2020-10-06 - 18:24
TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin ilk 6 maddesi kabul edildi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, performans esaslı program yaklaşımını Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na yansıtan, yükseköğretim kurumlarına ilişkin bazı değişiklikler yapan, elektronik haberleşme altyapılarının imar mevzuatıyla ilişkisini netleştiren kanun teklifinin görüşmeleri başladı.

Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Mersin Milletvekili Lütfi Elvan başkanlığında toplandı.

Teklif sahibi olarak komisyona bilgi veren AK Parti Antalya Milletvekili İbrahim Aydın, te, program bütçe uygulamasının yaygınlaştırılması, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na ekli kamu kurumlarının düzenlenmesi, vakıf üniversitelerinin tıp fakültesi açabilmesine ilişkin koşulların belirlenmesi, Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ilişkin hükümler, Cumhurbaşkanlığında raportörlük kadrosunun ihdas edilmesi ile baz istasyonları ve bunlara yönelik iletişim araçlarının kurulduğu kulelerin imar durumlarının düzenlenmesini öngördüklerini belirtti.

Aydın, düzenlemenin ayrıca depremler ile belediyelere sağlanan ve geri ödenemeyen kredilerin terkin edilmesi, büyükşehir belediye sınırları içinde yer alan kırsal yerleşim bölgelerine yönelik su ücretlerinde ve emlak vergilerinde indirim gibi çeşitli kolaylıklar getirilmesi, OHAL kanunları kapsamında haklarında ilave tedbirler uygulanan kişiler için ilgili oldukları kurumlara ve mahkemelere itiraz yolunun açılması ile Ar-Ge kapsamındaki çalışmaların salgın nedeniyle 1 yıl daha uzaktan yapılabilmesini içerdiğini söyledi.

Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'yla kamu mali yönetim alanında bütçelerin sonuç odaklı bir yaklaşımla hazırlanmasının, mali saydamlık ve hesap verilebilirliğin güçlendirilmesi kapsamında reform niteliğinde olduğunu dile getiren Aydın, "Teklifimizin ilk dört maddesinde yapılan değişikliklerle, bu reformun devamı niteliğinde olan ve bütçe uygulamalarından elde edilen deneyimler ile modern bütçeleme yaklaşımları esas alınarak oluşturulan performans esaslı program bütçenin uygulama sürecinin başlatılması ve performans esaslı bütçeleme sisteminin etkinleştirilmesi hedeflenmektedir." dedi.

Aydın, performans esaslı program bütçenin, aynı zamanda kamu harcamalarında şeffaflığa ve hesap verilebilirliğe katkı sağlayacağını, TBMM'nin bütçe hakkını daha etkin şekilde kullanmasına da imkan vereceğini söyleyerek, "Bütçenin daha sade, anlaşılır ve değerlendirilebilir bir yapıya kavuşturulmasına, üst politika belgeleri ile bütçe arasındaki hedef, amaç ilişkisi ile dil ve kavram birliğinin güçlendirilmesine katkı sağlayacak." diye konuştu.

Anayasa Mahkemesinin 11 Haziran 2020 tarihli kararıyla, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'yle Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun (I) Sayılı Cetveline eklenen sıraların iptal edildiğini hatırlatan Aydın, düzenlemeyle Anayasa Mahkemesi kararına uygun olarak ilgili kurumların listeye eklenmesinin sağlanacağını kaydetti.

Teklifle, vakıf üniversitelerinin tıp fakültesi açmasına yönelik şartların yeniden düzenlendiğini belirten Aydın, "Vakıf üniversitelerinde tıp eğitimi gören öğrencilerimizin donanımlı bir uygulamalı eğitim alabilmeleri için söz konusu üniversitelerin kendisine ait bir hastanesinin olması önemlidir. Bu bağlamda vakıf üniversitelerinde tıp eğitimi için mülkiyeti, işletme hakkı ve ruhsatı kendisine ait bir hastanenin varlığı, faal bir özel hastanesi yoksa tıp fakültesi açabilmesi için Sağlık Bakanlığından ön izin alması, ön izinle kurulan tıp fakültelerinin eğitime başlayabilmeleri için ise hastane ruhsatının alınmış olmasına ilişkin şartlar getirilmektedir." ifadelerini kullandı.

Bir diğer düzenlemenin sağlık temalı kurulan ilk devlet üniversitesi olan Sağlık Bilimleri Üniversitesine yönelik olduğunu aktaran Aydın, Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin halen yurt içinde Ankara, İstanbul, Adana, Bursa, Erzurum, İzmir ve Trabzon'da toplam 17 fakülte, 2 meslek yüksek okulu ve 4 enstitüde yaklaşık 20 bine yakın öğrenciye çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim verdiğini anlattı.

