
2006-10-31 - 13:20
AK Parti Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan başkanlığında toplanan komisyonda, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifinin ''uzlaşma'' ile ilgili maddesi, uzun süren tartışmaların ardından kabul edildi.
TBMM Adalet Komisyonunda, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifinin, suç işlenmesini teşvik edeceği iddiasıyla tartışmalara neden olan ''hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması'' ile maddesi, kapsamı daraltılarak benimsendi.
Adalet Komisyonu, AK Parti Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan başkanlığında toplandı.
Komisyon, AK Parti Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ ile 11 milletvekili tarafından verilen, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa
teklifinin görüşmelerine devam etti.
Toptan, bayram öncesinde yasa teklifinin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) değişiklik içeren ''hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması'' ile ilgili maddesinin görüşülmelerinin yapıldığını belirterek, maddeyle ilgili önerge olduğunu söyledi.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması için öngörülen ''2 yıl veya daha az süreli'' hapis cezasının ''1 yıl'' olarak değiştirilmesi ve bu müessesenin
şikayete bağlı suçlar açısından uygulanması için önerge verildiğini anlatan Toptan, önergenin, müessesenin kapsamının daraltılmasını içerdiğini kaydetti.
Daha sonra, AK Parti Çorum Milletvekili Muzaffer Külcü'nün imzasını taşıyan önerge okunarak ele alındı.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesinin, teklifteki haline göre önergeyle biraz yumuşatıldığını belirterek, düzenlemeye karşı olduklarını yineledi.
Hukuk devletinin suçla mücadele etmesi gerektiğine, suça hoşgörüyle yaklaşılması durumunda suç işlemede patlamalar olacağına dikkati çeken Eraslan, düzenlemenin dolaylı af niteliği taşıdığını öne sürerek, nitelikli çoğunluğa ihtiyaç olacağı konusunda AK Parti'li üyeleri uyardı.
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç da yeni düzenlemelerin özel yasalar açısından neler getireceği yönünde endişeleri bulunduğunu belirterek,
düzenlemelere karşı olduklarını söyledi.
-''VICIK VICIK İLİŞKİLER...''-
Tarikatlar ile siyasetçiler arasındaki ilişkilere ilişkin basına yansıyan görüntülere değinen Kılıç, ''Yimpaş, Yasin El Kadı dosyalarındaki ilişkilerin
vıcık vıcık olduğunu'' öne sürdü.
Kılıç'ın, kutsal mekanları da kullanarak vatandaşları dolandıran örgütlenmeler ve kişilerin yeni düzenlemelerden yararlanıp yararlanmayacağını
bilmediklerini söylemesi üzerine AK Parti Ankara Milletvekili Haluk İpek, ''Sizce yararlanacaklar mı?'' diye sordu. Kılıç da ''Önümüzü görmemiz lazım. Ülkemizde sistemin çivisi çıkmış. Suç örgütlerinin failleri, bu ülkenin önde gelen siyasetçileriyle yan yana gelebiliyor... Sipariş yasalar mı yapıyoruz?'' diye konuştu.
Daha sonra önerge oylanarak, AK Parti'li üyelerin oylarıyla kabul edildi.
-KABUL EDİLEN MADDE-
Buna göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması için teklifte öngörülen 2 yıl ceza üst sınırı 1 yıla indirilerek, uygulamanın kapsamı daraltılmış oldu. Ayrıca düzenlemenin, şikayete bağlı suçlarla ilgili uygulanabileceği şartı getirildi.
Mahkeme, sanığa yüklenen suçtan dolayı yargılama sonunda verilen cezanın, 1 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası olması durumunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme vaya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi halinde, sanık 5 yıl süreyle denetime tabi tutulacak.
Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde,
açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ancak soruşturulması ve kovuşturulması, şikayete bağlı suçlarla ilgili olarak uygulanabilecek.
-TEPKİ ALMIŞTI-
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının, teklifte yer alan üst sınırı 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren; Türk Ceza Kanunu'ndaki ''reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz, tehdit, hakaret, çevrenin taksirle kirletilmesi, suçu ve suçluyu övme, görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma, birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören, kötü muamele, kanuna aykırı eğitim kurumu, halkı askerlikten soğutma'' gibi suçlar yönünden uygulanacağı yönündeki değerlendirmeler, tepkilere neden olmuştu.
