2007-02-05 - 16:21
TURİZM ALANLARININ TAHSİSİ...
ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Lara Kent Projesinin uygulanacağı alanın tahsisi ve bakanlığı döneminde Rixos Oteli'nde konaklamasına ilişkin konulara açıklık getirdi.
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu,
''Lara Kent Projesi yararlı ancak, tahsis edilme süreci tamamen ahlak dışıdır.
Çünkü kamu yararı hiçe sayılmıştır'' dedi.
Mumcu, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Lara Kent Projesinin
uygulanacağı alanın tahsisi ve bakanlığı döneminde Rixos Oteli'nde konaklamasına
ilişkin konulara açıklık getirdi.
Değişik hükümetler döneminde 5 yıla yakın süre Kültür ve Turizm Bakanlığı
yaptığını anımsatan Mumcu, Lara Park Projesinin fikir babası olduğunu söyledi.
Mumcu, bu projenin doğu ve batı Akdeniz sahillerine yayılmış münferit
tesislerin tek başına kuramadıkları kongre ve alışveriş temalı park tesislerinin
merkezi sistemle kurulmasını sağlamak; turistlerin konaklama süresini uzatmak
amacıyla hazırlandığını kaydetti. Mumcu, ''Amaç, Las Vegas'ta ne varsa kumar
dışında hepsinin Antalya'da olmasını sağlamaktır'' dedi.

-''BÖYLE BİR ANLAYIŞI KABUL EDEMEM''-

Lara Kent Projesinde yapı yoğunlaşmasının yüzde 2'de tutulması durumunda, bu
projenin gerçekleştirilemeyeceğini ifade eden Mumcu, şunları söyledi:
''Hükümetle arasının iyi olduğuna inanıp, bu yapı yoğunluğunu
değiştirebileceğine inanan işadamının gireceği bir yarışmadır. Yüzde 2 yapı
yoğunluyla o projenin altına giren kişi, ya projeyi yapmayacaktır ya da Hükümetle
anlaşarak yapı yoğunluğunu yüzde 22'ye çıkaracağından emindir. O yüzden 1.
yarışma, gerçek bir yarışma olarak şekillenmemiştir. Tahsisi savunan işadamının,
Lara Kent Parkının iptal edilen birinci tahsisinden sonra söylediği sözler, bugün
benim söylediğim sözlerin aynısıdır. Bu tahsisin kendisine yapılmış olması
gerçeği değiştirmişse böyle bir anlayışı kabul edemem. Bu, Tarsus'ta devam
edecektir, Dalaman'da devam edecektir. Her yerde yapılan şey, projenin ruhunu
içinden çekmek ve ruhundan arındırılmış projeleri, etiyle kemiğiyle istenilen
kişilere tahsis etmektir. Niyet de uygulama da yapılan da budur.''

-''TAHSİS, TAMAMEN AHLAK DIŞIDIR''-

Erkan Mumcu, Rixos Oteller Grubunun sahibi Fettah Tamince'yi kasdederek,
şöyle devam etti:
''Yaptırdığı otel ve golf sahası yatırımı için ödediği para, Lara Kent
Projesi için ödediği paradan daha fazladır. Fiziki olarak kat kat büyük, ekonomik
kapasite olarak onlarca kat büyük projenin yarışmada ödenecek bedeli bu mu
olacaktı? Yani bir otel arazisi için ödenecek bedelden daha az mı olacaktı. Kaldı
ki mesele para değildir. Mesele, orada neyi yapacağınızdır. Sonradan verilecek
imar yoğunluğunu bugün proje içine koymayıp, ahlak dışı bir yarışma düzeneğinde
bir kayırmacılıktır.''
Tamince'yi dürüst bir işadamı olarak tanıdığını ifade eden Mumcu, ''Yarışma
biçiminde tahsis yapılması projeme destek verdiği doğrudur. Kendisine sorduğumda
'rüşvet vereceğime, devletin kesesine ödemeyi tercih ederim' demişti. Takdir
ettiğim, güvendiğim, başarılı bulduğum bir işadamıdır. 3 günlük dünya menfaati
için hakka hukuka tecavüz etmeye değer mi onun vicdanına bırakıyorum. Ama çok net
bir şey söyleyeceğim Lara Kent Projesi yararlı, ancak tahsis edilme süreci
tamamen ahlak dışıdır. Çünkü kamu yararı hiçe sayılmıştır'' dedi.

-''HUKUKSUZLUĞUN AÇIK KANITIDIR''-

Mumcu, projenin uygulanacağı alanın ''Kültür, Turizm Koruma Geliştirme
Bölgesi'' olduğunu belirterek, ''Hal böyleyken söz konusu tahsis edilen alanın,
tabi olduğu yasanın emrettiği mevzuata göre değil, Arazi Tahsisleri Yönetmeliği
mevzuatına göre tahsis yapılması bile hukuksuzluğun açık kanıtıdır. Belgeye gerek
yok'' dedi.
İşadamlarının kendisine ''yana yakıla'' anlattıklarını kamuoyuyla
paylaşmayacağını belirten Mumcu, ''Onlar bana kamuoyuyla paylaşmam için
anlatmadılar. Ama yukarıda Allah ve hesap günü var'' diye konuştu.

-''DİNLENMEDİM, ÇALIŞTIM''-

Turizm Bakanlığı döneminde Rixos Oteli'nde konakladığına ilişkin iddialara
cevap veren Mumcu, bakanlığı döneminde yüzlerce otelde konakladığını söyledi.
''Ben, bu konaklamalarım esnasında eğlenmedim, dinlenmedim; çalıştım'' diyen
Mumcu, şunları kaydetti:
''Onların işlerine katkı sağlamak için çalıştım. Bu sayede turizm gelirleri
yüzde 300, istihdam yüzde 100 artmıştır. Faturalarını göndersinler istirham
ediyorum, hemen ödeyeyim. Görevimi yaptığımı düşünüyorum, ama insanlar bana
ihsanda bulunduklarını düşünmüşler.
Hiçbir zırhın arkasına saklanmayı tenezzül etmem. Tetikçiler marifetiyle
konuşmak da benim marifetime sığmaz. Beytülmale el uzatanın eliyle, milletin
maneviyatına dil uzatanın diliyle uğraşmaya ant içmiş siyasetciyim. Bu projelerde
Türkiye'nin, milletin geleceği çalınmaktadır. Yanlış olan projeler değil,
bunların gerçekleştirme biçimidir.

-LAİKLİK İLKESİNİN ANAYASAYA GİRİŞİ...-

Laiklik ilkesinin Anayasaya girişinin 70. yıldönümüne ilişkin soru üzerine
Mumcu, Laiklik ilkesinin ülkenin bütünlüğü ve inanç özgürlüğünün anayasal güvence
altına alınması bakımından ne kadar önemli ve değerli olduğunun bugün çok daha
iyi anlaşıldığını söyledi.
Mumcu, ''Bir yandan çeşitli biçimlerde inanan, diğer yandan her nasıl
inanıyor olursa olsun inancını özgür bir şekilde ifade etmek isteyen kimselerin
yegane güvencesinin, inançlar karşısında eşit uzaklıkta tarafsız bir devlet
olduğunu daha iyi anlıyoruz. Devlet gücünün inançlar karşısında, eşit uzaklıkta,
tarafsız ve inanç özgürlüğünü koruyucu bir tutumla durmasının, Türkiye'yi çağdaş
bir ülke, Türk Devletini çağdaş bir devlet kılmakta hayati bir rolü olduğunu
düşünüyorum'' diye konuştu.