Üniversitenin, 26 uygulama ve araştırma merkezi ve bir teknokent ile Ar-Ge çalışmalarına devam ettiğini belirten Aydın, şöyle konuştu:

"Sağlık Bilimleri Üniversitesi yurt dışında Somali, Sudan, Özbekistan ve Filipinler'de toplam 978 ön lisans ve lisans öğrencisi ve Somali'deki 100 uzmanlık öğrencisiyle sınır ötesinde de eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdürüyor. Kuruluşunun üzerinden henüz 5 yıl geçmesine rağmen, 2 bin 500 civarındaki akademisyen kadrosuna ve uzmanlık öğrencileri dahil yaklaşık 30 bin civarında öğrenci kapasitesine ulaştı. Gerek yurt içi gerek yurt dışında çok sayıda ayrı mekan ve alanda eğitim veriyor olması sebebiyle artan talebi karşılamak, ülkemizin ve üniversitenin hak ettiği itibarı artırarak devam ettirebilmek için uygulamada karşılaşılan zorlukların giderilmesi amacıyla değişiklik teklifinde bulunmaktayız. Bu bağlamda bütçe onayı ve diğer kurumlarla iş birliği yapmak gibi hususlarda Mütevelli Heyeti'nin 'onay vermek' şeklindeki yetkileri 'görüş vermek' şeklinde değiştirilmiştir."

Aydın, teklifle, Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin ihtiyaç duyduğu kadrolar için Sağlık Bakanlığından talep gelme şartının kaldırıldığını ve bu sayede ihtiyaca göre akademik kadroların ivedilikle ihdas edilmesine imkan verildiğini ifade etti.

Aydın, düzenlemeyle, Cumhurbaşkanlığının görev alanına giren konularda Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığında, diğer bakanlıklar ve kamu kurum ve kuruluşlarında olduğu gibi kariyer meslek personeli olarak Cumhurbaşkanlığı raportörlüğü ve Cumhurbaşkanlığı raportör yardımcılığı ihdas edilmesini öngördüklerini bildirdi.

Teklifle getirilen bir diğer düzenlemenin, belediyelerce kullanılan deprem kredilerinden kalan borçların terkin edilmesine yönelik olduğunu anlatan Aydın, düzenlemeyle, kırsal mahalle ve kırsal yerleşik alan uygulamasının da getirildiğini kaydetti.

Olağanüstü hal kapsamında kabul edilen kanunlarda yer alan ilave tedbirler hakkında kanun yolu oluşturulmasına yönelik düzenleme yapılacağını söyleyen Aydın, şöyle devam etti:

"Malumları olduğu üzere Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun görevleri; kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarma ya da ilişiğin kesilmesi, öğrencilikle ilişiğin kesilmesi, dernekler, vakıflar, özel radyo ve televizyon kuruluşları ile gazete ve dergilerin kapatılması, emekli personelin rütbelerinin alınması işlemleriyle sınırlı tutulmuştur. OHAL döneminde kabul edilen kanunlarda yer alan 'gemi adamlığı, balık adamlık veya pilot lisansının iptali' gibi ilave tedbirlere karşı başvuru yapılamayacağı belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesinin 24 Aralık 2019 tarihli kararıyla bu hüküm iptal edilmiştir. Bu suretle OHAL kapsamında kabul edilen kanunlarda yer alan ilave tedbirlere karşı başvuru yolu açılmış ancak başvuru yapılacak kurum veya kuruluşun neresi olduğu hususu belirlenmemiştir. Teklifimiz ile söz konusu ilave tedbirlere yönelik başvuru yolu açılmaktadır. Bu suretle hakkında ilave tedbir uygulanan gerçek ve tüzel kişiler tedbiri uygulayan kuruma başvurabilecektir. Başvuruyu inceleyecek kurum ilave tedbirin devamının yerinde olup olmadığını inceleyecektir. Başvuru neticesinde verilecek karara karşı da idari yargı yolu açılmıştır."

CHP Genel Başkan Yardımcısı, Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, kamu mali yönetimi ve kontrolüne ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifine ilişkin, "Ekonomi berbat vaziyetteyken, bu kadar işsiz varken bu düzenlemenin gündeme gelmesini çözemiyorum." dedi.

Kuşoğlu, "Ekonomi berbat vaziyetteyken, bu kadar işsiz varken bu düzenlemenin gündeme gelmesini çözemiyorum." diye konuştu.

