2025-01-15 - 16:57
TBMM SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU, SANAYİ VE TİCARETE İLİŞKİN DÜZENLEMELERİ DE İÇEREN KANUN TEKLİFİNİ KABUL ETTİ
TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin görüşmelerine başlandı.

Komisyon, AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank başkanlığında toplandı.

Komisyon Başkanı Varank, kanun teklifi ile Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararları neticesinde oluşacak hukuki boşluğun giderilmesi ve uygulamada ortaya çıkan bazı ihtiyaçların karşılanması amacıyla 4 farklı kanunda değişiklik ve düzenleme yapılmasının öngörüldüğünü belirtti.

Tağşişin Men'i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemlere veya ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket edenler hakkında idari para cezası uygulamasının devamlılığının sağlandığını dile getiren Varank, ayrıca ölçü aletlerinin muayene, tamir ve ayar faaliyetlerine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranışlara uygulanacak idari yaptırımlar hususunda da düzenleme yapıldığını söyledi.

- Kanun teklifinde TÜBİTAK ile ilgili düzenlemeler

Kanun teklifinde yer alan 5 maddenin Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ile ilgili olduğuna işaret eden Varank, "TÜBİTAK, ülkemizin bilimsel ve teknolojik rekabet gücünü artırmak için üniversitelere, kamu kurumlarına ve özel sektöre AR-GE destekleri veriyor. TÜBİTAK, kurulduğu günden bu zamana ülkemizin ihtiyaç duyduğu insan kaynağının yetiştirilmesi için lisans, yüksek lisans, doktora ve doktora sonrası aşamalarda burs vererek, her daim öğrencilerimizin ve araştırmacılarımızın yanında yer aldı. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sebebiyle burs verme sorumluluğunun iptaliyle, bu risk ile karşı karşıya olan TÜBİTAK, yapılan bu düzenlemelerle, kritik görevlerini icra etmeye devam edecek." diye konuştu.

AR-GE faaliyetlerini artırmak için TÜBİTAK'ın daha hızlı ve etkili şekilde hareket edebilmesini sağlayacak, proje yürüttüğü kuruluşlar ile yaşanabilecek aksaklıkları giderecek yeni tedbirlerin bu kanun teklifiyle hayata geçirilmesinin planlandığını anlatan Varank, "Desteklenen projeler kapsamında satın alınan makine ve teçhizatlar, bu sayede benzer araştırmalar yapan diğer araştırmacıların hizmetine verilebilecek, laboratuvar, test, analiz, muayene, gözetim ve eğitim desteği sunulmasına imkan sağlanmış olacak." ifadelerini kullandı.

TÜBİTAK'ın görevlerinin çeşitliliği göz önünde bulundurulduğunda, kurumun kritik önemi haiz konularda bilimsel ve teknik değerlendirme yapılabilmesinin önemine değinen Varank, "Bu manada nitelikli ve alanında uzman kişilerden istifade edilmesi, bunların TÜBİTAK'ta görevlendirilmesine bu kanun teklifiyle imkan sağlamış olacak." ifadelerini kullandı.

- KOBİ'ler, ekonominin belkemiğini oluşturuyor"

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Teşvik ve Muafiyetleri Kanununda düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu belirten Varank, "Kanun teklifi ile KOSGEB'in gelirlerine ilişkin hükümlerin yeniden düzenlenmesi ve KOBİ'lerle ilgili veri teminine imkan tanıyacak değişikliklerin yapılması öngörülüyor." dedi.

KOBİ'lerin, işletme sayısı, istihdam, oluşturdukları katma değer ve imalat sanayindeki faaliyetleri bakımından ekonominin belkemiğini oluşturduğunun altını çizen Varank, "Bu manada KOBİ ve girişimcilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda hizmet ve destekler sunan KOSGEB'in faaliyetlerinin aksamadan yürütülmesi ve KOBİ'lerimize yönelik hizmetlerin etkin bir şekilde sürdürülmesi gerçekten önemli. Bu teklif, KOSGEB'in, KOBİ'lerden ve diğer kurum ve kuruluşlardan veri teminine imkan tanıyacak, programlarının veriye dayalı olarak tasarlanabilmesine, etkisinin ölçülebilmesine yardımcı olacak. Tabii ki kişisel verilerin güvenliğinin sağlanması, veri temini görev alanlarıyla sınırlı kalması kaydıyla aslında kurumumuza yasal bir altyapı kazandıran önemli bir düzenleme." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kanununda 'Varank' ibaresi geçerse ben bundan şeref duyarım"

