2007-02-27 - 23:58
YAŞ SEBZE VE MEYVE KOMİSYONU RAPORU...
TBMM Genel Kurulunda, yaş sebze ve meyve üreticilerinin sorunlarının araştırılması için kurulan komisyonun raporunun görüşülmesine başlandı.
CHP grubu adına söz alan Bursa Milletvekili Mehmet Küçükaşık, Türkiye'nin
üretimde sorunu olmadığını, pazarlama sorunu yaşandığını söyledi.
Üretilenin sadece yüzde 2-3'ünün ihraç edilebildiğini kaydeden Küçükaşık,
''Talep olan çeşitler mi yoksa geleneksel ürünler mi üretiliyor, en temel sorun
bu'' dedi.
Dağınık örgütlenmenin devam ettirildiğini savunan Küçükaşık, ''Meyve ve
sebze üreticileri birliği oluşturulurken, bunların arasına fındık üreticileri de
dahil edildi. Onlar, zaten birlik sahibiydiler. Temel sorun üretim değil,
örgütlenmedir'' diye konuştu.
Anavatan Partisi grubu adına söz alan Mersin Milletvekili Hüseyin Özcan,
dünya sebze üretiminde Türkiye'nin yerinin, yüzde 3 civarında olduğunu söyledi.
En fazla ihracatın turunçgillerde olduğunu belirten Özcan, sezon bittikten
sonra turunçgillerin desteklendiğine dikkati çekti.
''Çiftçinin elindeki stok bittikten sonra verilen teşvik, tüccarları zengin
eder'' diyen Özcan, teşviklerin gününde verilmemesi nedeniyle çiftçilerin mağdur
edildiğini ifade etti.
Kayısı, şeftali gibi meyvelerin üretimine teşvik verilmesi gerektiğini
kaydeden Özcan, ''Hiçbir çiftçi 'ben halimden memnunum' diyemiyor. AB'ye
giderken, oradaki çiftçilere verilenin hiç olmazsa yarısı verilmeli. Türkiye'deki
girdiler çok daha yüksek. Onun için ürettiği mal elinde kalmaktadır'' diye
konuştu.
Özcan, tarımsal ürünlerde KDV'nin kaldırılması, stopaj vergilerinin
azaltılması, sertifikasyonlu üretime geçişin sağlanması gerektiğini söyledi.

-''ÇİFTÇİLER DUA EDİYOR''-

AK Parti Hatay Milletvekili İsmail Soylu, üreticiye doğru bilgi verilmesi
gerektiğini söyledi.
Hükümetin, çiftçiye önem verdiğini vurgulayan Soylu,işletmesini kuranlara 3
yıl ödemesiz kredi; fidan çeşitlerinde dekar başına destek verildiğini bildirdi.
2002'de 4 milyar dolar olan tarımsal ürün ihracatının 2006 yılında 10 milyar
dolara çıktığını kaydeden Soylu, ''Narenciye sadece Türkiye'de üretilmiyor.
Dünyada üretimin bol olduğu yıl fiyatlar düşüyor. Aynı Hükümet döneminde 500-600
bin liraya satılan portakal, şimdi 400 bin liraya satılıyor. Yaş sebze meyvenin
fiyatında, 10 gün öncesiyle 10 gün sonrası arasında fark olur. Hiçbir zaman kesin
standart bir fiyat olmaz'' diye konuştu.
Soylu, şunları söyledi:
''Bugün tarımdan kimse şikayetçi değil. Üretimde herkes halinden memnun.
Üretilen mallar nereye gidiyor, Madem millet yemiyorsa ürünler çöpe mi gidiyor?
Kimse ihtiyacından geri kalmıyor.
Ürünün para ettiğini söyleyin ki halk size inansın. Şu anda ihracat
satışlarımız da traktör satışımız da çok arttı. Çiftçinin işi iyi olmasa traktör
almaz, elindeki traktörü satardı. Ufak traktörleri satıp, çift çekerli, klimalı
traktör aldı. Çiftçi çok memnun.''

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANI EKER:
''ULUSAL TURUNÇGİL, FINDIK, ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI
YÖNETMELİĞİNİ HAZIRLADIK''

