2006-10-31 - 22:00
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, tarımsal üretim, esnaf ve sanatkarların desteklenmesi için düşük faizli kredi kullandırılması uygulamalarının, özelleştirme sonrasında da devam etmesini öngören kanun teklifi kabul edildi.
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Sait Açba'nın başkanlığında toplanan
komisyon, AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni'nin ''Kamu Sermayeli Bankalar
Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun Teklifini''
ele aldı.
Teklifi hakkında söz alan AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni, tarımsal
üretimin, esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla düşük faizli kredi
kullandırılması uygulamalarının, 4603 sayılı kanuna tabi kamu sermayeli bankalar
tarafından Bütçe Kanunu ve Bakanlar Kurulu kararına dayalı olarak yürütüldüğünü
hatırlattı.
Kamu sermayeli bankaların özelleştirilmesi durumunda bu kesimlere yapılan
desteğin ortadan kalkacağını ifade eden Yeni, ''Bu teklif ile tarımsal üretimin,
esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla düşük faizli kredi kullandırılması
uygulamalarının, özelleştirme sonrasında da devam ettirilmesi amaçlanmıştır''
dedi.
Teklifin tümü üzerinde söz alan CHP milletvekilleri ise teklif ile kredilere
süre getirildiğini, ayrıca, çiftçilerin de bu kredilerden yararlanamayacağını
savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, teklifte yer alan ''tarımsal
üretim'' ibaresiyle kredinin kapsamının genişletildiğini belirterek, ''Kapsam
genişletilince de konu Cargill'e kadar gidiyor. Bu teklif ile tarımsal üretim
yapan büyük firmaları destekliyorsunuz, çiftçileri desteklemiyorsunuz. Çiftçi
öldü. Bu kanunla beraber cenaze namazını kılacağız'' dedi.
Bunun üzerine söz alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonunda 2007 Yılı Bütçesinin sunumunu yaparken, desteklere ilişkin tek tek
rakamları verdiğini hatırlattı.
Ziraat Bankası ve diğer bankalar yoluyla en fazla tarımı kendilerinin
desteklediğini ifade eden Unakıtan, şunları söyledi:
''Kimlerin kredi alacağına Bakanlar Kurulu her sene karar verir. Burada
küçük ve orta işletmeler, yani KOBİ'lere veriliyor. Bu rakam şu anda 250 bin YTL
ile 500 bin YTL arasında. Eğer Cargill bunla büyüyecekse 250 bin YTL'yi verelim.
Bu olur mu hiç? Burada olmayan senaryolar çiziliyor; olmuş gibi de kamuoyunun
önüne sunuluyor. Bunun olması mümkün değil. Biz geldiğimizde tarımda 200 milyon
YTL civarında destek veriliyordu. 31 Ekim 2006 tarihi itibariyle bu rakam 3
milyar 132 YTL'ye çıkmış. Teklifin Cargill ile bir alakası yok.''
CHP'li milletvekillerinin, Halk Bankasının özelleştirilmesiyle ilgili
eleştirilerini de yanıtlayan Unakıtan, bu bankanın özelleştirilmesine ilişkin
2000 yılında 4603 sayılı kanunun çıktığını söyledi. Unakıtan, özelleştirme
politikaları gereğince bu kanunu tatbik ettiklerini bildirdi.
Komisyonda yapılan oylama sonucu sonucu kanun teklifi kabul edildi.
Teklife göre, tarımsal üretim, esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla
kamu sermayeli bankalar tarafından yürütülen faiz destekli kredi kullandırılması
uygulamalarına, bankaların sermayedeki kamu payının yüzde 50'nin altına düşmesi
halinde de devam edilecek.
Bu durumun uygulama süresini, usul ve esaslarını, denetimini ve uygulamayı
yönetecek olan bankayı veya bankaları belirlemede Bakanlar Kurulu yetkili olacak.