Genel Kurul'da daha önce bu Komisyon'da kabul edilen bir kanun teklifinin görüşmeleri sırasında kendisine yönelik eleştiriler olduğunu hatırlatan Varank, "Biz burada kurallarla ve İçtüzük ile bağlıyız. Dolayısıyla 'Komisyon başkanı, burada sadece komisyonu yönetir, kendi fikrini beyan edemez, savunamaz' gibi anlayışlar aslında İçtüzüğe aykırı. Komisyon Başkanı sonuçta maddelere elini kaldırarak oy veriyor." diye konuştu.

Bunun kişiselleştirilmesini yadırgadığını ifade eden Varank, "Genel Kurul'da gündeme geldiği için söylüyorum: Bir arkadaşımız dedi ki 'Bu Kanun'a, Varank Kanunu diyelim'. Bugün de ben fikirlerimi söyleyeceğim. Eğer bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kanununda 'Varank' ibaresi geçerse ben bundan şeref duyarım. Eğer muhalefetteki arkadaşlarımız buna da bir önerge verirlerse 'Buna da Varank Kanunu diyelim' diye ben olumlu oy vereceğimi ifade etmek istiyorum." diye konuştu.

Bunun üzerine CHP'li milletvekilleri, bu konunun kişiselleştirilmediğini söyledi.

- Teklifin ilk imza sahibi Uzkurt, bilgilendirme yaptı

Teklifin ilk imza sahiplerinden AK Parti Niğde Milletvekili Cevahir Uzkurt, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararları neticesinde oluşabilecek hukuki boşluğun giderilmesi amacıyla başta Ticarette Tağşişin Men'i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkında Kanun uyarınca hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemler ile ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket edenler hakkında uygulanacak idari yaptırımlara; TÜBİTAK tarafından öğrencilere ve araştırmacılara sağlanan burslara, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığının gelirlerine ilişkin hükümlerin yeniden düzenlenmesi olmak üzere bazı kanunlarda değişiklik yapılmasının öngörüldüğünü söyledi.

Düzenlemeyle, hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemlere veya ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket edenler hakkında idari para cezası uygulamasının devamlılığının sağlanmasının öngörüldüğünü belirten Uzkurt, kanun teklifiyle Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu araştırmacıların yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla kurulduğu günden bu yana burs veren TÜBİTAK'ın, öğrencilere ve araştırmacılara desteğinin devamının amaçlandığını anlattı.

Uzkurt, şöyle konuştu:

"Ölçüler ve Ayar Kanununa dayalı olarak yürürlüğe konan bazı alt düzenlemelerde yer alan yükümlülüklere aykırı fiillere uygulanacak idari yaptırımlar hususunda Kanunda bir hüküm bulunmaması nedeniyle Kanun kapsamında yer alan ölçü ve ölçü aletlerine yönelik yapılacak düzenlemelerde yer alan muayene, tamir ve ayar işlemlerine ilişkin hükümleri ile sınırlı olacak şekilde bu düzenlemelerde belirtilen aykırılıklar için, kanunilik, hukuki güvenlik ve ölçülülük ilkeleri dikkate alınarak Kanunun idari cezalar başlıklı 15 inci maddesinin birinci fıkrasına (l) bendinin ilave edilmesi amaçlanmaktadır."

Anayasa Mahkemesinin iptal kararının gereğinin yerine getirilmesi ve mevzuat birliğinin sağlanması amacıyla KOSGEB'in bütçe gelirleri yeniden düzenlendiğini kaydeden Uzkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde yer alan hükmün Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda 'her türlü bilgi ve veri' yerine 'Başkanlığın görev alanına giren konular kapsamındaki bilgi ve veriler' şeklinde, çerçevesi daha net ifade edilmiş olarak kanuni düzenleme haline getirilmesi, oluşan hukuki boşluğun giderilerek kurumun KOBİ'lerin desteklenmesi ve geliştirilmesi amacıyla yapacağı çalışmalarla sınırlı olmak üzere, veri temini ve paylaşımına ilişkin yasal dayanağın oluşturulması amaçlanmaktadır. Ayrıca yapılacak çalışmalarda KOSGEB'in görevleri kapsamındaki bilgi ve verilerin temini, analiz edilmesi, raporlanması ile gerçek ve tüzel kişilerle paylaşılmasına ilişkin süreçlerin 'ilgili mevzuatı çerçevesinde yürütüleceği' belirtilerek, bu kapsamdaki tüm çalışmaların Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde yürütüleceği düzenlenmiştir."

