2007-02-09 - 13:00
CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan,TBMM'de, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı'na ilişkin düzenlediği basın toplantısında, su yataklarına zehirli atıkların devlet tesislerinden akıtıldığını;iktidarın, 2 milyon 174 kişinin zehirlenmesine göz yumduğunu öne
sürdü.
CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan, Emet
Borik Asit Tesisi Atık Barajı'ndan, normalden 180 kat daha yüksek oranda
arseniğin yeraltı sularına karıştığını belirterek, ''Bu bölgede üretilen suları
Meclis de alıyor. Kullandığımız suyun sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe
duyuyorum. '' dedi.
Seyhan, TBMM'de, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı'na ilişkin düzenlediği
basın toplantısında, su yataklarına zehirli atıkların devlet tesislerinden
akıtıldığını;iktidarın, 2 milyon 174 kişinin zehirlenmesine göz yumduğunu öne
sürdü.
Seyhan, Kütahya'nın Emet ilçesinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi
Güler'in 2003'te üretime açtığı borik asit tesisinin atık barajının sağ tarafında
meydana gelen çatlakların yol açtığı ve 3 yıldır seyirci kalınan zehirli
atıkların, çevreye ve insan hayatına zarar verdiğini belirtti.
-ARSENİK SEVİYESİ 180 KAT FAZLA-
Fabrika üretime başladıktan sonra atık barajının sağ tarafındaki setlerin
altında meydana gelen kaçağın biriktiği kuyulardan, periyodik numune alındığını
vurgulayan Seyhan, alınan numunelerde 1 litrede olması gereken arsenik
seviyesinin 180 kat, borik asitin 6 bin kat; sülfat oranının ise litrede olması
gerekenden 20 kat fazla olduğunun tespit edildiğini bildirdi.
Eti Maden Genel Müdürlüğünce, 2003'ten itibaren incelemeler yapıldığını, 3
rapor hazırlandığını dile getiren Seyhan, bu raporlarda tesisin atık barajından
40 bin ton bor ile sülfatın, normalden 180 kat daha yüksek oranda arsenikle
birlikte yeraltı sularına karıştığının tespit edildiğini belirtti.
-''ZEHİR RAPORLARI GİZLENİYOR''-
Seyhan, buradaki yeraltı sularının, Gelenbe Deresi üzerinden Emet Çayı'na,
buradan Kara Çay ve Mustafa Kemal Paşa Çayı yolu ile Ulubat Gölü'ne kadar
ulaştığını ifade etti.
Emet ve Mustafa Kemal Paşa Çayı'nın aktığı güzergahta 2 milyon 174 bin 66
kişinin yaşadığına işaret eden Seyhan, bu kişilerin, çaylardan akan suyu
kullandıkları için hayatlarının tehlikede olduğunu söyledi. Seyhan, devletin,
zehir raporlarını gizleyerek vatandaşın hayatıyla oynadığını kaydetti.
Çevre felaketi ve çölleşmenin adım adım Türkiye'yi sardığını, bunun tek
sorumlusunun da gerçekleri gizleyen, devletin yetkilileri olduğunu savunan
Seyhan, şöyle konuştu:
''Duyarsız yetkililer, başta Hilmi Güler, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe
ve her iki bakanlığın yetkilileri hakkında buradan suç duyurusunda bulunuyorum.
Bu katliamdan, iki bakanlık sorumludur. Çünkü bakanlar ve yetkililer, çevreye
karşı suçlar bölümünün 181. maddesini çiğnemektedir. Yani suç işlemektedir. Güler
ve Pepe, çevrenin kasten kirletilmesine göz yummaktadır. Bu nedenle savcıları
derhal harekete geçmeye çağırıyorum. Ayrıca, bölgedeki insanların sağlık durumu
hakkında inceleme yapmak, Sağlık Bakanlığının sorumluluğundadır.''
Mecliste kullanılan suyun dahi sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe
duyduğunu dile getiren Seyhan, ''Hangi markanın o bölgelerde su ürettiği
biliniyor. O bölgelerde üretilen sular, Meclis tarafından da alınıyor. Bunun için
gerekli analiz yaptırılmalı'' dedi.
