2007-04-11 - 14:00
CHP Grup Başkanvekili Koç: "Meclis Başkanı 367'yi aramazsa, oylamaya ilişkin karar tutanağı, yoklama tutanağı haline gelir."
CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, TBMM'de bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP'nin hukukçu milletvekillerinden; Konya milletvekili Atilla Kart, Adana milletvekili Ziya Yergök, Balıkesir milletvekili Ali Kemal Deveciler ve Artvin milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu da katıldı.
"AKP 367'Yİ SAĞLAMAK İÇİN TRANSFER YÖNTEMLERİ GELİŞTİRECEKTİR"
CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısına: "AKP'yi 367 korkusu sardı, çünkü ortaya konan hukuki gerekçeler herkesi korkutuyor. Bundan böyle sentetik yorumlar duyacağız; ben her şeyden yanayım ya da ben her şeye karşıyım gibi.." sözleriyle başladı. "Eğer bir uzlaşı olmazsa 367'nin sağlanıp sağlanmaması konusunda bir pazarlık payı arayanlar çıkacak, siyasi transfer yöntemleriyle 367'yi sağlamaya çalışacaklar" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Koç, gazetecilere Anayasa'nın 102. maddesinin 1. fıkrasını okuyarak, maddede temenni değil bir tanzim, bir gereklilik olduğunu söyledi. Maddede hem karar yeter sayısı ve hem de toplantı yeter sayısı için özel ve istisnai düzenleme getirdiğini söyleyen Koç: "Buna göre üçüncü fıkrada her dört tur oylamada da bulunması gereken karar yeter sayıları yoruma yer vermeyecek bir şekilde açık olarak düzenlenmiştir" dedi.
"OYLAMAYA İLİŞKİN KARAR TUTANAĞI, YOKLAMA TUTANAĞI NİTELİĞİ KAZANIR"
Anayasa'nın 96. maddesinde hem toplantı ve hem de karar yetersayısı için genel düzenleme getirdiğine dikkati çeken Koç, bu maddenin olası istisnaları ifade ettiğini söyledi.
Koç, sözlerine şöyle devam etti: "Seçim gizli olacaktır ve her aşamada üçte iki çoğunluk ile yani 367 katılım ile yapılacaktır. Üçüncü fıkrada her tur için karar yetersayıları açık bir şekilde düzenlendiğine göre, birinci fıkrada ayrıca bir karar yetersayısı düzenlemesi düşünülemez. Birinci fıkradaki düzenleme karar yetersayısıdır, bu çok açık. Bu sayı turların hepsinde aranmalıdır. Oturumu yönetecek olan Meclis Başkanı'nın bu sayının var olup olmadığını re'sen ve mutlaka göz önüne alması gerekir."
Haluk Koç, Meclis Başkanı'nın bu gerekliliğe ve zorunluluğa uymadığı takdirde, oylamaya ilişkin karar tutanağının, yoklama tutanağı niteliği kazanacağını belirterek "Bu durumda Meclis Başkanlığı yaptığı uygulamayla İçtüzüğün 121. maddesini açıkça ihlal etmiş olacaktır. Bu İçtüzük ihlali Anayasa Mahkemesi'ne yapılacak başvurunun dayanağı ve sebebi olacaktır" dedi.
BU SİYASİ SÜREÇ TÜRK MİLLETİNİN TANIKLIĞINDA GERÇEKLEŞECEK
Koç: "Anayasalar uygulamaları düzenler, temennide bulunma aracı değildir" diyerek, AKP'nin 367'yi tamamlamaya çalıştığı iddiasında bulundu. Koç; "Bu siyasi süreç Türk milletinin tanıklığında gerçekleşecek, AKP'nin 367'yi tamamlamaya çalışmasında hiçbir milletvekilinin payanda olmayacağına inanıyorum" diyen Koç; "Bu dönemdeki siyasi tavır herkesin üstünde kalacaktır" ifadesini kullandı.
KONYA MİLLETVEKİLİ ATİLLA KART: "TBMM BAŞKANI AKP'NİN SÖZCÜSÜ GİBİ"
Haluk Koç'tan sonra görüşlerini açıklayan Konya milletvekili Atilla Kart: "96. maddenin genel toplantı yetersayısının uygulanması gerektiğini söyledi.
Kart: "I. Madde Cumhurbaşkanlığı Seçimi başlığını taşıyor. Bu, toplantı için bir çerçeve düzenlemedir. Bunun aksine olan görüş ve değerlendirmelerin hiçbir hükmü yoktur. TBMM Başkanı'nın tutumu ise bizi uzlaşmaya götürecek bir tutum değildir" dedi.
"Besbelli ki bu artık bir kritik bir konu haline gelmiştir. Tarafsız olması gereken TBMM Başkanı'nın ise AKP'nin sözcüsü gibi militan bir tavra girdiğini ve "ben 184'e bakarım" dediğini görüyoruz. Bu bizi uzlaşmaya götürmez." ifadelerini kullanan Kart, Cumhurbaşkanlığı konusundaki hukuki düzenlemelerin açık olduğunu belirtti.
