2023-11-13 - 11:44
TARIM VE ORMAN BAKANLIĞININ 2024 YILI BÜTÇESİ, TBMM PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONUNDA
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Tarım ve Orman Bakanlığının 2024 yılı bütçesi görüşmelerine başlandı.

Komisyon, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı.

Komisyonda Tarım ve Orman Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin yanı sıra Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Türkiye Su Enstitüsünün bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporu görüşülecek. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun ise Sayıştay Raporu ele alınacak.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Bakanlığının bütçe sunumunu yaptı.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması için gerekli mevzuat düzenlemelerini yaptıklarını belirterek, "Mülkiyet ve mirasçılık sorunları sebebiyle desteklerden faydalanamayan üreticilerimiz de bundan sonra tarımsal desteklerden istifade edecektir." dedi.

Yumaklı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2024 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.

Filistin'de hayatta kalma mücadelesi yaşandığını belirten Yumaklı, "Başta gıdaya erişim hakkı olmak üzere Filistin halkının en temel haklarından yoksun bırakılması hiçbir şekilde kabul edilebilir bir durum değildir. Cumhurbaşkanı'mız liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti, bütün kurumlarıyla bu durumu engellemek ve sona erdirmek için yoğun çaba içerisinde. Bu vahşetin bir an evvel son bulması hepimizin ortak temennisidir." ifadelerini kullandı.

Yumaklı, tarım orman sektörünün son 20 yılın 16'sında büyüme gösterdiğine işaret ederek, 2002'de 25,1 milyar dolar olan tarımsal hasılayı 2022'de yüzde 133 artışla 58,6 milyar dolara yükselttiklerini söyledi.

Aynı dönemde ihracatı 3,8 milyar dolardan 2022'de 7,9 katına çıkararak 30 milyar dolara ulaştırdıklarına dikkati çeken Yumaklı, bu yılın 9 ayında 18,8 milyar dolar ithalata karşılık 22,1 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiklerini ve 3,3 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiklerini vurguladı.

Son 20 yılda, tarla bitkileri üretiminde, yüzde 22 artışla 70,5 milyon tona, meyvede yüzde 89 artışla 26,8 milyon tona, sebzede, yüzde 22 artışla 31,6 milyon tona ulaşıldığını belirten Yumaklı, verimlilikteki artışın en önemli etkenlerinden birisinin tohumculukta yapılan atılımlar olduğunu anlattı.

Yumaklı, yapılan ıslah çalışmaları ve etkin projelerle hayvan varlığı ve hayvansal üretimde önemli artışlar olduğunun altını çizerek, hayvancılıkta sürdürülebilirliği ve verimliliği artırmaya yönelik desteklemelerde bu yıl birçok kalemde yüzde 100'ün üzerinde artış gerçekleştirdiklerini anımsattı. Yumaklı, su ürünlerinde yıl sonunda ihracatın yaklaşık 2 milyar dolara çıkmasını öngördüklerini kaydetti.

- "803 milyar lira destekleme ödemesi yapıldı"

Sürdürülebilirliğin sağlanması, üretimde verimliliğin artırılması, kaynakların etkin kullanılması ve üreticilerin gelirinin artırılması için üreticiyi desteklemeyi sürdürdüklerine işaret eden Yumaklı, 2003-2022 döneminde çiftçilere 2022 fiyatlarıyla toplam 803 milyar lira ödeme yaptıklarını aktardı.

Yumaklı, 92 binden fazla projeyi desteklediklerine dikkati çekerek, 264 bin kişiye istihdam sağladıklarını ve 94 milyar lira hibe verdiklerini söyledi.

- "Orman köylüsüne 1,2 milyar lira destek"

Orman alanlarının genişletilmesine yönelik yapılan çalışmalarla son 21 yılda 5,9 milyon hektar alanda 6,6 milyar tohum ve fidanın toprakla buluşturulduğunu belirten Yumaklı, yıl sonuna kadar bu rakamı 7 milyara ulaştıracaklarını bildirdi. Yumaklı, orman köylülerinin desteklenmesi kapsamında 11 bin aileye 1,2 milyar lira destek verildiğini aktardı.

