2007-03-21 - 14:20
TBMM Küresel Isınma Komisyonu, Orman Genel Müdürlüğü ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü uzmanlarını dinledi. Orman Genel Müdürlüğü Silvikültür Daire Başkanlığı Şube Müdürü Talat Memiş, ''Küresel Isınmayla Ormancılıkta Oluşabilecek Muhtemel Sorunlar, Riskler ve Çözüm Önerileri'' konulu bir sunum yaptı.
AK Parti Kayseri Milletvekili Adem Baştürk'ün başkanlığında toplanan
komisyona, ilk olarak Orman Genel Müdürlüğü Silvikültür Daire Başkanlığı Şube
Müdürü Talat Memiş, ''Küresel Isınmayla Ormancılıkta Oluşabilecek Muhtemel
Sorunlar, Riskler ve Çözüm Önerileri'' konulu bir sunum yaptı.
Memiş'in sunumuna göre, Türkiye'deki ormanlar, bir taraftan su kıtlığı veya
yokluğu, diğer taraftan daha sıcak bir iklim oluşması nedeniyle işlevlerini
beklenen seviyede gerçekleştirmeyecek, daha kırılgan hale gelecek, orman ve ağaç
türlerinin sınırları değişecek ve daralacak, ormancılık zor ve pahalı bir hale
gelecek.
Özellikle güneye bakan yamaçlarda sıcaklığa bağlı olarak toplu orman
ölümleri olacak, bu nedenle sel felakatleri daha sık yaşanır hale gelecek.
Orman yetiştirilemeyecek alanlar artacak, ormaniçi bozkırların oranı
yükselecek, ormanlar daha yükseğe ve kuzeye kayacak.
Ormanların ürettiği mal ve hizmetler kalitesi ve miktarı, önemli ölçüde
azalacak. Sıcaklık artışı nedeniyle orman yangınları daha sık ve geniş alanlarda
görülecek. Böcek ve orman hastalıkları çoğalacak, bunlarla mücadelede için daha
çok kaynak harcanacak.
-ORMANLAR STRESTE-
Rapora göre, küresel ısınma nedeniyle Türkiye'deki ve dünyadaki ormanlar
stres altında. Bu stresin ortadan kaldırılması için Türkiye'deki ormanların
gençleştirilmesi gerekiyor. Bunun için de kuraklığa ve sıcağa dayanıklı ardıç ve
meşe gibi türlere yönelinecek.
Orman Genel Müdürlüğünün yayınladığı ''Orman Varlığımız'' konulu kitaba göre
de 1963-1972 yılları arasında 20 milyon 199 bin 296 hektar olan ormanlık alan
büyüklüğü, 2004 sonu itibariyle 21 milyon 188 bin 747 hektara yükseldi.
Türkiye'deki ormanların yüzde 24'ü Karadeniz'de, yüzde 19'u Akdeniz'de,
yüzde 18'i Ege'de, yüzde 14'ü Marmara'da, yüzde 11'i İç Anadolu'da, Yüzde 8'i
Doğu Anadolu'da ve yüzde 6'sı ise Güneydoğu Anadolu bölgesinde bulunuyor.
Türkiye'deki ormanlarda 106 ağaç türü bulunuyor.
-YAĞIŞLARDA YÜZDE 18.3'LÜK AZALMA-
Devlet Meteoroloji işleri Genel Müdür Yardımcısı Vekili Ramazan Sağır,
''İklim Değişikliği ve Kuraklık Analizi'' konulu sunum yaptı.
Sağır'ın sunumuna göre, Türkiye'de 1992 yılından bu yana sıcaklık
ortalamaları düzenli olarak yükseldi.
Türkiye'de 1941-1970 yılları arası ortalaması 13.7, 1951-1980 ortalaması
13.71, 1951-1990 ortalaması 13.59, 1971-2000 ortalaması ise 13.56 derece olarak
gerçekleşti. Aynı yıllar arasında yağış ortalamaları ise sırasıyla 658,5, 650.4,
647.6, 635 milimetre oldu.
Sunumda, küresel ısınma nedeniyle Türkiye ikliminde nasıl bir iklim
değişikliğinin öngörüldüğüne de yer verildi.
Buna göre, 2070-2100 döneminde, ülke genelinde ortalama 2-3 derece sıcaklık
artışı görülecek. Yaz mevsiminde Türkiye'nin batısındaki sıcaklık artışları,
doğuya göre 3-4 derece daha yüksek olacak.
Meteorolojinin 1 Ekim 2006-1 Mart 2007 arası verilerine göre, Türkiye'de
yağış miktarı yüzde 18.3 oranında azaldı.
Yağışların bölgelere göre dağılımında en fazla azalma yüzde 43 ile Ege
bölgesinde olurken; bunu, sırasıyla yüzde 40 ile Marmara, yüzde 18 ile İç
Anadolu, yüzde 14 ile Güneydoğu Anadolu, yüzde 9 ile Akdeniz, yüzde 5'er ile de
Karadeniz ve Doğu Anadolu Bölgesi izledi.
-UZMANA TEPKİ-
Verileri değerlendiren Ramazan Sağır, dengesiz yağış rejimi bulunan
ülkelerde kuraklık riskinin her zaman olacağına dikkati çekti.
Sağır, Türkiye'de ortalama 6 yılda bir orta, 18 yılda bir de şiddetli olmak
üzere meteorolojik anlamda kuraklık yaşandığını belirterek, ''Bu yıl yaşanan
yağış azlığını ve zaman zaman bahar ve yaz günlerini andıran sıcaklık artışlarını
küresel ısınmayla ilişkilendirmek, bilimsel bir yaklaşım değil'' dedi.
CHP Tekirdağ Milletvekili Nuri Saygun, böyle bir ifadeyi bilim dışı olarak
değerlendirdiğini söyledi.
Dünyada küresel ısınma konusunda bilimsel verilerin ortaya konulduğuna
dikkati çeken Saygun, ''Madem yaşananlar bilim dışı bizim burada ne işimiz var.
Tası tarağı toplayıp odalarımıza dönelim'' dedi.
Komisyon Başkanı Baştürk ve AK Parti'li milletvekilleri bu ifadenin çok
iddialı olduğunu, yazılışındaki hata nedeniyle yanlış anlaşıldığını söylediler.
Bunun üzerine Sağır, kullandığı ifadeyi bu yılki rakamları kastederek söylediğini
bildirdi.
Sağır, bu yılın çok sıcak geçeceğine dair haberlere de değinerek,
kendilerinin bu yönde bir tespitlerinin olmadığını bildirdi.
Ellerinde, sıcaklığın 2-3 derece artacağına ilişkin veriler olduğunu ama
bunların güvenirliğinin yüzde 30'un altında olduğunu belirten Sağır, ''Türkiye'de
bu yaz maksimum sıcaklık beklentimiz yok'' diye konuştu.
Bu arada, komisyon programında değişiklik yapıldı. Devlet Planlama Teşkilatı
uzmanlarının daha sonra dinlenmesine karar verilerek, öğleden sonraki oturum
iptal edildi.