Komisyonda, teklifin tümü üzerindeki görüşmelere geçildi.

TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonunda, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, gazete haberini göstererek, TÜBİTAK'taki atamalarda liyakat problemleri yaşandığını ileri sürdü.

Kanun teklifiyle Meclisin işleyişine doğrudan müdahale edildiğini savunan Şevkin, "Türkiye'de Meclis'te çoğunluğa güvenerek hukuk çiğneniyor, hukukun üstünlüğü ilkesi yok sayılıyor. Anayasa Mahkemesinden birçok karar da bu şekilde dönüyor, ne yazık ki zamanımızı ve enerjimizi buralara harcamak durumunda kalıyoruz." ifadesini kullandı.

Komisyon Başkanı Varank, TÜBİTAK ile ilgili haberlerin birçoğunun magazinsel amaçla yapıldığını belirterek, "Müzeyyen Hanım daha önce hayvanat bahçesinde çalışmış bir şoförü getirip yanında şoför olarak çalıştırsa şöyle mi diyeceğiz: Müzeyyen Hanım Meclis'te hayvanat bahçesinden eleman çalıştırıyor?" diye sordu.

Şevkin'in "Ama müdür yardımcısı olarak atanmış." sözü üzerine Varank, "Hangi konuda? Dergicilik konusunda. O ismi geçen kişi dergicilik konusunda yıllarca tecrübesi olan, hayvanat bahçesi dediğiniz yerde de oranın dergisiyle ilgilenen, daha sonra TÜBİTAK'a geldiğinde de dergicilik yapan bir arkadaşımız. Şimdi TÜBİTAK'ta temizlik hizmetlerini astronotlar mı yapacak?" karşılığını verdi.

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın'dan, komisyon üyelerini TÜBİTAK'a davet etmesini isteyen Varank, "Arkadaşlarımızı gezdirin. Süreçler, destekler nasıl veriliyor, araştırmalar nasıl yapılıyor, biyoteknoloji araştırmasında kimler çalışıyor, bunları gösterin." diye konuştu.

CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, TÜBİTAK ve KOSGEB'in önemli kurumlar olduğunu ve siyaseten bu kurumların yıpratılmasını doğru bulmadığını vurgulayarak, "Ama TÜBİTAK'ın, KOSGEB'in yasayla düzeltilmesi gereken hiç mi derdi yok?" sorusunu yöneltti.

Arslan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde kanun teklifi hazırlanma sürecini eleştirerek, "Öyle kanunlar var ki ilk imzacı arkadaşlarımızın uzmanlık alanlarını aşar." dedi.

Komisyon Başkanı Varank, kamu zararı oluşturacak bir işi, kendisinin de hiçbir arkadaşının da desteklemeyeceğini belirterek, şunları söyledi:

"Maalesef biz, yasama organımızı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne aynı paralelde yürütemiyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin en temel unsuru, özellikle yürütmenin kararnamelerle işini yapabilmesi, kararlarını alabilmesi ve Mecliste de çok önemli kanunların ve bütçelerin görüşülmesi. Ama maalesef bizim kanunlarımız, adeta tebliğ niteliğinde detaylı kanunlar olduğu için aksamalar olduğunda Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle bu işi çözme şansı olmuyor, tekrar Meclisin desteğine ihtiyaç hasıl oluyor. Güçlü bir parlamenter sistemden ziyade aslında taşların yerine oturduğu, erklerin tam ayrıldığı, parlamentonun da çok detaylı kanunlarla uğraşmak yerine gerçek gücünü kullandığı bir sistem olabilse. Bunu yapabilmek için öncelikle Anayasa ile ilgili bir adım atmamız lazım. Anayasa ile ilgili çalışma yapmadan burada sistemi oturtma şansınız maalesef yok."

Bir sistem tartışması yapılacaksa, partilerin bir araya gelip bunu yapması gerektiğini bildiren Varank, "Yoksa biz, bu kanunları çıkarmaya, bu tadilatları yapmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

DEM Parti Hakkari Milletvekili Öznur Bartin, kanun teklifinin Anayasa Mahkemesinin iptal kararları sonucunda oluşan hukuki boşlukların doldurulması ve uygulamadaki ihtiyaçların karşılanması gerekçesiyle sunulduğunu hatırlattı. Kanun teklifinin Anayasaya aykırı olduğunu ileri süren Bartin, teklifte yer alan düzenlemelerin, yurttaşların temel haklarını zedelediğini savundu.