Yumaklı, yangınlardan zarar gören ormanların rehabilitasyonu ve yanan alanların tekrar ormanlaştırılması için de yıl içerisinde ağaçlandırma çalışmalarına devam ettiklerini kaydetti.

Suyu verimli kullanarak kaynakların sürdürülebilirliğinin sağlanması ve gelecek nesillere aktarılması için Ulusal Su Verimliliği Seferberliği'ni başlattıklarını belirten Yumaklı, su kaynaklarının bütüncül bir bakış açısıyla korunması ve geliştirilmesi için nehir, kuraklık, taşkın yönetim, sektörel ve içme suyu planlarını entegre havza yönetim anlayışıyla hazırladıklarını anlattı.

- Depremden etkilenen üreticilere destekler

Yumaklı, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerden etkilenen üreticilerin yaralarını sarmaya devam ettiklerini vurgulayarak şunları kaydetti:

"Çalışmaların en yoğun olduğu dönemde bölgedeki faaliyetlere 15 bin personel ve 5 bin makina-ekipmanla katıldık. Depremden etkilenen illerimizde tarımsal üretimin aksamaması, üreticilerimizin üretime devam etmeleri en büyük önceliğimiz oldu. 236 bin metrekare brandayı ve 4 bin 415 izolasyonlu hayvan çadırını teslim ettik. Üreticilerimize 16 bin ton hayvan yemi dağıttık. Üreticilerimizin ellerinde bulunan bitkisel ve hayvansal ürünleri herhangi bir sınırlama olmaksızın satın aldık. 43 bin 317 küçükbaş, 549 bin 105 kanatlı ve 26 bin 318 arılı kovan dağıtımını tamamladık. 5 bin 804 büyükbaş hayvanın dağıtımına ise devam ediyoruz. Bölgedeki 140 baraj ve göletimizin 24'ünde oluşan hasarın bakım ve onarım çalışmalarını sürdürüyoruz."

- "Sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması için gerekli mevzuat düzenlemelerini yaptık"

Suyu merkeze alarak stratejik ürünlerde arz güvenliğini temin edecek üretim planlaması sürecini başlattıklarını dile getiren Yumaklı, "Tarımsal üretim planlaması kapsamında, üç yıllık üretim planlarının yapılmasına yönelik 81 ilde üreticiler, üretici temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, kamu ve üniversitelerin yer aldığı teknik komiteleri kurduk. Üretim planlamamızın önemli araçlarından biri olan sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması için gerekli mevzuat düzenlemelerini yaptık. Yeni düzenlemeyle, tip sözleşmelerini ve kayıt sistemini hazırladık." diye konuştu.

Yumaklı, sigorta zorunluluğu ve arabuluculuk sistemini getirdiklerini belirterek, böylece başta üreticiler olmak üzere tüm tarafları güven altında tutacak bağlayıcı tedbirler aldıklarını ifade etti.

Üretim planlaması sürecinde ihtiyaç duyulan kayıtlılığı artırmak için Çiftçi Kayıt Sistemi Yönetmeliği'nde de değişiklik yaptıklarını dile getiren Yumaklı, şöyle devam etti:

"Mülkiyet ve mirasçılık sorunları sebebiyle desteklerden faydalanamayan üreticilerimiz de bundan sonra tarımsal desteklerden istifade edecektir. Tarım sayımı 2026 sonuna kadar tamamlanacaktır. Yeni dönem vizyonumuza uygun olacak şekilde destekleme sisteminde yapılacak reform niteliğinde değişiklikler en kısa sürede tamamlanacaktır. Tarımsal kredilerle Bakanlığımız hibe programlarını, üretim planlanmasına uygun yeni bir felsefeyle ele aldık. Bu kapsamda sözleşmeli üretimi, organize tarım bölgelerini, ari işletmeleri, biyolojik ve biyoteknik mücadele ile iyi tarım uygulamalarını önceliyoruz."

SAT-2 serotipine karşı Şap Enstitüsü tarafından üretilen aşıyı uygulamaya başladıklarını bildiren Yumaklı, bu yıl toplam 46 milyon doz aşıyı ürettiklerini ve 32,6 milyon dozunu uyguladıklarını aktardı.

