2007-02-27 - 22:00
TBMM Genel Kurulunda, Dilovası'ndaki sanayi atıklarının çevre ve insan sağlığı üzerindeki etkilerin araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla oluşturulan komisyonun raporu görüşülmeye başlandı.
Komisyonun kurulması için verilen önergeye imza koyanlardan, CHP Kocaeli
Milletvekili İzzet Çetin, çalışmalar sonucunda hazırlanan raporda, 29 soru ve 29
çözüm önerisinin bulunduğunu söyledi.
Dilovası Organize Sanayi Bölgesinde 171 sanayi kuruluşunun olduğunu kaydeden
Çetin, ''Buradaki kuruluşların doğaya, çevreye, havaya, suya zarar verdiği
ortada'' dedi.
Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanan broşürde ''Kocaeli'nin yüzde 45'inin
ormanlık alan olmasına rağmen 1 milyon fidan dikildiği'' bilgisinin olduğunu
belirten Çetin, ''Bu fidanlar nereye dikildi merak ediyorum. Üşenmeden gidip kaç
fidan dikildiğini sayacağım'' dedi.
Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi Sözleşmesinin Türkiye tarafından
imzalanması gerektiğini söyleyen Çetin, ''Raporda yazılı sorunların Hükümet
tarafından ele alınması gerekir. Sanayi kuruluşlarına yönelik tedbirler, 'fabrika
da olacak, insan da yaşayacak' felsefesiyle ele alınmalı'' dedi.
AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, çağdaş, bilim ve
teknolojinin ışığı altında hazırlanan 376 sayfalık raporun, amacına ulaştığını
söyledi.
İnsan sağlığını olumsuz etkileyen etkenlerin bugüne kadar neden
araştırılmadığını soran Baştopçu, ''Dilovası, 10 yılların vurdumduymazlığı sonucu
bu hale gelmiştir'' dedi.
-''YAPTIĞIMIZ, YANLIŞLARI DÜZELTMEK...''-
Komisyon Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Eyüp Ayar, Genel Kurula,
Dilovası Beldesinin yapısı hakkında bilgi verdi.
''Dilovası bölgesindeki en önemli sorun, sanayideki plansızlık ve çarpık
kentleşmedir'' diyen Ayar, Dilovası Organize Sanayi Bölgesinin 1997'de
kurulduğunu; 2002 yılında tescilinin yapıldığını kaydetti.
Organize sanayi bölgesinin kurulmasında, dönemin Kocaeli Valisi Kemal
Nehrozoğlu ile bazı belediye başkanlarının imzası olduğunu belirten Ayar,
''İktidarımız döneminde hiçbir liman, iskele kurdurmadık, taş ocağı, sanayi
tesisi açtırmadık. Organize Sanayi Bölgesini kuranlar, bizden bunun hesabını
soruyorlar. Limanların kurulmasında bile dönemin Tavşancıl Belediye Başkanı,
şimdinin CHP Milletvekili Salih Gün'ün imzası var. Bizim yaptığımız, yanlışları
düzeltmek'' diye konuştu.
-''DİL DERESİ, ZEHİR SAÇIYOR''-
Komisyon çalışmalarıyla Dilovası'nın röntgeninin çekildiğini söyleyen Ayar,
''Sorunları tespit edip, çözüm önerilerini ortaya koyduk. Sanayiden,
karayolundan, limanlardan, çarpık kentleşmeden kaynaklanan kirlilik var. Dil
Deresi, başlı başına zehir saçıyor. Dilovası'nın yüzde 40'ını bu dere
kirletiyor'' dedi.
Kanserle ilgili bulgulara rastlanmadığını belirten Ayar, defin ruhsatları
incelemelerinin yetersiz kaldığını; kanser kayıt sisteminin kurulması gerektiğini
söyledi.
Organize Sanayi Bölgesinde konutların bulunduğuna ve başka 2 mahalleye
belediye tarafından yeterince altyapı hizmeti verilemediğine dikkati çeken Ayar,
bu mahalleler ile organize sanayide bulunan evlerin, Kentsel Dönüşüm Projesi
kapsamında taşınması gerektiğini ifade etti.
