TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Bozdağ başkanlığında toplandı.
Bozdağ, gündeme geçmeden önce yaptığı konuşmada, TBMM'nin 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nın hayırlı olmasını diledi.
Meclisin, yeni yasama yılında millet ve devlet için yararlı işlere imza atacağını ifade eden Bozdağ, Meclisin itibarının aynı zamanda milletin, devletin ve milletvekillerinin itibarı anlamına geldiğini belirtti. Bekir Bozdağ, şunları kaydetti:
"Kürsünün masuniyeti sadece konuşan için değil dinleyen için de korunması gereken husustur. Kürsüde konuşan ve kürsüdeki hatibi dinleyen herkes saygı içerisinde olduğu zaman ancak kürsü masuniyetini birlikte koruyabiliriz. Yoksa 'Sadece hatip buna dikkat etsin, dinleyenler dikkat etmesin.' dediğimizde orada sıkıntı yaşayabiliriz. O nedenle yeni dönemde kaba, yaralayıcı bir dil kullanılmaması, üslubun güzelliğinin hatibin konuşmasına daha büyük güzellik katacağına yürekten inandığımı; hatiplerimizin, hatipleri dinleyen milletvekillerimizin Meclisimizin saygınlığını birlikte yükseltmek için yeni dönemde, yeni yaklaşım içerisinde olumlu anlamda olacaklarına yürekten inandığımı ifade etmek istiyorum."
Bekir Bozdağ daha sonra üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.
MHP Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, kahverengi kokarca ile mücadele edildiğini dile getirdi.
Yeni hasat sezonunda kahverengi kokarcanın fındığa zarar verdiğinin belirlendiğini aktaran Şanlıtürk, "Tarım ve Orman Bakanlığımız zararlıyı takip etmektedir. 2025 yılı ürünü fındığı kurtarmak için mücadeleye şimdiden başlamak gerekmektedir." şeklinde konuştu.
Şanlıtürk, kahverengi kokarca ile mücadele için ilaçlama yapılmasını istedi.
CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, pamuk üreticilerinin sorunlarına ilişkin konuşmasında, pamuk üretiminin düştüğünü söyledi. İktidarın çiftçiye ve üreticiye destek vermediğini savunan Yıldız, pamuk üreticisine sahip çıkılması gerektiğini kaydetti.
Hüseyin Yıldız, pamuk alım fiyatı ile destek miktarının yükseltilmesini talep etti.
- "Lübnan'da da derin bir insanlık dramıyla karşı karşıyayız"
AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırıları hakkında konuştu.
İsrail'in Gazze'deki saldırılarının sürdüğünü hatırlatan Maviş, İsrail'in soykırım yöntemleriyle Lübnan'a da saldırdığını ifade etti.
Maviş, "Gazze'nin ardından Lübnan'da da derin bir insanlık dramıyla karşı karşıyayız." değerlendirmesinde bulundu.
İsrail'in saldırgan tutumunun, Lübnan ile birlikte bölgedeki bütün ülkelerin egemenliğini tehdit edecek seviyeye ulaştığına işaret eden Maviş, şöyle devam etti:
"Birleşmiş Milletler, uluslararası sorunların çözümü için işbirliğini, insan haklarına saygı ve katkıyı esas alarak kurulmuş bir uluslararası örgüttür. Temel amaç, savaşları önlemek, barış ve huzuru tesis etmektedir. Ne yazık ki bugün geldiğimiz noktada Birleşmiş Milletler, sorunları çözme kudretini kaybetmiştir. Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen İsrail'in işgali durdurulamamaktadır. İsrail, Birleşmiş Milletlerin bugüne kadar aldığı kararların neredeyse tamamını yok saymıştır."
Nazım Maviş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür." diyerek Birleşmiş Milletlerin adaletsiz yapısını reforme etmeye dönük çağrısının daha çok anlam kazandığını da vurguladı.
TBMM Genel Kurulunda, siyasi partilerin grup başkanvekilleri, yerlerinden söz aldı.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, TBMM'nin 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nın hayırlı olmasını diledi.
Yeni yasama döneminde yapıcı siyaset anlayışına devam edeceklerini ifade eden Şahin, doğru olanlara destek vereceklerini, yanlış olanlara da karşı çıkacaklarını dile getirdi.
Şahin, İsrail'in Gazze'deki ve Lübnan'daki saldırılarının bölgeyi istikrarsız hale getirdiğini söyledi.