- "İşlenmeyen tarım arazilerini üretime kazandıracağız"

Yumaklı, Türkiye Yüzyılı'nın üretimin ve üreticinin yüzyılı olacağına işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İşlenmeyen tarım arazilerini üretime kazandıracağız. Organik tarım ve iyi tarım uygulamalarına yönelik desteklemeleri artıracağız. Sertifikalı tohumluğun kullanımını yaygınlaştıracağız. Gıda güvenliğinin sağlanması, yerel genetik kaynaklarımızın korunması ve sonraki nesillere aktarılması amacıyla Ata tohumlarının kullanımını yaygınlaştıracağız. Su kısıtı, mera varlığı, mera yapısı ve yem olanaklarını dikkate alarak bütüncül yaklaşımla hayvancılık üretim bölgeleri oluşturacağız. Su ürünlerinde yeni türlerin üretime alınması ve avcılığı yapılan türlerin sürdürülebilir işletilmesini sağlayacağız."

"Tarladan sofraya" tedarik zincirini kısaltmak ve karbon salınımını azaltarak çevreyi korumak amacıyla kent tarımı uygulamalarını yaygınlaştıracaklarının altını çizen Yumaklı, şunları kaydetti:

"İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında çevre dostu tarımsal uygulamaları destekleyeceğiz. Temel girdilerde kendine yeterliliğin sağlanabilmesi amacıyla AR-GE çalışmalarına hız vereceğiz. Dijitalleşme, yapay zeka ve veriye dayalı iş modelleriyle akıllı tarım uygulamalarını yaygınlaştırılacağız. Uzaktan algılama teknolojisi ile coğrafi bilgi sistemi tabanlı tekniklerin sulama programlarında kullanımına yönelik AR-GE faaliyetleri yürüteceğiz. Bitki koruma ürünlerinin üretimden kullanımına kadar dijital ortamda izlenebilirliğini sağlayacağız. Bitkisel üretimde zirai ilaç kullanımının azaltılması ve kalıntının önlenmesi için biyolojik ve biyoteknik mücadele uygulamalarını yaygınlaştıracağız."

Yumaklı, sulama alanlarının genişletilmesine yönelik yatırımları yeni finansman modelleriyle artıracaklarının altını çizerek yapay zeka destekli tam otomasyonlu uygulama ve modern sulama sistemlerini yaygınlaştıracaklarını sözlerine ekledi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Tarım ve Orman Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin görüşmelerine milletvekilleri söz aldı.

İYİ Parti Yozgat Milletvekili Lütfullah Kayalar, buğday ve arpa hasılatı ile ilgili Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) belirlediği alım fiyatlarının sahada gerçekleşmediğini söyledi.

Tahıl üretiminde bu yıl büyük sorunlar yaşandığını dile getiren Kayalar, iklim koşulları nedeniyle randıman düşüklüğü olduğunu belirtti.

TMO'nun standardının dışında kalan ürünlerin alınmamasının, alınan ürünlerin de ödemelerinin geç yapılmasının çiftçiyi zor durumda bıraktığını savunan Kayalar, "Çiftçilerimiz devlete veya bankalara olan borçlarını da ödeyemedi. Vatandaşımız, devleti yanında göremedi. Ülke olarak çiftçimize gerekeni yapamadık, çiftçilerimiz ortada kaldı." diye konuştu.

Tarım sektörüne acil öncelik verilmesi gerektiğini belirten Kayalar, "Çiftçilerimiz borçların altından kalkamıyor. Çiftçilerimizin Ziraat Bankası başta olmak üzere ilgili kurumlara olan borçlarının faizsiz olarak yapılandırılması gerekir. Çiftçilik bir iş değil meslek olmalı ve gençlerimizi çiftçiliğe teşvik etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

- "Türkiye gıda enflasyonunda dünya birincisi"

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Türkiye'nin ciddi bir gıda sorunuyla karşı karşıya olduğunu öne sürerek, tarımın bir siyasi partinin değil, bütün ülkenin sorunu olması gerektiğini savundu.