TBMM Genel Kurulunda, Dilovası Araştırma Komisyonu Raporu üzerinde CHP grubu
adına söz alan Gün, Türkiye ve dünya kamuoyunun, Dilovası'nda yaşananlara dikkati
çekmesine rağmen, Hükümetin zamanında adım atmadığını söyledi. Gün, ''Fransız
televizyonları bile gelip Dilovası'nda çekim yaptı ancak Bakan, oraya 723 gün
sonra gelebildi'' diye konuştu.
Sorumluluklarını yerine getirmeyen sanayi tesislerinin gerekli tedbirleri
alması için çaba gösterdiklerini anlatan Gün, CHP olarak sanayicilere karşı
olmadıklarını söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, olay yerine gelerek vatandaşların
sorunlarını dinlediğini ifade eden Gün, kendisinin belediye başkanlığı yaptığı
dönemle ilgili iddiaların da gerçeği yansıtmadığını; organize sanayi bölgesinin
kurulmasında imzasının bulunmadığını anlattı.
Gün, kendisine laf atan Komisyon Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili
Eyüp Ayar'a, ''Sayın Ayar, siz Dilovası'nda, Hazine arazisine parsel parsel
ayırarak adınıza mahalle kurdurdunuz. Sonra bu mahalleyi de bir boya fabrikasına
devrettiniz. Nasıl yaptınız?'' dedi.
Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Muzaffer Kurtulmuşoğlu ise Dilovası'ndan
akan nehirlerin siyah renkli; ilçenin her yerinin demir atıklarıyla dolu olduğunu
söyledi.
Fabrikaların yüzde 80'inde filtre bulunmadığını ifade eden Kurtulmuşoğlu,
''Ortada bir cenaze var. Bunun kaldırılması lazım'' diye konuştu.
Kurtulmuşoğlu, Dilovası'nda sağlık kuruluşlarının son teknoloji ile
donatılmasını ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılmasını istedi.
AK Parti grubu adına söz alan Sakarya Milletvekili Recep Yıldırım,
Dilovası'ndaki sanayi kuruluşlarının kapasite artırımına izin verilmemesi
gerektiğini söyledi.
Yıldırım, bölgede evsel ve endüstriyel atıkların arıtılması için bir tesis
kurulmasını önererek, bölgedeki fabrikaların daha etkili bir şekilde
denetlenmelerini istedi.
Çevreye duyarlı sanayicilerin teşvik edilmesini savunan Yıldırım, ayrıca,
bölge için bir sanayi master planı hazırlanması gerektiğini ifade etti.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI PEPE:
''BİZİM İÇİN İNSAN SAĞLIĞI HER ŞEYDEN AZİZDİR;
PARADAN, PULDAN, FABRİKADAN DAHA AZİZDİR. BİR TEK
İNSANIMIZIN HAYATINA MAL OLACAK HERHANGİ BİR EYLEM
VARSA BUNUN KARŞISINDA DURACAĞIZ''
Hükümet adına söz alan Osman Pepe, Türkiye'nin ve Kocaeli'nin en ciddi
sanayi yükünü taşıyan Dilovası'nın sıkıntılarının araştırılması ve çözüm
önerilerinin tespiti için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını
desteklediklerini söyledi.
''Tavrımız, her şeyin açık bir şekilde hiç kimseden saklanmadan
tartışılması, eksiklerin giderilmesi, bulunulması gereken çözüm varsa acilen
çözümün gerçekleştirilmesidir'' diyen Pepe, Komisyon kurulana kadar Çevre ve
orman Bakanlığı olarak bölgedeki sorunları acaba gözardı etmediklerini, 2003
yılında konuyla ilgili çalışma başlattıklarını bildirdi.
Dilovası'nın iki tarafının vadilerle çevrili, vadinin ucunda ise denize
açılacak başka tepe olduğunu kaydeden Pepe, bu bölgenin hava sirkülasyonunu
engelleyen yapıya sahip olduğunu söyledi.
Dilovası'ndan TEM otoyolu ile D-100 Karayolunun geçtiğine dikkati çeken
Pepe, ''Buradan yılda yaklaşık 50 milyon araç geçiyor. Buradan sadece bu araçlar
geçse, fabrikalar olmasa inanın araçların egzozlarından kaynaklanan gaz, insan
sağlığı açısından son derece tehlikeli olur. Türkiye'nin taşımacılıktaki en
önemli en stratejik hatası, 3 tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen
denizyolunu, tren yolunu kullanamayışıdır. Dünyanın hiçbir yerinde taşımacılığın
yüzde 95'inin karayoluyla yapıldığı bir ülke yok'' diye konuştu.
