2016-12-29 - 17:00
ANAYASA KOMİSYONU...
Anayasa Komisyonu'nun anayasa mesaisi sona erdi. Komisyon, görüşmelerine 20 Aralık'ta başlanan ve AK Parti'li 316 milletvekilinin imzası bulunan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'ni kabul etti.
Anayasa Komisyonu'nda, anayasa değişikliği teklifinin görüşmeleri, bugün de devam ediyor.

Görüşmeler, teklifin "TBMM ve Cumhurbaşkanı seçimlerinin yenilenmesi" başlıklı 12. maddesi üzerinden başladı.

AK Parti Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu, milletin lehine olmayan hiçbir düzenlemenin içinde yer almadıklarını ve almayacaklarını söyledi.

Anayasa değişikliği teklifinin, millet için hazırlandığını dile getiren Sarıeroğlu, milletin ferasetine, öngörüsüne, vereceği kararlara güvendiklerini, saygı duyduklarını belirtti.

CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, anayasaların toplumsal uzlaşma metinleri bir siyasi partinin mutfağında hazırlanmayacak kadar önemli olduğunu vurguladı.

Bayraktutan, önergeler verilmeden önce iktidar milletvekillerinin yoğun şekilde salona geldiğini, ihsası rey oluştuğunu ifade ederek, önerge geleceğini böyle anladıklarını bildirdi.

CHP'li Bayraktutan, başkanlık sisteminin bu ülkeyi nereye götüreceğini hep beraber göreceklerini dile getirdi.

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, milletvekillerine, "Kendimize gelelim." diye seslenerek, şöyle devam etti:

"Ülkenin yakıcı sorunları çözüm beklerken, başkanlık mı parlamenter sistem mi olsun diye halka soralım telaşı içindesiniz. Bu gidiş bizi karpuz gibi ikiye ayıracak, hatta ayırmış durumda. AKP'yi sevmeyebiliriz, yönetim biçimini beğenmeyebiliriz ama nefret etmemeliyiz. MHP'nin ülkücü tutumu hoşumuza gitmeyebilir ama nefret etmemeliyiz. CHP'nin tutumunu beğenmeniz şart değil ama bizden nefret etmemelisiniz. Türkiye ikiye bölündü, bir kısmı Erdoğan'ı seviyor bir kısmı nefret ediyor. Bunu yapmamalıyız. MHP'liler genel başkanlarını seviyorlar, sevin itirazım yok. Allah rızası için ülkenizi daha çok sevin. Cumhurbaşkanını, genel başkanınızı değil birinci sıraya ülkenizi koyun."

Teklif için neden acele edildiğini soran Atıcı, AK Parti'nin, Cumhurbaşkanı'nın toparlamasına ihtiyaç duyduğunu ileri sürdü.

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Atıcı'nın, tekliften yedek milletvekilliği düzenlemesinin fire olacağı endişesiyle çıkarıldığı eleştirisine yanıt verdi. Turan, bunun izandan uzak, haksız itham olduğunu ifade etti.

İstişareye açık olduklarını aktaran Turan, bazı arkadaşlarının yedek vekilliğin ülkenin istikrarına katkı sağlayacağı fikrinde olduğunu, bazı arkadaşlarının ise tecrübelerine göre, milletvekilliği sırasında ölüm, istifanın çok fazla olmadığı için buna ihtiyaç duymadığını anlattı.

Turan, yedek vekillik olsun ya da olmasın, bunun istikrar vurgularına halel getirmeyeceğine karar verdiklerini kaydederek, farklı anlam yüklenmemesini istedi.

Hükümet olarak başkanlığı hep savunduklarına işaret eden Turan, bir iddia olarak da bunu ortaya koyduklarını söyledi. Turan, 15 Temmuz'da, güçlü lider ve güçlü iktidarın, darbeciyi yok edebildiğini, güçlü siyasi iradenin halkla beraber çok şey yapabileceğini gösterdiğini anlattı.

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, teklifin dikiş tutmayacağını, her yerinden dökülen, kimseye yakışmayan bir teklif olduğunu savundu.