İKİNCİ TOPLANTI...
TBMM Adalet Komisyonunda, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifinin ''uzlaşma'' ile ilgili maddesi,
uzun süren tartışmaların ardından kabul edildi.
Komisyonun CHP'li üyeleri, ''uzlaşma'' müessesesine karşı olduklarını belirterek, bunun, sistem değişikliği anlamına geldiğini savundu.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, ''uzlaşma'' ile ilgili düzenlemeyi, ''adaletin özelleştirilmesinin ilk adımı'' olarak tanımlayarak, kamu davasının
açılmasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla desteklendiğini, bununla bir sistem tercihi yapıldığını, Anglo-Sakson sisteminin benimsenmek istediğini anlattı. Getirilmek istenen bu üçlü yapıyla, ''ceza adaletinin canına okunacağını'' ileri süren Eraslan, bunun, hukuk devletini yok edeceğini, eşitlik ilkesini zedeleyeceğini ileri sürdü.
Eraslan, ''Herkesin öğle yemeğini Paris'te yeme hakkı vardır ama bunu, Allah'ın yarattığı bazı şanslı kişiler kullanır. Anadolu'da bir söz vardır;
Zenginin arabası dağdan aşar, fakirinki düz yolda şaşar. İşte bu gerçekleşiyor. Bu kapıdan geçmeyin. Bu kapı doğru değil. İktidar, adaletin alınıp satılmasını istiyor. Üzerine beyaz çizgi de çizseniz eşek bizim eşektir, zebra olmaz' diye konuştu.
CHP Çorum Milletvekili Feridun Ayvazoğlu, ''Adına 'pazarlık seçim' denilebilecek uzlaşma, olmadı kararın açıklanmasının geri bırakılması ve daha
olmadı hükmün açıklanmasının ertelenmesiyle, ceza vermemek için elimizden geleni yapacağız. Bu, adalet duygusunu zedeleyecek'' görüşünü savundu.
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç da yapılan değişikliklerle ülkenin suç cenneti haline getirileceğini belirterek, suç işleyenlere ceza vermek yerine, birilerinin araya girmesiyle, uzlaştırma yoluna gidileceğini kaydetti.
CHP Bursa Milletvekili Mehmet Küçükaşık ise ''uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamaların, herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılamayacağına'' ilişkin düzenlemeyi eleştirdi.
Emlakbank yolsuzluğunun, Engin Civan'ın vurulmasının ardından ortaya çıktığını hatırlatan Küçükaşık, ''O yaralama suçunda uzlaşmaya gidilseydi, ben inanıyorum ki bu yolsuzluk ortaya çıkmazdı'' dedi
Düzenlemeyle, örgütlü ve mali suçların ortaya çıkmasının engelleneceğini savunan Küçükaşık, Yasin El Kadı ile ilgili davaya işaret ederek, ''(Buradan da kimler kurtulacak, hangi suçun üstü örtülecek) endişelerinden ne olur kurtarın bizi. Devlette denetim olmasını zaten istemiyorsunuz. Şimdi suçların soruşturulmasına da karşı çıkıyorsunuz. Kim suçluysa ağzına bir parmak bal çalınsın diyorsunuz. YİMPAŞ olayı ortada... Geçen hafta da bu teklifte dolandırıcılık çıktı. O değişikliği getirenin de Yozgatlı olması, doğrusu şüphe uyandırıyor'' diye konuştu.
-CHP'YE ''STATÜKOCU'' ELEŞTİRİSİ-
AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Nuri Akbulut, CHP'lileri dinlerken hayrete düştüğünü belirterek, ''Kimler kurtulacak gibi basit şeyler söylemenin
anlamı yok. Doğruluğuna inandığımız şeylere destek olmak görevimiz'' dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mahmut Durdu ise CHP'yi, statükocu bir duruş sergilemekle suçladı. Atatürk'ün, Medeni Kanun, TCK gibi değişikliklerle
statükoculara karşı çıktığını kaydeden Durdu'nun, ''Bugün kader, statükoculuk görevini size vermiştir'' demesi, CHP'lilerin tepkisine yol açtı.