-''18 FABRİKA KAPALI...''-
Dilovası'nda küçücük bir alanda 170 fabrika bulunduğunu; bu fabrikaların
demir-çelik, solvent ve kimya sektörü ağırlıklı olduğunu belirten Pepe, solvent
buharının ölçümü için özel araçlar getirdiklerini bildirdi.
Ocak 2006 ile Eylül 2006 ölçümlerini değerlendiren Pepe, ''Ölçümlerden ciddi
bir iyileşme olduğunu gördük. Orada 34 fabrika, kirletme istidadı olan
fabrikadır. 18'i kapalıdır. 115 fabrika sadece ısınmada enerji kullanıyor, oradan
bir yayılım var. Ciddi bir emisyon söz konusu değil. Bunlara iş termin planı
verildi. Aktif karbon filtresi kullanmaları, bacalarına filtre takmaları
gerektiği 34 fabrikaya tadat ettirildi'' diye konuştu.
Pepe, ''Fabrikalara süre verdik ve süre sonunda istediğimiz standartlara
gelmediğini gördüklerimizi kapattık. Bir tesis 35 milyon dolarlık müthiş bir
filtre koymuş. Oradaki sanayici, Çevre ve Orman Bakanlığının, sanayicinin
karşısında hasım değil ama taahhütlere uymaması halinde kayıtsız, kuralsız yoluna
devam ettirilmeyeceğini biliyor'' diye konuştu.
-''15 DAKİKADA BİR ÖLÇÜM YAPILIYOR''-
Osman Pepe, Dilovası'nda 2 sabit istasyonda her 15 dakikada bir solunan
havayla ilgili ölçümler yapıldığını; sonuçların isteyen vatandaşlar tarafından
internet üzerinden takip edilebildiğini söyledi.
Fabrikaların gece, filtrelerini ve arıtmalarını kapattığı yönünde şikayetler
olduğuna dikkati çeken Pepe, ''Fabrikaların bacalarına otomatik ölçüm cihazı
taktırdık. Gece, filtre ve arıtmaların kapatılması şikayetlerinin önüne geçmek
için otomatik izleme ağı kuruyoruz. Bunu an be an takip etme imkanımız var''
dedi.
CHP Kocaeli Milletvekili Salih Gün'ün, Dilovası Organize Sanayi Bölgesi
(OSB) kurulurken kendi imzasının bulunmadığına ilişkin beyanları olduğuna işaret
eden Pepe, 1997 ve 2002 yıllarına ait raporları göstererek, Gün'ün, OSB'nin
kurulmasına onay verdiğini söyledi.
-''YAPMAYANLARIN YAKASINDAN TUTTUK''-
Dilovası'nda sanayicilerle toplantı yaptıklarını kaydeden Pepe, sanayicilere
almaları gereken tedbirleri ve ne zamana kadar yapmaları gerektiğini
söylediklerini belirterek, ''Yapmayanların yakasından tuttuk'' dedi.
Osman Pepe, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Sadece Dilovası'nda değil, bizim için insan sağlığı her şeyden azizdir;
paradan, puldan, fabrikadan daha azizdir. Bir tek insanımızın hayatına mal olacak
herhangi bir eylem varsa bunun karşısında duracağız. Bakanlık olarak bu işin
üstesinden gelmeye kararlıyız. Yöredeki hemşehrilerimizin gönüllerinin müsterih
olmalarını istiyorum.
Hükümetler söz söylemez; iktidarlar lafla uğraşmaz iş yaparlar. Biz rapor
hazırladık, sanayicilerle görüştük. Davul zurnalarla çarşının ortasında yapmadık.
Çünkü biz çözüm istiyoruz. Sanayiciyi cezalandırıp fabrikasını kapatmak, ülke
ekonomisine artı yazmaz. İnsanlar niye Dilovası'na göç etti, iş bulmak için.
Sanayi de olacak ama sanayi çevre standartlarına, insan sağlığına uygun olacak.
Bunu yapma gayretindeyiz.''
Dilovası konusunda ciddi mesafe alındığını ifade eden Pepe, hava kalitesiyle
ilgili çalışmalar yapılırken, suyla ilgili atıksu arıtma tesisinin ise Nisan
ayında temelinin atılacağını bildirdi.
TBMM Genel Kurulunda daha sonra, yaş sebze ve meyve üreticilerinin
sorunlarıyla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu Raporunun görüşülmesine başlandı.