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, "7 Haziran seçimleri gibi bir sonuç çıkarsa 2019'da nasıl koalisyon olmayacak? Mutlaka koalisyon olacak. Seçmenlere yalan söylemeyin." dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı da gazeteci Ahmet Şık'ın gözaltına alınmasını gündeme getiren Paylan'a, "Kararın siyasi operasyon olduğu, AK Parti tarafından yapıldığı söylemini reddediyorum. Bir an önce serbest bırakılır. Şık'ın bu çeteyle ilgili kitap yazdığı, toplumu uyardığı doğrudur. Gazetecilik görevini yapan herkese karşı, demokratik duruşu olan herkesin saygısı vardır. Bizim de var." karşılığını verdi.

CHP Muğla Milletvekili Akın Üstündağ, teklifin yasalaşması halinde "kralın" bir çok şeyle ilgili kararname çıkarabileceğini ileri sürerek, "(Sayın Trump'ı görevden alabiliyor muyuz?) diye sorabilir. 'Kralım bunu yapamıyoruz, anayasa değişikliğine koymayı unutmuşuz' karşılığını alabilir. 'Benden büyük gibi konuşuyor, en büyük benim, gününü gösterelim.' diyebilir." görüşünü savundu.

MHP Mersin Milletvekili Oktay Öztürk, Üstündağ'ın, müflis tüccarın, eski defterlerini karıştırması gibi konuştuğunu, konuşacağı bir şey olmayınca oraya buraya sataştığını belirterek, "Haddinizi bilin, anayasa üzerinde konuşun." dedi.

Teklifin 12. maddesi üzerinde verilen kifayeti müzakere önergesinin kabulünün ardından madde üzerinde önerge verildi.

Yaklaşık 2 saat süren görüşmelerin ardından madde önergeyle değiştirilerek kabul edildi.

Maddeye göre, TBMM, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu ile seçimlerin yenilenmesine karar verilebilecek. TBMM genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılacak.

Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde TBMM genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılacak.

Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilecek.

Seçimlerinin birlikte yenilenmesine karar verilen Meclisin ve Cumhurbaşkanının yetki ve görevleri, yeni Meclisin ve Cumhurbaşkanının göreve başlamasına kadar devam edecek.

Bu şekilde seçilen Meclis ve Cumhurbaşkanının görev süreleri de 5 yıl olacak.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke'nin Anayasa Komisyonundaki konuşmasını slaytla yapması tartışmaya neden oldu.

Böke'nin sunumunun başında, ekrandan yansıyan "Türkiye yol ayrımında, diktatörlük mü, demokrasi mi, yoksulluk mu, refah mı?" yazısına, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Sayın Başkan lütfen kaldırın, olmaz böyle şey. Doğru bir şey değil. Burada sadece anayasa yansıtılacak." diyerek karşı çıktı.

Komisyona başkanlık eden AK Parti Aydın Milletvekili Abdurrahman Öz, kendisine ekonomik verilerin yer aldığı slayt olduğunun söylendiğini ancak metnin konuşmayla uyumlu olmadığını belirtti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Elitaş'tan talimat alma." demesi üzerine Öz, "Gerekirse alırız da." diye karşılık verdi.

AK Parti Bursa Milletvekili İsmail Aydın da Öz'e, "Yeni bir usul geliştiremezsiniz, kaldırın." diye tepki gösterdi.

Konuşmasının sonuna doğru Böke'nin slayt sunumunun kapatılmasına, CHP milletvekilleri alkışlayarak karşı çıktı.

Böke, konuşmasında ise teklifin, demokrasiyi ortadan kaldırdığını öne sürerek, "Çok aceleniz var, fazla konuşulmasın, tartışılmasın istiyorsunuz. Cumhuriyet ve demokrasiyi ortadan kaldırıp kaldırmamaya dair bir tartışma. Teklif, cumhurbaşkanına bu gazi Meclisi fesh etme yetkisi veriyor. Cumhurbaşkanı ve Meclis seçimi aynı anda yapılırsa, yasamanın iradesini yürütmeye tabi tutuyor. Yasamanın yürütmeyi denetleme mekanizmalarını tamamen ortadan kaldırıyor. Meclisin yasama yetkisi fiilen gasp edilerek, yasama yetkisi saraya devrediyor." değerlendirmesinde bulundu.

TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Celalettin Güvenç ise teklifle, lider sultasının biteceğini, partilerin kapanmayacağını, muhalefet partilerinin, her seçimde yenilenmesinin kaçınılmaz olacağını söyledi.

Güvenç, gelecek 50 yılda Türkiye'nin ya küresel aktör olacağını, dünya birinci liginde oynayacağını ya da makus talihine boyun eğeceğini belirtti.

Anayasa değişikliği teklifinin, "Olağanüstü hal yönetimi" başlıklı maddesi, değiştirilerek kabul edildi.

Anayasa Komisyonu'ndaki görüşmelerde, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, konuşma süresine dair komisyonun bir karar alıp almadığını sordu.

Komisyonun katip üyesi, AK Parti Çankırı Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu'nu kınayan Altay, "Divan olarak nasıl laf atabilirsiniz, hatip kadar siz konuştunuz orada. Babanızın çiftliği gibi yönetemezsiniz, yeter artık, yeter..." diyerek bağırdı.

Komisyonu yöneten, Sözcü Abdurrahman Öz'ün çok gergin olduğunu savunan Altay, "Gergin olmayın, burayı germeyin." dedi.

Öz de gergin olmadığını dile getirdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da Altay ile aynı fikri paylaştığını, komisyonun iradesine hakim olduğunu, süreye dair bir sınırlama koyması gerektiğini ifade etti.

Öz, AK Parti'den 1, HDP'den 2, CHP'den de 4-5 milletvekilinin söz aldığını, bunun oturmuş bir uygulama olduğunu kaydetti. Öz, AK Parti'li milletvekilleri konuştuğunda, 5. dakika sonrasında bazen göz göze gelerek, bazen fiili uyarıda bulunduğunu, diğer milletvekillerine de ilk 10 dakikada bir şey söylemediğini vurguladı.

TBMM İdare Amiri, AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet Gündoğdu, önlerinde tarihi fırsatı değerlendirmek için yeni anayasa paketinin durduğuna dikkati çekti. Gündoğdu, eleştirilerin saygın olduğunu ancak ön kesici olmak yerine, bir önergeye dönüşmesi, madde önerisi haline getirilmesi halinde katkıyı daha fazla artıracağını anlattı.

Gündoğdu, CHP ve HDP'nin, vicdanlarıyla baş başa kaldığında, bu sisteme oy vereceğini beklediğini söyledi.

Konuşmaların ardından teklifin 13. maddesi, önergeyle değiştirilerek kabul edildi.

Önergeye göre, seferberlik hali de OHAL nedenleri arasına alındı.

Cumhurbaşkanı, tabii afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinin yanı sıra savaş, savaşı gerektirecek bir durumun baş göstermesi, seferberlik, ayaklanma, vatan veya Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın, ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, şiddet olayları nedeniyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması hallerinde yurdun tamamında veya bir bölgesinde OHAL ilan edebilecek.

OHAL süresi, 6 ayı geçmeyecek.

Olağanüstü hal ilanı kararı verildiği gün Resmi Gazete'de yayımlanacak ve aynı gün TBMM'nin onayına sunulacak.

TBMM tatildeyse derhal toplantıya çağrılacak. Meclis, gerekli gördüğü takdirde olağanüstü halin süresini kısaltabilecek, uzatabilecek veya olağanüstü hali kaldırabilecek. Cumhurbaşkanının talebiyle TBMM her defasında 4 ayı geçmemek üzere süreyi uzatabilecek. Savaş hallerinde bu 4 aylık süre aranmayacak.

Olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile Anayasa'nın 15. maddesindeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya geçici durdurulacağı, hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin nasıl yürütüleceği kanunla düzenlenecek.

Olağanüstü hallerde Cumhurbaşkanının, bu halin gerekli kıldığı konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabileceğine dair düzenlemede, verilen önergeyle değişikliğe gidildi. Buna göre, olağanüstü hallerde çıkarılabilecek cumhurbaşkanlığı kararnameleri, olağan dönem kararnamelerinin tabi olduğu sınırlamalara bağlı olmayacak. Cumhurbaşkanı, olağanüstü hallerde, bu halin gerekli kıldığı konularda temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile siyasi haklar ve ödevlere yönelik sınırlamalara da tabi olmaksızın, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilecek.

Bu kararnameler Resmi Gazete'de yayımlanacak, aynı gün Meclis onayına sunulacak.