Randevu sisteminde sorunlar olduğu için TMO'nun önünde kilometrelerce kuyruk oluştuğunu söyleyen Günaydın, şunları kaydetti:

"Çiftçinin elindeki ürünler ucuz fiyata alınmak istendiği için bilinçli olarak bu sorun çözülmüyor. Şeker pancarında son 20 yılda üretici sayısı 492 binden 86 bine düşmüş. Siz ise bir başarı olduğunu savunuyorsunuz. Türkiye, gıda enflasyonunda yüzde 75 ile dünya birincisi. İkinci sırada olan Macaristan'daki gıda enflasyonu ise yüzde 13 civarında. Dünyada tarımın başladığı memleketi gıda enflasyonunda dünya birincisi yapmışsınız. 20 milyon insan açlık sınırında. Nüfusumuz yılda 1 milyon artıyor. Nüfus artışımıza paralel olarak üretimimizi artırmamız lazım."

Günaydın, ekilen alanların son 20 yılda 27 milyon dekar azaldığına dikkati çekerek, "Bu, üç Trakya büyüklüğündeki alana denk geliyor. Çiftçimiz tarıma küsmüş. Genç çiftçilerimizi özendirmek için ne yaptınız? 1980 yılında 49 milyon koyun vardı, şimdi 44 milyona inmiş. Tarım alanındaki sorunları olduğu gibi saptamak ve sorunlara çözüm bulmak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.

HEDEP Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, ciddi iklim krizi ve artan dünya nüfusunun yaşandığını, bu nedenle 21. yüzyılın tarım yüzyılı olacağını ifade etti.

Çiftyürek, Türkiye'nin güneşi bol ve toprağı verimli bir ülke olduğunu ancak buğday, et ve diğer tarım ürünlerinin ithal edildiğini belirtti.

- "Faiz üreticilerin kanını emen bir mikroptur"

Saadet Partisi Antalya Milletvekili Şerafettin Kılıç, Türkiye'nin daha önce tarımda kendi kendine yeten bir ülke olduğunu ancak uygulanan yanlış politikalar nedeniyle şimdi tarım ürünlerinde ithalata başvurmak durumunda kaldığını dile getirdi.

Kılıç, dünyadaki salgın, savaş ve büyük ölçekli afetlerin gıdanın önemini bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı.

Tarımın bütçedeki payına değinen Kılıç, "Bu yılki bütçenin de diğer bütçelerden farkı yok. Faiz giderleri için ayrılan kaynağın dörtte biri Tarım ve Orman Bakanlığına ayrılmış. Faiz, üreticilerin kanını emen bir mikroptur. Faize ayrılan para neden üretime ayrılmıyor? Bunun iyi değerlendirilmesi gerekiyor." dedi.

Kılıç, yasal olarak milli gelirin yüzde 1'nin çiftçilere destek olarak verilmesi gerektiğini belirterek, "Ancak bunun gereği yerine getirilmiyor. Çiftçiye desteğin azaltılması, üretimin azaltılması demektir. Üreticiyi korumadığınız sürece tarımdaki kan kaybını önleyemezsiniz. " diye konuştu.

- "Sertifikalı tohumların yüzde 40'ı yerli"

MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, dünyada salgın hastalık, iklim değişikliği, savaş ve göç gibi gelişmelerin gıda ve gıda arzı güvenliğinin önemini ortaya koyduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin bir tarım ülkesi olduğunu söyleyen Ersoy, "Tarımsal verilere baktığımızda Türkiye'nin üretimde pozitif ivme yakaladığını görüyoruz. Tarımsal ihracat 2022 yılında 30 milyar dolara ulaşmıştır. Coğrafi olarak çatışma hatlarının ortasında olmamıza rağmen açıklanan rakamları olumlu buluyoruz. Pek çok tarım ürününde yeterlilik oranı yüzde 100'ün üzerindedir. Bulgur gibi birçok ürünün ihracatında dünya birincisiyiz." dedi.

Ersoy, sertifikalı tohumların yüzde 40'ının yerli ve milli tohumlardan oluştuğunun altını çizerek, Türkiye'nin, milli tohum politikasının etkinleşmesiyle bu alanda daha da ilerleyeceğine olan inancını kaydetti.