İsrail'in bütün insanlığa savaş açtığını vurgulayan Şahin, "Birleşmiş Milletler gibi tepkisiz kalan uluslararası kuruluşların yeniden şekillenmesi gerekmektedir. En başta insani duruşumuzun, inancımızın gereği olarak biz bu konuya ses vermeye devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, İsrail'in Lübnan'daki saldırılarını hatırlatarak, İsrail'in terör devleti haline geldiğini belirtti.
Lübnan'a saldırının yeni göç dalgasını gündeme getirdiğini dile getiren Kavuncu, Suriye uyruklular ile yabancılara verilen vatandaşlıkların iptali için Danıştay'da dava açtıklarını anımsattı.
Kayıt dışı para probleminin arttığını söyleyen Kavuncu, bu konuda tedbirler alınması gerektiğini vurguladı.
Buğra Kavuncu, "Okullarda hijyen problemi var. Bunu hangi göz, hangi yürek görmek istemez? Büyükşehir belediye başkanları da bu sınıfları temizliyor. Bundan rahatsızlık duymak nedir?" sorusunu yöneltti.
- "Demokratik değerlere dayanan anayasa oluşturmak ülkemizin geleceği için hayati gerekliliktir"
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, Türkiye'nin her alanda daha ileriye gitmesi için milletvekillerine büyük görevler düştüğünü kaydetti.
Yasama faaliyetlerinde milletin ihtiyaçlarını her zaman önceleyeceklerini vurgulayan Kılıç, Cumhur İttifakı'nın, sorunları çözmek için var gücüyle çalışmalarına devam edeceğini aktardı.
Türkiye'deki dış istihbarat unsurlarına karşı dikkatli olunması gerektiğine işaret eden Kılıç, bu tehditlerin de üstesinden gelineceğini belirtti.
Filiz Kılıç, 28. Dönem 3. Yasama Yılı'nda yeni anayasa ihtiyacının da ele alınması gerektiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Sivil ve demokratik bir anayasayı ülkemize kazandırmak yeni yüzyılın en büyük demokratik başarılarından biri olacaktır. 12 Eylül darbe döneminin kalıntılarını barındıran mevcut anayasa ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi arasındaki çelişkiler bu sürecin aciliyetini artırmaktadır. Bu bağlamda sorumluluk bilinci ile hareket ederek toplumun her kesimini kapsayan ve demokratik değerlere dayanan anayasa oluşturmak ülkemizin geleceği için hayati gerekliliktir."
MHP'nin ve Cumhur İttifakı'nın millete verdiği sözleri yerine getireceğini vurgulayan Kılıç, Cumhur İttifakı'nın Türkiye'nin parlak geleceğinin teminatı olduğunu anlattı.
Kılıç, "MHP, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden davanın duruşmalarını titizlikle takip etmektedir. Bu konuyla ilgili fazla söze gerek yoktur. Milliyetçi ülkücü hareketi karanlık niyetleriyle hedef alanlarla hem bu dünyada hem de ahirette hesaplaşmak bizlerin en büyük dileğidir. Mahkeme kararı açıklanmadan, adalet yerini bulmadan, ahlaki olmayan hükümlerde bulunanlar, iftiralarının bedelini iki cihanda da ödeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
- "12 Eylül anayasasından kurtulmamız lazım"
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, yeni yasama yılının hayırlı olmasını dileyerek, toplumun beklentilerinin karşılanması gerektiğini ifade etti.
Cezaevlerinde hasta hükümlülerin bulunduğunu kaydeden Temelli, cezaevlerinde yaşananları görmeden sorunların çözülemeyeceğini savundu.
İçtüzüğün yenilenmesine ihtiyaç olduğunu ifade eden Temelli, içtüzük çalışmalarının anayasa çalışmalarına da yol göstereceğini vurguladı. Temelli, "12 Eylül anayasasından kurtulmamız lazım. Ama sadece 12 Eylül anayasasından şekli olarak kurtularak yol alamayız, ruhunda da kurtulmamız lazım." dedi.
- "Bu gri listeye Türkiye nasıl girdi"
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 28. Dönem 3. Yasama Yılı dolayısıyla TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmayı hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "156 milyar dolar döviz rezervine ulaşıldığını" söylediğini aktaran Emir, açıklanan rakamın övünülecek bir rakam olmadığını dile getirdi.