ADANA MİLLETVEKİLİ ZİYA YERGÖK: "96. MADDE ANAYASA'DA BAŞKA BİR HÜKÜM YOKSA DİYE BAŞLIYOR, ANAYASADA BAŞKA HÜKÜM VAR"
CHP'nin bir başka hukukçu milletvekili Ziya Yergök, 96. maddenin, "Anayasa'da başka bir hüküm yoksa" ifadesiyle başladığına dikkat çekerek; "Anayasa'da başka hüküm var o da 102. madde ve içeriği de belli" dedi.
Yergök, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile yineledikleri görüş ve önerilerin kişiye özel olmadığını dile getirerek: "konu sadece başbakanın adaylığıyla ilgiliymiş gibi yansıtılıyor, oysa öyle değil. Biz Anayasa koyucunun tavrına ve Anayasa'ya uygun yorum yapıyoruz" dedi. Yergök, AKP'nin de meselenin farkında olduğunu ve 367'yi toplamaya çalıştığı iddiasında bulunarak: "Elbette Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz, bu çok doğaldır. Bir konunun mahkemede bitmesi, karakolda bitmesinden daha iyidir" dedi.
Ziya Yergök'ten sonra görüşlerini açıklayan Artvin milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu da, karar sayısı gibi toplantı sayısının da birden fazla olacağının Anayasa'da belirtildiğini söyleyerek, "bu maddeler bilerek yazılmıştır, ne ifade ettiği de açıktır" dedi.
"BAŞBAKANIN KENDİSİNİ RAHATSIZ EDECEK HİÇBİR SÖYLEME TAHAMMÜLÜ YOK.."
Toplantının sonunda, bir gazetecinin 'AK Parti'den gelen seçimlerin Ağustos'ta yapılması' fikrine karşılık görüşleri sorulan Haluk Koç, "Onların böyle bir önerisi var, çünkü kendilerince Cumhurbaşkanlığını kapıp kaçmak ve ondan hemen sonra yeni bir seçime gitmek fikri cazip geliyor. Bizim öncelikle sürece bakmamız gerek" şeklinde yanıt verdi.
Bir başka gazeteciyse başbakanın "muhalefetle görüşmeye gerek yok" açıklamasını sordu. CHP Grup Başkanvekili Koç: "Bu yeni değil, sayın başbakan kendisini rahatsız edecek hiçbir söyleme tahammülü yok. Onun demokrasi anlayışı, kendi doğrularının kendisine tekrarlanmasından ibaret" dedi.
"AKP 367'Yİ SAĞLAMAK İÇİN TRANSFER YÖNTEMLERİ GELİŞTİRECEKTİR"
CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısına: "AKP'yi 367 korkusu sardı, çünkü ortaya konan hukuki gerekçeler herkesi korkutuyor. Bundan böyle sentetik yorumlar duyacağız; ben her şeyden yanayım ya da ben her şeye karşıyım gibi.." sözleriyle başladı. "Eğer bir uzlaşı olmazsa 367'nin sağlanıp sağlanmaması konusunda bir pazarlık payı arayanlar çıkacak, siyasi transfer yöntemleriyle 367'yi sağlamaya çalışacaklar" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Koç, gazetecilere Anayasa'nın 102. maddesinin 1. fıkrasını okuyarak, maddede temenni değil bir tanzim, bir gereklilik olduğunu söyledi. Maddede hem karar yeter sayısı ve hem de toplantı yeter sayısı için özel ve istisnai düzenleme getirdiğini söyleyen Koç: "Buna göre üçüncü fıkrada her dört tur oylamada da bulunması gereken karar yeter sayıları yoruma yer vermeyecek bir şekilde açık olarak düzenlenmiştir" dedi.
"OYLAMAYA İLİŞKİN KARAR TUTANAĞI, YOKLAMA TUTANAĞI NİTELİĞİ KAZANIR"
Anayasa'nın 96. maddesinde hem toplantı ve hem de karar yetersayısı için genel düzenleme getirdiğine dikkati çeken Koç, bu maddenin olası istisnaları ifade ettiğini söyledi.
Koç, sözlerine şöyle devam etti: "Seçim gizli olacaktır ve her aşamada üçte iki çoğunluk ile yani 367 katılım ile yapılacaktır. Üçüncü fıkrada her tur için karar yetersayıları açık bir şekilde düzenlendiğine göre, birinci fıkrada ayrıca bir karar yetersayısı düzenlemesi düşünülemez. Birinci fıkradaki düzenleme karar yetersayısıdır, bu çok açık. Bu sayı turların hepsinde aranmalıdır. Oturumu yönetecek olan Meclis Başkanı'nın bu sayının var olup olmadığını re'sen ve mutlaka göz önüne alması gerekir."