- "İsrafın önüne geçilmeli"

AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyar, Türkiye nüfusunun ise 100 milyonun üstünde olacağının tahmin edildiğini aktardı.

Bu nüfus artışıyla birlikte tarımsal üretim ve sulama suyuna ihtiyacın da artacağına dikkati çeken Erdem, "Doğal kaynakların iyi kullanılması ve değerlendirilmesi gerekir. İsrafın önüne geçilmesi gerekir. Dünyada her 9 insandan biri açlıkla karşı karşıya." dedi.

Salgın, savaş ve iklim değişikliğine bağlı olarak gıda arzında aksaklıkların yaşandığını anımsatan Erdem, bu nedenle dünyada ve Türkiye'de gıda fiyatlarındaki artışın ortalamanın üstüne çıktığını kaydetti.

Çiftçilerin kullandığı tarımsal araçların niteliği ve sayısında önemli ilerlemeler olduğuna işaret eden Erdem, son 20 yılda 1 milyonun üzerinde traktör satışı gerçekleştiğini belirtti.

Ziraat Bankasının çiftçiye verdiği 450 milyar lira kredinin dönmeme oranının yüzde 1'in altında olduğunu ifade eden Erdem, "Hiçbir dönemde böyle bir oran yok. Hepimiz Türkiye'de ekonomik büyüklüğün tarıma da yansıdığını biliyoruz." şeklinde konuştu.

Tarımda verimli toprağın önemini vurgulayan Erdem, "İnşaat alanlarındaki toprağı taşıyalım. Binlerce yılda oluşan bu topraklar korunmaya muhtaç. Gerekirse bununla ilgili bir kanun çıkaralım." dedi.

İYİ Parti İzmir Milletvekili Ümit Özlale, hükümetin tarım politikasını eleştirerek, "Madem bu kadar başarılısınız o zaman neden gıda enflasyonunda dünya ortalamasının 6 katı üstündeyiz?" diye sordu.

Tarım organize bölgelerinin sayısının artırılması talebinde bulunan Özlale, "AOÇ tarım bilimleri akademisi ve tarım meslek liseleri kurulmalı. Türkiye tarımsal ürünler düzenleme kurulu ile kent kırsalı kültür ve pazarlama merkezleri oluşturulsun. Kısa vadeli borçların tasfiyesi sağlanmalı. Küçük aile işletmelerini hedefleyen kırsal kalkınma sosyal destek ödemelerinin yapılması, tarımsal kaza ve risk sigortasının getirilmesi, prim ödemelerinde kolaylık sağlanması ve artan devlet katkısının sürdürülmesi gibi projeler hayata geçirilmelidir." diye konuştu.

AK Parti Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, Türkiye'de tarımla ilgili en büyük sorunun üretilen ürünlerin yeteri kadar sağlıklı şekilde dağıtılmaması olduğunu, bundan dolayı sebze ve meyvelerde zayiat oluştuğunu söyledi.

Tarımda zayiat oranının yüzde 25 olduğuna dikkati çeken Kurt, "Tarladaki bir ürünün fiyatı sofraya gelene kadar en az 5 kat, 10 kat artıyor. Bu bütün tarım üreticileri için geçerli. Lojistik ve pazarlamayla ilgili sorunları ciddi bir şekilde çözüme kavuşturduğumuzda tarladaki ürünleri, sofraya daha uygun fiyatlarla kavuşturmuş¸ olacağız." ifadelerini kullandı.

Kurt, bu sorunun önüne geçmek için 10 bin tonluk lisanslı soğuk hava depolarının kurulmasını, çiftçilerin soğuk hava depolarına yönlendirilmesi için ürettikleri ürünler üzerinden kredilerle desteklenmesini istedi.

Son 21 yılda çiftçilere verilen tarımsal destek miktarında önemli artışlar olduğunu dile getiren Kurt, bitkisel üretim ve hayvancılık alanında üretimin teşvik edildiğini, 2002 yılında toplam 1,8 milyar lira olan tarımsal destekleme miktarının 2022 yılında 40,4 milyar liraya ulaştığını kaydetti.