Savaş ve mücbir sebeplerle TBMM'nin toplanamaması hariç olmak üzere olağanüstü hal sırasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri 3 ay içerisinde Mecliste görüşülüp, karara bağlanacak. Aksi halde olağanüstü hallerde çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi kendiliğinden yürürlükten kalkacak.

Tekliften verilen önergeyle 14 ve 15. maddeler çıkartıldı.

Buna göre, kamu tüzel kişiliğinin, kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulması ve üst düzey kamu görevlilerinin atanmalarına ilişkin usul ve esasların Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenleneceğine dair hüküm metinden çıkartıldı.

Merkezi idare kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarının, kuruluş, görev, yetki ve sorumlulukları Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenleneceğine dair 15. madde de önergeyle metinden çıkartıldı.

Böylece 21 madde olarak sunulan teklif, 18 maddeye indi.

Anayasa Komisyonu'nda, anayasa değişiklik teklifinin disiplin mahkemeleri dışında askeri mahkemelerin kurulamayacağı ancak savaş halinde askerlerin görevleriyle ilgili işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli askeri mahkemelerin kurulabileceğine dair madde kabul edildi.

Toplantıda, AK Parti Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu'nun fıstık ikramı oldu. CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin, fıstığın, konuşmasından sonra dağıtılmasını istedi. CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer de fındık fıstık yenilerek hiçbir ülkede anayasa çalışması yapılamayacağını söyledi.

AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, Usluer'in sözleri üzerine, "IŞİD'çi vekillerimiz yok. IŞİD, Türkiye ve Türk halkının düşmanı örgüt, onunla mücadele ediyoruz." dedi.

Usluer'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsi ikbali için bu anayasa değişikliği teklifinin hazırlandığına yönelik olarak da Bostancı, "CHP'li arkadaşlar zaman zaman Erdoğan'dan bağımsız bu teklifi tartıştıklarını söylüyorlar zaman zaman da ona bağlıyorlar. Genel Kurula geldiğinde milletin vekilleri evet derse millete gidecek, millet de evet derse yürürlüğe girecek, 2019'da cumhurbaşkanlığı seçimi olacak. Milletimiz, şahsi ikbalinin peşinde olanlar ile milletin ikbali peşinde olanları iyi ayırt eder." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, teklifle tartıştıkları konunun, Erdoğan olmadığını ifade ederek, bu yetkiler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nda da olsa buna karşı çıkacaklarını kaydetti.

Gök, ayrıca Meclis Başkanı İsmail Kahraman'a geçmiş olsun temennisinde bulundu.

Bostancı, kendisine gelen bilgiye göre Kahraman'ın, rutin bir kontrol için hastaneye gittiğini ifade etti.

Komisyon Sözcüsü Abdurrahman Öz, MHP Mersin Milletvekili Oktay Öztürk ve HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş da Kahraman'a geçmiş olsun dileğinde bulundu.

Görüşmelerin ardından teklifin 16. maddesi kabul edildi. Buna göre, disiplin mahkemeleri dışında askeri mahkemeler kurulamayacak. Ancak savaş halinde askerlerin görevleriyle ilgili işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli askeri mahkemeler kurulabilecek.

Anayasa Komisyonunun anayasa mesaisi sona erdi.

Komisyon, görüşmelerine 20 Aralık'ta başlanan ve AK Parti'li 316 milletvekilinin imzası bulunan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapan Kanun Teklifi'ni kabul etti.

TBMM Başkanlığına 10 Aralık'ta sunulan teklifin, bazen gece yarısını geçen, bazen sabahı bulan, zaman zaman sert tartışma ve kavgaların yaşandığı görüşmeleri, komisyonda 9 gün sürdü. Teklifin tümü üzerindeki değerlendirmeler, aralıksız 5 gün yapıldı.

Meclis Başkanlığına 21 madde olarak sunulan teklif, önergelerle 18 maddeye indi.

Görüşmelerin en uzun mesaisi, son gün oldu. Komisyon, teklifi kabul etmek için son gün yaklaşık 17 saat çalıştı.

***HABERİN DEVAMINA İLGİLİ DOKÜMANLAR KISMINDAN ULAŞABİLİRSİNİZ***