- "KOSGEB, alanına girmeyen verileri toplamıyor"

Teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından konuşan, düzenlemenin ilk imza sahiplerinden AK Parti Niğde Milletvekili Cevahir Uzkurt, kamunun paydaşlarına hizmet verebilmesi için verilerin alınması, analiz edilmesi ve bilimsel bir dayanağı olan politika üretilmesinin sonucu olarak verilerin toplandığını, KOSGEB'in, alanına girmeyen verileri toplamadığını vurguladı.

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Aydın, Kurumun 2024 performansı hakkında "186 üniversitemizin 6 bin 526 AR-GE projesine 5 milyar TL destek sağlamış. 91 bin bilim insanımıza ve gencimize 3,3 milyar TL destek sağlamış. Sanayimizde 2 bin 934 firmamıza, 3 bin 635 AR-GE projesine 4,13 milyar TL destek sağlamış." bilgilerini paylaştı.

Uluslararası işbirlikleri yaptıklarını anlatan Aydın, "Sadece Avrupa Birliği fonlarından yararlanmakla kalmıyoruz. Şu an dünyada 75 ülkeyle 108 kuruluşla işbirliğimiz var. Bunlarla da ortak fonlama mekanizmaları geliştiriyoruz. Bu fonlama mekanizmalarına üniversiteleri, sanayicileri dahil ediyoruz. Şu an dünyanın gündeminde olan dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm gibi konulara öncülük ediyoruz." diye konuştu.

KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu ise dijital ve yeşil dönüşüm bağlamında yeni destekler çıkardıklarını anımsatarak, mikro işletmelere ve imalat sanayi dışındaki işletmelere de destek vermeye devam ettiklerini aktardı.

2024'te 57 bin işletmeye destek verdiklerini anlatan İbrahimcioğlu, "Ticaret, inşaat, hizmet ve imalat sektörleri olarak 4 ana kalemde bunları değerlendirecek olursak, imalat sanayi desteklerimiz toplamda yüzde 45'ler seviyesinde, yüzde 55'ini diğer sektörlere veriyor durumdayız. Geçtiğimiz yıl 13,2 milyar TL bir destek sağlamış olduk. İş kurma desteği dediğimiz yeni girişimciler için verdiğimiz destekler bağlamında bu yıl yine 10 bin 225 işletmenin yeniden kurulması için destek vermişiz. Bunların yüzde 70'i imalat sanayi dışındaki işletmeler." ifadesini kullandı.

Teklifle Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda düzenlemeler yapılıyor ve bazı kanunlarda değişikliğe gidiliyor.

Ticarette Tağşişin Men'i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkında Kanun'da yapılan değişikliğe göre, Resmi Gazete'de yayımlanan hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemlere veya ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket eden gerçek veya tüzel kişilere, 12 bin 20 liradan 482 bin 204 liraya kadar idari para cezası uygulanacak. Bu düzenleme, 14 Mart 2025'te yürürlüğe girecek.

TÜBİTAK'ın, öğrencilere ve araştırmacılara yönelik desteklerinin sürdürülmesi için düzenlemeye gidiliyor. Buna göre TÜBİTAK, öğrenim ve öğrenim sonrasında üstün başarısıyla kendini gösteren gençleri izleyerek onların yetişme ve gelişmelerine yardım etmek amacıyla Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun hükümlerine tabi olmaksızın burslar verecek.

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun'da yapılan değişikliğe göre; Yönetim Kurulu, TÜBİTAK ile diğer kamu kurum ve kuruluşları, gerçek ve tüzel kişiler arasında çıkan ihtilafların hukuki anlaşma veya sözleşme değişikliğiyle neticelendirilmesinde karar vermeye devam edecek ancak Kanun'da yer alan tutarlar değişecek. Yönetim Kurulu, tutarı 250 bin liraya kadar olmak üzere, maddi veya hukuki nedenlerle kovuşturulmasında, yüksek mahkeme ve mercilerde incelenmesini istemekte yarar bulunmayan açılacak veya açılmış olan dava, icra ve benzeri takiplerden vazgeçmeye, bir hakkın tanınmasına, menfaatin terkinine, uygun ödemeye karar vermeye yetkili olacak. Bu tutar, her yıl yeniden değerleme oranında ve takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılacak.