HEDEP Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, hükümetin tarım politikasını eleştirdi. AK Parti hükümetleri döneminde tarımla ilgili çok sayıda kanun çıktığını anımsatan Sayyiğit, "Sorun, yasaların çıkarılmasıyla çözülmüyor; bu şekilde giderse çözülmeyecek de. Sorun tamamıyla AKP'nin insana, toprağa, börtü böceğe, doğaya yaklaşım politikasında. Çünkü bu iktidar, ithalatı önceleyen neoliberal tarım politikalarının sıkı bir savunucusu konumunda karşımıza çıkmaktadır." dedi.

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci, ithalata bağlı tarımın büyük bir maliyeti beraberinde getirdiğini vurguladı.

Tarım ve Orman Bakanlığına ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu savunan Temurci, gıda fiyatlarındaki artışa değindi. Temurci, "Nasıl ki kur korumalı mevduat sistemini getirdiysek, aynı şekilde kur korumalı tarım sistemini getirip, enflasyona endeksli bir tarım politikasını geliştirmemiz lazım. Türkiye'de tarımdaki istihdam yüzde 20'lerden yüzde 15,8'lere inmiş durumda. Sanayinin istihdamdaki payı da yüzde 20'nin üzerinde ancak sanayinin gayrisafi milli hasıladan aldığı pay da yüzde 20'nin üzerinde. Yüzde 15,8 istihdam sağlayan tarım yüzde 6,9 pay alıyor. Bu rakamlar kişi başına düşen verimlilikte çok ciddi bir problemimiz olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.

MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş, salgın ve buna benzer gelişmelerin dünyada gıda arz güvenliği ile gıda milliyetçiliğini ortaya çıkardığını söyledi.

Türkiye'nin çabalarıyla tarım koridorunun açıldığını anımsatan Aksu, bu süreçte tarımın ne kadar önemli olduğunun görüldüğünü vurguladı.

Aksu, "Gıda arz güvenliği, dünyanın sorunu haline gelmiştir. Savaş nedeniyle sevk edilemeyen tahıl ürünleri belirsizliği derinleştirmiştir. Güçlü altyapısı nedeniyle kendi kendine yeten Türkiye, tarımda net ihracatçı ülke olmayı başarmıştır. Türkiye'de tarım ve gıda ürünleri ihracatı 2022 yılında 29,9 milyar dolara yükselmiştir. ithalat oranı 23,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye böylece tarım ve gıda ürünlerinde dış ticaret fazlası vermiştir." diye konuştu.

Aksu, tarımsal destekleme tutarının 2023 yılında 63,4 milyar liraya ulaşacağını, çiftçilere ekim ayı itibarıyla 48,4 milyar lira ödeme yapıldığını, 2024 yılında ise 91,6 milyar lira tarımsal destekleme ödeneğinin ayrıldığını kaydetti.

Mevsimlik işçilerin sorunlarına dikkati çeken CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ise "Bu insanlarımız Türkiye'nin dört bir yanında gezip ekmeklerini kazanıyorlar. Fındık toplamaya Ordu'ya, Giresun'a, çay toplamaya Rize'ye, kayısı toplamaya Malatya'ya, pamuk toplamaya Çukurova'ya gidiyorlar. Tam anlamıyla ekmeklerini taştan çıkartıyorlar. Çoğu zaman bu mevsimlik işçiler is¸ kazalarında, yollarda, traktörlerin üzerinde hayatlarını kaybediyor. Kayıt dışı çalışıyorlar, sigortaları, emeklilikleri, yarına dair güvenceleri yok. Karın tokluğuna çalışıyorlar; bunun karşılığında aldıkları ücretler ancak günlük sofralarını kurabileceği düzeyde. Mevsimlik tarım isçilerinin sorunları yeterince gündeme getirilmiyor. Mevsimlik tarım işçisi vatandaşlarımızın sorunlarının, kapsamlı bir şekilde tespit edilerek çözülmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu da İstanbul'un su sorununa değinerek, barajların son yılların en düşük su seviyesinde olduğunu, hükümetin bu soruna karşı önlem alması gerektiğini belirtti.