CHP Tekirdağ Milletvekili Nuri Saygun, ''Statüko değil ama kanadı olmayan bir hayvanın uçamayacağını iddia etmek zorundayız'' derken, Eraslan da
uzlaştırmanın mafyalaşmayı getireceğini ileri sürdü. Bundan sonra hiçbir memur için görevi suistimalden işlem yapılamayacağını belirten Eraslan, ''Ultra liberaller ile İslamcıların kolkola olması, bizim tarihimizde görülmüştür'' dedi.
AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, Eraslan'ın ''bundan sonra hiçbir memur hakkında görevi suistimalden işlem yapılamayacağı'' iddiasının doğru olmadığını belirtti. Düzenlemeden kendisinin de Hükümetin de memnun olmadığını söyleyen Köylü, uzlaşma teklifinde bulunma yetkisinin cumhuriyet savcısında olması gerektiğini, kolluk güçlerinin, uzlaşma müessesesinin işlemesine engel olacağını ileri sürdü.
Yargıtay Tetkik Hakimi Gürsel Yalvaç, ''Yargıtay olarak bu üçlü yapının hukukumuzda olması gerektiğini düşünüyoruz'' dedi. Yalvaç, uzlaşmanın kapsamının genişletilmediğini, aksine daraltıldığını söyledi. Yalvaç'ın görüşleri doğrultusunda, erteleme süresinde zamanaşımının işlemeyeceği, teklife yerleştirildi.
-UZLAŞMA-
Tartışmaların ardından, teklifin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) ''uzlaşma'' hükümlerinde değişiklik yapan maddesi kabul edildi. Buna göre,
soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar; şikayete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın 3. fıkrası hariç olmak üzere TCK'nın ''kasten yaralama'' fiilini düzenleyen 86. maddesi, ''taksirle yaralama'', ''konut dokunulmazlığının ihlali'', ''çocuğun kaçırılması ve alıkonulması'', ''ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması'' suçları uzlaşma kapsamında olacak.
Soruşturma ve kovuşturması şikayete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda
uzlaştırma yoluna gidilmeyecek.
Suçun uzlaşmaya tabi olması halinde, cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine kolluk görevlisi, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacak. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde uzlaşma teklifi kanunu temsilcisine yapılacak. Uzlaşma önerilen kişi, en geç 3 gün içinde kararını verecek. Aksi takdirde teklifi reddetmiş sayılacak.
Resmi mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama, yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdur veya suçtan zarar görene ulaşılamadığında, uzlaşma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılacak.
Birden fazla mağdur veya zarar gören varsa, hepsinin uzlaşmayı kabul etmesi gerekecek. Uzlaşma teklifi veya teklifin kabul edilmesi, soruşturma konusu suça ilişkin delillerin toplanmasına ve koruma tedbirlerinin uygulanmasına engel olmayacak.
-DELİL OLARAK KULLANILMAYACAK-
Uzlaşma teklifinin kabul edilmesi halinde cumhuriyet savcısı uzlaştırmayı kendisi gerçekleştirebileceği gibi, uzlaştırmacı olarak barodan avukat
görevlendirilmesini isteyebilecek. Savcı, hukuk öğrenimi görmüş kişiler arasından da uzlaştırmacı görevlendirebilecek. Tarafların, uzlaştırmacıları reddetme hakları olacak.
Uzlaştırma görüşmeleri, gizli olarak yürütülecek. Uzlaştırmanın sonuçsuz kalması halinde tekrar uzlaştırma yoluna gidilemeyecek.
Uzlaşma sonucunda şüphelinin edimini yerine getirmesi halinde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilecek. Yerine getirilecek olan edim, maddi veya manevi bir zararın karşılığı olabileceği gibi, özür dileme şeklinde de olabilecek. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, taksite
bağlanması veya mağdurun belirli bir süre istihdam edilmesi gibi süreklilik arz etmesi halinde şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilebilecek. Erteleme süresince zamanaşımı işlemeyecek. Kamu davasının ertelenmesi kararından sonra, uzlaşmanın gerekleri yerine getirilmezse, kamu davası açılacak.
Uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamalar, herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılmayacak.
Uzlaşmanın gerçekleşmesi halinde, uzlaştırmacıya ödenecek ücret dahil olmak üzere, tüm giderler devlet hazinesinden karşılanacak.
Bugün 2 maddesi kabul edilen 44 maddelik teklifin görüşmelerine, yarın 22. maddeden devam edilecek.