Milletvekili İzzet Çetin, çalışmalar sonucunda hazırlanan raporda, 29 soru ve 29
çözüm önerisinin bulunduğunu söyledi.
Dilovası Organize Sanayi Bölgesinde 171 sanayi kuruluşunun olduğunu kaydeden
Çetin, ''Buradaki kuruluşların doğaya, çevreye, havaya, suya zarar verdiği
ortada'' dedi.
Çevre ve Orman Bakanlığınca hazırlanan broşürde ''Kocaeli'nin yüzde 45'inin
ormanlık alan olmasına rağmen 1 milyon fidan dikildiği'' bilgisinin olduğunu
belirten Çetin, ''Bu fidanlar nereye dikildi merak ediyorum. Üşenmeden gidip kaç
fidan dikildiğini sayacağım'' dedi.
Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi Sözleşmesinin Türkiye tarafından
imzalanması gerektiğini söyleyen Çetin, ''Raporda yazılı sorunların Hükümet
tarafından ele alınması gerekir. Sanayi kuruluşlarına yönelik tedbirler, 'fabrika
da olacak, insan da yaşayacak' felsefesiyle ele alınmalı'' dedi.
AK Parti Kocaeli Milletvekili Muzaffer Baştopçu, çağdaş, bilim ve
teknolojinin ışığı altında hazırlanan 376 sayfalık raporun, amacına ulaştığını
söyledi.
İnsan sağlığını olumsuz etkileyen etkenlerin bugüne kadar neden
araştırılmadığını soran Baştopçu, ''Dilovası, 10 yılların vurdumduymazlığı sonucu
bu hale gelmiştir'' dedi.
-''YAPTIĞIMIZ, YANLIŞLARI DÜZELTMEK...''-
Komisyon Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Eyüp Ayar, Genel Kurula,
Dilovası Beldesinin yapısı hakkında bilgi verdi.
''Dilovası bölgesindeki en önemli sorun, sanayideki plansızlık ve çarpık
kentleşmedir'' diyen Ayar, Dilovası Organize Sanayi Bölgesinin 1997'de
kurulduğunu; 2002 yılında tescilinin yapıldığını kaydetti.
Organize sanayi bölgesinin kurulmasında, dönemin Kocaeli Valisi Kemal
Nehrozoğlu ile bazı belediye başkanlarının imzası olduğunu belirten Ayar,
''İktidarımız döneminde hiçbir liman, iskele kurdurmadık, taş ocağı, sanayi
tesisi açtırmadık. Organize Sanayi Bölgesini kuranlar, bizden bunun hesabını
soruyorlar. Limanların kurulmasında bile dönemin Tavşancıl Belediye Başkanı,
şimdinin CHP Milletvekili Salih Gün'ün imzası var. Bizim yaptığımız, yanlışları
düzeltmek'' diye konuştu.
-''DİL DERESİ, ZEHİR SAÇIYOR''-
Komisyon çalışmalarıyla Dilovası'nın röntgeninin çekildiğini söyleyen Ayar,
''Sorunları tespit edip, çözüm önerilerini ortaya koyduk. Sanayiden,
karayolundan, limanlardan, çarpık kentleşmeden kaynaklanan kirlilik var. Dil
Deresi, başlı başına zehir saçıyor. Dilovası'nın yüzde 40'ını bu dere
kirletiyor'' dedi.
Kanserle ilgili bulgulara rastlanmadığını belirten Ayar, defin ruhsatları
incelemelerinin yetersiz kaldığını; kanser kayıt sisteminin kurulması gerektiğini
söyledi.
Organize Sanayi Bölgesinde konutların bulunduğuna ve başka 2 mahalleye
belediye tarafından yeterince altyapı hizmeti verilemediğine dikkati çeken Ayar,
bu mahalleler ile organize sanayide bulunan evlerin, Kentsel Dönüşüm Projesi
kapsamında taşınması gerektiğini ifade etti.
TBMM Genel Kurulunda, Dilovası Araştırma Komisyonu Raporu üzerinde CHP grubu
adına söz alan Gün, Türkiye ve dünya kamuoyunun, Dilovası'nda yaşananlara dikkati
çekmesine rağmen, Hükümetin zamanında adım atmadığını söyledi. Gün, ''Fransız
televizyonları bile gelip Dilovası'nda çekim yaptı ancak Bakan, oraya 723 gün
sonra gelebildi'' diye konuştu.