TÜBİTAK'a yapılacak her türlü yardım, bağış ve vasiyet, kurum dışına verilecek hizmetler karşılığında alınacak olan paralardan kurumun gelirlerine eklenen kısım, yayım gelirleri ve diğer faaliyet gelirleri, gelir ve kurumlar vergileri ile bu vergiler yerine geçecek diğer vergilerden; kurumun her türlü tesis, bina ve arazisi, bina ve arazi vergilerinden muaf olacak.

Kanun'daki "Bilim Kurulu" ibaresi "Yönetim Kurulu" şeklinde değiştiriliyor. Buna göre, proje teşvik ikramiyesi ödemeleri, bir kişinin aynı anda birden fazla projede yürütücü olarak görevli olması durumunda en fazla 2, araştırmacı ve diğer personel olması durumunda ise en fazla 4 proje için yapılacak ve buna ilişkin esas ve usuller Yönetim Kurulu tarafından belirlenecek.

Diğer kanunlardaki düzenleme ve kısıtlamalara tabi olunmaksızın, toplu iş sözleşmesi kapsamında bulunanlar dışındaki TÜBİTAK personeline ödenecek aylık net ücret, toplu iş sözleşmesi kapsamındaki personele ödenen ve Yönetim Kurulu tarafından referans olarak belirlenen göreve karşılık gelen pozisyona yapılan ödemelerin 2 katını, kurumda görevlendirilen kişilere yapılacak aylık net ödeme ise toplu iş sözleşmesi kapsamındaki personele ödenen ve Yönetim Kurulu tarafından referans olarak belirlenen göreve karşılık gelen pozisyona yapılan ödemeleri geçmemek üzere Yönetim Kurulu tarafından belirlenecek.

TÜBİTAK'ta görevlendirilecek hakem, izleyici, panelist, kurul ve komite üyeleri ile benzeri kişilere yapılacak net ödeme tutarları, belirlenen sınırlar dahilinde ve 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ilgili maddesi hariç olmak üzere, diğer kanunlardaki düzenleme ve kısıtlamalara tabi olmaksızın Yönetim Kurulunca belirlenecek ve doğrudan ilgililerine ödenecek. Yönetim Kurulu, bu hüküm uyarınca yapılacak ödemelere ilişkin usul ve esasları belirlemeye, ücretin bir kısmını performansa bağlamaya yetkili olacak.

Bu düzenlemeler, 5 Haziran 2025'te yürürlüğe girecek.

Ölçüler ve Ayar Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre, Kanun'un "İdari cezalar" başlığı altındaki fiiller haricinde, ölçü ve ölçü aletlerinin muayene, tamir ve ayar işlemlerine ilişkin olarak Kanun'a dayanılarak çıkarılan düzenleyici işlemlere aykırı hareket edenlere, 5 bin liradan 50 bin liraya kadar idari para cezası verilecek. Bu hüküm, yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.

- KOSGEB'e ilişkin hükümler

Teklifle, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Teşvik ve Muafiyetleri Kanunu'nda, Başkanlığın bütçe gelirlerinde değişiklik yapılıyor. Buna göre Başkanlık bütçesinin gelirleri, Bakanlık bütçesine konulacak ödenekler, Kamu İktisadi Teşebbüsleri hakkında ilgili mevzuata tabi teşekkül, müessese ve bağlı ortaklıkların yıllık ve kurumlar vergisi matrahına esas karlarının binde 1'i nispetinde ödeyecekleri aidatlar, sermayesinin yüzde 50'sinden fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait bankaların kurumlar vergisine matrah olan yıllık karlarının yüzde 2'si nispetinde ödeyecekleri aidatlar, dış kaynaklardan sağlanan krediler, Başkanlığa yapılacak bağış ve yardımlar ile Başkanlığın sahip olduğu mal ve haklardan kaynaklanan sair gelirler ve faaliyet gelirleri olarak hüküm altına alınıyor.

Başkanlığın gelirleri arasında yer alan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonunun yıllık safi gelirinin yüzde 2'si nispetinde ödeyeceği aidat ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin yıllık safi gelirinin yüzde 2'si nispetinde ödeyeceği aidatı, Cumhurbaşkanı 2 katına kadar artırabilecek. Bu düzenleme, 4 Haziran 2025'te yürürlüğe girecek.