Adalet Komisyonu, AK Parti Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan başkanlığında toplandı.
Komisyon, AK Parti Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ ile 11 milletvekili tarafından verilen, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa
teklifinin görüşmelerine devam etti.
Toptan, bayram öncesinde yasa teklifinin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) değişiklik içeren ''hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması'' ile ilgili maddesinin görüşülmelerinin yapıldığını belirterek, maddeyle ilgili önerge olduğunu söyledi.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması için öngörülen ''2 yıl veya daha az süreli'' hapis cezasının ''1 yıl'' olarak değiştirilmesi ve bu müessesenin
şikayete bağlı suçlar açısından uygulanması için önerge verildiğini anlatan Toptan, önergenin, müessesenin kapsamının daraltılmasını içerdiğini kaydetti.
Daha sonra, AK Parti Çorum Milletvekili Muzaffer Külcü'nün imzasını taşıyan önerge okunarak ele alındı.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesinin, teklifteki haline göre önergeyle biraz yumuşatıldığını belirterek, düzenlemeye karşı olduklarını yineledi.
Hukuk devletinin suçla mücadele etmesi gerektiğine, suça hoşgörüyle yaklaşılması durumunda suç işlemede patlamalar olacağına dikkati çeken Eraslan, düzenlemenin dolaylı af niteliği taşıdığını öne sürerek, nitelikli çoğunluğa ihtiyaç olacağı konusunda AK Parti'li üyeleri uyardı.
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç da yeni düzenlemelerin özel yasalar açısından neler getireceği yönünde endişeleri bulunduğunu belirterek,
düzenlemelere karşı olduklarını söyledi.
-''VICIK VICIK İLİŞKİLER...''-
Tarikatlar ile siyasetçiler arasındaki ilişkilere ilişkin basına yansıyan görüntülere değinen Kılıç, ''Yimpaş, Yasin El Kadı dosyalarındaki ilişkilerin
vıcık vıcık olduğunu'' öne sürdü.
Kılıç'ın, kutsal mekanları da kullanarak vatandaşları dolandıran örgütlenmeler ve kişilerin yeni düzenlemelerden yararlanıp yararlanmayacağını
bilmediklerini söylemesi üzerine AK Parti Ankara Milletvekili Haluk İpek, ''Sizce yararlanacaklar mı?'' diye sordu. Kılıç da ''Önümüzü görmemiz lazım. Ülkemizde sistemin çivisi çıkmış. Suç örgütlerinin failleri, bu ülkenin önde gelen siyasetçileriyle yan yana gelebiliyor... Sipariş yasalar mı yapıyoruz?'' diye konuştu.
Daha sonra önerge oylanarak, AK Parti'li üyelerin oylarıyla kabul edildi.
-KABUL EDİLEN MADDE-
Buna göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması için teklifte öngörülen 2 yıl ceza üst sınırı 1 yıla indirilerek, uygulamanın kapsamı daraltılmış oldu. Ayrıca düzenlemenin, şikayete bağlı suçlarla ilgili uygulanabileceği şartı getirildi.
Mahkeme, sanığa yüklenen suçtan dolayı yargılama sonunda verilen cezanın, 1 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası olması durumunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme vaya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi halinde, sanık 5 yıl süreyle denetime tabi tutulacak.
Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde,
açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilecek.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, ancak soruşturulması ve kovuşturulması, şikayete bağlı suçlarla ilgili olarak uygulanabilecek.
-TEPKİ ALMIŞTI-
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının, teklifte yer alan üst sınırı 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren; Türk Ceza Kanunu'ndaki ''reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz, tehdit, hakaret, çevrenin taksirle kirletilmesi, suçu ve suçluyu övme, görev sırasında din hizmetlerini kötüye kullanma, birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören, kötü muamele, kanuna aykırı eğitim kurumu, halkı askerlikten soğutma'' gibi suçlar yönünden uygulanacağı yönündeki değerlendirmeler, tepkilere neden olmuştu.
İKİNCİ TOPLANTI...
TBMM Adalet Komisyonunda, çeşitli kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifinin ''uzlaşma'' ile ilgili maddesi,
uzun süren tartışmaların ardından kabul edildi.
Komisyonun CHP'li üyeleri, ''uzlaşma'' müessesesine karşı olduklarını belirterek, bunun, sistem değişikliği anlamına geldiğini savundu.