Borik Asit Tesisi Atık Barajı'ndan, normalden 180 kat daha yüksek oranda
arseniğin yeraltı sularına karıştığını belirterek, ''Bu bölgede üretilen suları
Meclis de alıyor. Kullandığımız suyun sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe
duyuyorum. '' dedi.
Seyhan, TBMM'de, Emet Borik Asit Tesisi Atık Barajı'na ilişkin düzenlediği
basın toplantısında, su yataklarına zehirli atıkların devlet tesislerinden
akıtıldığını;iktidarın, 2 milyon 174 kişinin zehirlenmesine göz yumduğunu öne
sürdü.
Seyhan, Kütahya'nın Emet ilçesinde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi
Güler'in 2003'te üretime açtığı borik asit tesisinin atık barajının sağ tarafında
meydana gelen çatlakların yol açtığı ve 3 yıldır seyirci kalınan zehirli
atıkların, çevreye ve insan hayatına zarar verdiğini belirtti.
-ARSENİK SEVİYESİ 180 KAT FAZLA-
Fabrika üretime başladıktan sonra atık barajının sağ tarafındaki setlerin
altında meydana gelen kaçağın biriktiği kuyulardan, periyodik numune alındığını
vurgulayan Seyhan, alınan numunelerde 1 litrede olması gereken arsenik
seviyesinin 180 kat, borik asitin 6 bin kat; sülfat oranının ise litrede olması
gerekenden 20 kat fazla olduğunun tespit edildiğini bildirdi.
Eti Maden Genel Müdürlüğünce, 2003'ten itibaren incelemeler yapıldığını, 3
rapor hazırlandığını dile getiren Seyhan, bu raporlarda tesisin atık barajından
40 bin ton bor ile sülfatın, normalden 180 kat daha yüksek oranda arsenikle
birlikte yeraltı sularına karıştığının tespit edildiğini belirtti.
-''ZEHİR RAPORLARI GİZLENİYOR''-
Seyhan, buradaki yeraltı sularının, Gelenbe Deresi üzerinden Emet Çayı'na,
buradan Kara Çay ve Mustafa Kemal Paşa Çayı yolu ile Ulubat Gölü'ne kadar
ulaştığını ifade etti.
Emet ve Mustafa Kemal Paşa Çayı'nın aktığı güzergahta 2 milyon 174 bin 66
kişinin yaşadığına işaret eden Seyhan, bu kişilerin, çaylardan akan suyu
kullandıkları için hayatlarının tehlikede olduğunu söyledi. Seyhan, devletin,
zehir raporlarını gizleyerek vatandaşın hayatıyla oynadığını kaydetti.
Çevre felaketi ve çölleşmenin adım adım Türkiye'yi sardığını, bunun tek
sorumlusunun da gerçekleri gizleyen, devletin yetkilileri olduğunu savunan
Seyhan, şöyle konuştu:
''Duyarsız yetkililer, başta Hilmi Güler, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe
ve her iki bakanlığın yetkilileri hakkında buradan suç duyurusunda bulunuyorum.
Bu katliamdan, iki bakanlık sorumludur. Çünkü bakanlar ve yetkililer, çevreye
karşı suçlar bölümünün 181. maddesini çiğnemektedir. Yani suç işlemektedir. Güler
ve Pepe, çevrenin kasten kirletilmesine göz yummaktadır. Bu nedenle savcıları
derhal harekete geçmeye çağırıyorum. Ayrıca, bölgedeki insanların sağlık durumu
hakkında inceleme yapmak, Sağlık Bakanlığının sorumluluğundadır.''
Mecliste kullanılan suyun dahi sağlıklı olup olmadığı konusunda endişe
duyduğunu dile getiren Seyhan, ''Hangi markanın o bölgelerde su ürettiği
biliniyor. O bölgelerde üretilen sular, Meclis tarafından da alınıyor. Bunun için
gerekli analiz yaptırılmalı'' dedi.
