2006-11-03 - 14:00
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, TBMM'de, yargıda zamanaşımı nedeniyle düşen davalara ilişkin basın toplantısı düzenledi.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, ''YİMPAŞ'ın, TBMM ve Hükümet içinde kollarının olduğu herkesçe bilinirken, Almanya bununla ilgili dosyaları Türkiye'ye gönderebilir mi?'' diye sordu.
Ahmet Ersin, TBMM'de, yargıda zamanaşımı nedeniyle düşen davalara ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Ersin, yüz bine yakın gurbetçinin dolandırılması sonucu yaşanan ''ekonomik Susurluk'' nedeniyle, nitelikli dolandırıcılık ve karapara aklama suçlarıyla
Interpol tarafından aranan YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar ile ilgili tartışmaların, yargıda zamanaşımı sorununu yeniden gündeme getirdiğini söyledi.
Yargıda ceza davalarının zamanaşımına uğratılmasının, örtülü af halini aldığını ifade eden Ersin, siyasi müdahale, ihmal, kasıt, delillerin zamanında ve usulüne göre toplanamaması, eksik evrakta dava açılması, birçok iddianamenin mahkemeler tarafından iade edilmesinden kaynaklanan gecikmeler nedeniyle, davaların zamanaşımına uğratıldığını kaydetti.
-ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞEN DAVA SAYISI-
Ersin'in verdiği bilgiye göre, ceza mahkemelerinde zamanaşımı nedeniyle düşme kararları dahil; 2000'de 420 bin 205, 2001'de 621 bin 613, 2002'de 649 bin 18, 2003'te 513 bin 901 ve 2004'te 409 bin 26 olmak üzere, toplam 2 milyon 613 bin 736 sanık ile ilgili dava hakkında düşme kararı verildi.
Ceza mahkemelerinde bu yıllarda zamanaşımı nedeniyle davası düşürülünen sanık sayısı 600 binin üzerinde. Ersin, 2005'in de dahil edilmesiyle bu sayının 700 binden fazla olacağını ifade etti.
Yargıtay ceza dairelerince, zamanaşımı nedeniyle 2000'de 10 bin 728, 2001'de 6 bin 852, 2002'de 3 bin 556, 2003'te 4 bin 808, 2004'te 7 bin 772 olmak üzere, toplam 33 bin 316 düşme kararı verildi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, zamanaşımı nedeniyle 2000'de 7, 2001'de 10, 2002'de 17, 2003'te 9 ve 2004'te 4 düşme kararı verdi.
HSYK, zamanaşımında kusurlu olmaları nedeniyle 2004 ve 2005 yıllarında, bir hakim hakkında uyarma, iki hakim ve bir Cumhuriyet savcısı hakkında kınama cezası uyguladı.
-''ALMANYA, TÜRK YARGISINA GÜVENMİYOR''-
Ersin, 2000-2004 yılları arasında 600 binin üzerinde sanığın davasının zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğünü, 2005 de dahil edilirse bu sayının 700 bini geçeceğini söyledi. Ersin, ''Yani ayda ortalama 10 bine yakın sanığın davası, zamanaşımı nedeniyle düşürülmüş olacaktır'' dedi.
Türkiye'de kapsamlı bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu dile getiren Ersin, şöyle konuştu:
''AKP, 4 yıldır iktidarda olmasına rağmen yargı reformu için hiçbir girişim yapmamıştır. İşlenen suçlardan dolayı mağdur olan vatandaşlar hakkını nasıl
arayabilir, Türkiye'de adaletin tecelli ettiği söylenebilir mi?
Adalet Bakanı, Uyar ile ilgili Almanya'ya yazı gönderdiklerini, Türkiye'de yargılanabileceğini söylediklerini ancak, bu dosyaların gelmediğini söyledi.
Almanya, demek ki Türk yargısına güvenmiyor. YİMPAŞ ile yakın ilişki içinde olduğu bilinen, YİMPAŞ'ın açılışlarına katılan Adalet Bakanı ve diğer bakanlar, bu katılmalarıyla YİMPAŞ'a güven aşılarken, YİMPAŞ'ın, TBMM ve Hükümet içinde kollarının olduğu herkesçe bilinirken, Almanya hiç bu dosyaları Türkiye'ye gönderebilir mi? Adalet Bakanı ve diğer bakanlar bu dosyaların manevi sanığıyken, bu dosyalar nasıl gönderilir?''
Ersin, zamanaşımına uğrayan dosyaların önemli bir bölümünün siyasiler ve bürokratlarla ilgili olduğu kanaatinin kamuoyunda yaygın olduğunu belirtti.