CHP Niğde Milletvekili Orhan Eraslan, ''uzlaşma'' ile ilgili düzenlemeyi, ''adaletin özelleştirilmesinin ilk adımı'' olarak tanımlayarak, kamu davasının
açılmasının açılmasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla desteklendiğini, bununla bir sistem tercihi yapıldığını, Anglo-Sakson sisteminin benimsenmek istediğini anlattı. Getirilmek istenen bu üçlü yapıyla, ''ceza adaletinin canına okunacağını'' ileri süren Eraslan, bunun, hukuk devletini yok edeceğini, eşitlik ilkesini zedeleyeceğini ileri sürdü.
Eraslan, ''Herkesin öğle yemeğini Paris'te yeme hakkı vardır ama bunu, Allah'ın yarattığı bazı şanslı kişiler kullanır. Anadolu'da bir söz vardır;
Zenginin arabası dağdan aşar, fakirinki düz yolda şaşar. İşte bu gerçekleşiyor. Bu kapıdan geçmeyin. Bu kapı doğru değil. İktidar, adaletin alınıp satılmasını istiyor. Üzerine beyaz çizgi de çizseniz eşek bizim eşektir, zebra olmaz' diye konuştu.
CHP Çorum Milletvekili Feridun Ayvazoğlu, ''Adına 'pazarlık seçim' denilebilecek uzlaşma, olmadı kararın açıklanmasının geri bırakılması ve daha
olmadı hükmün açıklanmasının ertelenmesiyle, ceza vermemek için elimizden geleni yapacağız. Bu, adalet duygusunu zedeleyecek'' görüşünü savundu.
CHP Malatya Milletvekili Muharrem Kılıç da yapılan değişikliklerle ülkenin suç cenneti haline getirileceğini belirterek, suç işleyenlere ceza vermek yerine, birilerinin araya girmesiyle, uzlaştırma yoluna gidileceğini kaydetti.
CHP Bursa Milletvekili Mehmet Küçükaşık ise ''uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamaların, herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılamayacağına'' ilişkin düzenlemeyi eleştirdi.
Emlakbank yolsuzluğunun, Engin Civan'ın vurulmasının ardından ortaya çıktığını hatırlatan Küçükaşık, ''O yaralama suçunda uzlaşmaya gidilseydi, ben inanıyorum ki bu yolsuzluk ortaya çıkmazdı'' dedi
Düzenlemeyle, örgütlü ve mali suçların ortaya çıkmasının engelleneceğini savunan Küçükaşık, Yasin El Kadı ile ilgili davaya işaret ederek, ''(Buradan da kimler kurtulacak, hangi suçun üstü örtülecek) endişelerinden ne olur kurtarın bizi. Devlette denetim olmasını zaten istemiyorsunuz. Şimdi suçların soruşturulmasına da karşı çıkıyorsunuz. Kim suçluysa ağzına bir parmak bal çalınsın diyorsunuz. YİMPAŞ olayı ortada... Geçen hafta da bu teklifte dolandırıcılık çıktı. O değişikliği getirenin de Yozgatlı olması, doğrusu şüphe uyandırıyor'' diye konuştu.
-CHP'YE ''STATÜKOCU'' ELEŞTİRİSİ-
AK Parti Erzurum Milletvekili Mustafa Nuri Akbulut, CHP'lileri dinlerken hayrete düştüğünü belirterek, ''Kimler kurtulacak gibi basit şeyler söylemenin
anlamı yok. Doğruluğuna inandığımız şeylere destek olmak görevimiz'' dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Mahmut Durdu ise CHP'yi, statükocu bir duruş sergilemekle suçladı. Atatürk'ün, Medeni Kanun, TCK gibi değişikliklerle
statükoculara karşı çıktığını kaydeden Durdu'nun, ''Bugün kader, statükoculuk görevini size vermiştir'' demesi, CHP'lilerin tepkisine yol açtı.
CHP Tekirdağ Milletvekili Nuri Saygun, ''Statüko değil ama kanadı olmayan bir hayvanın uçamayacağını iddia etmek zorundayız'' derken, Eraslan da
uzlaştırmanın mafyalaşmayı getireceğini ileri sürdü. Bundan sonra hiçbir memur için görevi suistimalden işlem yapılamayacağını belirten Eraslan, ''Ultra liberaller ile İslamcıların kolkola olması, bizim tarihimizde görülmüştür'' dedi.