Haluk Koç, Meclis Başkanı'nın bu gerekliliğe ve zorunluluğa uymadığı takdirde, oylamaya ilişkin karar tutanağının, yoklama tutanağı niteliği kazanacağını belirterek "Bu durumda Meclis Başkanlığı yaptığı uygulamayla İçtüzüğün 121. maddesini açıkça ihlal etmiş olacaktır. Bu İçtüzük ihlali Anayasa Mahkemesi'ne yapılacak başvurunun dayanağı ve sebebi olacaktır" dedi.
BU SİYASİ SÜREÇ TÜRK MİLLETİNİN TANIKLIĞINDA GERÇEKLEŞECEK
Koç: "Anayasalar uygulamaları düzenler, temennide bulunma aracı değildir" diyerek, AKP'nin 367'yi tamamlamaya çalıştığı iddiasında bulundu. Koç; "Bu siyasi süreç Türk milletinin tanıklığında gerçekleşecek, AKP'nin 367'yi tamamlamaya çalışmasında hiçbir milletvekilinin payanda olmayacağına inanıyorum" diyen Koç; "Bu dönemdeki siyasi tavır herkesin üstünde kalacaktır" ifadesini kullandı.
KONYA MİLLETVEKİLİ ATİLLA KART: "TBMM BAŞKANI AKP'NİN SÖZCÜSÜ GİBİ"
Haluk Koç'tan sonra görüşlerini açıklayan Konya milletvekili Atilla Kart: "96. maddenin genel toplantı yetersayısının uygulanması gerektiğini söyledi.
Kart: "I. Madde Cumhurbaşkanlığı Seçimi başlığını taşıyor. Bu, toplantı için bir çerçeve düzenlemedir. Bunun aksine olan görüş ve değerlendirmelerin hiçbir hükmü yoktur. TBMM Başkanı'nın tutumu ise bizi uzlaşmaya götürecek bir tutum değildir" dedi.
"Besbelli ki bu artık bir kritik bir konu haline gelmiştir. Tarafsız olması gereken TBMM Başkanı'nın ise AKP'nin sözcüsü gibi militan bir tavra girdiğini ve "ben 184'e bakarım" dediğini görüyoruz. Bu bizi uzlaşmaya götürmez." ifadelerini kullanan Kart, Cumhurbaşkanlığı konusundaki hukuki düzenlemelerin açık olduğunu belirtti.
ADANA MİLLETVEKİLİ ZİYA YERGÖK: "96. MADDE ANAYASA'DA BAŞKA BİR HÜKÜM YOKSA DİYE BAŞLIYOR, ANAYASADA BAŞKA HÜKÜM VAR"
CHP'nin bir başka hukukçu milletvekili Ziya Yergök, 96. maddenin, "Anayasa'da başka bir hüküm yoksa" ifadesiyle başladığına dikkat çekerek; "Anayasa'da başka hüküm var o da 102. madde ve içeriği de belli" dedi.
Yergök, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile yineledikleri görüş ve önerilerin kişiye özel olmadığını dile getirerek: "konu sadece başbakanın adaylığıyla ilgiliymiş gibi yansıtılıyor, oysa öyle değil. Biz Anayasa koyucunun tavrına ve Anayasa'ya uygun yorum yapıyoruz" dedi. Yergök, AKP'nin de meselenin farkında olduğunu ve 367'yi toplamaya çalıştığı iddiasında bulunarak: "Elbette Anayasa Mahkemesi'ne gideceğiz, bu çok doğaldır. Bir konunun mahkemede bitmesi, karakolda bitmesinden daha iyidir" dedi.
Ziya Yergök'ten sonra görüşlerini açıklayan Artvin milletvekili Yüksel Çorbacıoğlu da, karar sayısı gibi toplantı sayısının da birden fazla olacağının Anayasa'da belirtildiğini söyleyerek, "bu maddeler bilerek yazılmıştır, ne ifade ettiği de açıktır" dedi.
"BAŞBAKANIN KENDİSİNİ RAHATSIZ EDECEK HİÇBİR SÖYLEME TAHAMMÜLÜ YOK.."
Toplantının sonunda, bir gazetecinin 'AK Parti'den gelen seçimlerin Ağustos'ta yapılması' fikrine karşılık görüşleri sorulan Haluk Koç, "Onların böyle bir önerisi var, çünkü kendilerince Cumhurbaşkanlığını kapıp kaçmak ve ondan hemen sonra yeni bir seçime gitmek fikri cazip geliyor. Bizim öncelikle sürece bakmamız gerek" şeklinde yanıt verdi.
Bir başka gazeteciyse başbakanın "muhalefetle görüşmeye gerek yok" açıklamasını sordu. CHP Grup Başkanvekili Koç: "Bu yeni değil, sayın başbakan kendisini rahatsız edecek hiçbir söyleme tahammülü yok. Onun demokrasi anlayışı, kendi doğrularının kendisine tekrarlanmasından ibaret" dedi.
