2005-10-13 - 10:00
Özcan'ın istifasından sonra TBMM'deki yeni sandalye dağılımı şöyle oldu: AK Parti: 356, CHP: 155, ANAVATAN: 19, DYP: 4, SHP: 4, HYP: 1 Bağımsız: 7, Boş: 4
İstifasıyla ilgili yazılı bir basın açıklaması yapan Özcan, "Partimizin son dönemlerdeki genel başkan ve yakın ekibine dayalı dar grupçu yönetim uygulaması, belde ve ilçe örgütlerinden, TBMM grubuna kadar tüm örgütümüzde rahatsızlık yaratmıştır. 'Küçük olsun-benim olsun' anlayışı, parti içerisinde demokratik bir yarışma sürecini ortadan kaldırmış; partililerin sevgi ve saygı çerçevesinde yapması gereken dışa dönük mücadelesini engellemiştir." dedi.
Parti eçirisinde CHP ilkelerine ve ahlakına uymayan davranışların normal bir uygulama haline geldiğini, buna karşı çıktığında hakaret ve tehditlere maruz kaldığını öne süren Özcan, açıklamasında şunları kaydetti:
"Üstelik bu saldırılar, Genel Başkan ve diğer parti yöneticilerinin gözlerinin önünde gerçekleşmiş, yazılı başvuruma rağmen Genel Merkez yönetimi herhangi bir önlem almamış; aksine destekleyici bir tavır sergilemiştir.
Parti içi demokrasi mücadelesi kapsamında başvurulan hukuksal girişimler de yok sayılmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin ve Cumhuriyet Başsavcılığı'nın parti içi demokrasi ve demokratik tüzük taleplerimiz kapsamında aldığı ve Genel Merkeze yaptığı ikazlara uyulmamış; hukuk ayaklar altına alınmıştır.
Anti demokratik uygulamalar ve tutarsız politikalar sonucunda, partimiz güvenirliğini ve saygınlığını yitirmiş; hızla halktan uzaklaşmış; her türlü siyasal iddiasını kaybetmiştir. Yönetimin izlemiş olduğu çelişkili politikaların en son örneklerini RTÜK seçimlerinde ve Avrupa Birliği ile ilgili tartışmalarda yaşadık.
Ana başlıklarıyla değinmiş olduğum bu konular nedeniyle mevcut yönetim altındaki CHP içerisinde birlikte mücadele etme şansım kalmamıştır. Bu nedenlerle istifa ettiğimi kamuoyuna saygı ile arz ederim."
Parti eçirisinde CHP ilkelerine ve ahlakına uymayan davranışların normal bir uygulama haline geldiğini, buna karşı çıktığında hakaret ve tehditlere maruz kaldığını öne süren Özcan, açıklamasında şunları kaydetti:
"Üstelik bu saldırılar, Genel Başkan ve diğer parti yöneticilerinin gözlerinin önünde gerçekleşmiş, yazılı başvuruma rağmen Genel Merkez yönetimi herhangi bir önlem almamış; aksine destekleyici bir tavır sergilemiştir.
Parti içi demokrasi mücadelesi kapsamında başvurulan hukuksal girişimler de yok sayılmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin ve Cumhuriyet Başsavcılığı'nın parti içi demokrasi ve demokratik tüzük taleplerimiz kapsamında aldığı ve Genel Merkeze yaptığı ikazlara uyulmamış; hukuk ayaklar altına alınmıştır.
Anti demokratik uygulamalar ve tutarsız politikalar sonucunda, partimiz güvenirliğini ve saygınlığını yitirmiş; hızla halktan uzaklaşmış; her türlü siyasal iddiasını kaybetmiştir. Yönetimin izlemiş olduğu çelişkili politikaların en son örneklerini RTÜK seçimlerinde ve Avrupa Birliği ile ilgili tartışmalarda yaşadık.
Ana başlıklarıyla değinmiş olduğum bu konular nedeniyle mevcut yönetim altındaki CHP içerisinde birlikte mücadele etme şansım kalmamıştır. Bu nedenlerle istifa ettiğimi kamuoyuna saygı ile arz ederim."