AK Parti Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü, Eraslan'ın ''bundan sonra hiçbir memur hakkında görevi suistimalden işlem yapılamayacağı'' iddiasının doğru olmadığını belirtti. Düzenlemeden kendisinin de Hükümetin de memnun olmadığını söyleyen Köylü, uzlaşma teklifinde bulunma yetkisinin cumhuriyet savcısında olması gerektiğini, kolluk güçlerinin, uzlaşma müessesesinin işlemesine engel olacağını ileri sürdü.
Yargıtay Tetkik Hakimi Gürsel Yalvaç, ''Yargıtay olarak bu üçlü yapının hukukumuzda olması gerektiğini düşünüyoruz'' dedi. Yalvaç, uzlaşmanın kapsamının genişletilmediğini, aksine daraltıldığını söyledi. Yalvaç'ın görüşleri doğrultusunda, erteleme süresinde zamanaşımının işlemeyeceği, teklife yerleştirildi.
-UZLAŞMA-
Tartışmaların ardından, teklifin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) ''uzlaşma'' hükümlerinde değişiklik yapan maddesi kabul edildi. Buna göre,
soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar; şikayete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın 3. fıkrası hariç olmak üzere TCK'nın ''kasten yaralama'' fiilini düzenleyen 86. maddesi, ''taksirle yaralama'', ''konut dokunulmazlığının ihlali'', ''çocuğun kaçırılması ve alıkonulması'', ''ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması'' suçları uzlaşma kapsamında olacak.
Soruşturma ve kovuşturması şikayete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda
uzlaştırma yoluna gidilmeyecek.
Suçun uzlaşmaya tabi olması halinde, cumhuriyet savcısı veya talimatı üzerine kolluk görevlisi, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunacak. Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması halinde uzlaşma teklifi kanunu temsilcisine yapılacak. Uzlaşma önerilen kişi, en geç 3 gün içinde kararını verecek. Aksi takdirde teklifi reddetmiş sayılacak.
Resmi mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama, yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdur veya suçtan zarar görene ulaşılamadığında, uzlaşma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılacak.
Birden fazla mağdur veya zarar gören varsa, hepsinin uzlaşmayı kabul etmesi gerekecek. Uzlaşma teklifi veya teklifin kabul edilmesi, soruşturma konusu suça ilişkin delillerin toplanmasına ve koruma tedbirlerinin uygulanmasına engel olmayacak.
-DELİL OLARAK KULLANILMAYACAK-
Uzlaşma teklifinin kabul edilmesi halinde cumhuriyet savcısı uzlaştırmayı kendisi gerçekleştirebileceği gibi, uzlaştırmacı olarak barodan avukat
görevlendirilmesini isteyebilecek. Savcı, hukuk öğrenimi görmüş kişiler arasından da uzlaştırmacı görevlendirebilecek. Tarafların, uzlaştırmacıları reddetme hakları olacak.
Uzlaştırma görüşmeleri, gizli olarak yürütülecek. Uzlaştırmanın sonuçsuz kalması halinde tekrar uzlaştırma yoluna gidilemeyecek.
Uzlaşma sonucunda şüphelinin edimini yerine getirmesi halinde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilecek. Yerine getirilecek olan edim, maddi veya manevi bir zararın karşılığı olabileceği gibi, özür dileme şeklinde de olabilecek. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, taksite
bağlanması veya mağdurun belirli bir süre istihdam edilmesi gibi süreklilik arz etmesi halinde şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilebilecek. Erteleme süresince zamanaşımı işlemeyecek. Kamu davasının ertelenmesi kararından sonra, uzlaşmanın gerekleri yerine getirilmezse, kamu davası açılacak.
Uzlaştırma müzakereleri sırasında yapılan açıklamalar, herhangi bir soruşturma ve kovuşturmada ya da davada delil olarak kullanılmayacak.
Uzlaşmanın gerçekleşmesi halinde, uzlaştırmacıya ödenecek ücret dahil olmak üzere, tüm giderler devlet hazinesinden karşılanacak.
Bugün 2 maddesi kabul edilen 44 maddelik teklifin görüşmelerine, yarın 22. maddeden devam edilecek.