Bakanlar Kurulunca belirlenecek özel veya kamu sermayeli bankaların faiz
destekli kredi uygulamalarından dolayı doğacak gelir kayıpları, bütçeye konulacak
ödenekle hazinece avans olarak ödenecek.
komisyon, AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni'nin ''Kamu Sermayeli Bankalar
Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun Teklifini''
ele aldı.
Teklifi hakkında söz alan AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni, tarımsal
üretimin, esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla düşük faizli kredi
kullandırılması uygulamalarının, 4603 sayılı kanuna tabi kamu sermayeli bankalar
tarafından Bütçe Kanunu ve Bakanlar Kurulu kararına dayalı olarak yürütüldüğünü
hatırlattı.
Kamu sermayeli bankaların özelleştirilmesi durumunda bu kesimlere yapılan
desteğin ortadan kalkacağını ifade eden Yeni, ''Bu teklif ile tarımsal üretimin,
esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla düşük faizli kredi kullandırılması
uygulamalarının, özelleştirme sonrasında da devam ettirilmesi amaçlanmıştır''
dedi.
Teklifin tümü üzerinde söz alan CHP milletvekilleri ise teklif ile kredilere
süre getirildiğini, ayrıca, çiftçilerin de bu kredilerden yararlanamayacağını
savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, teklifte yer alan ''tarımsal
üretim'' ibaresiyle kredinin kapsamının genişletildiğini belirterek, ''Kapsam
genişletilince de konu Cargill'e kadar gidiyor. Bu teklif ile tarımsal üretim
yapan büyük firmaları destekliyorsunuz, çiftçileri desteklemiyorsunuz. Çiftçi
öldü. Bu kanunla beraber cenaze namazını kılacağız'' dedi.
Bunun üzerine söz alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonunda 2007 Yılı Bütçesinin sunumunu yaparken, desteklere ilişkin tek tek
rakamları verdiğini hatırlattı.
Ziraat Bankası ve diğer bankalar yoluyla en fazla tarımı kendilerinin
desteklediğini ifade eden Unakıtan, şunları söyledi:
''Kimlerin kredi alacağına Bakanlar Kurulu her sene karar verir. Burada
küçük ve orta işletmeler, yani KOBİ'lere veriliyor. Bu rakam şu anda 250 bin YTL
ile 500 bin YTL arasında. Eğer Cargill bunla büyüyecekse 250 bin YTL'yi verelim.
Bu olur mu hiç? Burada olmayan senaryolar çiziliyor; olmuş gibi de kamuoyunun
önüne sunuluyor. Bunun olması mümkün değil. Biz geldiğimizde tarımda 200 milyon
YTL civarında destek veriliyordu. 31 Ekim 2006 tarihi itibariyle bu rakam 3
milyar 132 YTL'ye çıkmış. Teklifin Cargill ile bir alakası yok.''
CHP'li milletvekillerinin, Halk Bankasının özelleştirilmesiyle ilgili
eleştirilerini de yanıtlayan Unakıtan, bu bankanın özelleştirilmesine ilişkin
2000 yılında 4603 sayılı kanunun çıktığını söyledi. Unakıtan, özelleştirme
politikaları gereğince bu kanunu tatbik ettiklerini bildirdi.
Komisyonda yapılan oylama sonucu sonucu kanun teklifi kabul edildi.
Teklife göre, tarımsal üretim, esnaf ve sanatkarların desteklenmesi amacıyla
kamu sermayeli bankalar tarafından yürütülen faiz destekli kredi kullandırılması
uygulamalarına, bankaların sermayedeki kamu payının yüzde 50'nin altına düşmesi
halinde de devam edilecek.
Bu durumun uygulama süresini, usul ve esaslarını, denetimini ve uygulamayı
yönetecek olan bankayı veya bankaları belirlemede Bakanlar Kurulu yetkili olacak.
Bakanlar Kurulunca belirlenecek özel veya kamu sermayeli bankaların faiz
destekli kredi uygulamalarından dolayı doğacak gelir kayıpları, bütçeye konulacak
ödenekle hazinece avans olarak ödenecek.