Ersin, zamanaşımı sorunu devam ettiği sürece, yargıya güvenin kalmayacağını söyledi.
Ahmet Ersin, TBMM'de, yargıda zamanaşımı nedeniyle düşen davalara ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Ersin, yüz bine yakın gurbetçinin dolandırılması sonucu yaşanan ''ekonomik Susurluk'' nedeniyle, nitelikli dolandırıcılık ve karapara aklama suçlarıyla
Interpol tarafından aranan YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar ile ilgili tartışmaların, yargıda zamanaşımı sorununu yeniden gündeme getirdiğini söyledi.
Yargıda ceza davalarının zamanaşımına uğratılmasının, örtülü af halini aldığını ifade eden Ersin, siyasi müdahale, ihmal, kasıt, delillerin zamanında ve usulüne göre toplanamaması, eksik evrakta dava açılması, birçok iddianamenin mahkemeler tarafından iade edilmesinden kaynaklanan gecikmeler nedeniyle, davaların zamanaşımına uğratıldığını kaydetti.
-ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞEN DAVA SAYISI-
Ersin'in verdiği bilgiye göre, ceza mahkemelerinde zamanaşımı nedeniyle düşme kararları dahil; 2000'de 420 bin 205, 2001'de 621 bin 613, 2002'de 649 bin 18, 2003'te 513 bin 901 ve 2004'te 409 bin 26 olmak üzere, toplam 2 milyon 613 bin 736 sanık ile ilgili dava hakkında düşme kararı verildi.
Ceza mahkemelerinde bu yıllarda zamanaşımı nedeniyle davası düşürülünen sanık sayısı 600 binin üzerinde. Ersin, 2005'in de dahil edilmesiyle bu sayının 700 binden fazla olacağını ifade etti.
Yargıtay ceza dairelerince, zamanaşımı nedeniyle 2000'de 10 bin 728, 2001'de 6 bin 852, 2002'de 3 bin 556, 2003'te 4 bin 808, 2004'te 7 bin 772 olmak üzere, toplam 33 bin 316 düşme kararı verildi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, zamanaşımı nedeniyle 2000'de 7, 2001'de 10, 2002'de 17, 2003'te 9 ve 2004'te 4 düşme kararı verdi.
HSYK, zamanaşımında kusurlu olmaları nedeniyle 2004 ve 2005 yıllarında, bir hakim hakkında uyarma, iki hakim ve bir Cumhuriyet savcısı hakkında kınama cezası uyguladı.
-''ALMANYA, TÜRK YARGISINA GÜVENMİYOR''-
Ersin, 2000-2004 yılları arasında 600 binin üzerinde sanığın davasının zamanaşımı nedeniyle düşürüldüğünü, 2005 de dahil edilirse bu sayının 700 bini geçeceğini söyledi. Ersin, ''Yani ayda ortalama 10 bine yakın sanığın davası, zamanaşımı nedeniyle düşürülmüş olacaktır'' dedi.
Türkiye'de kapsamlı bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu dile getiren Ersin, şöyle konuştu:
''AKP, 4 yıldır iktidarda olmasına rağmen yargı reformu için hiçbir girişim yapmamıştır. İşlenen suçlardan dolayı mağdur olan vatandaşlar hakkını nasıl
arayabilir, Türkiye'de adaletin tecelli ettiği söylenebilir mi?
Adalet Bakanı, Uyar ile ilgili Almanya'ya yazı gönderdiklerini, Türkiye'de yargılanabileceğini söylediklerini ancak, bu dosyaların gelmediğini söyledi.
Almanya, demek ki Türk yargısına güvenmiyor. YİMPAŞ ile yakın ilişki içinde olduğu bilinen, YİMPAŞ'ın açılışlarına katılan Adalet Bakanı ve diğer bakanlar, bu katılmalarıyla YİMPAŞ'a güven aşılarken, YİMPAŞ'ın, TBMM ve Hükümet içinde kollarının olduğu herkesçe bilinirken, Almanya hiç bu dosyaları Türkiye'ye gönderebilir mi? Adalet Bakanı ve diğer bakanlar bu dosyaların manevi sanığıyken, bu dosyalar nasıl gönderilir?''
Ersin, zamanaşımına uğrayan dosyaların önemli bir bölümünün siyasiler ve bürokratlarla ilgili olduğu kanaatinin kamuoyunda yaygın olduğunu belirtti.
Ersin, zamanaşımı sorunu devam ettiği sürece, yargıya güvenin kalmayacağını söyledi.