Düzenlemenin, bütçede fonksiyonel sınıflandırmayı kaldırdığını söyleyen Kuşoğlu, bunun, özellikle kamu kurumlarındaki yıllara sari harcamaların görünmemesine neden olacağını savundu. Kuşoğlu, bütçe hakkının, mali saydamlığın yerine getirilmesi, daha şeffaf olunması gerekirken geriye gidişin olduğunu ileri sürdü.

Cumhurbaşkanlığı raportörlüğü ihdas edilmesine ilişkin maddeyi eleştiren Kuşoğlu, "Cumhurbaşkanlığı devletin başı ve yürütme yetkisi tümüyle Cumhurbaşkanlığına ait. Cumhurbaşkanlığının görev alanına girmeyen bir konu yok ki. Cumhurbaşkanlığı raportörlüğüyle ilgili görev ve yetkileri belirtilmemiş. Bu anayasaya aykırı." ifadelerini kullandı.

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, salgın nedeniyle bu şartlarda çalışmanın uygun olmadığına işaret ederek, "Milletvekilinin de bir şekilde korunması gerekiyor. Bu kadar kalabalık bir komisyonun, bu salonda, bu şekilde çalışması mümkün değil. Bu koşullar hayati tehdit oluşturuyor." dedi.

Bekaroğlu, 2021 yılı bütçe görüşmeleri öncesi, bu konuda çalışma yapılmasını istedi.

Bunun üzerine söz alan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan, bugün, partilerin komisyon üyeleriyle, bütçe görüşmelerine yönelik toplantı gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Bütçe görüşmelerinin, TBMM Tören Salonu'nda yapılacağını belirten Elvan, "Tören salonunu buna göre düzenliyoruz. Meclis Başkanlığımız bununla ilgili ihaleye çıktı. Gerekli düzenlemeler yapılıyor. 17 Ekim'e kadar Tören salonu inşallah hazır olacak. Hem geniş bir salon hem de yüksekliği oldukça iyi. Dolayısıyla bütçe görüşmelerini burada yapma imkanımız olacak." dedi.

HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun yeteri kadar tartışılmadan, performans esaslı program bütçesi uygulamasına geçilmesinin doğru olmadığını savundu.

İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, teklifin, hesap verilebilirliği, şeffaflığı ve kaynakların etkin kullanımını hedeflemediğini öne sürdü.

Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun, mali sistemin anayasası olduğunu belirten Yılmaz, şöyle devam etti:

"Son derece önemli bir kanun. Bu kanun, bu ülkeye önemli hizmetler verdi ve biz bunun faydasını gördük. Geldiğimiz noktada maalesef buradan geriye gidiyoruz. 2021 yılı bütçesi, 17 Ekim'e kadar Meclis'e sunulacak. Bu yasa değişikliği olduktan sonra 11 gün içinde ilgili birimler, kurumlar yeniden bir şey mi yapacak veya siz yürütme olarak bunları önceden söylediniz de 'Mayıs, haziran, temmuzda böyle bir şey düşünüyoruz. Bütçenizi, planınızı böyle yapın ve Meclis açıldığında yeni bir kanun getireceğiz mi?' dediniz. Böyleyse, bu nasıl bir mantık? Böyle değilse şu anda bütçe görüşmelerine 11 gün var. Bu kurumlar, bu sürede ne yapacaklar da bu değişikliğe göre hazırlanacaklar? Biz program bütçesine 1970'li yılların başında geçtik. Yeni bir şey değil. Bundan ne amaçlanıyor, nereye gidilmek isteniyor. Hangi kıt kaynağın daha etkin kullanılması hedefleniyor?"

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, teklifin, program bütçe uygulamasına geçmeye ilişkin bazı maddeleri düzenlediğini söyledi.

Aksu, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığında, Cumhurbaşkanlığı raportörlüğü ve Cumhurbaşkanlığı raportör yardımcılığı ihdas edileceğine işaret ederek, "Cumhurbaşkanlığının bu anlamdaki görev, yetki ve sorumluluğu kapsamında kariyer bir sistem getiriliyor. Geçmişte mevcut kanunda istisnai memur hükmüyle burada çalışanların alınabilme imkanı varken şimdi daha sınava dayalı bir kariyer meslek haline getiriliyor. Bu nedenle de oldukça isabetli olduğunu değerlendiriyoruz." diye konuştu.

AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, 2003'te reform olarak kabul edilen Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun, 17 yıllık süre içinde bazı değişikliklere uğradığını, bu kapsamda bazı değişikliklerin yapılması gerektiğinin de görüldüğünü söyledi. Öztürk, bu değişikliklerden en önemlisinin, program bütçeyle ilgili olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkan Yardımcısı İbrahim Şenel, komisyona, teklifle getirilen, "program bütçe uygulamasının yaygınlaştırılması"na ilişkin bilgi verdi.