İktidarı eleştiren Emir, "Türkiye'nin gri listeden çıkmış olmasıyla övündünüz. Anlamak mümkün değil. Bu gri listeye Türkiye nasıl girdi? Sizin döneminizde girdi. Bu bir siyasal şizofreni, gerçeklerden kopma, gerçekleri değerlendirememe durumu." görüşünü paylaştı.
Murat Emir, "Meclis Başkanından talep edeceğiz. Kapalı oturumda, 'İsrail gerçekten Türkiye Cumhuriyeti ile savaşmak niyetinde midir, buna göre bir hazırlığı var mıdır, biz ne yapıyoruz?' diye bu Meclis, bunu konuşmak durumundadır." diye konuştu.
- "Sevinmek yerine kurumları, çalışanları lekelemenin kimseye faydası yok"
AK Parti Grup Başkanvekili Abdulhamit Gül, TBMM'nin yeni anayasayı yapma gücüne sahip olduğunu söyledi.
Sivil, özgürlükçü, çoğulcu anayasanın yapılacağına inandığını vurgulayan Gül, milletin, "İşte bu benim anayasam" dediği anayasaya kavuşmasının temel hedefleri olduğunu ifade etti.
TBMM İçtüzüğünün de değiştirilmesi gerektiğinin altını çizen Gül, İçtüzük çalışmasının da yeni yasama yılında yapılmasını temenni ettiklerini bildirdi.
Yeni yasama yılının açılışı dolayısıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, TBMM Genel Kurulunda parti genel başkanı olarak değil milletin her kesiminden oy alan cumhurbaşkanı olarak konuştuğunu dile getiren Gül, Erdoğan'ın dünyanın en tecrübeli devlet adamı olduğunu kaydetti.
Savunma sanayisi alanında faaliyet gösteren Baykar'ın önemli işlere imza attığını belirten Gül, "Türkiye için kim emek ortaya koymuşsa bu ülkemizin ortak çıkarıdır. Sevinmek yerine kurumları, çalışanları lekelemenin kimseye faydası yok." dedi.
Hayat pahalılığı ve enflasyon konularında çalışmalar yapıldığını aktaran Gül, "Yeni yasama yılında hukuki ve ekonomik anlamda reformlarla milletimizin beklediği yasaları çıkararak milletimizin beklentilerine çare bulacak adımları atacağız." sözlerini sarf etti.
İsrail'in Gazze'de soykırıma devam ettiğini vurgulayan Gül, İsrail'in Lübnan'daki saldırılarını kınadı.
Yaşananlara karşı sessiz kalanları tarihin vicdanına havale ettiklerini söyleyen Gül, uluslararası toplumun barış getiremediğine dikkati çekti.
Abdulhamit Gül, "Filistin bağımsız olacaktır. Kudüs, Gazze, Batı Şeria özgür olacaktır. Türkiye olarak mazlumların sesi olmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
TBMM Genel Kurulunda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda Saadet Partisinin "eğitimin genel sorunları", İYİ Parti'nin "çocukların maruz kaldığı sorunlar", DEM Parti ve CHP'nin "Narin Güran cinayeti" hakkındaki grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerinde söz alan Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, 20 Eylül'de öğretmenlik mülakat sonuçlarının yanlışlıkla açıklandığını, daha sonra sonuçların Milli Eğitim Bakanlığının internet sitesinden kaldırıldığını öne sürdü. Açıklanan sonuçlarda bölgesel farklılıklar olduğunu ifade eden Şahin, bu farklılığın sebebini sordu. Öğretmen atamalarında mülakatın bu şekliyle adaletsizlik yarattığını dile getiren Şahin, "Tek adaletli çözüm var, KPSS puanıyla mülakat puanının aynı verilmesi." dedi.
Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun öğretmenlerin sorunlarını çözmediğini savunan Şahin, öğretmenlerin sorunlarının daha detaylı masaya yatırılmasını istedi.
İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı, Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) göre 2023 yılında mağdur 242 bin 875 çocuk olduğunu, bu çocuklardan yaklaşık 29 bininin cinsel istismar mağduru olduğunu belirtti.
Türkiye'de Çocuk Koruma Kanunu olduğunu hatırlatan Taşçı, "Ama o Çocuk Koruma Kanunu'na aykırı şekilde, mahkeme salonunda tecavüzcüsüyle karşı karşıya getirilen, bu strese dayanamayıp kalp krizinden ölen çocuklarımız da var." dedi.
