2008 YILI BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ BAŞLADI

Bütçenin tümü üzerinde ilk sözü alan CHP'li
Hamzaçebi, Türkiye'de 8 yıldır IMF istikrar programının uygulandığını,
bu programın bir ayağının faiz dışı fazla, diğerinin ise AB tam üyelik
süreci olduğunu belirterek, uygulanan politikalarla programın, çıpasız
kaldığını savundu.
Hamzaçebi, 2003-2007 yılları arasında dünyadaki büyüme hızının ortalama
4.9, Türkiye'de ise 6.6 olduğunu ifade ederek, bu oranın, Çin ve
Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerden bir puan geride olduğunu
söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk ekonomisine ilişkin 2 kez
''Roketleme yaptık'', şimdi de ''Take-off'a geçeceğiz'' dediğini ifade
eden Hamzaçebi, ''Take-off'ta mıyız, yoksa roketlendik mi? Aslında bir
dolmuşa bindik gidiyoruz. Gelinen noktada fiyat istikrarı sağlanamadığı
için Türk ekonomisi Take-off'a falan geçmedi'' diye konuştu.
CHP'li Hamzaçebi, Türkiye'nin vergi politikasının yanlış olduğunu,
toplaması gereken vergiyi toplayamadığını ileri sürerek, ''2008 yılı
bütçesinin kemer sıkma bütçesi olduğu görülüyor. Bütçe giderleri
olağanüstü baskılandırılmıştır. Bu sayede faiz dışı harcamaların
artmasının önüne geçilmeye çalışılıyor. Bütçe 2007 yılında olduğu gibi
gerçekçi bir bütçe değil'' dedi.

-''KÖYDES VE BELDES, İSTİSMAR EDİLDİ''-

MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan da seçim öncesi erken ödeme
yapılarak KÖYDES ve BELDES projelerinin istismar edildiğini savundu.
Uygulanan teşvik politikasının, sanayicilerin sorunlarını çözmeye
yönelik olmadığını, sanayicinin sorunlarının katlanarak artırdığını
kaydeden Ayhan, elektrik zammı tartışmalarına da değindi.
MHP'li Ayhan, '' Bu zammı, hangi bakan ne zaman açıklayacak? Bu konuda
bir karar verilirse kamuoyu da, sanayici de rahatlayacak'' diye konuştu.
Emin Haluk Ayhan, Hükümetin, Merkez Bankasına ''mahalle baskısı''
politikası uyguladığını da ileri sürerek, ''Böyle bir baskı, kendi
ayağına kurşun sıkmaktır'' dedi.
Hükümetin özelleştirme politikalarını da eleştiren Ayhan,
özelleştirmelerde verimliliğin esas alınması gerektiğini vurgulayarak,
özelleştirilen kuruluşların rekabet şansı elde etmesinin önemli olduğunu
anlattı. Ayhan, ''Ancak bugüne kadar bu kriterlere dikkat edilmedi. Bazı
kuruluşlar satılıyor, sonra bunların arazileri üzerinde imar planı
değişikliklerine gidiliyor. Bu, arsa üzerindeki rantı, birilerine
aktarmadır'' diye konuştu.

AK PARTİ'Lİ ÖZCAN...

AK Parti'li Özcan, hükümetlerinden önce Türkiye'nin en büyük sorununun
büyümede yaşanan sıkıntı olduğunu vurgulayarak, ''Cumhuriyet tarihinde
6.9 ortalama olmamıştır'' dedi.
Özcan, ilk kez AK Parti iktidarında, bütçe açığının iki yakasının bir
araya geldiğini, bütçenin övünülecek bir çok yanının görmezlikten
gelindiğini söyledi. Özcan, bütçenin, 2008'de de hedeflerini
tutturacağını belirtti.
DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk ise AK Parti Hükümeti döneminde,
borcun borçla ödendiğini öne sürdü.
Öztürk, bütçe disiplini denilen önlemlerle verilen faiz dışı fazlanın
yatırımlara harcanması halinde 1 milyon işsize iş imkanı sağlanmış
olacağını kaydetti. Harun Öztürk, 5 gençtin 1'inin işsiz, 4 kadından
3'ünün de iş gücüne katılamadığını ifade etti.