Başkanlık, işletmelere ve girişimcilere yönelik belirlenen destek politikalarının tasarım süreçlerinde faydalanılmak ve sunulan hizmetlerin hızlı, kaliteli, basitleştirilmiş ve düşük maliyetli şekilde yerine getirilmesini sağlamak üzere kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden işletme ve girişimcilere ait Başkanlığın görev alanına giren konular kapsamındaki bilgi ve verileri ilgili mevzuatı çerçevesinde almaya ve analiz etmeye, raporlamaya, gerçek ve tüzel kişilerle paylaşmaya yetkili olacak. Bu hüküm, 9 Ağustos 2024'ten itibaren geçerli olmak üzere düzenlemenin yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.

- Görüşmelerden

Komisyonda CHP milletvekilleri, teklifteki KOSGEB'e görev alanına giren konular kapsamında girişimcilere ait verileri analiz etme yetkisi veren hükmün, 9 Ağustos 2024'ten itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecek olmasını eleştirdi.

KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu, açık rıza metni olsa da kişinin sağlık verisini almadıklarını belirterek, "Neyi alıyoruz? SGK prim borcunu yatırdı mı, son 3 yılda ihracatını artırabildi mi, son 3 yıl içerisinde makine parkurunda bir gelişme var mı, bunları istiyoruz. Bilanço incelemesi yapıyoruz. Bu verileri, yeni bir destek programı kurgulayabilmek için alıyoruz. Bunları da herhangi bir kurumla zaten paylaşmıyoruz." açıklamasında bulundu.

İbrahimcioğlu, 2017'de altyapının oluşturulduğunu ve bu tarihten itibaren veri sızıntısı yaşanmadığını bildirerek, Komisyon üyesi milletvekillerine, Başkanlığın bilgi işlem altyapısına ilişkin sunum yapabileceklerini söyledi.

Muhalefet milletvekilleri, Resmi Gazete'de yayımlanan hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemlere veya ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket eden gerçek veya tüzel kişilere, 12 bin 20 liradan 482 bin 204 liraya kadar idari para cezası uygulanmasına ilişkin düzenlemeyi eleştirdi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Metroloji ve Sanayi Ürünleri Güvenliği Genel Müdürü Mehmet Bozdemir, "Bu konuda cezayı veren kuruluş olarak bir algoritmamız var, modülümüz var. Risk Değerlendirme Kurulu bu çalışmayı yapıyor. Buna fiks bir şekilde; şuna şu, buna bu verilebilir noktasında yaklaşamayız." diye konuştu.

Sayıştayın da bunu zamanında eleştirdiğini anlatan Bozdemir, "Sayıştay bizim algoritmamızı, bu modülümüzü kabul etti. Böyle bir altyapıyı kurduk ve çok geniş kapsamlı bir alan." dedi.

Komisyon Başkanı Mustafa Varank'ın, en düşük ceza ile en yüksek cezanın kime kesildiğine ilişkin sorusunu Bakanlık yetkilileri yanıtladı.

Bir yetkili, 15 Ekim 2024'te alınan idari yaptırım kararı doğrultusunda, bir asansörün periyodik kontrolüne izin vermeyen apartman yöneticisine 9 bin lira para cezası kesildiğini anlattı. Başka bir yetkili ise asansörün periyodik muayenelerini yapan kuruluşlara, bir eksik veya yanlış uygulamada bulunması halinde 300 bin lira para cezası kesildiğini bildirdi.

Mustafa Varank, teklifte yer alan TÜBİTAK'ta görevlendirilecek hakem, izleyici, panelist, kurul ve komite üyeleri ile benzeri kişilere yapılacak net ödeme tutarlarına ilişkin hükme yönelik "Aziz Sancar Hocamıza desek ki 'Biz, bir yeni kurul kuruyoruz. Şu alanda çalışacak doktora öğrencilerini gel sen seç'. Ya da Daron Acemoğlu'nu, Nobel almış bir hocayı çağırıp 'Hocam, gel şu kurulda sen başkanlık yap ama benim sana uçak bileti alacak param yok, bütçemde bu yok. Kısıtı şu kanuna dayanıyor.' dediğimizde bizim işlerimiz kısıtlanır. Ben buradaki kısıtlamaların tamamının kalkması gerektiğini düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.