Sorumluluklarını yerine getirmeyen sanayi tesislerinin gerekli tedbirleri
alması için çaba gösterdiklerini anlatan Gün, CHP olarak sanayicilere karşı
olmadıklarını söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, olay yerine gelerek vatandaşların
sorunlarını dinlediğini ifade eden Gün, kendisinin belediye başkanlığı yaptığı
dönemle ilgili iddiaların da gerçeği yansıtmadığını; organize sanayi bölgesinin
kurulmasında imzasının bulunmadığını anlattı.
Gün, kendisine laf atan Komisyon Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili
Eyüp Ayar'a, ''Sayın Ayar, siz Dilovası'nda, Hazine arazisine parsel parsel
ayırarak adınıza mahalle kurdurdunuz. Sonra bu mahalleyi de bir boya fabrikasına
devrettiniz. Nasıl yaptınız?'' dedi.
Anavatan Partisi Grup Başkanvekili Muzaffer Kurtulmuşoğlu ise Dilovası'ndan
akan nehirlerin siyah renkli; ilçenin her yerinin demir atıklarıyla dolu olduğunu
söyledi.
Fabrikaların yüzde 80'inde filtre bulunmadığını ifade eden Kurtulmuşoğlu,
''Ortada bir cenaze var. Bunun kaldırılması lazım'' diye konuştu.
Kurtulmuşoğlu, Dilovası'nda sağlık kuruluşlarının son teknoloji ile
donatılmasını ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılmasını istedi.
AK Parti grubu adına söz alan Sakarya Milletvekili Recep Yıldırım,
Dilovası'ndaki sanayi kuruluşlarının kapasite artırımına izin verilmemesi
gerektiğini söyledi.
Yıldırım, bölgede evsel ve endüstriyel atıkların arıtılması için bir tesis
kurulmasını önererek, bölgedeki fabrikaların daha etkili bir şekilde
denetlenmelerini istedi.
Çevreye duyarlı sanayicilerin teşvik edilmesini savunan Yıldırım, ayrıca,
bölge için bir sanayi master planı hazırlanması gerektiğini ifade etti.
ÇEVRE VE ORMAN BAKANI PEPE:
''BİZİM İÇİN İNSAN SAĞLIĞI HER ŞEYDEN AZİZDİR;
PARADAN, PULDAN, FABRİKADAN DAHA AZİZDİR. BİR TEK
İNSANIMIZIN HAYATINA MAL OLACAK HERHANGİ BİR EYLEM
VARSA BUNUN KARŞISINDA DURACAĞIZ''
Hükümet adına söz alan Osman Pepe, Türkiye'nin ve Kocaeli'nin en ciddi
sanayi yükünü taşıyan Dilovası'nın sıkıntılarının araştırılması ve çözüm
önerilerinin tespiti için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını
desteklediklerini söyledi.
''Tavrımız, her şeyin açık bir şekilde hiç kimseden saklanmadan
tartışılması, eksiklerin giderilmesi, bulunulması gereken çözüm varsa acilen
çözümün gerçekleştirilmesidir'' diyen Pepe, Komisyon kurulana kadar Çevre ve
orman Bakanlığı olarak bölgedeki sorunları acaba gözardı etmediklerini, 2003
yılında konuyla ilgili çalışma başlattıklarını bildirdi.
Dilovası'nın iki tarafının vadilerle çevrili, vadinin ucunda ise denize
açılacak başka tepe olduğunu kaydeden Pepe, bu bölgenin hava sirkülasyonunu
engelleyen yapıya sahip olduğunu söyledi.
Dilovası'ndan TEM otoyolu ile D-100 Karayolunun geçtiğine dikkati çeken
Pepe, ''Buradan yılda yaklaşık 50 milyon araç geçiyor. Buradan sadece bu araçlar
geçse, fabrikalar olmasa inanın araçların egzozlarından kaynaklanan gaz, insan
sağlığı açısından son derece tehlikeli olur. Türkiye'nin taşımacılıktaki en
önemli en stratejik hatası, 3 tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen
denizyolunu, tren yolunu kullanamayışıdır. Dünyanın hiçbir yerinde taşımacılığın
yüzde 95'inin karayoluyla yapıldığı bir ülke yok'' diye konuştu.