-''ÖZELLEŞTİRME TOPLUMUN YARARINA OLMALI''-

CHP İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz, faiz dışı fazla
uygulamasının Türkiye ekonomisine ve sosyal gelişme yapısına uygun
olmadığını, kısa vadeli politikaların, bütçe politikasının etkinliğine
izin vermediğini kaydetti.
Kısa vadeli politikaların, ''enflasyonun köpüğünü aldığını ancak yapısal
politikalar uygulanmadığı için yapısal enflasyon olarak devam ettiğini''
ifade eden Korkmaz, ''Başarı olması için kur politikasının
değiştirilmesi, kur etkisinin giderilmesi ve yapısal reformlar gerekir''
diye konuştu.
''Büyümede başarı var ancak gönül isterdi ki bunun istihdama da etkisi
olsun'' diyen Korkmaz, istihdam oranında TÜİK'in kamuoyunu yanlışa
düşürdüğünü iddia etti. İşsizlik tanımının doğru yapılması gerektiğini
dile getiren Korkmaz, ''Çözüm alacaksak, gerçek işsiz sayısını bilmek
lazım. Bunu bilmezsek aldanırız. İşsizlik oranı, oran olarak ifade
edilenin 2 katıdır'' dedi.
Korkmaz, istikrar politikaları içinde devletin zayıfladığını, mahalli
idarelerin her şeyi yapar hale geldiğini, bunun devleti zayıflattığını
söyledi.
MHP Sakarya Milletvekili Münir Kutluata da Türkiye'nin ''ne çekiyorsa,
düşük kurdan çektiğini'' söyledi. Kutluata, Türkiye'ye gelen sermayenin
yatırım amaçlı olmadığını, bunun sıkıntısının gelecek dönem yaşanacağını
ifade etti.
CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, 2002'den bu yana küresel
piyasalarda ciddi bir coşkunun bulunduğunu, Türkiye gibi gelişmiş
ülkelere önemli miktarlarda fon aktığını söyledi.
Öztrak, 2002 yılında 114 milyar dolar olan özel kesim fonlarının
miktarının bu yıl itibariyle 620 milyar dolara çıkacağının tahmin
edildiğini belirterek, bu kapsamda Türkiye'ye 2002 yılında giren 4.9
milyar dolarlık özel kesim fon miktarının, yıl sonu itibariyle 65-66
milyar dolara ulaşacağını bildirdi.
Bu büyüklükteki fonların gelişmekte olan ülkelerin büyümesine olumlu
katkılar yaptığını anlatan Öztrak, ancak Türkiye'nin son yıllarda
ortalama büyüme hızından uzaklaştığını söyledi.
Öztrak, ABD'deki konut kredilerinin geri ödenmemesine bağlı olarak
küresel coşkunun endişeye dönüşmeye başladığını ifade ederek, ''Süte
sinek düşmüştür. Risk iştahı azalmaya başladı. Dünyada seyreden yüksek
büyüme hızları düşecek. Bu durumdan biz de etkileneceğiz'' dedi.
Bu yıl maliye politikalarında müthiş bir rahatlamanın ortaya çıktığını,
ekonomiyle ilgili ortaya çıkan rakamların görmemezlikten gelindiğini
savunan Öztrak, maliye politikalarındaki gevşemenin ürkütücü olduğunu
kaydetti.
Önümüzdeki dönemde finans sektöründen gelen bakanlarla, sanayi
sektöründen gelen bakanlar arasında çok ciddi tartışmalar yaşanacağı
iddiasında bulunan Öztrak, ''Merkez Bankası Başkanı çok konuşuyor. Bu da
güven sorununu ve paniklediğini gösteriyor'' diye konuştu.
Öztrak, hükümetin daha sıkı bir bütçe yapması ve Merkez Bankasının da
önümüzdeki dönemde faizlerde önemli indirimlere gitmesi gerektiğini
bildirdi.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay da seçim öncesinde, yaz ortasında
vatandaşlara kömür dağıtılmasını eleştirdi. Akçay, ''Neden yaz ortasında
kömür dağıttınız? Vatandaşlara yardım parti ayrımı gözetilmeden
yapılmalıdır. Devlet imkanları, parti programına alet ediliyor'' diye
konuştu.

-''BAKANIN SOLDUĞUMUZ HAVAYI SATMASINDAN KORKUYORUM''-

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, hükümetin özelleştirme
politikalarını eleştirdi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın ''Ne var, ne
yoksa babalar gibi satıyoruz'' dediğini belirten Günal, ''Kapalı kapılar
ardında bir çok varlığımız satılıyor. Biz 'Her şey satıldı, satılacak
bir şey kalmadı' derken, Antalya'da Defterdarlık tarafından bir otelin
karşısında, denizin üstündeki 3 bin metrekarelik platformun satılacağını
duyduk. Burayla ilgili ihaleye çıkılıp ilanı yapılmıştır. Allah'tan
mahkeme kararıyla bu özelleştirme durduruldu. Sayın Bakanın bu platform
üzerinde kokladığımız havayı satmasından da korkuyorum'' diye konuştu.
Bunun üzerine Bakan Kemal Unakıtan, satışa konu olan alanla ilgili
araştırma yapacağını, böyle bir şeyden haberi olmadığını söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Tasarısının tümü üzerindeki görüşmeler, verilen 1 saatlik aranın
ardından devam edecek.