Eker, TBMM Genel Kurulunda, Yaş Sebze ve Meyve Üreticilerinin Sorunlarıyla
İlgili Araştırma Komisyonu Raporu üzerinde yaptığı konuşmada, dünyada 880 milyon
ton sebze, 510 milyon ton da meyve üretildiğini, bunun yıllık ticari hacminin ise
100 milyar dolar olduğunu söyledi.
2006 yılında Türkiye'de 41 milyon ton yaş sebze ve meyve üretildiğini
anlatan Eker, Türkiye'nin sebze meyve üretiminde önemli bir paya sahip olduğunu
kaydetti. Eker, üretim kapasitesine rağmen yeterince ihracat yapılamadığını ifade
ederek, bu alanda her kesime önemli görevler düştüğünü belirtti.
Türkiye'nin, yaş sebze üretiminde 2006'da 27 milyon tona ulaştığını anlatan
Eker, domatesin toplam yaş sebze ihracatının yüzde 40'ını oluşturduğunu ifade
etti.
Türkiye'nin yaş sebze ve meyve ihracatının yarısını narenciyenin
oluşturduğunu kaydeden Eker, narenciye üretimi ve ihracatının son yıllarda
arttığını bildirdi.
Eker, meyve ve sebze sektöründeki politikaların geliştirilmesi ve
sorunlarının çözümü için ulusal turunçgil, fındık, zeytin ve zeytinyağı
yönetmeliğinin hazırlandığını; yayınlanma aşamasında olduğunu kaydetti.
Turunçgillerde çeşit değiştirme projesi başlatıldığını söyleyen Eker, fidan
üretiminin de destek kapsamına alındığını hatırlattı.
Üreticilere düşük faizli krediler kullandırıldığını ifade eden Eker, fidan
üretiminin 8.9 milyon adetten, 46 milyona çıktığını kaydetti.
Çiftçilere verilen desteğin artırıldığını belirten Eker, yaş sebze ve meyve
üreticilerine dekar başına 13.23 YTL destek verildiğini hatırlattı. Sera
alanlarının yüzde 45'inin kayıt altına alındığını anlatan Eker, tarımsal sigorta
uygulamasının da çiftçiler için önemli bir destek olduğunu ifade etti. Eker, yaş
sebze ve meyveye ton başına 100 dolar ihracat desteği verdiklerini de belirtti.
Sözlemeli tarım yönetmeliğinin son aşamaya geldiğini bildiren Eker, AB'ye
uyum konusunda da çalışmalar yapıldığını söyledi.

-''ÇİFTÇİNİN TEMEL SORUNLARINA NEŞTER VURDUK''-

Eker, 3 milyon ton narenciye yetiştirildiğini ve bunun 1 milyon tonunun
ihraç edildiğini ifade ederek, dünyanın talep ettiği çeşitliliğe sahip
olunmamasının ihracatı etkilediğini kaydetti.
Eker, hasat döneminin kısa olmasına dikkati çekerek, ''Biz, 1-1.5 ayda bütün
narenciyeyi pazara döküyoruz'' dedi. Türkiye'deki narenciye çeşitlerinin dünya
pazarlarının talebi doğrultusunda artırılması gerektiğini anlatan Eker, bunun
başarılması durumunda ihracat sorunun çözüleceğini ifade etti.
Hükümet olarak Türk çiftçisinin temel sorunlarına neşter vurduklarını ve
sorunların çözümü konusunda 8 temel kanunun çıkardıklarını bildiren Eker,
gelişmiş ve verimli bir tarımsal üretimi amaç edindiklerini söyledi.
Tarım sektöründe çalışanların, dünyanın her yerinde diğer sektörlere göre
düşük ücret aldıklarını kaydeden Eker, ''Bu, tarım işçilerinin kaderidir'' dedi.
Eker, iktidarları döneminde tarımda kişi başına gelirin 916 dolardan, 1681 dolara
çıktığını kaydetti.

-KOMİSYON BAŞKANI ER'İN SÖZLERİ-

Komisyon Başkanı, AK Parti Mersin Milletvekili Ali Er ise Türkiye nüfusunun
yüzde 40'ını ilgilendiren bir konuyu tartıştıklarını ifade etti. Er, ''Bugüne
kadar Mecliste bu konuda tartışılmadı. Meclisi tebrik ediyorum. İlk kez
çiftçilerle ilgili bir Araştırma Komisyonu kuruldu'' dedi.
Konu görüşülürken milletvekili sayısının çok olmasını arzuladığını ifade
eden Er, ''Üzülerek söylüyorum, Mecliste yeterince milletvekili yok. Keşke
kulislerdeki arkadaşlar da gelip bizi dinleseydi'' diye konuştu.
Er, Türk çiftçisinin problemlerinin iktidarları döneminde değil, geçmiş
dönemlerin ihmaliyle ortaya çıktığını söyledi.
Tarım arazilerinin giderek küçüldüğünü anlatan Er, bugüne kadar
çiftçilerinin neyi, ne kadar ürettiğinin kayıt altına alınmadığını ifade etti.
Er, ''Çiftçi, hangi ürünü ne kadar ekiyor, hiç istatistik yok. Ayrıca, ekimle
ilgili bir planlama da yok'' dedi. Verimliliğin yetersiz olduğunu belirten Er,
tarımda kullanılan girdilerin ithal olduğunu, bunun da maliyeti yükselttiğini
ifade etti.
Verimli, kaliteli ve ucuz üretimin mutlaka sağlanmasını isteyen Er,
sürdürülebilir bir tarımın Türkiye'de uygulamaya sokulmasının sorunları
bitireceğini savundu. Er, hazırladıkları raporda, sorunların ve çözüm yollarının
ayrıntılarıyla yer aldığını sözlerine ekledi.
Er, CHP milletvekillerinin laf atması üzerine, ''AK Parti, bütün bunları
yapacak'' diye partide yer aldığını belirterek, ''Yapmasalar benim ne işim var?
Konuşturmayın beni...'' dedi.
Çocukların meşrubattan uzak tutulmasını ve meyve suyu tüketmelerini isteyen
Er, bunun teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Konuşmaların tamamlanmasının ardından, Başkanvekili İsmail Alptekin, yarın
saat 14.00'de toplanmak üzere birleşimi kapattı.