuka uygun yürütülmesi gerektiğini söyledi.
Göç, göçmenler ve sığınmacılarla ilgili sorunların da gündemlerinde bulunduğunu anlatan Hammarberg, yabancı düşmanlığı ve ırkçılıkla ilgili
sorunların giderek arttığına dikkati çekti.
AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ
Hammarberg, kadınlar ve çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi için kampanya başlatacaklarını, dini ve etnik azınlıklara karşı uygulanan ayrımcılığın da gündemlerinde bulunduğunu ifade etti.
Genel ayrımcılığın önlenmesi için çaba gösterdiklerini belirten Hammarberg, bazı Avrupa ülkelerinde ayrımcılığa karşı yasa çıkarıldığını söyledi. Hammarberg, bazı Avrupa ülkelerinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 12 No'lu Protokolünü hala imzalamadığını ifade ederek, Türkiye'nin de bu grupta yer aldığını kaydetti. Hammarberg, Türkiye'den, ayrımcılığın önlenmesine ilişkin 12 No'lu protokolü imzalamasını isteyeceklerini söyledi.
İnsan hakları konusunda ''iki eşit partner'' gibi hareket ettiklerini vurgulayan Hammarberg, ''Bu konuda ders verecek durumda değiliz. Eşit partneriz.
AB ile Türk makamları arasında bu konuda devam eden diyaloğu olumlu karşılamıyoruz'' diye konuştu.
''TERÖRİSTLER, AVRUPA'DAN TEŞVİK GÖRÜYOR''
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış da yaptığı konuşmada, insan hakları konusunda her türlü işbirliğine hazır olduklarını söyledi.
Elkatmış, Türkiye'nin terörden en fazla etkilenen ve bu konuda acı çeken ülke olduğunu ifade ederek, ''Türkiye, her zaman uluslararası işbirliğine hazır olduğunu açıklamıştır ama maalesef gerekli desteği bulamamıştır'' dedi.
Terörün bir insanlık suçu olduğunu ve bir ülkenin çabasıyla çözülemeyeceğini vurgulayan Elkatmış, terörün küresel bir boyut kazandığını anlattı.
Türkiye'de büyük katliamlar yapan PKK terör örgütünün yöneticilerinin bazılarının Avrupa'da yaşadığını, yaşadıkları ülkelerden teşvik gördüklerini
kaydeden Elkatmış, ayrıca bu terör örgütünün, Avrupa'dan Roj TV'nin yayınını yaptığını söyledi. Bazı ülkelerin bu yayınlara destek verdiğine dikkati çeken Elkatmış, Belçika'nın, terörist Fehriye Erdal'ı yargılamadan elinden kaçırmasını da gündeme getirdi.
Elkatmış, Türkiye'nin göçmenler ve sığınmacılar konusunda da mücadele verdiğini, ancak uluslararası camiadan yeterli desteği görmediğini ifade ederek, bu konuda da yalnız bırakıldığını kaydetti.
PAPA'NIN SÖZLERİ
Mehmet Elkatmış, konuşmasında Papa 16. Benediktus'un sözleri ile ''karikatür krizinin'' kendilerini yaraladığını ve derinden üzdüğünü ifade ederek, bu tutumların, kültürler çatışması isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüğünü söyledi.
Türkiye'nin, insan hakları konusunda BM'nin 7 sözleşmesi ile Avrupa Konseyinin 94 sözleşmesini imzaladığını hatırlatan Elkatmış, buna rağmen bazı
Avrupalıların, ''Türkiye'de hiçbir şey yapılmıyormuş gibi'' bir tutum içine girdiklerini söyledi. Türkiye'nin sürekli suçlandığını ve durmadan yeni şartların
ortaya atıldığını kaydeden Elkatmış, Fransa'nın tutumunu da dile getirdi.
ERMENİ İDDİALARI
Elkatmış, Fransa'nın sözde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan yasa teklifini kabul etmesini hatırlatarak, ''Biz her şey tartışılsın istiyoruz ama
Fransa, konuşmayı yasaklayan kanun çıkarıyor'' dedi.
Konuşmanın suç sayıldığı bir ortamda gerçeklerin nasıl ortaya çıkacağı sorusunu yönelten Mehmet Elkatmış, yasalarla tarih yapılamayacağını kaydetti. Elkatmış, Türkiye'nin bütün arşivlerini açmasına karşın, bir çok ülkenin araştırma yapmadan Türkiye'yi suçladığını ifade ederek, bunun da Ermenilere cesaret verdiğini söyledi.
''25O BİN AZERİ'Yİ KATLETTİLER''
Sorunları bugünden başlayarak konuşmaya hazır olduklarını da vurgulayan Elkatmış, bugün hala Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin, Ermenistan'ın işgali altında olduğunu hatırlattı.
21. yüzyılda işgalin kabul edilmesinin mümkün olmadığını belirten Elkatmış, Ermenilerin 250 bin Azeri'yi katlettiğini, 1 milyonunu da yerinden ettiğini
söyledi.