DTP'Lİ KIŞANAK'IN SÖZLERİ...

DTP Diyarbakır Milletvekili Gültan Kışanak,
''Bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmayı mı yoksa yeni savaş
senaryolarıyla bölgeye yatırım yapmayı düşünen özel sektörün
yatırımlarını önlemeyi mi düşünüyorsunuz?'' dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşmeleri devam eden 2008 Yılı Merkezi
Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı üzerinde söz alan Kışanak, bütçede eğitime
ayrılan payın yetersizliğini eleştirdi. Eğitime
ayrılan payın personel giderlerine harcandığını ifade eden Kışanak,
okulların giderleri için ise kayda değer bir ödenek bulunmadığını
belirtti.
Kışanak, büyüme sürecinin istihdama yansımadığını, ekonominin
büyüdüğünü, ancak işsizliğin azalmadığını kaydederek, ''2007 bütçesinde,
bölgeler arası gelişmişlik farklarını azaltmayı mı yoksa yeni savaş
senaryolarıyla az da olsa bölgeye yatırım yapmayı düşünen özel sektörün
yatırımlarını önlemeyi mi düşünüyorsunuz?'' diye sordu.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, ekonominin yüzde 7 büyümesinin
nimetlerinden vatandaşların yararlanmadığını, işsizliğin en önemli sorun
olarak devam ettiğini kaydetti. Kalaycı, ekonomide milli
seferberlik başlatılmasını istedi.

-''BU ANLAYIŞA PES DİYORUM!''-

CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, AK Parti iktidarının 5 yıllık
döneminde açlık ve yoksulluğun arttığını söyledi. Ergin,
seçimden önce 14 milyon vatandaşa yeşil kart verildiğini, ancak 31
Ağustosta bunun 5 milyonunun geri alındığını ifade etti.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın, bütçenin sunumunda ''Memurlarımıza hiç
zam yapmasak bile, sistemin icabı yapacağımız ödemelerde artış
olmaktadır'' sözüne işaret eden Ergin, ''Bu anlayışa pes diyorum'' dedi.
Sosyal devletin, ''veren devlet'' olduğunu ifade eden Ergin, ''Ancak
sadaka veren devlet değil, daha iyi sağlık, eğitim veren devlettir. Bakan,
sunumunda, Atatürk'ün, 'Tam bağımsızlık, ancak mali bağımsızlıkla
mümkündür' sözüne yer verdi. Ekonomisi IMF talimatlarına, projeleri
Dünya Bankasına dayanan, Hazinesi İngiliz pasaportlu bir Türkiye'nin
mali bağımsızlığı, acaba nasıl bağımsızlık?'' diye sordu.

CHP'Lİ ÖZYÜREK, CUMHURBAŞKANLIĞI BÜTÇESİNİN
YÜZDE 68 ORANINDA ARTIRILMASINI ELEŞTİRDİ

CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek,
2008 yılında cumhurbaşkanlığı bütçesinin yüzde 68 oranında artırılmasını
eleştirerek, ''Yakıt bulamayan, boyasını badanasını yaptıramayan okullar
var. Cumhurbaşkanı ne kadar mütevazi yaşarsa, toplum için o kadar
değerlidir. Türkiye, görkemli yaşamlara, şaşalara alıştırılmamalı'' dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2008 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu
Tasarısının tümü üzerinde söz alan Özyürek, Türkiye'de ciddi anlamda ÖTV
ve KDV kaçağının bulunduğunu söyledi. Özyürek, kayıt dışı ekonomiyle
etkin bir mücadele edilmediği takdirde, kamu harcamalarında bir düşüş
sağlanamayacağına işaret etti.
Cumhurbaşkanlığı bütçesinin 2007 yılına göre 2008'te yüzde 64
artırıldığını belirten Özyürek şöyle dedi:
''22'ye yakın araç alınacakmış. 14 milyon YTL mefruşata, 19 milyon YTL
tadilata harcanacakmış. Başbakanlar, Cumhurbaşkanları, topluma örnek
olmalı. Ahmet Necdet Sezer gibi kendisine verilen bütçenin büyük
bölümünü harcamayarak tasarruf sağlayan cumhurbaşkanından sonra, Sayın
Gül'ün bütçesinde artış istemesi, yanlış olmuştur. İsrafı önlemek
açısından örnek oluşturabilirdi. Bunu yadırgadık.''