Çocukları ilgilendiren suçlarla ilgili vakaların arttığını belirten Taşçı, kovuşturma ve mahkumiyet oranlarının ise azaldığını öne sürdü.
DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça Cupolo, Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürüldüğünü hatırlattı. Cinayetin Narin ölmeden önce tasarlandığını öne süren Cupolo, "Ablasının cinayeti araştırılmadığı için Narin katledildi. Narin kaybolduktan sonra köyün elektrikleri kesildi. O karanlık içerisinde kim kime, hangi faili kolladı belli olmadı." diye konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un suçluların en ağır cezayı alacağını söylediğini belirten Cupolo, "Böyle uyduruk, üstten her zamanki ezber cümlelerle hazırlanmış basın açıklamalarını kabul etmiyoruz." ifadesini kullandı.
- "Bütün canilerle mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz"
Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın vefatının 85 milyonun yüreğine kor bir ateş düşürdüğünü söyledi. AK Parti olarak Narin'i katleden kişi ya da kişilerin hak ettikleri cezayı almaları için her şeyi yapacaklarını vurgulayan Yüksel, hukuk çerçevesinde, adalet önünde gerekenin yapılacağını belirtti.
Bunun, üzerinde siyaset yapılacak bir mesele olmadığını dile getiren Yüksel, "Biz sadece Narin kızımın değil tüm çocuklarımızın gözlerindeki ışıltıyı söndüren ister bölücü teröristler olsun ister zehir tacirleri ve çeteler olsun isterse de yanındaki yöresindeki vicdan fukaraları olsun bütün canilerle mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz." dedi.
Yürütülen soruşturmaya ilişkin Meclis tarafından görüşme yapılmasının doğru olmayacağını belirten Yüksel, yürütülen soruşturmanın da titizlikle devam ettiğini söyledi. Yüksel, "Hadisenin tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkarılması konusunda hepimize sorumluluk düşmekte. Soruşturmanın salahiyetini etkileyecek her türlü olumsuzluklardan kaçınılması gerekmekte." ifadelerini kullandı.
- "Bu kameraları ben biliyorsam güvenlik güçleri nasıl bilmez?"
CHP Diyarbakır Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu, Narin Güran'ın vefatı nedeniyle üzgün olduğunu söyledi. Tanrıkulu, bu cinayetle hem bir toplumun nasıl çürüdüğünü hem de çocukların nasıl güvensiz ortamda olduğunu gördüklerini kaydetti.
Kendisinin Narin Güran'ın köyüne gittiğini ve kaybolduğu güzergahı izlediğini dile getiren Tanrıkulu, 8 yaşındaki çocuğun dışarıdan müdahale ile kaçırılamayacağı kanaatine vardığını belirtti. Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"Benden çok daha tecrübeli olan güvenlik makamları, nasıl bunu bilmez, nasıl bunu öngörmez? Nasıl dijital delillere hemen el koymaz? Nasıl muhtemel şüphelileri birbirinden ayırmaz? Neden dijital delillere ulaşılmasını engellemez? Orası askeri havalimanı, her tarafta kamera var. Bu kameraları ben biliyorsam güvenlik güçleri nasıl bilmez, o kameralara nasıl ulaşmaz? Nasıl onların çözümü, 20 gün sonra halen yapılmamış olur?"
Tanrıkulu, cinayet sonrası üç bakanın Narin Güran'ın mezarına giderek suçluların mutlaka bulunacağını ve en ağır şekilde cezalandırılacağını söylemesinin yetmediğini, topluma güven verilmesi gerektiğini ifade etti. Tanrıkulu, topluma güven vermek adına ortak bir komisyon kurulmasını istedi.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamalarda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
AK Parti'nin "Meclis'in çalışma takvimine" ilişkin grup önerisi ise kabul edildi. Kabul edilen öneriye göre, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi gündemin ilk sırasına, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi de gündemin ikinci sırasına alındı. Yapay zeka ile ilgili araştırma komisyonu kurulmasına dair Meclis araştırması önergeleri birleştirildi.
Genel Kurulda daha sonra yapay zekanın kazanımlarına dair atılacak adımların belirlenmesi, bu alanda hukuki altyapının oluşturulması ve yapay zeka kullanımının barındırdığı risklerin önlenmesine ilişkin tedbirlerin belirlenmesi amacıyla verilen Meclis araştırma önergelerinin öngörüşmesine geçildi.
