2007-03-08 - 13:00
"ZİHNİYET DEĞİŞMEDEN KADININ KADERİ DEĞİŞMEZ"
Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı düzenlediği basın toplantısında partisinin kadın politikası hakkında bilgi verdi.
Halkın Yükselişi Partisi Genel Başkanı Yaşar Nuri Öztürk, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, nüfusun yüzde 52'sini oluşturan kadınların, TBMM'de yüzde 4.3 oranında temsil edildiklerini kaydetti. Partisinin kurucularının yüzde 26'sının kadın olduğunu belirten Öztürk, partilerinin 528 teşkilatındaki yöneticilerin yüzde 47'sinin kadınlardan oluştuğunu bildirdi.

Siyasi Partiler ile Seçim Kanununun, kadınların siyasetteki etkinliğine engel olmadığını vurgulayan Öztürk, ''Kanunlar, kadınların Mecliste temsil oranının yüzde 52'ye çıkarılmasına engel değil. Kadınların durumu sık sık gündeme getirilip, kanunların engel olduğu ileri sürülüyor. Bu, Türk siyasetinin inandırıcılığını yitirdiğini ve kirlendiğini gösterir'' dedi.

ADAY LİSTELERİNDE %40 KADIN
Seçimlerde, milletvekili aday listelerinde kadın oranını yükselteceklerini belirten HYP lideri Öztürk, ''Milletvekili aday listelerinde en az yüzde 40 oranında bir kadın kotasını mutlaka gerçekleştireceğiz. Diğer partilerimizi de bu oranı esas almaya davet ediyoruz'' dedi.

AB'nin, müzakere sürecinde Türkiye'de kurban kesiminden evlerin boya rengine kadar müdahale ettiğini ifade eden Öztürk, şöyle devam etti: ''Her şeye karışan AB, kadın konusunda ciddi bir tavır takınmamaktadır. Türkiye nasıl sömürülür? Onun hesabı içindeler. Kadınlar konusunda tek kelime etmiyor. AB ile dinci iktidar iki yüzlülük ediyor, diğerleri de buna dümenlik yapıyor. Kadınların gerçek anlamda temsil edildiği ülkemizde, kısa sürede çok şey değişecektir. Günümüz dünyasında, insan hakları, hukuk, uygarlık gibi alanlarda
gerçekleştirilen bunca ilerlemeye rağmen kadının durumu hala içler acısıdır. Kadın, dünyanın hemen her coğrafyasında, dinci ve şehvetçi tasallutlar tarafından istismar edilmekte, yer yer köleleştirilmektedir.'' HYP Genel Başkanı Öztürk, evrensel düzeyde bir zihniyet devrimi
gerçekleştirilmediği sürece, kanun maddelerine ve hukuk kitaplarına ilaveler yapmanın, kadının kahırlı kaderinde fazla bir değişme yaratmayacağını sözlerine ekledi.