-''ŞAHSINA HARCAMIYOR''-

''19 milyon YTL'lik tadilat yaptığınız cumhurbaşkanı konutu ve
müştemilatı, gecekondu konumunda mıydı?'' diye soran Özyürek'e, AK Parti
İstanbul Milletvekili Alaattin Büyükkaya ''Çok kötü durumdaydı''
yanıtını verdi.
AK Parti'li milletvekillerinin ''Sayın Gül şahsına mı harcıyor?'' diye
tepki göstermeleri üzerine Özyürek, devlet parası harcanırken milletin
çok fakir olduğunun unutulmaması gerektiğini bildirdi.
Özyürek, ''Yakıt bulamayan, boyasını badanasını yaptıramayan okullar
var. Cumhurbaşkanı ne kadar mütevazi yaşarsa, toplum için o kadar
değerlidir. Türkiye, görkemli yaşamlara, şaşalara alıştırılmamalı'' dedi.
CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu da Türkiye'nin temel
sorununun, üretim, yatırım ve istihdam olduğunu söyledi.
Geçen dönem çıkartılan Teşvik Yasasını eleştiren Aslanoğlu, ulusal
sanayinin çıkarına olmayan bu yasanın mutlaka değiştirilmesi gerektiğini
savundu.
Yasa kapsamındaki illerde yatırım yapan sanayicilere, elektrik
tüketiminin yüzde 50'sinin devlet tarafından karşılanacağı sözü
verildiğini belirten Aslanoğlu, ''Devlet söz verdiyse sözünde durur.
Devlet yalan söylemez, ama 2006 Kasım ayından bu yana bu paralar
ödenmiyor'' diye konuştu.
Aslanoğlu, 2003 yılından bu yana hükümetin belediyelere ayrım
yapmaksızın yardım yaptığını ancak bazı bakanlıkların ''yardım'' adı
altında, bazı belediyelere para gönderdiğini iddia ederek, bu tür
ayrımcılığa da son verilmesini istedi.

AK PARTİ'Lİ BÜYÜKKAYA: ''BARIŞI BOZAN, TÜRK ORDUSU DEĞİL... TÜRK ORDUSU SAVUNMADA''

DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Kuzey
Irak'a olası bir operasyonun bütçede değişiklik anlamına geleceğini
söyledi. AK Parti İstanbul Milletvekili Alaattin Büyükkaya ise Türk
ordusunun barışı bozmadığını, savunmada olduğunu vurguladı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşmeleri süren 2008 bütçesinin tümü
üzerinde söz alan DTP'li Hasip Kaplan, Kuzey Irak'a olası bir
operasyonun, bütçede değişiklik yapılacağı anlamına geldiğini söyledi.
Operasyonun maliyetine işaret eden Kaplan, F-16 uçağının 1 saatlik
maliyetinin kullanılan silahlar hariç 6-12 bin dolar arasında olduğunu
ifade etti. Kaplan, 2007 bütçesinde, Milli Savunma Bakanlığı, jandarma
ve emniyete aktarımların yetersiz kaldığını ancak bunun yıl içinde
yükseltildiğini söyledi.
Türkiye'de 84 yıldır askere havale edilen çözümün dışında, bir başka
çözümün de barış ve diyalog olduğunu bildiren Kaplan, bu çözümün de
''böyle bir serüvenden koruyacağını, birlik, beraberlik ve barışa katkı
sağlayacağını'' kaydetti.
Kaplan, şiddet ikliminden uzaklaşılmasını gerektiğini ifade etti.
AK Parti'li Alaattin Büyükkaya, ise barış istediklerini, barışı bozanın
da Türk ordusu olmadığını vurguladı. Büyükkaya, ''Türk ordusu savunmada,
onun için harcama yapılıyor. Canım söz konusuysa, bunun için paranın
önemi yoktur. Silahı çeken, silahı terk etmelidir. Bize düşen bunu
kınamak, ortak tavır almaktır. Hepimizin derdi barış. Barışın
bozulmasına meydan vermemek, hepimizin görevi'' diye konuştu.
AK Parti Balıkesir Milletvekili İsmail Özgün de AK Parti Hükümeti
döneminde enflasyon canavarının dize getirildiğini dile getirdi.