Şenel, şu an uygulanan fonksiyonel bütçenin içerdiği istatistiklerin, üretilmeye devam edileceğini belirtti.

Mevcut bütçe sistematiği içinde uluslararası standartlara uygun üretilen hiçbir istatistiki verinin kaybının söz konusu olmayacağını söyleyen Şenel, fonksiyonel sınıflandırmayla sağlanan ne kadar bilgi üretimi söz konusuysa bundan sonra da bu bilgilerin üretiminin devam edeceğini anlattı.

Şenel, "Program bütçe bağlamında oluşan faaliyetlere, halihazırda uygulanan fonksiyonel bütçenin üst düzeyindeki bilgilere yine erişmek mümkün olacak. Dolayısıyla bilgi kaybı veya istatistikte bir kayıp söz konusu olmayacak." diye konuştu.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin ilk 6 maddesi kabul edildi.

AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan teklifle, performans esaslı program bütçe anlayışının, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na yansıtılmasını amaçlanıyor.

Teklifin kabul edilen maddelerine göre, kamu idareleri, program bütçeye uygun olarak yürütecekleri faaliyetler ile bunların kaynak ihtiyacını, amaç, hedef ve performans göstergelerini içeren performans programı hazırlayacak.

Kamu idareleri, bütçelerini, kalkınma planı, Cumhurbaşkanlığı programı, orta vadeli program, orta vadeli mali plan, Cumhurbaşkanlığı yıllık programı, stratejik planlarıyla program yapısına uyumlu şekilde ve performans esasına dayalı hazırlayacak.

Kamu idareleri, bütçeleri ile stratejik plan ve performans programlarını izlemek ve değerlendirmek amacıyla nesnel, sistematik ve düzenli olarak veri toplayacak ve analiz edecek. İzleme ve değerlendirme sonuçları idare faaliyet raporlarında gösterilecek.

Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nun gider cetvelinin bölümleri, analitik bütçe sınıflandırması esas alınarak, programlar itibarıyla düzenlenecek.

Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nun gider cetveli program sınıflandırmasına göre düzenlenecek, ilgili mevzuatta yer alan "tertip" ile "ilgili hizmet tertibi" ibarelerinin tanımı, program yapısına uygun olarak yeniden belirlenecek.

Düzenleyici ve denetleyici kurumlar, bütçelerini 3 yıllık bütçeleme anlayışı, stratejik planları ve performans programları ile program yapısını esas alarak, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda tanımlanan tertip düzeylerini içerecek şekilde hazırlayacak.

Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamındaki idarelerden bir bölümünün halen başka bir idareyle birleştirildiği ya da kapatıldığı halde kanuna ekli cetvellerde bulunmaya devam ettiği için düzenleme yapılacak. Değişiklikle yalnızca cetvellerde olması gereken idarelere yer verilecek.

Yükseköğretim Kanunu'nda da değişiklik yapan teklifle, tıp fakültesi açmak isteyen vakıf üniversitelerine bazı şartları taşıma zorunluluğu getiriliyor.

Tıp fakültesi kurmak isteyen vakıf üniversitelerinde, eğitim ve öğretim faaliyetleri ile sağlık hizmetleri sunumu için asgari 200 yatak kapasitesine sahip olması ve YÖK'ün tıp eğitimi için gerekli gördüğü asgari fiziki mekan ve donanım şartlarını sağlaması şartı aranacak.

Bu kapsamda vakıf üniversitelerinde tıp eğitimi için mülkiyeti, işletme hakkı ve ruhsatı kendisine ait bir hastanenin varlığı, faal bir özel hastanesi yoksa tıp fakültesi açabilmesi için Sağlık Bakanlığından ön izin alması, ön izinle kurulan tıp fakültelerinin eğitime başlayabilmeleri için ise hastane ruhsatının alınmış olması gibi şartlar da getirilecek.

Tıp eğitimi için gerekli şartlar YÖK tarafından, sağlık hizmetlerinin sunumu için gerekli şartlar ise Sağlık Bakanlığınca belirlenecek.

Düzenlemenin, Sağlık Bilimleri Üniversitesine yönelik değişiklikler içeren maddesi, daha ayrıntılı şekilde ele alınması amacıyla tekliften çıkarıldı.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan, teklifin 7. maddesinin tekliften çıkarılmasının ardından komisyonun çalışmalarına yarın saat 12.00'de toplanarak devam edeceğini söyledi.