-''18 FABRİKA KAPALI...''-
Dilovası'nda küçücük bir alanda 170 fabrika bulunduğunu; bu fabrikaların
demir-çelik, solvent ve kimya sektörü ağırlıklı olduğunu belirten Pepe, solvent
buharının ölçümü için özel araçlar getirdiklerini bildirdi.
Ocak 2006 ile Eylül 2006 ölçümlerini değerlendiren Pepe, ''Ölçümlerden ciddi
bir iyileşme olduğunu gördük. Orada 34 fabrika, kirletme istidadı olan
fabrikadır. 18'i kapalıdır. 115 fabrika sadece ısınmada enerji kullanıyor, oradan
bir yayılım var. Ciddi bir emisyon söz konusu değil. Bunlara iş termin planı
verildi. Aktif karbon filtresi kullanmaları, bacalarına filtre takmaları
gerektiği 34 fabrikaya tadat ettirildi'' diye konuştu.
Pepe, ''Fabrikalara süre verdik ve süre sonunda istediğimiz standartlara
gelmediğini gördüklerimizi kapattık. Bir tesis 35 milyon dolarlık müthiş bir
filtre koymuş. Oradaki sanayici, Çevre ve Orman Bakanlığının, sanayicinin
karşısında hasım değil ama taahhütlere uymaması halinde kayıtsız, kuralsız yoluna
devam ettirilmeyeceğini biliyor'' diye konuştu.
-''15 DAKİKADA BİR ÖLÇÜM YAPILIYOR''-
Osman Pepe, Dilovası'nda 2 sabit istasyonda her 15 dakikada bir solunan
havayla ilgili ölçümler yapıldığını; sonuçların isteyen vatandaşlar tarafından
internet üzerinden takip edilebildiğini söyledi.
Fabrikaların gece, filtrelerini ve arıtmalarını kapattığı yönünde şikayetler
olduğuna dikkati çeken Pepe, ''Fabrikaların bacalarına otomatik ölçüm cihazı
taktırdık. Gece, filtre ve arıtmaların kapatılması şikayetlerinin önüne geçmek
için otomatik izleme ağı kuruyoruz. Bunu an be an takip etme imkanımız var''
dedi.
CHP Kocaeli Milletvekili Salih Gün'ün, Dilovası Organize Sanayi Bölgesi
(OSB) kurulurken kendi imzasının bulunmadığına ilişkin beyanları olduğuna işaret
eden Pepe, 1997 ve 2002 yıllarına ait raporları göstererek, Gün'ün, OSB'nin
kurulmasına onay verdiğini söyledi.
-''YAPMAYANLARIN YAKASINDAN TUTTUK''-
Dilovası'nda sanayicilerle toplantı yaptıklarını kaydeden Pepe, sanayicilere
almaları gereken tedbirleri ve ne zamana kadar yapmaları gerektiğini
söylediklerini belirterek, ''Yapmayanların yakasından tuttuk'' dedi.
Osman Pepe, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Sadece Dilovası'nda değil, bizim için insan sağlığı her şeyden azizdir;
paradan, puldan, fabrikadan daha azizdir. Bir tek insanımızın hayatına mal olacak
herhangi bir eylem varsa bunun karşısında duracağız. Bakanlık olarak bu işin
üstesinden gelmeye kararlıyız. Yöredeki hemşehrilerimizin gönüllerinin müsterih
olmalarını istiyorum.
Hükümetler söz söylemez; iktidarlar lafla uğraşmaz iş yaparlar. Biz rapor
hazırladık, sanayicilerle görüştük. Davul zurnalarla çarşının ortasında yapmadık.
Çünkü biz çözüm istiyoruz. Sanayiciyi cezalandırıp fabrikasını kapatmak, ülke
ekonomisine artı yazmaz. İnsanlar niye Dilovası'na göç etti, iş bulmak için.
Sanayi de olacak ama sanayi çevre standartlarına, insan sağlığına uygun olacak.
Bunu yapma gayretindeyiz.''
Dilovası konusunda ciddi mesafe alındığını ifade eden Pepe, hava kalitesiyle
ilgili çalışmalar yapılırken, suyla ilgili atıksu arıtma tesisinin ise Nisan
ayında temelinin atılacağını bildirdi.
TBMM Genel Kurulunda daha sonra, yaş sebze ve meyve üreticilerinin
sorunlarıyla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu Raporunun görüşülmesine başlandı.
